TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#ekonomi

İLKHABER-Gazetesi - ekonomi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, ekonomi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Devlet Bahçeli'den Öcalan'a: Gelsin, TBMM’de konuşsun, terörün bittiğini ilan etsin Haber

Devlet Bahçeli'den Öcalan'a: Gelsin, TBMM’de konuşsun, terörün bittiğini ilan etsin

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’de düzenlenen grup toplantısında Türkiye ekonomisinin zorlu dönemleri geride bıraktığını belirterek, “Türkiye ekonomisi çok şükür şiddetli fırtınayı atlatmıştır,” ifadelerini kullandı. Milli gelirin artışına, cari açık ve dış ticaret açığındaki iyileşmelere dikkat çeken Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi ve ekonomi yönetimine olan güvenini vurgulayarak, “Döviz kuru, faiz ve enflasyon kuşatmasını güç birliği yaparak kıracağız,” dedi. Dar ve orta gelirli vatandaşların asla yalnız bırakılmayacağını da sözlerine ekleyen Bahçeli, enflasyonun tek hanelere ineceğine inandığını ifade etti. "EKONOMİ YÖNETİMİNE GÜVENİMİZ TAM, ENFLASYONU TEK HANELERE İNDİRECEĞİZ" Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi ve ekonomi yönetimine duyduğu güveni dile getirerek, döviz kuru, faiz ve enflasyon gibi sorunlarla mücadelede güç birliği yapacaklarını söyledi. “Enflasyonla mücadele kesintisiz sürmekte ve desteğimiz tamdır. Tek hanelere ineceğine inancım tamdır. MHP olarak yol haritamızı çizmiştik. Elimizden gelen her katkıyı vermeye her çalışmayı yapmaya varız. Bilinmelidir ki Cumhurbaşkanlığı kabinemizin yanındayız, ekonomi yönetimine güveniyoruz. Doğru yolda olduklarını, doğru politikalar ile Türkiye yoluna konulan takozları teker teker kaldırdıklarını görüyoruz. '' dedi. Konuşmasında Türkiye’nin karşılaştığı zorluklara da değinen Bahçeli, “Türkiye’nin çözemeyeceği, altından kalkamayacağı hiçbir sorunu yoktur. Yeter ki isteyelim,” şeklinde konuşarak, Türk milliyetçiliğinin bu süreçteki rolünü ön plana çıkardı. Ayrıca, Türkiye’nin ekonomik sosyal reformlarla büyüyeceğine inandığını belirtti. Bahçeli, toplumda artan kaygılara yanıt vererek, “Gelir dağılımı adaletsizliği canımızı sıkan başka bir olumsuzluktur,” diyerek, halkın refahının artırılması gerektiğini vurguladı. Ekonomik sorunların çözülmesi için atılacak adımlara olan inancını yineleyerek, tüm vatandaşların artan zenginlikten pay almasının mümkün olduğunu ifade etti. BAHÇELİ: ''YENİDOĞAN BEBEKLERİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLAN ÇETELER, İNSANLIĞIN YÜZ KARASIDIR!" ''Narin, sıla, ikbal ve Ayşenur evlatlarımız en ağır saldırılara maruz kalarak hayatlarını kaybetmişlerdir. Tüyleri diken diken eden caniliklerin sırayla kurbanı oldular. Milletimizin içinden barbarların çıkması çelişki gibi algılansa da böylesi sapıklar her toplumun ortak şikayetidir. Yenidoğan bebekleri 8 bin lira sgk'dan para alabilmek için yoğun bakımda tutup ölümlerine neden olan, insanın aklına getiremeyeceği, kalbinin kaldıramayacağı yöntemleri kullanarak cinayet işleyen yaratıklar insanlığın yüz karasıdır. Bu çete denilerek dünyaya gelen her bebeğe haksızlık yapılıyor. Bunlar tıbbi artık ve kana susamış çete güruhudur. Bir insan daha fazla nasıl alçalabilir. Para için bebekleri ölüme mahkum eden, bunu güle oynaya yapan namussuzlara verilecek olan hangi ceza yürekleri soğutabilir, hangi ceza adaletin tecellisini sağlayabilir. Bu olaylar geçiştirilecek bir konu değildir.'' Devlet Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar ise şöyle: "BUGÜNDEN SONRA TARİHİN AKIŞI DAHA FARKLI OLACAKTIR" "Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu ve kurtuluş fikri olan Türk milliyetçiliğinin tarihin kaygan ve kaypak zemininde sağlam ve sağduyulu duruşun adresi olarak varlığını güçlü şekilde ibra ve ibraz etmesi artık kaçınılmaz aşamaya gelmiştir. Belki bugünden sonra tarihin akışı daha farklı olacaktır. Belki bugünden sonra ülkemin şafağı bir başka sökecektir. Belki bugünden sonra Türkiye'nin prangaları tamamıyla kırılacaktır. Türk ve Türkiye yüzyılı yürüyüşüne hız vermenin zamanıdır. Bugün kitabın ortasından ve hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak nitelikte konuşacağım. Muazzez milletimizin ayak bağlarını kalıcı