dünya Haberleri - Son Dakika dünya Haber Güncel Gelişmeler

MİT'in yönettiği takas operasyonu dünya basınında geniş yer buldu

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), ABD, Almanya, Polonya, Slovenya, Norveç, Rusya ve Belarus cezaevlerinde bulunan 26 kişinin karşılıklı değişimini içeren son dönemin en geniş kapsamlı takas operasyonuna imza attı. Ankara'da gerçekleşen takas operasyonu kapsamında ABD'den iki, Almanya, Polonya, Slovenya, Norveç ve Rusya'dan birer uçak olmak üzere 7 uçak ile 26 kişi Türkiye'ye nakledildi. Operasyon kapsamında ikisi çocuk 10 kişinin Rusya'ya, 13 kişinin Almanya'ya, 3 kişinin de ABD'ye nakli sağlandı. Operasyonda takas edilenler arasında The Wall Street Journal muhabiri Evan Gershkovich, ABD'li eski Deniz Piyadesi Paul Whela, Almanya vatandaşı paralı asker Rico Krieger, Rus muhalif İlya Yashin, Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) subayı Vadim Krasikov öne çıkıyor. Operasyon dünya basınında geniş yer bulurken birçok haberde Türkiye'nin oynadığı role dikkat çekildi. ABD New York Times (NYT) gazetesi, MİT'in tutuklu takası operasyonunu "Rusya kapsamlı tutuklu takasında Evan Gershkovich'i serbest bıraktı" başlığıyla sayfasına taşıdı. Haberde, Wall Street Journal (WSJ) muhabiri ve diğerlerinin Rusya ile Batı arasında "on yıllardır gerçekleşen en geniş kapsamlı takasla" Türkiye'de serbest bırakıldığı bildirildi. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana Moskova'nın ilk kez "önde gelen muhalifleri" serbest bıraktığı belirtilen haberde, "Anlaşmanın kapsamının Sovyet sonrası dönemde çok az örneği var." ifadesine yer verildi. Washington Post (WP) gazetesi de Gershkovich'in serbest bırakılmasını ön plana taşıdığı başlığında takas operasyonu "dönüm noktası" olarak nitelendirildi. Haberde 7 ülkenin "Soğuk Savaş'ın zirvesinden bu yana yapılan en büyük tutuklu takasında en az iki düzine kişiyi değiş tokuş" ettiği kaydedildi. Takasın "tarihteki en karmaşık takaslardan biri" olduğu vurgulanan haberde, bunun ABD-Rusya ilişkilerinin "hiç olmadığı kadar kötü bir savaş döneminde" gerçekleştiği ifade edildi. MİT'in operasyonu iki ülke arasında yapılan önceki takaslarla kıyaslanarak, "Perşembe günkü takas çok daha karmaşıktı çünkü yedi ülkeyi kapsıyordu." denildi. Wall Street Journal (WSJ) gazetesi ise takas operasyonunu "WSJ muhabiri Evan Gershkovich serbest bırakıldı" başlığıyla duyurdu. "Soğuk Savaş'tan bu yana en büyük Doğu-Batı tutuklu takası" ifadesi kullanılan haberde, 32 yaşındaki gazetecinin serbest bırakılmasının sağlandığı vurgulandı. CNN, Gershkovich ve Paul Whelan'ın serbest bırakılmasına vurgu yaptığı haberinde MİT'in yönettiği operasyonu "tarihi tutuklu takası" olarak nitelendirdi. Associated Press'in haberinde ise MİT'in yürüttüğü operasyon, "Sovyet sonrası tarihin en büyük tutuklu takası" olarak duyurularak, bunun Washington-Rusya ilişkilerinin Soğuk Savaş'tan sonra "en düşük noktada" olduğu bir dönemde gerçekleşmesine dikkat çekildi. Haberde, "kapsamı şaşırtıcı" olarak nitelendirilen takasın "yıllar süren gizli görüşmelerin" ardından uygulandığı ifade edildi. İngiltere İngiltere'de The Times gazetesi, takas operasyonunun Türkiye'nin başkentinde yapıldığını belirterek, "Takas, geçmişteki takaslarda kilit rol oynayan bir ülkenin başkenti olan Ankara'da gerçekleşti." ifadesine yer verdi. Haberde, Türkiye'nin 2022'de de Washington ile Moskova arasında tutuklu takası gerçekleştirdiği hatırlatılarak, bunun ABD'de uyuşturucu kaçakçılığı suçlamasıyla hapiste bulunan Rus pilot Konstantin Yaroshenko ile Rusya'da polise saldırı suçlamasıyla hapiste bulunan eski ABD deniz piyadesi Trevor Reed'i kapsadığı aktarıldı. Sky News haberinde de takas operasyonunun Ankara’da gerçekleştiği vurgulanarak, bu operasyonun, "Soğuk Savaş'tan bu yana yapılan en büyük takas" olduğu ve "bir dizi yüksek profilli ismin serbest bırakıldığına" dikkat çekildi. BBC'nin haberinde, operasyonun "modern tarihin en büyük ve en sıra dışı tutuklu takaslarından biri olduğu" değerlendirmesine yer verildi. Haberde, "Sadece 