#Deprem

İLKHABER-Gazetesi - Deprem haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Deprem haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hasanbeyli, deprem sonrası yeni yüzüne kavuşuyor Haber

Hasanbeyli, deprem sonrası yeni yüzüne kavuşuyor

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden etkilenen Osmaniye’nin Hasanbeyli ilçesi Merkez Mahallesi’nde yürütülen rezerv yapı alanı çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Bölgenin yeniden canlandırılması ve modern bir yerleşim alanına dönüştürülmesi amacıyla yürütülen projede hem ticari hem de konut alanlarında önemli ilerleme kaydedildi. Toplam 70 iş yeri, 68 konut ve 600 kişilik caminin inşaatının önümüzdeki 2 ay içinde tamamlanması hedefleniyor. Modern mimarisi ve işlevsel yapısıyla dikkat çeken iş yerlerinin, Hasanbeyli’nin ticari yaşamına da önemli katkı sağlaması bekleniyor. İlçenin modern bir çehreye kavuşması için çalışmalar titizlikle sürdürülüyor. Çalışmalar hakkında bilgi veren Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz, "Hasanbeyli ilçemiz bu yatırımlarla çok büyük bir değer kazanmış olacak" dedi. Yılmaz, "Hasanbeyli ilçemizin merkezindeyiz, burası depremden sonra yeniden inşa ediliyor. Burada 70 iş yeri yapılıyor ve bu iş yerlerinin en küçüğü 85 metrekare, en büyüğü 235 metrekare arasında. Projesiyle, mimarisiyle Hasanbeyli’mize yakışan iş yerleri. Yine burada 3+1, 110 metrekare 68 konutumuz inşa ediliyor. Ayrıca burada 600 kişilik camimizin inşaatı da devam ediyor. İnşallah buranın inşaatını 2 ay içinde tamamlamayı hedefliyoruz. Burası tamamlandığında camimizle, konutlarımız ve iş yerlerimizle, belediye hizmet binamızla, kaymakamlığımızı yeniledik. Hastanemiz bitmek üzere, toplu konutlarımız ve köydeki konutlarımızla ilçemiz gerçekten muhteşem bir görüntüye kavuşacak. Mimarisi açıdan, sağlamlığı açısından Hasanbeyli'mize değer katacak yatırımlar olarak karşımıza çıkacak. Sonuç olarak Hasanbeyli ilçemiz bu yatırımlarla çok büyük bir değer kazanmış olacak. Yoluyla anaokulunu da eklediğimizde daha güzel, daha estetik, mimarisi daha güçlü yeni bir Hasanbeyli’ye kavuşmuş olacağız. Hasanbeylili hemşehrilerimize Allah hayırlı uğurlu eylesin inşallah" diye konuştu.

