TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

# Down Sendromlu

İLKHABER-Gazetesi - Down Sendromlu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Down Sendromlu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Üzelgeçici: Tıpkı sizin gibiyiz; +1 farkla Haber

Üzelgeçici: Tıpkı sizin gibiyiz; +1 farkla

Adana Demirspor Kaptanı Semih Güler’in, kızı başta olmak üzere down sendromlu bireylerin, toplumda kabul görmesi ve hak ettiği fırsata ulaşabilmesi adına; farkındalık yaratmak için Galatasaray maçında sahaya farklı kramponlarla çıkmasına özel gereksinimli çocuk ve annelerinden destek geldi. Bizde Varız Destekleme Derneği’nin, Adana’nın Karataş ilçesinde düzenlediği; ‘Yaz Kampı’nda bir araya gelen başta down sendromlu olmak üzere özel gereksinimli çocuk ve gençler, anneleriyle birlikte eylem yapıp; “Tıpkı sizin gibiyiz; +1 farkla” mesajını verildi. Türkiye’nin dört bir yanından gelip, Adana’nın Karataş ilçesindeki ‘Yaz Kampı’nda bir araya gelen, özel gereksinimli çocuk ve gençler, anneleriyle birlikte eylem yapıp, Adana Demirspor Kaptanı Semih Güler’e destek verdi; “Biz de sizin gibiyiz; +1 farkla” mesajını, Adana’dan tüm Türkiye’ye mesaj verildi. Adana’da bir araya geldiler Bizde Varız Destekleme Derneği, başta down sendromlu olmak üzere özel gereksinimli çocuk ve gençleri, anneleriyle birlikte Adana’nın Karataş ilçesinde düzenlediği ‘Yaz Kampı’nda ağırladı. Kumluk Tabiat Parkı’nda gerçekleştirilen kampa, Türkiye’nin dört bir yanından 20 anne, 22 özel gereksinimli çocuk ve genç katıldı. Karataş Kaymakamlığı ile Ceyhan, Seyhan, Çukurova ve Karataş belediyeleri ile Adana Rotary Kulübü ve Adana Rotaract Kulübü de kampa destek verdi. Semih Güler’e destek Özel gereksinimli çocuklar, kampta anneleriyle birlikte oldukça anlamlı bir eylem yaptı. Başta kızı olmak üzere down sendromlu bireylerin, toplumda kabul görmesi ve hak ettikleri fırsata kavuşabilmesi adına; farkındalık yaratabilmek için Galatasaray ile oynadıkları maçta sahaya; farklı renkteki kramponlarıyla çıkan, Adana Demirspor Takım Kaptanı Semih Güler’e destek vermek için pankart açan çocuk ve gençler, “Yanındayız Semih Ağabey” sloganı attı. “Down sendromlu çocuklar da bizden biri ama +1 farkla” Çocuk ve gençlere anneleri de alkışlarıyla destek verdi. Burada konuşan, Bizde Varız Destekleme Derneği Başkanı Tanır Emre Üzelgeçici, “Başta kızı olmak üzere down sendromlu bireyler için toplumda farkındalık yaratabilme adına yeşil sahada anlamlı bir mücadele ortaya koyan, Semih Güler’i destekliyoruz. Ancak, sırf farklı renkte krampon giydi diye eleştirilmesini de kınıyoruz. Down sendromlu çocuklar da bizden biri ama +1 farkla” diye ifade etti.

