TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Cumhurbaşkanı Yardımcısı

İLKHABER-Gazetesi - Cumhurbaşkanı Yardımcısı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Cumhurbaşkanı Yardımcısı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Cevdet Yılmaz: Dezenflasyon sürecini güçlendirmeyi hedefliyoruz Haber

Cevdet Yılmaz: Dezenflasyon sürecini güçlendirmeyi hedefliyoruz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Uyguladığımız ekonomi programıyla dezenflasyon sürecinin önümüzdeki dönemde daha da güçlenmesini ve tek haneli enflasyon hedefimize ulaşmayı hedefliyoruz." ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bölgesel ve küresel gelişmelere karşı ekonomimizin direncini artırmak ve toplumsal refahı ilerletmek amacıyla uyguladığımız ekonomi programıyla dezenflasyon sürecinin önümüzdeki dönemde daha da güçlenmesini ve tek haneli enflasyon hedefimize ulaşmayı hedefliyoruz." ifadesini kullandı. Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) eylül ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmede bulundu. Yıllık enflasyonda dikkat çekici azalma "Programımıza duyulan güvenin neticesinde dezenflasyon sürecini tesis etmeye devam ediyoruz" ifadesini kullanan Yılmaz, yıllık enflasyonun bir önceki aya göre 2,59 puan azalarak yüzde 49,38 düzeyine indiğini belirtti. Böylece yıllık enflasyondaki gerilemenin son 4 ayda 26 puanın üzerinde gerçekleştiğine işaret eden Yılmaz, yurt içi üretici fiyatlarındaki artışın geçen aya göre azalarak eylül ayında yüzde 1,37 seviyesinde olduğunu, yıllık üretici enflasyonunun da yüzde 57,68 seviyesinden mayıs ayından itibaren kademeli şekilde yüzde 33,09 seviyesine indiğini kaydetti. Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi'nin, 15 aydır tüketici enflasyonunun altındaki seyrine devam etmesinin, tüketici fiyatları üzerindeki maliyet yönlü baskıların da azaldığını gösterdiğini vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti: "Dönemsel fiyatlama etkisinin azalması ve geçmiş enflasyona endeksleme davranışının düzelmesinin yanı sıra yapısal reformlarımız ile enflasyondaki ataletin de kırılacağını öngörüyoruz. Bölgesel ve küresel gelişmelere karşı ekonomimizin direncini artırmak ve toplumsal refahı ilerletmek amacıyla uyguladığımız ekonomi programı ile dezenflasyon sürecinin önümüzdeki dönemde daha da güçlenmesini ve tek haneli enflasyon hedefimize ulaşmayı hedefliyoruz."

Cevdet  Yılmaz: Yurt kapasitemizi 1 milyonun üzerine çıkarmayı hedefliyoruz Haber