olarak çözmenin kim bilir belki de ilk adımını atmış olacağım." "ENFLASYONLA MÜCADELE DESTEĞİMİZ TAMDIR" "Türkiye'nin çözemeyeceğiz, altından kalkamayacağı hiçbir sorunu yoktur. Bunlardan birisi olan Türkiye ekonomisi çok şükür şiddetli fırtınayı atlatmıştır. Enflasyon ve hayat pahalılığı her insanımızı haklı olarak rahatsız etmektedir. Bu konudaki şikayet ve sızlanmaları ortadan kaldırmak başlıca görevimizdir. Bunun yanı sıra gelir dağılımı adaletsizliği canımızı sıkan başka bir konudur. Enflasyonla mücadele kesintisiz sürmektedir ve desteğimiz tamdır. Enflasyon rakamının tek hanelere gerileyeceğine inancım ve itimadım tartışmasızdır." "HER İNSANIMIZ EMEĞİNİN KARŞILIĞINI ALACAK" "Her vatandaşımızdan bir bahaneyle 750 lira almak yerine tüm vatandaşlarımıza artan zenginlikten hakkaniyetli pay veren bir Türkiye'ye ulaşmak hayal değil, ulaşılacak bir hedeftir. Emek ve alınteri bizim vazgeçilmez değerimizdir. Her insanımız emeğinin karşılığını alacak, evini huzur içinde geçindirecek, borç kıskacına düşmeyecek, zorunlu harcamalarını endişesiz karşılayacaktır. Aziz milletimin ve tarihin huzurunda diyorum ki bu hedefleri gerçekleştirmek sadece boynumuzun borcu değil, siyasi ve insani şeref kurumuzdur. Yapacağız, başaracağız. Cumhur İttifakı olarak hayat pahalılığını bitireceğiz. Kayıt dışılığa neşter vuracağız. Enflasyon canavarının boğazına urganı geçireceğiz. Yapacağız, başaracağız. Dik baş, tok karın ve mutlu yarın amacından asla geri dönmeyeceğiz. Yapacağız, başaracağız. Muhalefetin çizdiği asılsız ve karamsar tabloları başlarına külah diye geçireceğiz. Yapacağız, başaracağız. Kişi başına düşen milli geliri 25 bin dolara çıkmış lider ülke Türkiye'ye hep birlikte ulaşacağız. Çılgın Türklerin neler yapacağını tüm dünyaya göstereceğiz." "SAĞLIK BAKANLIĞI VAZİYETE ZAMANINDA MÜDAHİL OLMUŞTUR" "Sağlık Bakanlığı vaziyete zamanında müdahil olmuştur. Görevi suistimal, savsaklama, kötüye kullanma diye bir şey de söz konusu değildir. Teftiş mekanizması gecikmeksizin çalıştırılmıştır. Adli süreç zamanında işletilmiş, polis ve jandarmamız eşgüdüm halinde suçluların peşine düşmüştür. Peki Sağlık Bakanımızın istifasını istemek hangi akla hizmettir? Sağlık alanındaki parlak gelişmeleri karalamak nasıl bir politik angajmanın ürünü, kimlerin talimat ve tembihidir? Yargıya taşınmış ağır ve vahim bir olayı anında istismar etmek, siyasete pervasızca malzeme yapmak, art niyetlilik hatta ahlaksızlık değil midir? Sağlık Bakanımızın istifasını isteyenlerin, bebeklerin hakkını savunmak gibi bir dertleri yokyur. Bunların işleri güçleri yalandır, nifaktır. Sağlık Bakanımızı, İstanbul İl Müdürlüğü görevinden itibaren konuyla ilgili sergilemiş olduğu dürüst, ilkeli, tavizsiz ve sağlam duruşundan dolayı tebrik ediyorum. Bebek katillerinin en ağır şekilde cezalandırılmalarını bekliyor, MHP'yi karalayan, ülkücüleri kötüleyen şerefsiz bir suçlunun tehditleri karşısında üstlendiği görevin itibarını koruyan Cumhuriyet Savcımız Yavuz Engin'i gönülden kutluyor, alnından öpüyor, Allah sayılarını artırsın diyorum." "Türkiye'de güven bunalımı yoktur. Bunayan ve Türkiye'ye cephe olan bulaşık tipler vardır. Alayının hüvviyetleri bellidir. Seçimler zamanında yapılacaktır. Herkes siyasi hesabını buna muvaffık yapmak durumundadır." İSTANBUL BARO BAŞKANI KABOĞLU'NU HEDEF ALDI "İstanbul 1 No'lu Baro Başkanlığı seçimlerinde KHK ile ihraç edilmiş ne idiği belirsiz eski bir CHP milletvekilinin başkan seçilmesi, yaptığı konuşmasında, anayasanın ilk 4 maddesine olumlu manada dokunmayı telafuz etmesi, skandal olmasının ötesinde yeni bir tuzağın kurulduğunu göstermektedir. İçi dışı fitne fesat kumkumasına dönen bu zatın anayasanın ilk dört maddesine nasıl dokunulacağını açıklaması, böyle bir teşebbüs halinde nelerin yaşanıp yaşanmayacağını kokuşmuş ideolojik süzgecinden geçirmesi ikaz ve tavsiyemizdir." ÖCALAN'A: "GELSİN DEM PARTİ TOPLANTISINDA KONUŞSUN" "Şayet terörist başının tecridi kaldırıldırsa Meclis’te DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün bittiğini haykırsın. Bu kararlılığı gösterirse yasal düzenlemenin yapılması ardına kadar açılsın. Adres İmralı’dan DEM’e uzansın, konu ülke gündeminden çıkarılsın. Buna varız, bunu dahi sineye çekmeye hazırız."