Gaziantep’te Emre Apartmanı davasında tahliye kararı öfke yarattı Haber

Gaziantep’te Emre Apartmanı davasında tahliye kararı öfke yarattı

Gaziantep'te depremde yıkılan ve 49 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan Emre Apartmanı davasında 4 sanığın tahliye edilmesine, maktul yakınları tepki gösterdi.Kahramanmaraş merkezli depremlerde Gaziantep'te yıkılarak 49 kişinin hayatını kaybettiği Emre Apartmanı ile ilgili davanın karar duruşması görüldü. Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Ali Emre'ye "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan indirimsiz 19 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Sanıklar Erol Özuslu ve Ahmet Yıldız'a 16 yıl 3 ay, Nazım Tosun'a ise 17 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Kararın ardından mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların adli kontrol şartıyla tahliyesine hükmetti. Tahliye kararına, depremde yakınlarını kaybeden aileler tepki gösterdi.Duruşma sonrası mağdur aileler, yıkılan Emre Apartmanı'nın bulunduğu alanda toplanarak eylem yaptı. "Adalet istiyoruz" sloganları atan aileler, verilen cezaların yetersiz olduğunu ve tahliye kararının vicdanları yaraladığını dile getirdi.Olayda yakınlarını kaybeden bazı vatandaşlar gözyaşlarını tutamazken, aileler sorumluların en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. "10 saat enkaz altında kaldık" Binanın 8 saniyede yıkıldığını söyleyen depremzede Beyza Aslan, "Deprem olduğunda daha 7–8. saniyede yatağımızdan bile kalkamadan evimiz başımıza çöktü. Annemi kaybettim, babamla birlikte 10 saat enkaz altında kaldık" dedi. "Adalet yerini bulsun, başka canlar yanmasın" Emre Apartmanı'nda ikinci katta oturduğunu belirten depremzede Mehmet Muzaffer Demir, yıllarca aynı binada yaşadığını ifade ederek, "Ben eşimi kaybettim. Enkazdan 11–12 saat sonra çıkarıldım. Kulağım parçalandı, ayaklarım kırıldı. Hâlâ ayaklarımda platinler var. Bugün verilen 19-20 yıl gibi cezaların ileride tahliye ile sonuçlanması kabul edilemez. Bu insanlar cezalarını tam olarak çekmeli" ifadelerini kullandı. "Biz her gün travmalarla yaşadığımız bir ülkede hayatta kalmaya çalışıyoruz" Depremde yakınlarını kaybeden bir diğer isim Seziye Sağlamer ise "Depremde kız kardeşimi ve babamı kaybettim. Annem ise sağ kolunu kaybetti. Yaklaşık 20 saat enkaz altında kaldı. Kendi imkanlarımızla, kendi ellerimizle enkazı kazarak annemi çıkardık. Şu an hayatına engelli bir birey olarak devam ediyor. Burası benim çocukluğumun geçtiği, 2003'ten beri yaşadığım yerdi. O gün sadece başka bir evde olduğum için hayatta kaldım. Ben de burada olabilirdim. İnsanın en temel ihtiyacı güvende olmaktır. Biz her gün travmalarla yaşadığımız bir ülkede hayatta kalmaya çalışıyoruz. Bugün verdiğimiz mücadele, bundan sonra kimse annesini, babasını, kardeşini, evladını kaybetmesin diye. Belki sonraki nesiller için bir şeyler yapabiliriz. Umarım yapabiliriz" şeklinde konuştu. "Bizim acımız hala dinmedi" Avukat Gökçe Özdemir Kahraman, verilen kararlara itiraz edeceklerini belirterek, "Biz dün acı bir gerçeği daha öğrendik. Ateş düştüğü yeri yakmıyormuş; ailesini yakıyormuş. Bizim acımız hala dinmedi. Sanıklardan biri 19 yıl 6 ay, diğerleri ise 17 yıl 6 ay ve 16 yıl 3 ay hapis cezası aldı. Yaklaşık 20 yıllık meslek hayatımda, bu kadar ağır ceza alan birinin tahliye edilmesine ilk kez tanık oldum. Buna da itiraz edeceğiz. Kararın gerekçesini bekliyoruz. Deprem ülkesinde yaşıyoruz. 04.17'de hepimiz ölüm korkusunu yaşadık. Ama bu binada 49 kişi bir daha hayata dönemedi. Biz bu mücadeleyi, başkaları aynı acıları yaşamasın diye veriyoruz. Müteahhitler, fenni mesuller, yapı denetim firmaları ve belediyeler görevlerini yapsın istiyoruz. Sorumlular gerçekten cezalandırılsa, başka canlar yanmayacak" diye konuştu. Olay geçmişi Asrın felaketinde Gaziantep'in Şehitkamil ilçesi Batıkent Mahallesi'ndeki 11 katlı Emre Apartmanı'nın enkazında kalan 49 kişi hayatını kaybetti, 17 kişi de yaralandı. Yıkılan bina ile ilgili devam eden davada karar duruşması Gaziantep 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Savcı tarafından okunan mütalaada, müteahhit Ahmet Yıldız, Ali Emre ve mühendis Nazmi Tosun'un mimar izni olmadan ve projeye aykırı şekilde bina inşa ettikleri gerekçesiyle birden fazla kişinin ölmesine ve yaralanmasına neden olmaktan bilinçli taksirle, aynı dosyada yargılanan Erol Özsulu'nun ise şantiye şefi olarak imza atması nedeniyle aynı suçla yargılandığı belirtildi.