Down sendromlu Mesut Doğan annesine bakmak için 16 yıldır garsonluk yapıyor Haber

Down sendromlu Mesut Doğan annesine bakmak için 16 yıldır garsonluk yapıyor

Osmaniye İstiklal Mahallesi'nde esnaf lokantasında garsonluk yapan, güler yüzüyle çevresindeki herkesin sevgisini kazanan down sendromlu Mesut Doğan, aile bütçesine katkıda bulunuyor. Çalıştığı lokantada yemek servisi yapan, masa düzeniyle ilgilenen ve müşterileri karşılayan Doğan, iş disiplini, sempatik tavırları ile hem müşterilerin hem de işletme sahibinin takdirini topluyor. Mesut'un 4-5 yıldır kendileri ile birlikte çalıştığını ve zamanla evladı gibi olduğunu söyleyen işletme sahibi Salman Şahin, "Aşağı yukarı 40 yıllık meslek hayatımız var. Ben bu işe nişanlıyken girdim kayınbabam rahmetlik olduktan sonra bu sanat bana kaldı. Aslında ben bir motosiklet tamircisiydim. 1978'de bıraktım 1984'de bu işe başladık. Aşağı yukarı 4-5 yıl oldu, Mesut benim eski ortağımın yanındaydı oradan ayrılmış. Bir şeye kızmış bıraktı geldi annesiyle ve eniştesi ile bana 'ustam bu burada çalışmak istiyor çalışabilir mi' dediler 'çalışır' dedim. Bir daha da buradan gitmedi. Mesut bizim evladımız gibidir bu da beni dayı olarak bilir. Gelen müşterilere hatta dayım diyerek tanıtır ama benim evladım gibidir kendisi, severim yani Mesut'u, Osmaniye halkı da çok sever. Çok şükür durumu da iyi burada da yevmiye ile çalışıyor zaten aslan gibi de çalışıyor. Biz memnunuz, Allah da kendinden memnun olsun. Burada çalışarak evin geçimini sağlıyor, annesine bakıyor bu delikanlı. Bu bütün işleri yapar patlıcan soyma, salatalık soyma, limon keser, nevale getirir. Bazen ben sıkıştığım zaman yetiştirmediğimde gelir yemek doldurur, verir müşteriye suyunu doldurur, ayranını getirir. Yani Mesut'ta hiç eksiklik yok maşallah yani normal bir vatandaş nasılsa bu kardeşimiz de böyle. Ben çok memnunum. Allah herkese böyle evlat nasip etsin" dedi. Osmaniye'de 16 yıldır esnaf lokantalarında garsonluk yapan down sendromlu Mesut Doğan (39), kazandığı parayla annesine bakıyor Osmaniye İstiklal Mahallesi'nde esnaf lokantasında garsonluk yapan, güler yüzüyle çevresindeki herkesin sevgisini kazanan down sendromlu Mesut Doğan, aile bütçesine katkıda bulunuyor. Çalıştığı lokantada yemek servisi yapan, masa düzeniyle ilgilenen ve müşterileri karşılayan Doğan, iş disiplini, sempatik tavırları ile hem müşterilerin hem de işletme sahibinin takdirini topluyor. Mesut'un 4-5 yıldır kendileri ile birlikte çalıştığını ve zamanla evladı gibi olduğunu söyleyen işletme sahibi Salman Şahin, "Aşağı yukarı 40 yıllık meslek hayatımız var. Ben bu işe nişanlıyken girdim kayınbabam rahmetlik olduktan sonra bu sanat bana kaldı. Aslında ben bir motosiklet tamircisiydim. 1978'de bıraktım 1984'de bu işe başladık. Aşağı yukarı 4-5 yıl oldu, Mesut benim eski ortağımın yanındaydı oradan ayrılmış. Bir şeye kızmış bıraktı geldi annesiyle ve eniştesi ile bana 'ustam bu burada çalışmak istiyor çalışabilir mi' dediler 'çalışır' dedim. Bir daha da buradan gitmedi. Mesut bizim evladımız gibidir bu da beni dayı olarak bilir. Gelen müşterilere hatta dayım diyerek tanıtır ama benim evladım gibidir kendisi, severim yani Mesut'u, Osmaniye halkı da çok sever. Çok şükür durumu da iyi burada da yevmiye ile çalışıyor zaten aslan gibi de çalışıyor. Biz memnunuz, Allah da kendinden memnun olsun. Burada çalışarak evin geçimini sağlıyor, annesine bakıyor bu delikanlı. Bu bütün işleri yapar patlıcan soyma, salatalık soyma, limon keser, nevale getirir. Bazen ben sıkıştığım zaman yetiştirmediğimde gelir yemek doldurur, verir müşteriye suyunu doldurur, ayranını getirir. Yani Mesut'ta hiç eksiklik yok maşallah yani normal bir vatandaş nasılsa bu kardeşimiz de böyle. Ben çok memnunum. Allah herkese böyle evlat nasip etsin" dedi.