Cevdet Yılmaz: Yurt kapasitemizi 1 milyonun üzerine çıkarmayı hedefliyoruz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye çapında yurtlarımızın yatak kapasitesini 991 bine yükselttik ve bu sayıyı yakın zamanda 1 milyonun üzerine çıkaracağız” dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ankara Üniversitesi 2024-2025 Akademik Yılı Açılış Töreni'ne katıldı. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde gerçekleştirilen törende Yılmaz, Türk üniversitelerinin dünyadaki yeri ve üniversitelerin toplumun üzerindeki etkisine yönelik açıklamalarda bulundu. Programda bir açılış konuşması gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2024-2025 akademik yılında Ankara Üniversitesi'nin tüm mensuplarına başarılar diledi. Yılmaz, üniversitelerin, geleceğin bilim insanlarını ve liderlerini yetiştirerek, toplumların uzun vadeli kalkınma ve refah hedeflerine ulaşmasında stratejik bir role sahip olduğunu da dile getirerek, Ankara Üniversitesi'nin de 78 yıllık geçmişiyle alanında öncü bir rol üstlendiğini kaydetti. Eğitim, araştırma ve topluma hizmet fonksiyonlarıyla üniversitelerin, bireylerin gelişimine katkı sağladığını, aynı zamanda ülkelerin bilimsel ve ekonomik potansiyelini en üst seviyeye taşıdığını vurgulayan Yılmaz, nitelikli insan kaynağı yetiştiren üniversitelerin küresel rekabet gücünün yükseltilmesinde kritik bir rol oynadığına işaret etti. "Yurt kapasitesi artıyor" Yılmaz, yükseköğretimin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde en çok yatırım yapılan alanların başında geldiğini kaydederek, “Üniversitelerimizin özellikle altyapılarını, araştırma altyapılarını, fiziki şartlarını iyileştirmeye dönük çok ciddi yatırımlar gerçekleştirdik. Bugün üniversite sayımız 208'e çıkmış durumda. Bundan 20 küsur yıl önce 76'ydı, bugün 208'e çıkmış durumda ve yükseköğrenime erişim oldukça kolaylaşmış durumda. Yükseköğrenimin bu erişilebilirliğiyle birlikte bilgi, kültür ve bilimin 81 ilimizin tamamına yayılmasını sağlamış olduk” açıklamasında bulundu. "Eğitimde erişim kolaylaştı"  Türkiye'nin 350 bine yaklaşan uluslararası öğrencisiyle dünyanın en çok uluslararası öğrenciye sahip 10 ülkesi arasında yer aldığını bilgisini paylaşan Yılmaz, “7,3 milyonun üzerindeki öğrenci sayımızla, Avrupa yükseköğretim sisteminde kayıtlı öğrenci sayısı açısından ön sıralarda yer alıyoruz. 22 yıl önce 70 bin civarında olan toplam akademisyen sayımız bugün 183 binin üzerine çıktı. Öğretim elemanlarımızın yüzde 46,4'ünün kadın olması, eğitimde eşitliğe verdiğimiz önemin bir göstergesi olarak bizi ayrıca gururlandırmaktadır. Bunun yanı sıra, yükseköğretim fırsatından faydalanamamış 34 yaş üstü kadınlarımız için kamu üniversitelerinde yaklaşık 21 bin kişilik ek kontenjan oluşturduk. Şehit ve gazi yakınlarımız için ise vakıf üniversitelerinde 3 bin 774 kişilik özel kontenjan tahsis ederek, bu alandaki toplumsal sorumluluğumuzun gereğini akademide de yerine getirdik. Türkiye çapında yurtlarımızın yatak kapasitesini 991 bine yükselttik ve bu sayıyı yakın zamanda 1 milyonun üzerine çıkaracağız” ifadelerine yer verdi. "Hedef ilk 500" Yılmaz, yükseköğretim kurumlarında araştırma kapasitesinin ve akademik üretimin arttırılmasına yönelik çalışmalara hız verdiklerini işaret ederek, Uluslararası Yükseköğretim Derecelendirme Kuruluşu Times Higher Education'ın 2024 dünya üniversiteler sıralamasında ilk 400'e 3, ilk bine 11 Türk üniversitenin girmeyi başardığını kaydetti. İlk kez 3 Türk üniversitesinin ilk 400'de yer aldığını hatırlatan Yılmaz, “Yükseköğretimde vizyonumuz bütün üniversitelerimizin üretkenliği, inovasyonu, sürdürülebilirliği esas alan ilerlemenin markası haline gelmiş bir merkeze dönüşmesidir. Üniversitelerimizin küresel rekabet gücünü arttırıp ilk 500'de daha fazla üniversitemizin yer alması tabii ki en büyük hedefimiz” diye konuştu. Ankara'nın 2'nci büyük şehir olmasına rağmen, savunma sanayisi ve sağlık endüstrileri gibi stratejik sektörlerde önemli bir yere sahip olduğuna vurgu yapan Yılmaz, Ankara'nın bu kalkınma vizyonunun üniversiteler tarafından desteklenmesi gerektiğini anlattı.