24'e varan çok sayıdaki bireysel tahliye açısından değil, aynı zamanda ABD, Rusya, Almanya ve diğer 3 Avrupa ülkesi olmak üzere ülke sayısı açısından da sıra dışı." ifadesi kullanıldı. İngiliz The Guardian gazetesinin haberinde de Rusya'da tutuklu bulunan çok sayıda yabancı ülke vatandaşı ile Rus siyasilerin serbest bırakılmasını içeren "büyük takasın" Ankara'da gerçekleştiği kaydedildi. İsviçre İsviçre kamu yayın kuruluşu RSI haberinde, takasın MİT’in koordinesinde Ankara’da yapıldığına yer verdi. Ülkede Almanca yayın yapan SRF Televizyonu da MİT’in koordinasyonuyla gerçekleşen operasyonda toplam 7 ülkeden 26 kişinin takas edildiği bildirildi. Haberde, operasyona 7 uçağın katıldığı da yer aldı. Almanca yayın yapan Tages-Anzeiger gazetesi ise Türkiye'de Rusya, ABD, Almanya ve diğer Avrupa ülkeleri arasında büyük bir tutuklu değişimi yapıldığını belirtti. Haberde, "Türkiye, her iki tarafla olan bağları sayesinde Moskova ile Batı arasındaki esir değişiminde tartışmasız önemli bir rol oynadı." ifadeleri kullanıldı. Hollanda Hollanda kamu yayın kuruluşu NOS'nin haberinde, takasın Cumhurbaşkanlığından duyurulduğu belirtildi. Haberde, takasın MİT'in koordinesinde Ankara'da yapıldığına yer verildi. AD gazetesi, konu hakkındaki haberinin başlığında "Rusya ve Batı arasında Soğuk Savaş'tan bu yana en büyük esir değişimi" ifadesi kullanılırken takasın Türkiye'nin başkenti Ankara'da gerçekleştirdiği aktarıldı. Trouw gazetesinde takasın "Soğuk Savaş'tan bu yana gerçekleşen en büyük tutuklu takası olduğu" vurgulanırken, MİT'in koordinasyonuyla gerçekleşen operasyonda toplam 7 ülkeden 26 kişinin takas edildiği bildirildi. Haberde, takasa Türk hükümetinin arabuluculuk yaptığını bildirilerek, operasyona 7 uçağın katıldığı bilgisi de yer aldı. NRC gazetesinin haberinde Türkiye'de Rusya, ABD, Almanya ve diğer Avrupa ülkeleri arasında büyük bir "tutuklu değişimi" yaşandığını belirtildi. Haberde, takasın Türkiye'nin koordinasyonunda gerçekleştiği ve Türk yetkililerin Amerikalı gazeteci Evan Gershkovich ve eski deniz piyadesi Paul Whelan'ın serbest bırakıldığını doğruladığı aktarıldı. Fransa Fransız gazetesi Le Parisien'deki haberde, Rus ve Batılı 26 tutuklunun Ankara'da takas edildiği bildirilerek, bu takasının "Soğuk Savaş'tan bu yana en önemli takaslardan biri" olduğu vurgulandı. Haberde, takas edilenler arasında Amerikalı gazeteci Evan Gershkovich ve eski ABD Deniz Piyadesi Paul Whelan’ın isimlerinin öne çıktığı aktarıldı. Ülkenin önde gelen gazetelerinden Le Monde'da da Türkiye'nin arabulucuğu ile Rusya ile "büyük bir tutuklu takasının" yapıldığı, 7 ülkeyi kapsayan takasın Ankara'da koordine edildiği belirtildi. Liberation gazetesi ise Ankara'da Rusya ve çok sayıda Batılı ülke arasında 26 kişinin takas edildiğini ve bunun "Rusya ile Soğuk Savaş'tan bu yana yapılan en büyük tutuklu takası" olduğunu kaydetti. Belçika Ülkenin önde gelen gazetelerinden Flamanca yayın yapan De Morgen'in haberinde, takasın Ankara'da yapıldığı belirtilerek, Türkiye'nin "büyük mahkum takasında" rol oynadığı kaydedildi. Takasın MİT tarafından koordine edildiği aktarılan haberde, teşkilatın "önemli bir arabuluculuk rolü" üstlendiğini ifade edildi. Habere, bu takasın Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana "en büyük tutuklu takası" olduğuna dikkat çekildi. Asya-Pasifik Avustralya Yayın Kurumu (ABC), MİT'in operasyonunu "Tutuklu Amerikalılar Evan Gershkovich ve Paul Whelan büyük küresel tutuklu takasında serbest bırakıldı" başlığıyla gündeme taşıdı. Haberde, "Soğuk Savaş'tan bu yana en büyük uluslararası tutuklu takasını" Türkiye'nin koordine ettiği aktarıldı. Avustralya merkezli News.com.au sitesinin haberinde "Bu, Soğuk Savaş'tan bu yana tek seferde gerçekleştirilen en büyük tutuklu takası." ifadesi kullanıldı. Hindistan'da yayın yapan India Today gazetesi ise takas operasyonunu ABD vatandaşlarının Rusya tarafından serbest bırakılması üzerinden gördü. Haberde, "ABD ve Rusya'nın Sovyetler Birliği sonrası tarihin en büyük tutuklu takasını" gerçekleştirdiği ifade edildi.