Türkiye şampiyonu down sendromlu yüzücüler milli forma için kulaç atıyor Haber

Türkiye şampiyonu down sendromlu yüzücüler milli forma için kulaç atıyor

Ailelerinin yönlendirmesiyle yaklaşık 6 yıl önce yüzme sporuyla ilgilenmeye başlayan 18 yaşındaki Kumsal Dinibütün ve Eren İçer, ay-yıldızlı forma için kulaç atıyor. Antrenmanlarını birlikte sürdüren "kelebek", "kurbağa" ve "serbest" kategorilerinde katıldığı yarışmalarda Türkiye şampiyonluğu elde eden Kumsal ile Eren, başarılarına yenilerini ekleyebilmek için çalışıyor. Geçen ay Antalya'da düzenlenen Özel Sporcular Türkiye Yüzme Şampiyonası'nda, Kumsal 3 altın madalya, Eren ise 2 altın 1 gümüş madalya kazandı. Haftanın 3 günü aynı havuzda çalışmalarını sürdüren Kumsal ve Eren, Down Sendromlular Yüzme Milli Takımı'na seçilmeyi hedefliyor.  Ünsal: "Hedefimiz milli takım" Özel sporcular ve bedensel engelliler yüzme antrenörü Furkan Ünsal, AA muhabirine, Kumsal ve Eren'in 6 yaşındayken kendisinin gözetiminde bu branşa başladıklarını anlattı. Kumsal ve Eren'in bu spor sayesinde hem sosyalleştiğini hem de çeşitli başarılar elde ettiğini belirten Ünsal, iki özel sporcusuyla yeni madalyalar için sıkı şekilde çalıştıklarını söyledi. Ünsal, havuzdaki çalışmalarının yanı sıra kara antrenmanları da yaptıklarını dile getirerek, şöyle konuştu: "Yüzme zorlu bir branş olduğu için kara antrenmanlarında destekliyoruz. Mekik ve şınav yapabiliyorlarsa, barfiks gibi egzersizlerle ilerliyoruz. Şu an hedefimiz milli takım. Bu yönde inanılmaz bir gayret içerisindeyiz. En iyi şekilde bu süreci değerlendirip, milli takıma gitmek istiyoruz. İnşallah ilerleyen süreçte yeni milli takım seçmeleri olduğunda, biz Kumsal ile Eren'i orada görmek istiyoruz." Baba Ergün İçer de oğlu Eren'in hem eğitimi hem de sportif çalışmalarıyla yakından ilgilendiklerini dile getirdi. Fizik gelişimini desteklemek için başlattıkları yüzmede, oğlunun başarı elde etmesinin mutluluğunu yaşadıklarını belirten baba İçer, "Yüzmeye yaklaşık 8-9 yaşlarında başladı. Hem okul sporlarında hem de federasyon yarışlarında güzel dereceler ve başarılar elde ettik. Federasyon yarışlarında bölge barajlarını geçip, Türkiye şampiyonalarına katılmaya başladık. Hedefimiz imkanlar doğrultusunda inşallah milli takım." diye konuştu. Kumsal'ın annesi Ebru Dinibütün ise kızının ilk etaplarda sudan korktuğunu anlattı. Kızının önce yavaş yavaş suya alıştığını, ardından antrenörünün çabasıyla yüzmeyi öğrendiğini belirten anne Dinibütün, şu anda ise milli formanın hayalini kurduklarını kaydetti.