Kadınların 'Emek Girişimi' sosyal kalkınma modelini dönüştü Haber

Kadınların 'Emek Girişimi' sosyal kalkınma modelini dönüştü

Hatay’da 6 Şubat depremlerinin ardından bir aile dayanışması olarak başlayan küçük üretim girişimi, kısa sürede büyük bir sosyal projeye evrildi. Kurucu Meltem Meral Atasoy’un öncülüğünde kurulan “Meltem’in Evi”, bölge genelinde kadın emeğini görünür kılan ve ekonomik bağımsızlığı destekleyen güçlü bir yapıya ulaştı. “Meltem’in Evi”, Hatay Valiliği bünyesinde İl Planlama ve Koordinasyon Müdürü Mustafa Örgüt tarafından yürütülen “Hayat Hatay” Projesi ile yapılan iş birliği sayesinde etkisini artırdı. Deprem sonrası aile ekonomisine katkı sağlamak amacıyla başlayan üretim, 53 kooperatif ve yaklaşık 600 kadın üreticinin el emeğini pazara taşıyan dev bir ağa dönüştü. “Meltem’in Evi”, “Hayat Hatay” iş birliği ile kadın üreticilerin yöresel ürünlerini hem yurt içinde hem de uluslararası platformlarda geniş kitlelere ulaştırmayı başardı. Hataylı kadınların ürünleri, küresel raflarda Doğal reçellerden zahtere, nar ekşisinden baharatlara kadar uzanan geniş ürün yelpazesi, Hatay’ın zengin gastronomi kültürünü yansıtmasının yanı sıra, kadınlara önemli bir ekonomik gelir imkânı sunmaya başladı. Marka, iç pazardaki güçlü satışların yanı sıra uluslararası fuarlara katılım sağlayarak dış pazarlara açılma hedefinde önemli ilerlemeler kaydetti. Farklı ülkelerle yapılan temaslar ve artan talepler, Hataylı kadınların ürettiği ürünlerin küresel raflarda yer bulmaya başladığının göstergesi oldu. Kadın istihdamına destek Kurucu Meltem Meral Atasoy, projenin geldiği noktayı, “Bu yolculuk, deprem sonrası aileme destek olmak için attığım küçük bir adımla başladı. Hayat Hatay projesiyle kurduğumuz iş birliği sayesinde, 53 kooperatifte üretim yapan yaklaşık 600 kadının emeğini pazara çıkarıyor ve uluslararası fuarlarda tanıtıyoruz. Amacımız, Hatay’ın gastronomisini dünya ile buluşturmak ve kadın üreticilere sürdürülebilir bir gelir alanı yaratmak” ifadeleriyle dile getirdi. “Meltem’in Evi” ile “Hayat Hatay” iş birliğinde yürütülen bu çalışmalar, deprem sonrası toparlanma sürecine sağladığı somut katkı, kadın istihdamını artırması ve yerel kalkınmaya destek vermesi yönüyle Hatay için örnek bir sosyal girişim modeli olarak dikkat çekiyor.

Sındırgı’da depremin yaraları devlet desteğiyle sarılıyor Haber

Sındırgı’da depremin yaraları devlet desteğiyle sarılıyor

Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu ve beraberindeki heyet, Cumhuriyet Meydanı'nda kurulan Gezen Sinema Tırı'nda çocuklarla bir araya geldi. Çocuklarla sohbet eden Vali, deprem sürecinde moral faaliyetlerinin önemine dikkat çekti. Ustaoğlu daha sonra esnaf ziyareti yaparak geçmiş olsun dileklerini iletti. İlçede yürütülen konut ve altyapı çalışmalarını da yerinde inceleyen Vali, ekiplerden son durum hakkında bilgi aldı. Ardından açıklama yapan Vali Ustaoğlu, iki depremde de sürecin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda yönetildiğini belirterek, İçişleri Bakanı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı ile Sağlık Bakanı'nın ilçeye gelerek çalışmaları yakından takip ettiğini hatırlattı. "Açıkta vatandaşımız yok, bunlar devletin şefkat elleridir" Vali Ustaoğlu, "Bugün Sındırgı'da açıkta kalan tek bir vatandaşımız yok. Sayın Cumhurbaşkanımıza ve bakanlarımıza, ilçemize gösterdikleri yakın ilgiden dolayı minnettarız. Gördüğünüz gibi deprem konutlarımız da hızla yükseliyor. İnşallah bir yıl içinde deprem konutlarımızı tamamlayarak bu acıyı geride bırakacağız" dedi. Vali Ustaoğlu, açıklamasının sonunda Alacaatlı kırsal mahallesinde depremzede vatandaşlarla bir araya gelerek talepleri dinledi. İlk depremde 260 konteyner, 830 ağır hasarlı konut 10 Ağustos depreminden sonra ilçeye 260 konteyner sevk edildiği, bunların büyük kısmının kırsal mahallelere kurulduğu belirtildi. Hasar tespit çalışmalarında 830 konutun ağır hasarlı, 45 ahır ve 53 iş yerinin kullanılamaz durumda olduğu belirlendi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un sözü üzerine, 38 gün içinde 520 konut, 10 iş yeri ve 1 caminin temelleri atıldı. Alacaatlı Mahallesi'nde hak sahibi 40 vatandaşın konutlarının inşaatı hızla yükseliyor. İkinci depremde 170 konteyner kuruldu, 623 konut ağır hasarlı 27 Ekim depreminin ardından İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ilçeye gelerek çalışmaları bizzat koordine etti. İlçede 170 konteyner ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldı. İkinci hasar tespitlerinde 623 konut, 30 ahır ve 125 iş yerinin ağır hasarlı veya acil yıkılması gereken durumda olduğu belirlendi. Kırsalda hayvancılığın devam etmesi için 70 hayvan çadırı, ibadetin aksamaması için ise 10 çadır mescit, 2 cami için de prefabrik mescit kuruldu.