Temmuz'un tuhaf olayları: Yılanla hesaplaşan işçi, kokainli köpek balıkları ve daha fazlası

Temmuz ayında dünya genelinde yaşanan birçok tuhaf olaylar zinciri dikkat çekti. Hindistan'da kendini sokan yılanı ısırarak öldüren bir işçiden ABD’de "depresyondaki ayıyla özçekim yapmayın" uyarısına, kokainli köpek balıklarından hipopotamların zıplıyor olabileceğine kadar bazı tuhaf hikâyeler, basında geniş çapta yer buldu. Dünya genelinde meydana gelen olayların basına yansıyan haber başlıklarında ilginç konular yer alıyor. Kendini sokan yılanı ısıran kişiden, "Depresyondaki ayıyla özçekim yapmayın" uyarısı örneğinde olduğu gibi dikkati çeken ve aynı zamanda sosyal medyada da konu olan bu tuhaflıklar zinciri uzadıkça uzuyor. Bu kapsamda dünya genelinde 2024 Temmuz ayında kayıtlara geçen ilginç olaylar arasında, Hindistan'ın Bihar eyaletinde demir yolu işçisi Santosh Lohar'ı, Nawada kentinde şantiyede uyurken zehirli bir yılan ısırması da yer aldı. Bu duruma öfkelenen 35 yaşındaki Lohar, demir çubukla yakaladığı yılanı 2 kez ısırarak öldürüp adeta hesaplaştı. Olayın ardından, demir yolu yetkilileri, Lohar'ı tedavisi için yakındaki hastaneye götürdü. Lohar, "Köyümde, bir yılan sizi ısırırsa zehri etkisiz hale getirmek için onu 2 kez ısırmanız gerektiğine dair bir inanç var." dedi. Hastaneden yapılan açıklamada ise tedavisi süren Lohar'ın hayati tehlikeyi atlattığı ve sağlık durumunun iyiye gittiği duyuruldu. İşte 2024 Temmuz'daki ilginç konular Çin'de bir üniversitede "kahve" bölümü açıldı Çin'de Yünnan Tarım Üniversitesinin Tropikal Ekinler Fakültesinde açılan ve 4 yıl eğitim verecek olan "kahve bilimi ve mühendisliği" bölümü, öğrenci kabulüne başladı. Üniversitenin internet sitesinde bölüm derslerinin, kahve tadı kimyası, işleme, kalite ve güvenlik testi, çevrenin korunması, dünyada kahve ticareti gibi konuları içerdiği kaydedildi. Pantolonuna sakladığı 104 yılanla Çin'e girmeye çalıştı Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nden Çin ana karasına seyahat eden bir yolcu, Şıncın kentindeki Futian Limanı'nda bulunan gümrük kapısında şüpheli hareketleri nedeniyle durduruldu. İncelemelerde yolcunun pantolonunun ceplerinde bantlarla ağzı kapatılmış 6 bez çantanın bulunduğunu kaydeden gümrük memurları, çantalarda çeşitli renk ve boyutlarda yılanların bulunduğunu belirtti. Yetkililer, çoğu yerli tür olmayan ve aralarında süt ile mısır yılanlarının da bulunduğu 104 yılanın ele geçirildiğini duyurdu. ABD'de depresyondaki ayıyla özçekim yapmayın uyarısı ABD'nin Florida eyaletinde Walton bölgesi yetkilileri, Santa Rosa Beach bölgesindeki otoyolun yakınlarında yaşamaya başlayan ayının, mutsuz görünmesi nedeniyle ilgi çektiğini kaydetti. İnsanlara yolun kenarında görülen "depresyondaki ayıyla özçekim yapmayın" uyarısında bulunan polis, ayının fotoğraf çekildiğinde "yoğun strese girdiğini" ifade etti. Brezilya'da köpek balıklarında kokain tespit edildi Brezilya'da bir kuruluş, okyanusa atılan ya da dökülen uyuşturucu maddelerin deniz canlılarına etkisini araştırdı. 13 köpek balığını inceleyen araştırmacılar, bu canlıların kaslarında ve karaciğer dokularında kokain görülüp görülmediğini test etti. Araştırma sonucu, köpek balıklarının kokain testi pozitif çıktı. Yeni Zelanda'da köpeğini aşırı besleyerek ölümüne neden olan kişiye hapis cezası Yeni Zelanda'da 54 kilogram olan Nuggi adlı köpek, sahibinin aşırı beslemesi nedeniyle öldü. Sahibinin, köpek bisküvilerinin yanı sıra günde 8-10 tavuk parçasıyla beslediği ifade edilen köpeğin vücudundaki yağlar nedeniyle stetoskopla kalbinin dinlenemediği kaydedildi. Mahkeme, köpeği "öldüresiye beslediği" için sahibine 2 ay hapis cezası ve yaklaşık 1222 Yeni Zelanda doları para cezası vererek tekrar köpek sahiplenmesini yasakladı. Hipopotamlar zıplayabiliyor İngiltere'deki Royal Veterinary College'dan araştırmacılar, zamanının çoğunu suda geçiren ve ağırlığı 2 bin kilogramdan fazla olabilen hipopotamların "zıplıyor olabileceğini" ortaya koydu. Araştırmacılar, 32 hipopotamın hareketlerini inceleyerek bu hayvanların hızlı hareket ettiği zaman dört bacağının da yerden "havalanabildiğini" gözlemledi.