Down Sendromlu Milli Jimnastikçi Selin Naz Özcan'ın Hedefi Avrupa şampiyonluğu Haber

Down Sendromlu Milli Jimnastikçi Selin Naz Özcan'ın Hedefi Avrupa şampiyonluğu

Spora başlayan kardeşinin yanında sosyalleşmesi için jimnastik salonuna gitmeye başlayan ve dünya şampiyonu olan 14 yaşındaki down sendromlu Milli Jimnastikçi Selin Naz Özcan'ın sıradaki hedefi Avrupa Şampiyonluğu. 2018 yılında jimnastiğe başlayan kardeşinin yanında sosyalleşmesi için jimnastik salonuna giderek antrenmanlara başlayan down sendromlu Selin Naz Özcan, yıllar içerisinde pes etmeyerek başarılı bir jimnastikçi oldu. Federasyon ile antrenman ve performans videolarının paylaşılmasının ardından milli takım kampına davet alan Özcan, burada da kendisini göstererek Down Sendromlular Dünya Spor Oyunları'na milli sporcu olarak katılmaya hak kazandı. Antalya'da düzenlenen Down Sendromlular Dünya Spor Oyunları (Trisome Oyunları) Jimnastik Dünya Şampiyonası'nda milli jimnastikçiler ritmik ve artistik kategorilerinde madalya mücadelesi veren Özcan, iki ayrı kategoride dünya şampiyonu oldu. Ritmik kategoride çember ve top aletinde sergilediği performans ile 2 altın madalya kazanarak dünya şampiyonu olan Özcan, labut ve kurdelede de dünya ikincisi olarak 2 gümüş madalya kazandı. Genel tasnifte ise dünya ikincilik madalyası ve kupasının sahibi olan Özcan şampiyonayı 5 madalya ile tamamladı. Özcan'ın çalışmalarını başarılı bir biçimde sürdürdüğünü belirten antrenörü Erkan Sert, Özcan'ın sıradaki hedefinin ise Avrupa Şampiyonluğu olduğunu söyledi. "Sıradaki hedef Avrupa Şampiyonluğu" Özcan'ın jimnastik ile küçük yaşlarda tanıştığını anlatan Beden Eğitimi Öğretmeni ve Jimnastik Antrenörü Erkan Sert, "Selin Naz ile çok küçük yaşlarda tanıştık. 6-7 yaşlarındaydı. Kardeşi jimnastiğe başladığında kardeşinin yanında sosyalleşsin, özgüveni yükselsin, birlikte hareket etmeyi öğrensin, ifade ve alıcı dili gelişsin diye Selin'i de çalışmalarımıza dahil ettik. Selin çalışmalarda kendini göstererek özgüvenini gösterdi. Bizim hayallerimizin üzerinde bir yere geldi. Milli takım kamplarına çağrıldıktan sonra da Down Sendromlular Dünya Spor Oyunları'na katıldık. 2'si altın madalya olmak üzere 5 madalya ile döndük. Çalışmalarımıza devam ediyoruz, önümüzdeki hedefimiz Avrupa Şampiyonluğu. Milli takım ile Avrupa Şampiyonasına gideceğiz" dedi. Selin'in jimnastiğe ilk başladığı zamanlarda çekingen olduğuna dikkat çeken Sert, "Özgüveni çok düşüktü, kendini diğer çocuklardan dışlayabiliyordu. Artık kendine güveni daha fazla, özellikle de daha girişken oldu. Akranları ve arkadaşları arasında kendini gösterebiliyor ve verilen bütün sorumlulukları üstleniyor. Biz eğlensin, sosyalleşsin, iletişim kursun diye başladık ama burada hem Selin'in hem de ailesinin de özverisi var. Antrenmanları hiç bırakmadılar" şeklinde konuştu. "Önce gözlemliyor, ardından aynısını yapıyor" Selin Naz ile gurur duyduğunu belirten anne Dilek Özcan, "Küçük kızımı jimnastiğe getirerek jimnastiğe başladık. Selin Naz da kardeşini görerek jimnastiğe başladı. Selin'i direkt olarak jimnastiğe getirmemiştik. Erkan hoca Selin'in yaptığı hareketleri ve gelişimini görünce devam ettirdi. Selin Naz'da çok farklı bir yetenek var. Önden gözlemliyor sonra da aynısını yapıyordu. Çok mücadele ettik. İlk başlarda ' sadece neden oturuyor' dediğimde Erkan hocamız 'otursun, gözlemleyelim' dedi. Sonrasında ise kalktığında aynı hareketleri yapıyor. Selin'in böyle bir özelliği var. Görerek yapmayı daha çok seviyor. Bunda da en büyük etken kız kardeşi" ifadelerini kullandı. Down sendromlu çocuk annelerine de mesaj vermeyi ihmal etmeyen Özcan, "Çocuklarının sevdiği sporu pes etmeden, mücadele ederek, götürerek, mutlaka spora kazandırmalarını istiyorum" dedi.