Gümüş yatırımında 2024'te %45 artış yaşandı: Gümüş değerlenecek mi? İslam Memiş yanıtladı Haber

Gümüş yatırımında 2024'te %45 artış yaşandı: Gümüş değerlenecek mi? İslam Memiş yanıtladı

2024 yılı, finansal piyasalarda altın ve gümüş yatırımcıları için kazançlı geçti. Yılın başından bu yana gram gümüşte %45'lik bir artış gözlenirken, altın %25'lik yükselişi ile değer kazanmaya devam etti. Güvenli liman olarak bilinen altın, yatırımcıların ilgisini çekerken, bu yıl özellikle gümüşün yükselişi dikkat çekti. Gümüş ve Altında Büyük Artış 1 Ocak 2024 itibarıyla 22 lira olan gram gümüş, %45 oranında artarak Ekim ayı itibarıyla 32 liraya yükseldi. Aynı dönemde, gram altın ise 1.950 liradan %25’lik bir artış göstererek 2.450 lira seviyelerine çıktı. Altın, uzun yıllardır güvenli liman olarak kabul edilse de, 2024 yılında gümüş daha yüksek bir kazanç oranı ile öne çıktı. Yatırımcılar İçin Gümüşün Önemi Gümüş fiyatlarındaki artışın nedenleri arasında, küresel ekonomik belirsizlikler ve yatırımcıların enflasyona karşı güvenli liman arayışları önemli rol oynuyor. Uzmanlar, gümüşün hem sanayi kullanımının artması hem de yatırım aracı olarak talep görmesi nedeniyle değer kazanmaya devam edeceğini belirtiyorlar. Gümüş, özellikle ekonomik dalgalanmalar ve enflasyonist baskılara karşı koruma sağladığı için yatırımcıların ilgisini çekiyor. Geçmişte altın kadar popüler olmayan gümüş, son yıllarda daha fazla yatırımcının dikkatini çekmeye başladı. Hem Türkiye’de hem de uluslararası piyasalarda gümüş, değerli madenler arasında cazip bir yatırım aracı olarak öne çıkıyor. İslam Memiş: ''Gümüş enflasyona karşı koruma sağlayacak en güçlü yatırım araçlarından biri olacak'' Uzmanlara göre, gümüşteki bu yükseliş trendi önümüzdeki dönemlerde de sürecek. Gümüş fiyatlarının küresel ekonomik faktörlerden etkilenmeye devam edeceği öngörülüyor. Özellikle 2025 yılına dair yapılan öngörülerde, gümüşün enflasyona karşı koruma sağlayacak en güçlü yatırım araçlarından biri olacağı ifade ediliyor. Altın ve para piyasaları uzmanı İslam Memiş, gümüşün gelecekte daha fazla değerleneceğini belirterek, “2025’te enflasyona karşı sadece gümüş sizi koruyacak. Özellikle Aralık ayına dikkat çekiyorum. Bu ay itibarıyla hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” dedi. Yatırımcıların Dikkat Etmesi Gerekenler Gümüş yatırımında dikkat edilmesi gereken bir diğer unsur da uzun vadeli düşünmek. Altın gibi, gümüş de anlık dalgalanmalardan etkilenebilir ancak uzun vadede yatırımcılarına yüksek kazançlar sağlayabilir. Uzmanlar, gümüş yatırımı yapmak isteyenlerin fiyatları yakından takip etmesi gerektiğini vurguluyor.

AHKİB, Eylül'de 37,7 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi Haber