Cevdet Yılmaz: 2024'te enflasyon 20-30 aralığında olacak Haber

Cevdet Yılmaz: 2024'te enflasyon 20-30 aralığında olacak

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Gelecek yılın ortalarında enflasyondan artık bugünkü kadar bahsetmeyeceğiz, bu çok açık ve net. Bu politikamızın sonucunda gelecek yıl bu zamanlar artık 20 ila 30 arası bir enflasyon olacak ülkemizde." dedi.Yılmaz, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Ticaret Borsası işbirliğiyle İzmir Ticaret Odasında düzenlenen toplantıda, iş insanlarıyla bir araya geldi. "2024'te enflasyon gündemden düşecek" Dünya ekonomisinin pandemi sonrasında büyüme ve ticaret konusunda halen önceki performansından uzak olduğunu anlatan Yılmaz, Türkiye'nin çevresindeki gelişmelerin daha zorlu bir ortam oluşturduğunu ancak zorlu dönemlerin ülkelerin pozitif ayrışması için de bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini belirtti. Türkiye'nin bu dönemlerden istifade etmesi ve farklı bir performans ortaya koyması için çalışma yaptıklarını dile getiren Yılmaz, güncellenen Orta Vadeli Program (OVP) hakkında bilgiler verdi. OVP'deki temel çerçevenin dış talebin verdiği katkının yükseldiği dengeli bir büyüme kompozisyonu olduğunu kaydeden Yılmaz, "Bunu da yakalamış durumdayız, bu anlamda hedefimize ulaşmış durumdayız. Özellikle 2024'ün ikinci çeyreğinde dış talebin büyümeye katkısı, iç talebi aştı. Dolayısıyla bu programımız çerçevesinde bir gelişme olduğunu gösteriyor. Yıl sonu itibarıyla da beklentimiz yüzde 3,5'lük bir büyümeyle bu yılı kapatmak. 0,5 civarında bir aşağı yönlü revizyon yaptık bu açıdan. İşte yaşadığımız şartları dikkate alırsanız bunun büyük bir revizyon olmadığını ifade etmek isterim." dedi. Dış talep ağırlıklı dengeli büyüme hedefi Türkiye'nin ana pazarlarında gelecek yıl daha yüksek büyüme beklentileri bulunduğunu, emtia fiyatlarının ılımlı seyrettiğini dile getiren Yılmaz, FED ve Avrupa Merkez Bankası başta olmak üzere gelişmiş ülkelerde faizleri düşürme sürecinin de başladığına dikkati çekti. Bu sürecin gelişmekte olan ülkelere fon akışını hızlandıracağını, ihraç pazarlarına olumlu etkilerde bulunacağını söyleyen Yılmaz, "Dolayısıyla bütün bu şartlara da baktığımızda gelecek yıl yüzde 4 gibi bir büyüme hedefi koyduk. 'Enflasyonla mücadele ederken bu kadar büyüme olur mu?' diye sorular soruluyor. Onu izah etmek için söylüyorum, bütün bu şartları dikkate alarak bu hesaplamaları yaptık. Dengeli, enflasyonist olmayan, dış talep ağırlıklı bir büyüme kompozisyonuyla bunu başaracağımıza inanıyorum." ifadelerini kullandı. Yılmaz, büyümeyle enflasyon arasında kısa vadede zorluklar yaşanabileceğini ancak düşen enflasyonun orta vadede büyümeyi destekleyeceğine işaret ederek, şöyle konuştu: "Enflasyonda hazirandan bugüne 23,5 puanlık bir düşüş var. Ağustosta yüzde 52'yi gördü enflasyonumuz, Eylül geldiğinde göreceksiniz 50'nin altına inecek enflasyon. Yani 40'lı rakamları göreceğiz. Yıl sonunda Orta Vadeli Program hedefimiz yüzde 41,5. Bir defa gelecek yılın ortalarında enflasyondan artık bugünkü kadar bahsetmeyeceğiz, bu çok açık ve net. Bu politikamızın sonucunda gelecek yıl bu zamanlar artık 20 ila 30 arası bir enflasyon olacak ülkemizde. Dolayısıyla bugünkü kadar enflasyon bir gündem oluşturmayacak ama enflasyonla mücadelemiz devam edecek elbette. 2025 sonu itibarıyla 20'nin altında bir enflasyonla kapatmayı planlıyoruz. 2026'da ise tek haneli rakamlara ülkemizi tekrar kavuşturmak istiyoruz. Bütün gayretimiz, planımız, politikamız bu çerçevede şekillendirilmiş durumda ve onu da geçmişte nasıl başardıysak yine başaracağımıza inanıyoruz." Kredi derecelendirme kuruluşlarından Türkiye'ye not artışı Yılmaz, OVP hedeflerinde istihdam ve cari açıkta beklediklerinin ötesinde gerçekleşmelerin yakalandığını, cari açığın Temmuz rakamları itibarıyla Ticaret Bakanlığı verilerine göre yüzde 2'nin altına indiğini belirterek, yıl sonunda 1,7'ye inmeyi öngördüklerini anlattı. İhracat ve turizm gelirlerinde de artışların devam ettiğini, Merkez Bankası rezervlerinde ciddi iyileşmeler görüldüğünü anımsatan Yılmaz, bütçe açığının da depremin getirdiği ağır yüke rağmen yıl sonunda yüzde 5'in altına çekilmesinin hedeflendiğini bildirdi. Cari açık ve bütçe açığını kontrol ederek rezervleri güçlendirdiğinizde risk primlerinin de gerilediğini dile getiren Yılmaz, "Geçen yıl 703 baz puandan çıkmıştı ülke risk primi. Bugün geldiğimiz noktada 19 Eylül itibarıyla rakam 260. Yani 703'den 260'a düşen bir risk pirimi. Bu niye önemli? Özel sektör veya kamu sektörü dış dünyadan daha düşük maliyetlerle borçlanma imkanına kavuşmuş oluyor." dedi. Yılmaz, kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'ye ciddi anlamda not artırımları yaptığını, üçünün de not arttırdığı dünyadaki tek ülkenin Türkiye olduğunu söyledi. Programlarının sadece para programı olmadığını maliye politikası ve yapısal reformlarla tamamlanan bütüncül bir çerçeve olduğunu vurgulayan Yılmaz, Türkiye'nin yeni bir sanayi politikasına ihtiyaç duyduğunu, tarımı da stratejik öneme sahip bir sektör olarak gördüklerini dile getirdi. Tarımsal verimliliği ve gıda üretimini artırmak durumunda olduklarını ifade eden Yılmaz, bu konuda planlı bir tarım, havza bazlı önceliklere dayalı, su miktarını kıstas olarak kabul eden bir destekleme sistemi üzerinde çalıştıklarını bildirdi. Yılmaz, çalışma hayatının da önemli reform alanlarından olacağını, istihdam konusunda yeni nesil çalışma biçimlerini ülkeye kazandırmak durumunda olduklarını da sözlerine ekledi. Diğer konuşmacılar Programda İzmir Valisi Süleyman Elban, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ve İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de birer konuşma yaptı. Toplantıya, TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, AK Parti Gençlik Kolları Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, AK Parti İzmir milletvekilleri Mahmut Atilla Kaya, Şebnem Bursalı ve Yaşar Kırkpınar, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, AK Parti İl Başkanı Bilal Saygılı, MHP İl Başkanı Veysel Şahin, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve iş insanları katıldı. Toplantı, açılış bölümünün ardından basına kapatıldı.