Down Sendromlu Berat Ü.'yü darbeden öğretmen tutuklandı Haber

Down Sendromlu Berat Ü.'yü darbeden öğretmen tutuklandı

Ankara'daki bir özel eğitim okulunda down sendromlu Berat Ü.'yü darbeden öğretmen Mücahit Mert Hepgümüş tutuklandı. Alınan bilgiye göre olay, 24 Mayıs günü Kahramankazan ilçesindeki Kumpınar Mahallesi'nde bulunan Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Özel Eğitim Uygulama Okulu'nda meydana geldi. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde Hepgümüş'ün, ayaklarıyla Berat'ın üstüne bastığı, yerlerde sürüklediği, tekme attığı görüldü. O gün okulda nöbetçi olan ve aynı zamanda şiddet uygulayan Hepgümüş'ün eşi olan Z.H.'nin ise olay anında eşinin yanından geçtiği görüldü. Görüntüleri izledikten sonra oğlu için hastaneden darp raporu alan anne Serap C., avukatı Çiğdem Tan aracılığıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu. 1,5 yıla kadar hapis istemi Kahramankazan Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianameye göre, güvenlik kamera kayıtlarında mağdur çocuğun şüpheli öğretmen tarafından açıkça darp edildiği görüldü. Öğretmenin yaptığı savunmanın tamamen suçtan kurtulmaya yönelik, hayatın olağan akışına aykırı olduğu kaydedildi. İddianamede, Hepgümüş'ün Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 86'ncı maddesi gereği "basit yaralama" suçundan cezalandırılması talep edildi. Savcılık, suçun "beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı" işlenmesi ve kamu görevlisi olması sebebiyle de artırım yapılarak 6 aydan 1,5 yıla kadar hapis ile cezalandırılması istendi. Kahramankazan 2'nci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından iddianame kabul edildi. Şüpheli öğretmen, 24 Haziran'da hakim karşısına çıkacak.

Altın Madalyalı Down Sendromlu Milli Sporcu Musa Alan, ünvanını korumak için hazırlıklarını sürdürüyor Haber

Altın Madalyalı Down Sendromlu Milli Sporcu Musa Alan, ünvanını korumak için hazırlıklarını sürdürüyor