Aşırı sıcakların ağır bilançosu: Her yıl yarım milyon kişinin ölümüne sebep oluyor

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, aşırı sıcaklar nedeniyle her yıl yarım milyon kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, bunun etkisini azaltmanın mümkün olduğunu, yeni bir küresel eylem çağrısında bulunduğunu belirtti. Son bir haftada dünya genelinde sıcakların daha önce görülmemiş düzeyde arttığına dikkati çeken Guterres, 21 Temmuz'un şimdiye kadar kaydedilen en sıcak gün olarak kayıtlara geçtiğini anımsattı. Guterres, "Bölünmüş dünyamızı birleştiren tek bir şey varsa o da hepimizin etkisini hissettiği artan sıcaklar." ifadesini kullandı. Dünyanın her yerinde herkes için sıcaklığın arttığına işaret eden Guterres, bunun milyarlarca insanı etkilediğini, sıcaklıkların 50 dereceye kadar yükseldiğini kaydetti. Ölümcül etkilere karşı uyardı Sahra çölünün güneyinde, ABD'de, Suudi Arabistan'da ve Asya ile Afrika'da sıcak hava dalgasının ölümcül etkileri olduğunu dile getiren Guterres, bazı yerlerde okulların kapandığını söyledi. Guterres, "Aşırı sıcaklar her yıl yarım milyon kişinin ölümüne sebep oluyor." bilgisini paylayarak, bunun tropik hortumların neden olduğu ölümlerin 30 katına tekabül ettiğini belirtti. Aşırı sıcakların temel sebebinin fosil yakıt kullanımı ve iklim değişikliği olduğunun altını çizen BM Genel Sekreteri, "Aşırı sıcak artık yeni anormalimiz." dedi. Guterres, bunun etkisinin azaltılabileceğini ve ölümlerin engellenebileceğini belirterek, "Bugün yeni bir küresel eylem çağrısında bulunuyoruz." diye konuştu. Öncellikle toplumun en kırılgan kesiminin korunması gerektiğine işaret eden Guterres, sıcakların herkesi aynı etkilemediğini, yoksul, hamile, kadın, engelli, yaşlı ve çocuklar üzerinde daha büyük etkisi bulunduğunu söyledi. İşçilerin korunmasının diğer önemli bir husus olduğunu dile getiren Guterres, küresel iş gücünün yüzde 70'nin aşırı sıcaklar nedeniyle yüksek risk altında olduğunu bildirdi. Guterres, aynı zamanda ekonomi ve toplumların dayanaklılığını artırmak gerektiğinin altını çizdi. İklim krizine neden olan sorunların köküne inmek gerektiğini vurgulayan Guterres, "Semptomlarla mücadele etmek için hastalığı tedavi etmeliyiz. Bu hastalık kendi evimizi yakıp küle çeviriyor. Hastalığın adı fosil yakıtlara bağımlılık. Hastalık, iklim konusunda harekete geçmemek." dedi. Guterres, ülkelerin fosil yakıt tüketimini hızlı bir şekilde sonlandırması gerektiğini belirterek, dünya liderlerine bu konuda harekete geçmeleri için çağrıda bulundu. BM Genel Sekreteri, "Mesaj açık. Hararet yükseliyor. Aşırı sıcaklar insanlar ve gezegeni etkiliyor. Dünya artan ısılarla mücadele etmek için çaba sarf etmeli." şeklinde konuştu.