AHKİB, Eylül'de 37,7 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi

Akdeniz Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (AHKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Tekin, eylül ayında bölgeden 37,7 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildiğini açıkladı. Geçen yılın aynı dönemine göre ihracatın yüzde 23 oranında artış gösterdiğini belirten Tekin, en yüksek değerlere Hollanda, İspanya ve Almanya pazarlarında ulaştıklarını, Kazakistan ve Irak pazarlarında ise en güçlü ivmelenmeyi yakaladıklarını bildirdi. “AHKİB olarak eylül ayında ihraç ettiğimiz ürünlerde kilogram bazında artış yüzde 52 yaşandı” Gürkan Tekin, “Eylül ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5 azalış var. Yılın 9 ayında ise yüzde 9 eksideyiz. Bölge ihracatımızda ise eylül ayında yüzde 23, son 9 aylık süreçte yüzde 4 artıdayız. AHKİB olarak eylül ayında ihraç ettiğimiz ürünlerde kilogram bazında artış yüzde 52 civarında gerçekleşti. Ne yazık ki mevcut tabloda daha fazla mal satıyor daha az gelir elde ediyoruz” diye ifade etti. “Kredi Garanti Fonu (KGF) kaynakları başta olmak üzere, sektörümüzün acil olarak desteklenmesi gerekiyor” Türkiye İhracatçılar Meclisi bünyesinde sürdürülebilirlik üzerine ciddi çalışmalar yapıldığını ancak hazır giyim ve konfeksiyon firmalarının bu sürecin bir parçası olmakta zorlandığını vurgulayan Başkan Gürkan Tekin, şunları söyledi: “Firmalarımızın otomasyon yatırımlarını hızla hayata geçirmesi gerekiyor. Fakat bunu başarabilmek için yalnızca iç kaynaklarımız yeterli değil, devlet desteği olmadan bu dönüşümü sağlamak imkânsız. Tasarım konusu da çok önemli. Geniş bir yelpazede yer alan ürünlerimizin tasarım aşamasında güçlenmesi, rekabet avantajımızı artıracaktır. Fakat bu alanda da yeterli desteği alamıyoruz. Sadece teknoloji değil, estetik ve yenilikçilik de bizim rekabet gücümüzü belirleyen unsurlar. Bugün birçok firmamız bankalardan kredi almakta zorlanıyor. Ek teminatlı kredi taleplerimiz dahi karşılanmıyor. Kredi Garanti Fonu (KGF) kaynakları başta olmak üzere, sektörümüzün acil olarak desteklenmesi gerekiyor. Firmalarımızın ayakta kalabilmesi için bu destek şart. Çünkü mevcut şartlarda yeni yatırım yapma imkânı bulamayan firmalarımız, gün geçtikçe zayıflıyor. Bu gidişat devam ederse, 2025 yılını görmeden birçok firmamız maalesef yarış dışı kalabilir.” Tekin, “Sektörümüzün 4-5 yıllık bu dönüşüm sürecini finanse edebilmesi için uygun koşullarda orta vadeli krediler sağlanması ve girdi maliyetlerinin azaltılması en önemli önceliklerimiz arasında yer alıyor. Verilecek destekler sayesinde sektörümüzün düşük maliyetli ve standart ürünler yerine daha yüksek katma değerli, inovatif ve kaliteli ürünlere yönelerek ihracat pazarlarındaki kazanımlarımızı koruması mümkün olabilir” diye ifade etti. “Eylül ayı bölge ihracatımızı ülkelere göre incelediğimizde Hollanda, İspanya ve Almanya en fazla satış