Mersin'in Yenişehir ilçesinde yaşayan ve bölgesel organizasyonlardaki başarısıyla 2019'da milli takıma seçilen Musa Alan, aynı yıl Ankara'da gerçekleştirilen Down Sendromlular Türkiye Şampiyonası'nda 66 kiloda altın madalya kazandı. İtalya'nın Padova kentinde 2023 yılında düzenlenen Down Sendromlular Avrupa Judo Şampiyonası'nda da ipi göğüsleyen genç sporcu, son olarak 19-26 Mart'ta Antalya'da organize edilen Trisome Oyunları'nda 66 kiloda şampiyon oldu. Ünvanlarını korumak isteyen Musa, çalışmalarına Servet Tazegül Spor Salonu'nda devam ediyor.Milli judocu Musa Alan, sosyal medyadan görerek başladığı judoyla 6 yıldır ilgilendiğini söyledi. Bu sporu yapmaktan büyük keyif aldığını anlatan Musa, "Canla başla çalıştım. İtalya'da Avrupa şampiyonu oldum. Antalya'daki olimpiyatlarda şampiyon oldum. Bu anı bekliyordum. Kısmetim varmış ki oldum. Çok mutlu hissettim. Bundan sonraki süreçte şampiyonluk ünvanımı kimseye kaptırmadan bu yolda devam etmek istiyorum." diye konuştu. Fideli: "Daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum" Milli sporcunun antrenörü Sevgi Fideli, Musa'nın hırslı ve yetenekli olduğunu dile getirdi. Musa'nın çok disiplinli çalıştığını belirten Fideli, şunları kaydetti: "Normal antrenmanlarda günde 2 saat çalışırken, maça yakın tarihlerde bu süreç daha da uzayabiliyor. Günde çift antrenmana kadar çıkıyor. Musa, down sendromlu olmasına rağmen normal birey gibi antrenmanını yapabiliyor. Bize hiçbir zaman zorluk çıkarmadı, dediğimiz her şeyi yerine getirdi. Musa'yla olmaktan memnunuz. Aldığı başarı da bizi çok mutlu etti. Daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum. Zaten her gittiği yarışmada büyük bir farkla şampiyon oluyor, altın madalyayı evimize getiriyor."

Gaziantep'te Haber

Gaziantep'te "Mutlu Kafe"

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından 2018 yılında Masal Parkı içerisinde açılan "Mutlu Kafe", Down sendromlu gençlerin hem mesleki hem de sosyal becerilerini geliştirmelerine imkân sağlıyor. Kafenin personelinin yüzde 50’si Down sendromlu gençlerden oluşuyor. Toplam 20 özel ihtiyaçlı birey, kafede garsonluk, komilik, servis hazırlanması, sofra düzeni gibi konularda hem uygulamalı eğitim alıyor hem de aile bütçelerine katkı sunuyor. Mutlu Kafe, Down sendromlu gençlerin topluma eşit haklarla katılmalarını sağlamak için bir rehabilitasyon birimi olarak da hizmet veriyor. Kafede, yılın sadece bir günü değil her günü farkındalık oluşturularak, özel bireylerin sosyalleşmesi destekleniyor. Kafeye gelen müşteriler, Down sendromlu gençlerin güler yüzlü ve samimi hizmetleriyle kendilerini güvende ve mutlu hissediyor. Günlük yaklaşık 8 saat eğitim ve mesai yaparak topluma karışan Down sendromlu gençler, vatandaşların da yoğun ilgisini görüyor. “Burada insan kendini güvende hissediyor” Kendini Mutlu Kafe'de güvende hissettiğini söyleyen müşteri Arife Kahraman, “Biz bu kafe açıldığı günden beri buraya geliyoruz. Hem bir şeyler yiyip hem de buradaki çocukları görüp eve gidiyoruz. Biz bu kafeden çok memnunuz. Burada insan kendini güvende hissediyor. Çocukların bize olan ilgisi bize çok iyi geliyor. Biz de onları seviyor ve ilgileniyoruz” dedi. Buradaki çocukları görmek bize çok iyi geliyor Çocukların müşterilere karşı olan ilgilerinden memnun olduklarını anlatan Sezer Canbolat, “Biz bu kafe açıldığı günden beri buraya geliyoruz. Buradaki çocukları görmek bize çok iyi geliyor. Onlara teşekkür ediyoruz. Çocuklar çok ilgili” ifadelerini kullandı. Herkes buraya geliyor ve bizi seviyor Mutlu Kafe çalışanı Down sendromlu Burak Can işini çok sevdiğini belirterek, “Ben Burak Can, burada çalışıyorum. Çok mutluyuz. Herkes buraya geliyor ve bizi seviyor. Burada her işi yapıyoruz. Burada çalışan diğer kişiler benim kardeşim” şeklinde konuştu. Burada çalışmaktan çok mutluyum Mutlu Kafe'de çalışmaktan mutlu olduğunu söyleyen Down sendromlu Rabia Yurdadoğan, “27 yaşındayım. Burada çalışmaktan çok mutluyum. Burada garsonluk yapıyorum. Boş bardak ve tabakları topluyorum. Hep burada çalışmak istiyorum” diye konuştu.