Hatay’da enkaz altından tarihi su kanalı ortaya çıktı Haber

Hatay’da enkaz altından tarihi su kanalı ortaya çıktı

Hatay'da depremde yıkılan binanın 1 metre altından geçen tarihi su kanalı enkazın kaldırılması ve arazide yaşanan göçükle ortaya çıktı. Kent merkezinde bulunan ve yüzeye yakın giden tarihi su kanalı vatandaşlarda merak uyandırdı. BİNANIN 1 METRE ALTINDAN AKIYOR Kahramanmaraş merkezli depremlerde ağır hasar alan Hatay'ın Antakya ilçesinde yıkım yaşanan bölgelerde enkazın kaldırılmasıyla birlikte tarihi yapılar ortaya çıkmaya devam ediyor. Depremden önce bina bulunan Kışlasaray Mahallesi, Saray Caddesi üzerindeki arazide enkazın kaldırılması ve arazide yaşanan göçükle ortaya su kanalı çıktı. Yüzeye yaklaşık 1 metre derinlikte bulunan ve depremden önce binanın hemen altından geçen dere vatandaşların ilgisini çekti. Derenin yüzeye yakınlığıysa bölgede bulunan binaların su kanalının üzerine inşa edilmiş olduğunu ortaya çıkardı. Habibi Neccar Dağı eteklerinden doğduğu ve Asi Nehri'ne döküldüğü düşünülen derenin aktığı su kanalı depremin ardından farklı noktalarda da ortaya çıkmıştı. "ZEMİNLE SU ARASI SADECE 20 SANTİM" Depremden önce arazi üzerinde yer alan iş yeriyle dere arasında 20 santimetrelik mesafe olduğunu dile getiren Muhtar Celal Sarı, "Burada yoldan geçerken kapalı bir alan olduğunu gördüm. Merak edip baktığımda dere akıntısı gibi su menfezi gördük ve çok da hoşumuza gitti. Burada daha önce de bir yapı vardı. Yapının altında dükkanlar ve üstünde konak daireleri vardı. Bu yapının altından Asi Nehri'ne uzanan bir dere var. Suyun akışı hala devam ediyor. Bu yapının altında dükkanlar ve kahvehaneler vardı. Aşırı yağmurlardan sonra burada yaşayanlar alttaki su sesini duymadılar mı diye düşündüm. Büyük ihtimalle su sesini duymuşlardır ama çok eski yapılar olduğundan altından su kemeri geçeceği akıllarına gelmemiştir. Bulunduğumuz noktadan aşağıya doğru 40 ila 50 cm var. Aşağıda gördüğümüz ve büyük ihtimalle dükkana ait fayans ile su arası da 20 cm var. Deprem olmasaydı biz bunları göremeyecektik. Bizden önceki nesiller bunların farkına varmışlardır. Depremden sonra da bunların hepsi gün yüzüne çıktı. Bu yapıların geçiş noktalarına bakılmalı ve gün yüzüne çıkartılması gerekiyor. Bunlar bizim geçmişimiz ve geçmişimizde gün yüzüne çıkmalı" ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.