yaptık” Gürkan Tekin, “Eylül ayında 5 bin 420 ton ürünü uluslararası pazarlarda değerlendirdik. Bu dönemde ihracatımızın yüzde 75’i bayan dış giyim, bay dış giyim ve pamuklu ev tekstili ürünlerde kümelendi. Bayan dış giyimde 17,9 milyon dolar, bay dış giyimde 7,4 milyon dolar, pamuklu ev tekstilinde 3,2 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Eylül ayı bölge ihracatımızı ülkelere göre incelediğimizde Hollanda, İspanya ve Almanya en fazla dış satım yaptığımız pazarlar oldu.  Hollanda’ya 12,8 milyon dolar, İspanya’ya 4,7 milyon dolar ve Almanya’ya 3,5 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Söz konusu dönemde ihracat hacminde en güçlü artışları yakaladığımız ülkeler listesinde yüzde 7 bin 706 artış ve 945 bin dolar değer ile Kazakistan ile yüzde 213 artış ve 1,4 milyon dolar değer ile Irak pazarları dikkat çekti” dedi.

Erdoğan: Haber

Erdoğan: "İstikrar ve reform programımız meyvelerini veriyor"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 28. Dönem 3. Yasama Yılı'nda önemli açıklamalarda bulundu. 6 Şubat'ta meydana gelen depremler ve bölgedeki sıcak çatışmalara rağmen Türkiye ekonomisinde, istikrar ve reformların başarılı sonuçlar verdiğini vurguladı. Erdoğan, konuşmasında, “14-28 Mayıs seçimleri sonrasında uygulamaya başladığımız istikrar ve reform programımız meyvelerini veriyor” dedi. Meclis'in de desteğiyle son bir yılda önemli mesafeler katettiklerini vurgulayan Erdoğan, “Geçen yıl gündemimizin üst sıralarında yer alan birçok meseleyi geride bıraktık ve bırakıyoruz ” ifadesini kullandı. Ekonomik verileri paylaşan Erdoğan, Merkez Bankası'nın 2022 Mayıs ayında 98,5 milyar dolar olan brüt rezervlerinin bugün 156 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihinde en yüksek sıcaklığa ulaştığını belirtti. Erdoğan, “ Merkez Bankamızın geçen sene mayısta 98,5 milyar dolar olan brüt rezervleri, bugün 156 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı. Bugün şunu gönül rahatlığıyla söyleyebiliyoruz: Hamdolsun Türkiye'nin artık rezerv meselesi yoktur. Bir diğer kronik sorunumuz olan cari açığı sürdürülebilir bir düzeye çektik. Geçen yıl 57 milyar dolar olan cari açık, gayretlerimiz neticesinde, temmuzda 20 milyar doların altına indi. 2023'te ihracatımız 256 milyar dolarla rekor kırdı. İhracattaki güçlü performansımız 2024'te de devam ediyor. Yıllık ihracat ağustosta 262 milyar dolarla tarihimizin zirvesine çıktı. Turizmde, 2023 yılını rekor ziyaretçi sayısı ve geliriyle kapattık. Bu sene 60 milyon turist sayısı, 60 milyar dolar turizm geliri hedefliyoruz, inşallah bu hedefimizi de tutturacağız. Son bir yılda 1 milyon 105 bin ilave istihdam imkanı oluşturduk. Milli gelirimiz 1 trilyon dolar sınırını geçerek, 1 trilyon 119 milyar dolara ulaştı. Böylece, milli gelirde çok kritik bir psikolojik eşiği aşmayı başardık. 2024 yılında kredi notu üç büyük kuruluş tarafından artırılan tek ülke Türkiye oldu." dedi.