21 Haziran en uzun gündüz nerede yaşanacak? 21 Haziran'da neler oluyor? 21 Haziran Yaz gündönümü nedir?

21 Haziran yaz gündönümü, dünyanın Kuzey Yarımküre'sinde yazın başlangıcı olarak kabul edilirken Güney Yarımküre'de ise kışın başlangıcını temsil eder. Güneş ışınları Yengeç Dönencesi'ne dik geldiği için Kuzey Yarımküre'de en uzun gündüz yaşanırken, Güney Yarımküre'de en uzun gece ve en kısa gündüz görülür. Bu tarih, mevsimler arası geçişlerde kritik bir rol oynar ve doğal yaşam üzerinde belirgin etkiler yaratır. 21 Haziran yaz gündönümü, dünya üzerinde nasıl etkiler yaratır? 21 Haziran 'da neler oluyor? 21 Haziran özellikelri nelerdir? (Kuzey Yarımküre baz alındı) Gün ve Gece Dengesi: Kuzey Yarımküre'de yaz gündönümü, günün en uzun olduğu ve gecenin en kısa olduğu zamanı temsil eder. Güney Yarımküre'de ise tam tersi geçerlidir; en kısa gündüz ve en uzun gece yaşanır. Mevsim Geçişi: Kuzey Yarımküre için yaz gündönümü, yaz mevsiminin resmi başlangıcıdır. Bu dönemde günler daha uzun, sıcaklıklar artar ve doğal yaşam aktif bir üreme ve büyüme dönemine girer. Bitkilerin çiçeklenme süreci hızlanır, hayvanlar üreme mevsimine hazırlanır. Tarım ve Ekonomi: Tarımsal faaliyetler açısından yaz gündönümü, bitki büyümesinin en hızlı olduğu dönemdir. Bu nedenle tarım ürünlerinin verimliliği ve kalitesi üzerinde büyük bir etkisi vardır. Ekonomik olarak, turizm sektörü yaz mevsiminin gelmesiyle canlanır. İklim ve Hava Şartları: Yaz gündönümü, genellikle sıcaklıkların en yüksek seviyelere ulaştığı bir dönemdir. Bu, sıcak iklim kuşağındaki ülkelerde daha uzun süren yaz tatilleri ve dış mekan etkinliklerinin yoğun olarak gerçekleştiği bir zamandır. Kültürel ve Tarihi Önem: Birçok kültürde ve tarihî inançta yaz gündönümü, festivaller, şenlikler ve özel ritüellerle kutlanır. Güneşin en güçlü olduğu bu gün, bereketin, doğurganlığın ve yenilenmenin sembolü olarak kabul edilir. Bu etkiler, dünya üzerindeki yaşamın döngüsünü ve insan faaliyetlerini derinden etkiler. Her yıl 21 Haziran'da yaşanan yaz gündönümü, doğanın ve insan kültürünün önemli bir parçası olarak kabul edilir. 21 Haziran en uzun gündüz nerede yaşanır? (Türkiye baz alındı) 21 Haziran'da kuzey kutup dairesinde 24 saat gündüz yaşanırken, güney kutbunda ise 24 saat gece yaşanacak. Ülkemizde en uzun gündüz süresi, en kuzeydeki Sinop'ta yaşanırken; 21 Haziran'da Sinop'ta güneş 04.57'de doğarken akşam 20.26'da batacak. Böylece, Sinop'ta 21 Haziran'da 15 saat 29 dakika gündüz yaşanmış olacak. İstanbul'da ise güneş 05.25'te doğarken, 20.47'de güneş batacak. İstanbul'da o gün 15 saat 22 dakika gündüz yaşanmış olacak. 21 Haziran hangi burç? İkizler (Latince: Gemini), 21 Mayıs ile 21 Haziran arasında doğanların burcu. Yaz Gündönümü: Burçları Nasıl Etkileyecek? Yaz gündönümü, her yıl 21 Haziran'da gerçekleşen ve Güneş'in Yengeç Dönencesi'ne dik geldiği zamanı ifade eder. Bu olay, kuzey yarımkürede yazın başlangıcı, güney yarımkürede ise kışın başlangıcı olarak kabul edilir. İşte bu dönemde burçlar nasıl etkilenecek? Koç Burcu (21 Mart - 19 Nisan): Kariyerinizde hareketli bir dönem sizi bekliyor olabilir. İş hayatınızda yeni başlangıçlar yapabilir veya mevcut projelerinizde ilerleme kaydedebilirsiniz. Aile ve ilişkilerinizde ise bazı zorluklar yaşayabilirsiniz, bu yüzden sabırlı olmak önem taşıyor. Boğa Burcu (20 Nisan - 20 Mayıs): Finansal konularda dikkatli olmanız gereken bir dönemdesiniz. Yatırımlarınızı gözden geçirmek ve geleceğe yönelik planlar yapmak için ideal bir zaman. Aile içinde uyum ve huzur arayışında olacaksınız. İkizler Burcu (21 Mayıs - 20 Haziran): Kişisel gelişiminize odaklanabileceğiniz bir dönem. Yeni yetenekler edinmek veya eğitim almak için uygun zamanlar var. İletişim yeteneklerinizle çevrenizde olumlu etkiler bırakabilirsiniz. Yengeç Burcu (21 Haziran - 22 Temmuz): Doğum gününüzü kutluyoruz! Yeni yaşınızda kendinizi yeniden keşfetme ve hedeflerinizi gözden geçirme fırsatınız olacak. İlişkilerde derinleşme ve duygusal olarak dengelenme zamanı. Aslan Burcu (23 Temmuz - 22 Ağustos): Kariyerinizde önemli adımlar atabileceğiniz bir dönem. Yaratıcılığınızı iş hayatına yansıtmak ve liderlik yeteneklerinizi göstermek için uygun zamanlar var. Aile içinde bazı gerginlikler olabilir, ancak bu durumu olumlu yönde çevirebilirsiniz. Başak Burcu (23 Ağustos - 22 Eylül): Sağlık ve günlük rutinlerinizi gözden geçirmek için uygun bir zaman. İş yerinde veya okulda sorumluluklarınız artabilir, ancak organizasyon yeteneklerinizle üstesinden gelebilirsiniz. Terazi Burcu (23 Eylül - 22 Ekim): Finansal konularda denge sağlamak ve varlıklarınızı korumak için dikkatli olmanız gereken bir dönem. Yatırım yaparken veya büyük satın almalar yaparken riskleri minimize etmeye özen gösterin. Akrep Burcu (23 Ekim - 21 Kasım): İletişimde net olmak ve duygularınızı ifade etmek için ideal bir zaman. Eğitim veya seyahat planları yapabilir, kendinizi yeni ortamlarda geliştirebilirsiniz. Yay Burcu (22 Kasım - 21 Aralık): Arkadaşlarınız ve sosyal çevrenizle ilgili önemli gelişmeler yaşayabileceğiniz bir dönem. İşbirlikleri ve grup aktiviteleri size fayda sağlayabilir. Kişisel hedeflerinizi gözden geçirme zamanı. Oğlak Burcu (22 Aralık - 19 Ocak): Kariyer ve hedeflerinizle ilgili olarak önemli kararlar alabilirsiniz. Yeni iş fırsatları veya projeler geliştirmek için uygun bir zaman. Sağlığınıza dikkat etmek ve stres yönetimi konularında önlemler almak önem taşıyor. 21 Haziran yaz gündönümü, her burç için farklı etkiler yaratacaktır. Bu dönemi değerlendirirken iç sesinizi dinlemek ve kendinizi geliştirme fırsatlarını değerlendirmek önemlidir.