Balıkesir’de down sendromlu gençler mutfağa girdi ve yemek yaptı Haber

Balıkesir’de down sendromlu gençler mutfağa girdi ve yemek yaptı

Balıkesir Üniversitesine bağlı Burhaniye Uygulamalı Bilimler Fakültesinde (BUBFA) takım çalışması dersi çerçevesinde çeşitli projeler yürütülürken, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü 3.Sınıf öğrencileri de down sendromlu gençler için, BUBFA ile Engelleri Aşalım, Engelsiz Yaşayalım projesini hayata geçirdi. Gömeç Karaağaç Mahallesindeki Özlemle Yaşam Tesislerine giden down sendromlu gençler, Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümü öğrencileri ve şef Gizem Manisalı öncülüğünde mutfağa girdi ve yemek hazırladı. Gastronomi ve Mutfak Sanatları 3.Sınıf öğrencisi Emrah Erzaim,” Burhaniye Uygulamalı Bilimler Fakültesi 3. Sınıf öğrencileri olarak bu projeyi hazırladık. Bugün Dekanımız Mehmet Oğuzhan İlban önderliğinde yürüttüğümüz projede takım çalışması projesinde down sendromlu bireylerle bir araya geldik. Onlarla birlikte yemek yaptık. Ve yemek yapmada engelin olmayacağını hep birlikte kanıtladık” dedi. Şef Gizem Manisalı da “Gastronomi öğrencileri ile bugün Özemle Yaşam da bir etkinlik düzenledik, Artı-1 mutfak olarak bir takım çalışması yürütüyoruz. Down sendromlu gençlerimizle beraber, gastronomi öğrencilerimizle beraber şu an da 5 çeşit yemek yapıyoruz. Bu yemekleri ailelerine servis edecekler. Hep beraber mutlulukla bunları tüketeceğiz. Bugün güzel geçiyor. Aynı zamanda da down sendromlu çocukların gastronomi alanında istihdam edileceğini kanıtlamış oluyoruz” dedi. Özel Gamzelerim Rehabilitasyon Merkezi Kurucu Müdürü Sevda Akgündüz de “Burhaniye Özel Gamzelerim Rehabilitasyon Merkeziyle Burhaniye Uygulamalı Bilimler Fakültesi öğrencileri ile birlikte takım çalışması halinde down sendromlu çocuklarımız için bugün bir etkinlik düzenlendi. Çok güzel bir etkinlik oldu. Çocuklarımızın neler başarabileceğini hep birlikte aileleri ile beraber gördük. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Dekan Prof.Dr.Mehmet Oğuzhan İlban ise, “Takım çalışması dersi dahilinde, down sendromlu kardeşlerimizin de mutfağa girebileceği ve güzel zaman geçirebileceklerine dair bir proje hazırladık. Şu anda bir tesiste misafiriz. Onların bizlere ev sahipliği yapması ile projeyi gerçekleştiriyoruz. Ben bu anlamda bize bu konuda destek olan sponsorumuz Özemle Yaşam‘a ve Gastronomi ve Mutfak Sanatları öğrencilerimize çok teşekkür ediyorum” dedi. Serenay Salman da “Ben şimdi pizza yaptım. Hepiniz sağ olun” dedi. Eslem Narin de “Salata yaptım. Çok mutlu oldum. Çok şey yaptım” diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.