Hayvancılıkta alarm: “Üretici mağdur, hayvanlar kesime gidiyor” Haber

Hayvancılıkta alarm: “Üretici mağdur, hayvanlar kesime gidiyor”

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Niğde’nin Ulukışla, Altunhisar ve Merkez ilçelerinde hayvancılık yapan üreticilerle bir araya gelerek sektörde yaşanan krizleri gözler önüne serdi. Gürer, süt yemi ve ahır giderlerinin sürekli arttığını, buna karşın çiğ süt fiyatlarının düşük tutulduğunu vurguladı. Üreticiler ise yüksek maliyetler altında ezildiklerini ve süt üretiminden yeterli kazanç elde edemediklerini dile getirdi. "Üretici Gerçek Anlamda Mağdur" Gürer, süt fiyatlarının Ulusal Süt Konseyi tarafından belirlenen 14 lira 65 kuruşluk tavsiye fiyatının uygulanmadığını, üreticilere 11-12 lira civarında ödeme yapıldığını vurguladı. “Küçük aile tipi işletmeler sütlerini zararına satmak zorunda kalıyor. Süt yemi 50 kilogramlık torbası 600 lirayı aşmış durumda. Üretici 1 litre sütle 1,5 kilogram yem almayı hayal bile edemez hale geldi,” diye konuştu. "Bir Sakız, 1 Litre Sütün 3 Katı Fiyat" Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği Başkanı Bilgehan Güney de fiyat dengesizliğine dikkat çekerek, “Bir sakız 35 TL. Üretici olarak 3,5 litre süt satarak bir sakız parası kazanabiliyoruz. Bu adalet değil,” dedi. "Hayvanlar Kesime Gidiyor" Besici Süleyman Demirbaş, birçok hayvanın kesime gitmek zorunda kaldığını belirtti. Demirbaş, “485 hayvanımız varken şimdi 350’ye düştük. Yıllık üretim artışı yerine gerileme yaşıyoruz. Fabrikalar sütünüzü almayacağız diyor, biz de hayvanları kestirmek zorunda kalıyoruz,” diyerek yaşadıkları zor durumu dile getirdi. "Destek Değil, İstikrar İstiyorum" Besici Nevzat Genişyürek ise destek taleplerine karşı çıkarak, “Destek değil, fiyat istikrarı istiyorum. 2011’de 1 litre sütle ne kadar yem alıyorsam, bugün de aynı seviyeyi istiyorum,” ifadelerini kullandı. "Süt Fiyatları Artmıyor, Girdi Maliyetleri Artıyor" Besici Yavuz Solak da artan maliyetlerden şikayetçi. “SSK primi 7 bin TL oldu, elektriğe ve mazota zam geldi ama süt fiyatları yerinde sayıyor. Çiftçiden fedakârlık bekleniyor ama marketlerde süt fiyatı 2-3 katı arttı,” diyerek çiftçinin üzerinden enflasyonun düşürülmeye çalışılmasına tepki gösterdi.