Kerem Şahin, “Ülkemizin çevre sorunlarına karşı acil ve etkili önlemler alması gerekmektedir”

Adana’da TMMOB Adana İl Koordinasyonunda 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nü için basın açıklaması düzenlendi. Düzenlenen basın açıklamasında çok sayıda katılımcı katıldı. Basın metnini TMMOB Adana İl Koordinasyon Sekreteri Kerem Şahin, Çevre Mühendisleri Adana Şube Başkanı Deniz Orhan okudu. Şahin, “Ülkemiz, coğrafi konumu ve biyolojik çeşitliliği ile önemli bir doğal mirasa sahiptir” TMMOB Adana İl Koordinasyon Sekreteri Kerem Şahin basın açıklamasında konuşmasına başlarken şu ifadelere yer verdi: “Bugün, tüm dünyada çevre bilincinin artırılması ve doğanın korunması için önemli bir gün olan 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nü kutluyoruz. Bu özel günde, Türkiye’nin çevre sorunlarına dikkat çekmek ve sürdürülebilir bir gelecek için atılması gereken adımları vurgulamak istiyoruz. Ülkemiz, coğrafi konumu ve biyolojik çeşitliliği ile önemli bir doğal mirasa sahiptir.” İl Koordinasyon Sekreteri Kerem Şahin 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında bazı durumlara değinerek şunları söyledi: “Ancak bu mirasa ne kadar sahip çıktığımızı birazdan bahsedeceğim veriler ile daha iyi anlayacağız;Türkiye'de 2023 yılı itibarıyla hava kalitesi indeksi ortalama olarak 63'tür, bu da Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sınırların üzerindedir. 5 büyük kentimizde partikül madde oranı yıllık ortalaması Dünya Sağlık Örgütü'nün önerdiğinin 2 katından fazladır. Yaygın bilinen bir yanlış olarak ülkemiz su zengini bir ülke değildir. Kişi başına yıllık 1500 m³ su ile “su stresi” yaşayan ülkeler arasındayız. 2021 yılından bugüne kadar yaklaşık 3 yıl içerisinde 178 bin hektar orman alanının kaybını yaşadık. Orman yangınlarının yanında bir de imar alanları için feda ettiklerimizin yerini doldurmak ise uzun yıllarımızı alacaktır. Geri dönüşüm oranımız ise çok daha vahim. seviyesindeki geri dönüşüm oranımız sürdürülebilir bir yaşam için yeterli olmaktan çok uzak olmakla beraber üzerine geri dönüşümü zor atıkların ithalatını yapıyor olmamızın izahı olamaz. Ülkemizin tüm atık istatistiğinin içerisinde “Hanehalkı” olarak geçen bireysel tüketim %25’e yakındır. İmalat Sanayi, Termik Santral, Maden İşletmeleri ve Organize Sanayi Bölgelerinin atıkları ise yurdumuzun toplam atık miktarının %75’inden fazladır. Bir yandan dünyanın ve ülkemizin enerji sorunu sürerken diğer taraftan ülkemizin enerji ihtiyacının sadece %25’i yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanmaktadır.” “Atık Su Tesislerinin Kullanımı Arttırılmalıdır” Kerem Şahin, “Ülkemizin çevre sorunlarına karşı acil ve etkili önlemler alması gerekmektedir. Hava kalitesinin iyileştirilmesi için bireysel önlemlerin yanında ülkemizin sanayisinin emisyonlarının sıkı bir şekilde denetlenmesi ve temiz enerji kullanımına teşviki arttırılmalıdır. Su tasarrufu bilincinin arttırılması ile beraber atık su tesislerinin kullanımı arttırılmalıdır. Tarımda kullanılan su miktarının verimliliği için modern tarım sulama tekniklerine ivedilikle geçilmelidir. Atık su arıtma tesislerinin kullanımının ülkemizde yaygınlaşması gerekmektedir” diyerek ifade etti. Şahin, basın açıklamasında plastik kullanımının azaltılması gerektiğine değinerek şu ifadeleri kullandı: “Endüstriyel atıkların doğaya bilinçsizce salınımını önlemek için daha sıkı denetimlere ihtiyaç vardır. Plastik kullanımının azaltılarak alternatiflerinin kullanımı teşvik edilmelidir. Bugün, çevremizi korumak için atılacak her adımın, geleceğimiz için ne kadar değerli olduğunu bir kez daha vurguluyoruz. Türkiye’nin doğal güzelliklerini ve zengin biyolojik çeşitliliğini korumak için hep birlikte çalışmalıyız. Dünya Çevre Günü'nde, herkesin çevre bilincini artırarak doğaya daha duyarlı ve sürdürülebilir yaşam alışkanlıkları geliştirmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Unutmayalım ki, sağlıklı bir çevre, sağlıklı bir toplum demektir.” Ekokırım Orhan, “Deniz Ve Orman Ekosistemlerini De Yok Ederek Tarihe Kara Bir Leke Olarak Kazınmıştı” Çevre Mühendisleri Adana Şube Başkanı Deniz Orhan, “Geçtiğimiz yüzyıl, doğaya karşı yapılan yıkımların ve vahşetin izlerini taşıyor. Bu vahşet, "ekokırım" olarak