TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri

İLKHABER-Gazetesi - Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

DAÇE'den, Petrokimya ve Polipropilen tesisleri tepkisi Haber

DAÇE'den, Petrokimya ve Polipropilen tesisleri tepkisi

Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri yöneticileri ve avukatları,  Hatay’ın Dörtyol ve Erzin ilçelerinde Petrokimya ve Rafineri Sanayi Tesisi ile Polipropilen Tesisi kurulması girişimlerine, tepki gösterdi. DAÇE Ortak Sekreteri Sabahat Aslan, DAÇE avukatlarından Semra Kabasakal ve Adana Çevre ve Tüketici Koruma Derneği Başkanı Dr. Sadun Bölükbaşı,  İskenderun Körfezi’nin, demir çelik fabrikaları, termik santral, gübre sanayi ve çimento sanayinin yanı sıra liman faaliyetleri ve çeşitli sanayi tesisleri nedeniyle Türkiye’nin en çok çevre kirliliğinin yaşandığı bölgeler arasında yer aldığını öne sürdüler. İskenderun Körfezi’ndeki hava, su ve toprak kirliliğinin sınır değerlerinin aşıldığını ifade eden Sabahat Aslan, Semra Kabasakal ve Dr. Sadun Bölükbaşı, ortak açıklamalarında, şunları ifade ettiler: “İskenderun, Payas, Dörtyol ve Erzin’de çevre ve insan sağlığı çok olumsuz etkilenmiştir. Bölgede kirlilikten kaynaklı artık birçok tarım ürününün verimi azalmış olup, artık bazı ürünler de yetişmemektedir. Mevcut kirliliğin yarattığı sorunlar ortadayken, havayı, suyu, toprağı daha çok kirletecek olan ve narenciyenin başkenti olan İssos gibi bir antik bölge ve Burnaz gibi eşi benzeri bulunmaz bir sahile, birinci sınıf tarım toprağına ve iklimine sahip Dörtyol ve Erzin ilçelerimize kirletici teknolojiler olan Petrokimya ve Rafineri Sanayi Tesisi ve Polipropilen tesisleri kurulum planları yapılmaktadır. Dörtyol Petrokimya ve Rafineri Sanayi Tesisi yaşam alanlarımız olan Dörtyol’a 8 kilometre, Erzin’e 9 kilometre, Yeşilköy Mahallesi’ne 3 kilometre, Yeşiltepe Mahallesi’ne 2 kilometre, Yeniyurt Mahallesi’ne 850 metre yakın olması nedeniyle, çevre ve insan sağlığı açısından riskleri daha da artacaktır.” Dörtyol’da kurulumu planlanan bölgede halkın içme suyunu sağlayan 2 adet içme suyu kuyusu mevcut olduğuna dikkati çeken Aslan, Kabasakal ve Dr. Bölükbaşı, şunları kaydettiler: “Dörtyol’da söz konusu tesisin kurulumu halinde oluşacak kirlilik, yeraltı su kuyularının kirlenmesine neden olacaktır. Bu durum Dörtyol’da içme su sorunu yaratacaktır. Petrokimya ve Polipropilen tesisleri çalışmaya başlayınca atmosfere yayılacak olan ağır ve zehirli gazlar toprağı, havayı ve suyu daha da kirletecektir. Ayrıca tesislerin ihtiyacı olan suyunun bir kısmının yer altı sularından karşılanacak olması, yeraltı sularının zamanla kirlenmesi ve tuzlanmasından kaynaklı toprakların çoraklaşmasına ve dolayısıyla bölgenin simgesi olan narenciyenin ve halkın geçim kaynağı olan tarımın bitmesine yol açacaktır. Her iki tesisin soğutma suyunun denize deşarj edilmesi sonucunda deniz kirlenecek olup, bölgede balıkçılığın ve turizmin bitmesine ve halkın sağlığının bozulmasına, başta kanser olmak üzere birçok hastalığa ve doğum kusurlarına da neden olabilecektir. Erzin ve Dörtyol’da yaşanacak olan bütün olumsuzluklardan, İskenderun halkı da çok etkilenecektir. Her iki tesis bölgede ciddi çevre felaketlerine neden olacaktır. Aliağa’da çalışan Petrokimya ve Rafineri tesisinin Çevre ve İnsan sağlığına verdiği zararlar ortadadır. Dörtyol’da planlanan tesis de aynı zararları verecektir. Ham maddesi ve teknolojisi ithal olacak olan Erzin Polipropilen Tesisi cari açığın kapatılmasını sağlayamaz, aksine cari açığı arttıracağı açıktır. Dünyayı iklim ve gıda krizi beklerken tarım alanlarının, su kaynaklarının yanı başına kimyasal tesisler kurmak bilimsel ve hukuki değildir. Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri olarak Erzin Polipropilen Tesisinin bilimsel olmayan ÇED raporuna karşı açtığımız davanın bilirkişi raporu, doğanın ve halk sağlığının lehinde görüş bildirdiği için ÇED olumlu raporu iptal edilmiştir. Bu gerçekler ortada iken ilgili firma aynı projeyi yapmak için tekrar farklı bir firma ismiyle yeniden ÇED başvurusu yapmıştır. Yeni olumlu ÇED raporunu, Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri olarak dava ettik. Mahkemeden, doğadan ve halk sağlığından yana bir kararın çıkmasını bekliyoruz. Doğu Akdeniz halkı olarak Petrokimya ve Polipropilen tesislerinin bölgemizde yapılmasına karşıyız. Yaşam alanlarımıza ve sağlığımıza zarar verecek olan bu projelerin yapılmasını istemiyoruz. Erzin ve Dörtyol halkı zehir solumak istemiyor. Yetkililer Erzin ve Dörtyol halkının taleplerini yerine getirerek, projeleri derhal durdurmalıdır. Bizler her 2 tesisin yapılmaması için yasal ve demokratik hakkımızı sonuna kadar kullanacağız. Yaşam hakkımızı ve çocuklarımızın geleceğini korumak için herkesi mücadeleye davet ediyoruz.”