Bulut: Saray'ın harcamaları işsizlik ve ekonomik kriz içindeki emekçiler için adaletsiz Haber

Bulut: Saray'ın harcamaları işsizlik ve ekonomik kriz içindeki emekçiler için adaletsiz

CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, ekonomik kriz ortamında işsizlik rekor seviyelerde yer alırken emekli ve emekçi ayın sonunu getiremediğine değinerek Saray’ın yine itibardan tasarruf etmediğini söyledi. Bulut, 2023 yılının ağustos ayında 509 milyon 970 bin lira olan Saray’ın harcamasının bu yılın ağustos ayında 3 kattan fazla artarak 1 milyar 798 milyon 969 bin liraya çıktığını kaydetti. “Sarayın 1 günlük harcaması 3 bin 526 asgari ücretlinin, 4 bin 797 emeklinin maaşına denk” Saray’ın yılın ilk 8 ayında 8 milyar 369 milyon 630 bin lira harcadığından bahseden Bulut, “Enflasyon bu ülkede sadece Saray’ın kapılarından geçemiyor. Memura, emekliye 3 kuruş zammı çok gören Saray, kendine gelince itibardan tasarruf etmiyor. Saray sadece ağustos ayında 105 bin 809 asgari ücretlinin, 143 bin 917 emeklinin bir aylık maaşını harcadı. Sarayın 1 günlük harcaması 3 bin 526 asgari ücretlinin, 4 bin 797 emeklinin maaşına denk” diye ifade etti. “Yüksek enflasyon nedeniyle her gün alım gücü düşen kişi milyonlarca emekçi” Bulut, “Saray paraları yutarken, millet evine ekmek götüremez, iş bulamazken, Saray’ın aklı evvelleri milletle dalga geçiyor. Maliye Bakanı, dayanacak gücü kalmayan milletten hala sabır istiyor. Telekom CEO’su damacana hesabı yapıp “internet sudan ucuz” diyor. Tarım Bakanı, et fiyatlarının yüksekliğini kasap maliyetine bağlıyor ve kıymanın ucuz olduğunu savunuyor. Saray düzeninde, birden fazla maaş alanlar için, tuzu kurular için kıymanın kilosunun 540 lira olması elbette pahalı değil! Kıyma, kemer sıkmak zorunda bırakılan, maaşları kuşa dönen, yüksek enflasyon nedeniyle her gün alım gücü düşen milyonlarca emekçi, emekli emekli için pahalı” diye ifade etti.

Afrika, Türk firmaları için önemli bir pazar oluşturuyor Haber

Afrika, Türk firmaları için önemli bir pazar oluşturuyor

Afrika, dünya ekonomisinin hızla büyüyen ve keşfedilmeye açık bölgelerinden biri olarak dikkat çekiyor. Kıta, 2024 itibarıyla toplam GSYH’sinin 3.5 trilyon doları aşması ve dış ticaret hacminin 800 milyar doları geçmesi bekleniyor. Türkiye'nin Afrika ile ticaret hacmi ise 2023'te 40 milyar doları buldu ve bu rakamın hızla artması öngörülüyor. Özellikle enerji, altyapı ve tarım gibi sektörlerde büyük fırsatlar sunan Afrika, Türk firmaları için önemli bir pazar oluşturuyor. Kuzey Afrika ülkeleri başta olmak üzere Batı Afrika’da Angola, Nijerya, Senegal, Gambiya, Gana ve Fildişi Sahilleri; Doğuda Kenya, Tanzanya, Ruanda ve Uganda; Güneyde ise Güney Afrika Cumhuriyeti, Bostwana ve Zambiya dikkat çeken pazarlar. Afrika’nın Türkiye İçin Potansiyeli şu şekilde: Büyüyen Pazar: 2023 itibarıyla, Afrika’nın helal pazarının değeri 1,5 trilyon USD’ye yaklaşmış durumda ve yıllık oranında bir büyüme gösteriyor. Bu büyüme, Türkiye'nin Afrika ile ticaret ilişkilerini daha da geliştirmesi için büyük bir fırsat sunuyor. Ticaret Hacmi: Ticaret Hacmi: Türkiye ve Afrika arasındaki ticaret hacmi 2022 yılında 30 milyar USD’yi aştı ve bu rakamın büyük bölümünü temsil eden gıda ve helal ürünler oluşturuyor. Türkiye’nin helal ürün ihracatında Afrika pazarının payının artması bekleniyor. Yatırım Fırsatları: Afrika'nın helal endüstrisine yapılan yatırımlar, yerel üretimin artırılması ve ticaretin kolaylaştırılması açısından önemli fırsatlar sunuyor. Türkiye, bu potansiyeli değerlendirerek Afrika'daki helal pazarında güçlü bir oyuncu olma yolunda ilerliyor. Helal Expo Uluslararası Ticaret Fuarında Afrika'nın Türkiye için sunduğu ticari fırsatlar anlatılacak 27-30 Kasım 2024 tarihleri arasında İstanbul'da düzenlenecek Helal Expo Uluslararası Ticaret Fuarı, Afrika kıtasının helal sektöründeki büyüyen rolünü özel bir alan ile öne çıkaracak. Afrika'nın Türkiye için sunduğu ticari fırsatlar, bu uluslararası etkinlikte detaylı bir şekilde ele alınacak. Afrika'nın farklı ülkelerinden gelen firmalar ve organizasyonlar için ayrılmış özel alanlarda, en son ürün ve hizmetler sergilenecek. Ayrıca Afrika’daki iş ortakları ve potansiyel müşterilerle doğrudan bağlantı kurma imkanı sağlayacak B2B programları ile yeni potansiyeller oluşturulacak.  