adlandırılan ve geri dönüşü imkânsız zararlara yol açan bir dizi eylemle kendini gösteriyor. Nükleer Silahlar ve Kimyasal Savaşlar: İlk ekokırım örnekleri, Pasifik Okyanusu'nda yapılan nükleer silah denemeleri ve Vietnam Savaşı'nda ABD'nin ormanları kurutmak için kullandığı kimyasal silahlardır. Bu barbarca eylemler, sadece insan hayatını değil, deniz ve orman ekosistemlerini de yok ederek tarihe kara bir leke olarak kazınmıştı” diyerek basın açıklamasına başladı. Deniz Orhan basın açıklamasında ekokırımın tanımına değinerek şu ifadelere yer verdi: “Ekokırım tanımına ve günümüzdeki tezahürlerine bakacak olursak; ekokırım kelimesi, ilk kez Pasifik'teki nükleer silah denemelerinin yarattığı yıkımı tanımlamak için kullanılmıştır. Tanımların ışığında, okyanusların plastik kirliliği, denizlerin aşırı avlanma sonucu tükenmesi, ormanların ve yağmur ormanlarının yok edilmesi, nehirlerin ve göllerin zehirli atıklarla kirletilmesi, madencilik faaliyetlerinin yarattığı tahribat, petrol sızıntıları, fosil yakıt kullanımı, radyoaktif sızıntılar, kimyasal ve endüstriyel emisyonlar ve hava kirliliği gibi birçok eylem ekokırım kapsamına girmektedir. Kapitalist sistemin sürekli doymak bilmeyen iştahı, doğanın sistematik bir şekilde yok edilmesine yol açmıştır ve daha da devam etmektedir. Doğal kaynaklar sömürülürken, ekolojik dengenin korunması gözetilmemekte ve geri dönüşü imkansız zararlar verilmektedir.” Orhan, basın açıklamasında Türkiye’deki ekokırımın son durumuna değindi: “Son yıllarda "ekokırım" kavramını ülkemizde de sıklıkla duymaya başladık. Peki, Türkiye'de ekokırım işleniyor mu? İkizdere’den Datça’ya, Mersin’den Aliağa’ya, Gürpınar’dan Kazdağları’na, Salda’dan, Marmara’ya; Munzur`dan İliç`e, Maraş`tan Antakya`ya, Adıyaman`dan Adana`ya dağlardan derelere, ovalardan göllere, nehirlerden denizlere, toprağa ve havaya kapitalizmin korkunç boyutlara ulaşan doğa talanları ile sınanıyoruz.” Deniz Orhan, “Hava kirliliği, su kirliliği ve toprak kirliliği gibi birçok sorun bu santrallerden kaynaklanıyor” Çevre Mühendisleri Adana Şube Başkanı Deniz Orhan, “Endüstriyel ve tarımsal atıkların nehirlere deşarj edilmesi sonucu Ergene, Büyük Menderes ve Gediz nehirleri simsiyah bir halde akıyor ve Ege Denizi'ne dökülüyor. Bu nehirlerdeki canlılar yok olmanın eşiğinde ve bölgedeki insanlar bu kirli sudan etkileniyor. Tarımda bu sular kullanılarak halk ve çevre sağlığı hiçe sayılıyor. Bu durum açıkça bir ekokırım suçu değil mi? Yatağan ve Afşin-Elbistan'daki kömürlü termik santraller, yıllardır bölgede kirlilik ve ekolojik yıkım saçıyor. Hava kirliliği, su kirliliği ve toprak kirliliği gibi birçok sorun bu santrallerden kaynaklanıyor. Adana`daki termik santraller Maraş`tan farklı mı? Ceyhan bölgesinde santrallerin faaliyete geçmesinden sonra, bilirkişi raporlarına da yansıyan ve ortaya çıkan 60 farklı kanser türü sizce tamamen tesadüf mü? Bu durum da bir ekokırım değilse nedir? Bu ve benzeri ekokırımlar için ne yazık ki herhangi bir ceza uygulanmıyor. Üstüne Kanal İstanbul ve İzmir Çeşme Turizm Projesi gibi "çılgın" projeler, Kazdağları'nda ve Cerrattepe'de ve Munzur`da yaşananlar ve zeytinlik alanların madencilik ve endüstrileşmelere açılması gibi yeni ekokırımların önünü açıyor. Deprem atıkları ile ortaya çıkan asbest tehlikesi, kurşun tehlikesi, havadaki diğer kimyasallar ve tozlar, bizlere facianın boyutlarının ne kadar ciddi olduğunu göstermiyor mu?” dedi. Deniz Orhan, “Sorumluları görmezden gelmek, gelecek nesiller için felaket anlamına gelir” Deniz Orhan basın açıklamasını sonlandırırken ekokırımın sadece doğya değil aynı zamanda insanlara da zarar verdiğine değinerek şu ifadeleri kullandı: “Ekokırımlar, sadece doğaya karşı değil, insanlığa ve dünya üzerindeki tüm canlı varlıklara karşı da işlenen suçlardır. Bu vahşete karşı sessiz kalmak ve sorumluları görmezden gelmek, gelecek nesiller için felaket anlamına gelir. Ekosistemleri korumak ve doğayla barışık bir şekilde yaşamak için acil önlemler alınması ve kapitalist sistemin doğaya karşı saldırganlığına son verilmesi gerekmektedir. Doğayı korumak hepimizin görevidir. Ekokırımlara karşı sesimizi yükselterek ve bilinçli bir şekilde davranarak doğamızı ve geleceğimizi koruyabiliriz. “