Akkuyu Nükleer Güç Santrali için açılan dava reddedildi Haber

Akkuyu Nükleer Güç Santrali için açılan dava reddedildi

ALİ GÜRELİ ADANA (İLKHABER) - Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri tarafından Mersin’de inşa edilen Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin faaliyete geçmesi durumunda Akdeniz’den alınacak soğutma suyu sıcaklığının santrali soğutmaya yetmeyeceği gerekçesiyle Mersin 2. İdare Mahkemesinde açılan dava reddedildi. Adana Barosu'na kayıtlı Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri Gönüllü Avukatı İsmail Hakkı Atal, iklim değişikliği nedeniyle Akdeniz su sıcaklığının, Akkuyu Nükleer Güç Santralini soğutmasının imkânsız hâle geldiğinden, Mersin 2. İdare Mahkemesinde 2023 / 719 E. Sayı ile 30 Ocak 2023 tarihinde dava açtıklarını anımsattı. Açılan davada, mahkemede 'yürütmenin durdurulması' taleplerinin reddedildiğini belirten İsmail Hakkı Atal, bu karara itiraz ettiklerini ve aynı zamanda Bölge Adliye Mahkemesinde de 'yürütmenin durdurulması' talebinde bulunduklarını ifade etti. İsmail Hakkı Atal, Akkuyu’da 2022 Ağustos ayında deniz suyu sıcaklığının 30,5 dereceyi gördüğüne dikkati çekerek, "Bu yıl ise Akkuyu sahasında en yüksek deniz suyu sıcaklığı 31,9 dereceyi gördüğü gibi, daha kötüsü Temmuz ayı deniz suyu sıcaklık ortalaması 28,4 dereceyi buldu. Nükleer santrallerin soğutma suyu 28 derecenin üzerine çıkmaması gerekmekte ve soğutma suyu 28 derecenin üzerine çıktığında ise gezegendeki tüm nükleer santraller büyük risk yaşamakta." dedi Son 3 yıldır Fransa’daki nükleer santrallerin iklim değişikliğine bağlı sıcak hava dalgaları nedeniyle soğutulamadığına vurgu yapan İsmail Hakkı Atal, şunları söyledi: "Bu durum karşısında Fransa'da risk nedeniyle elektrik üretimi durdurulmak zorunda kalınıyor. İsveç'te ise 1 Ağustos 2108 tarihinde dünyanın en soğuk denizlerinden olan Baltık Denizi suyu sıcaklığının 25 dereceyi geçmesi üzerine Ringhal Nükleer Santrali soğutulamadığı için durdurulmak zorunda kalınmıştı. Mersin 2. İdare Mahkemesi 22 Haziran 2023 tarihli ara kararıyla Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından 'ÇED kapsamında soğutma suyu yeterliliği açısından yapılan/yaptırılan teknik bir incelemenin bulunup bulunmadığını sormuştur. Ancak dosyaya 24 Temmuz 2023 tarihinde 23 sayfalık cevap dilekçesi sunan davalı bakanlık, soğutma suyu yeterliliği ile ilgili tek bir inceleme dahi sunamamıştır. Davalı idare sadece deşarj suyunun deniz suyunu ne kadar ısıtacağına ilişkin modellemeler sunmakta, gezegendeki somut tehlikeleri soyut olarak inkâr yoluna gitmektedir.  Açılan işbu davayla gerek ÇED raporunda ve gerekse de davalı idare nezdinde iklim değişikliğinin deniz suyu sıcaklığına olan etkisinin Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin güvenliğini ve çalışmasını etkileyip etkilemediği konusunda herhangi bir çalışma yapılmadığı ortaya çıkmıştır.” Atal,  Akkuyu’ya karşı başlattıkları haklı mücadelelerini sürdüreceklerini kaydetti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.