Milletvekili Gürer: Vatandaşın borcu artıyor, icra kapıda Haber

Milletvekili Gürer: Vatandaşın borcu artıyor, icra kapıda

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer,  ekonomik dengeleri düzeltmek amacıyla uygulanan politikaların vatandaşın yaşamını daralttığını ifade etti. 2024 yılı ocak-temmuz döneminde bireysel kredi ve kredi kartı borcu bulunan vatandaşların bankalara ödediği faiz miktarının, geçen yılın aynı dönemine göre 5 artarak 453,1 milyar liraya yükseldiğini belirtti. Gürer, "Borç ödeyemeyen vatandaş icra memurlarıyla karşı karşıya kalıyor," dedi. İcra Takibine Alınan Kişi Sayısında Artış Yaşanıyor Ömer Fethi Gürer, 2024 yılının ilk yedi ayında, 642 bin 159 kişinin bireysel kredi, 784 bin 374 kişinin ise kredi kartı borcunu ödeyemediği için icra takibine alındığını açıkladı. Gürer, bu durumun geri ödemede yaşanan sıkıntının boyutlarını gözler önüne serdiğini ifade etti. Kara Listede 3 Milyon 853 Bin Kişi Var CHP'li vekil Gürer, ekonomik krizin etkilerinin derinleştiğini vurgulayarak, temmuz 2024 sonu itibariyle toplam 3 milyon 853 bin kişinin borçları yüzünden icra takibinde olduğunu kaydetti. Bankaların tahsil edemediği batık kredilerin ise 29 Ağustos itibariyle 22,9 milyar liraya ulaştığını belirtti. Gürer, "Ekonomik iyileşme anlatılıyor, fakat vatandaş bundan faydalanamıyor," dedi. Çiftçi Borç Yükü Altında Eziliyor Sazlıca’da çiftçilik yapan Muammer Yılmaz, artan maliyetler nedeniyle çiftçilerin zor durumda olduğunu belirtti. Yılmaz, "Geçen sene 90 lira olan su saati bu yıl 150 liraya çıktı, devletin tarım sulamaya desteği ise kaldırıldı," dedi. Maliyetlerin katlanarak arttığını vurgulayan Yılmaz, "Çiftçi ancak kendini çevirebiliyor, kalkınamıyor," şeklinde konuştu. Girdi Maliyetlerindeki Artış Çiftçiyi Zor Durumda Bırakıyor Muammer Yılmaz, domatesin stili fiyatının geçen sene 4 lira iken bu sene 11 liraya yükseldiğini, ilaç ve gübre fiyatlarının ise 0 arttığını belirterek, "Ne üretirsek üretelim, para kazanamıyoruz," dedi. Çiftçiler, yükselen maliyetler ve azalan desteklerle ayakta kalma mücadelesi veriyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.