Eskrimde Gençler Kılıç Dünya Kupası'nın ikinci günü tamamlandı

ANTALYA (AA) - Eskrimde Gençler Kılıç Dünya Kupası'nda ikinci gün mücadeleleri gerçekleştirildi.Türkiye Eskrim Federasyonundan yapılan açıklamaya göre, Antalya Spor Salonu'nda genç erkekler kılıç kategorisindeki karşılaşmalar sonucu Ukraynalı sporcu Darii Lukashenko altın madalya kazanırken, İtalyan Edoardo Cantini gümüş, Rumen Radu Nitu ve Özbek Azizbek Dauletnazarov bronz madalya elde etti. Dereceye giren sporcu ve antrenörlere kupa ve madalyalarını, Türkiye Eskrim Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Murat Atalı ve Uluslararası Eskrim Federasyonu Supervizörü Jameleddine Ferjani verdi.Bugün Antalya'da piste çıkan milli sporculardan Tolga Aslan 13'üncü, Ateş Efe Toker 16'ncı, Furkan Yaman 19'uncu, Arda Tanerler 34'üncü, İsmail Tuna Biçicioğlu 40'ıncı, Kerem Çağlayan 47'nci, Efe Barış 57'nci, Adem Doruk Küpeli 59'uncu, Enes Talha Kalender 79'uncu, Alkım Öztürk 82'nci, Uras Macit 86'ncı, Acar Dankaz 109'uncu, Toprak Altınçekiç 110'uncu, Poyraz Kümük 126'ncı, Yiğit Ayaz 128'inci, Eren Aslan 134'üncü, Candeniz Berrak 141'inci, Arda Takka 147'nci, Mehmet Emir Uğurlu 149'uncu ve Arda Mutlu organizasyonu 152'nci sırada tamamladı.Dünya Kupası, yarın takım müsabakalarıyla sona erecek.

Gazze’de gece boyunca şiddetli çatışmalar yaşandı

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında 22. güne girildi. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından yapılan açıklamada, Gazze’nin kuzeyinde 150 noktanın savaş uçaklarıyla hedef alındığı belirtildi. Açıklamada, “Savaş uçakları bu gece Gazze Şeridi’nin kuzeyinde 150 yer altı hedefini vurdu. Yer altı tünelleri ve altyapı hedef alındı” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada ayrıca İsrail savaş uçaklarının Hamas’ın hava operasyonları sorumlusu Asem Abu Rakaba’yı da etkisiz hale getirdiği belirtildi. Abu Rakaba’nun Hamas’ın insansız hava araçlarından, yamaç paraşütlerinden, hava tespitinden ve savunmasından sorumlu olduğu kaydedildi. Şiddetli çatışmalar sürüyor İsrail ordusu dün akşam önce karadan, daha sonra da savaş uçaklarıyla Gazze’nin kuzeyine saldırılarını yoğunlaştırdı. Kara operasyonu sırasında İsrailli askerlerle Hamas mensupları karşı karşıya geldi. Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Hanun’da ve Gazze Şeridi’nin merkezindeki Bureij’de şiddetli çatışmaların yaşandığını duyurdu. Çatışmaların günün ilk ışıklarıyla devam ettiği belirtiliyor. Ayrıca İsrail’in saldırıları nedeniyle Gazze Şeridi’ndeki sabit hat, cep telefonu ve internet iletişim hizmetleri tamamen kesildi.

ABD’den İsrail’e savaş yasalarına göre hareket etmesi çağrısı

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 7 Ekim’den bu yana devam ediyor. ABD Başkanı Joe Biden yaptığı açıklamada, İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu yineleyerek, “Bugün ve her zaman halklarını korumak için ihtiyaç duydukları şeye sahip olduklarından emin olmalıyız” dedi. İsrail’e savaş yasalarına göre hareket etmesi çağrısında bulunan Biden, “Başbakan Netanyahu ve ben İsrail’in savaş yasalarına göre nasıl hareket etmesi gerektiğini tartıştık. Bu, savaşta sivilleri mümkün olan en iyi şekilde korumak anlamına geliyor. Yalnızca barış içinde yaşamak isteyen masum Filistinlileri göz ardı edemeyiz. Bu nedenle Gazze’deki Filistinli sivillere yönelik ilk insani yardım sevkiyatı için anlaşma sağladım” dedi. Filistin-İsrail arasındaki barışın iki devletli çözümden geçtiğini yineleyen Biden, “İki devletli çözümden de vazgeçemeyiz” dedi.

Muaythai Milli Takımı, Gençler Dünya Şampiyonası'nda birinciliği kazandı

ANTALYA (AA) - Türkiye Muaythai Federasyonu Başkanı Hasan Yıldız, Antalya'da gerçekleştirilen Muaythai Gençler Dünya Şampiyonası'nda Türk sporcuların 80 madalya ile takım halinde şampiyonluğu elde ettiğini belirtti. Yıldız, yaptığı açıklamada, Uluslararası Muaythai Federasyonu (IFMA) ile organize ettikleri ve 1 Ekim'de başlayan şampiyonanın başarılı şekilde tamamlandığını bildirdi. Hasan Yıldız, şampiyonanın sonuçlarına ilişkin ise şunları kaydetti: "Dünya şampiyonası sonucunda Rusya’nın takım sıralamasına alınmaması sebebiyle milli takımımız, takım halinde dünya şampiyonu oldu. Milli takımımız genel kategorilerde 17'si altın, 40'ı gümüş, 23'ü bronz olmak üzere toplamda 80 madalya kazanarak birinci sırada yer aldı." Yıldız, takım sıralamasında Tayland'ın ikinci, Kazakistan'ın ise üçüncü olduğu bilgisini verdi. Milli takımın zirveyi bırakmamasıyla gururlandıklarını aktaran Yıldız, destekleri için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ile diğer yetkililere teşekkür etti.

#dünya