Cevdet Yılmaz:Orta Vadeli Programımız Türkiye'yi istediğimiz doğrultuda taşıyor Haber

Cevdet Yılmaz:Orta Vadeli Programımız Türkiye'yi istediğimiz doğrultuda taşıyor

Bilecik İş Dünyası Buluşması çerçevesinde iş insanlarıyla bir araya gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Biz geçen yıl OVP'yi (Orta Vadeli Program) yaparken bugün Gazze'de yaşanan manzaralar yoktu. Dolayısıyla bunun siyasete olan etkileri kadar ekonomik, ticari birçok etkileri oluyor. Bu etkileri bir tarafa bırakacak olursak biz Orta Vadeli Programımızın ciddi anlamda çalıştığını, sonuç ürettiğini ve Türkiye'yi arzu ettiğimiz doğrultulara doğru taşıdığını düşünüyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 743'üncüsü gerçekleştirilen Söğüt Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri'ne katılmak için Bilecik'e geldi. Şenlik programının sona ermesinin ardından Yılmaz, Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Davut Aynur Toplantı & Konferans Salonu'nda iş insanlarıyla bir araya geldi. Burada gerçekleştirilen 'Bilecik İş Dünyası Buluşması' isimli programda ilk olarak istek ve talepleri dinleyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, ekonomiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Yapmış olduğu konuşmada Orta Vadeli Programlarının ciddi anlamda çalıştığını, sonuç ürettiğini ve Türkiye'yi arzu ettikleri doğrultulara doğru taşıdığını düşündüklerini söyleyen Yılmaz, bu tarz planlarda siyasi ve toplumsal sahiplenmenin önemli olduğunu ifade etti. Kahramanmaraş depreminin, EYT'nin ve bir takım düzenlemelerin de bütçe üzerinde ciddi bir yüke neden olduğundan bahseden Yılmaz, bu tarz çeşitli artışlara rağmen bütçe açığını kontrol altında tuttuklarının mesajını verdi. Gazze'deki Gelişmeler ve Ekonomik Etkileri: Yılmaz'ın Değerlendirmeleri Programda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Orta Vadeli Programımızı geçtiğimiz perşembe günü ilan ettik biliyorsunuz. Bir yıl önce yeni bir Orta Vadeli Program yapmıştık, yeni bir politika çerçevesi şekillendirmiştik. Onu revize etmiş olduk, güncellemiş olduk. Geçen hafta yaptığımız Orta Vadeli Program'la ana çerçeveyi ana amaçlarımızı değiştirmedik. Ana çerçevemizi koruduk ama üzerinden 1 yıl geçmiş bir doküman. Bu arada dünyada, Türkiye'de elbette birçok gelişmeler yaşandı. Bunlardan bir kısmı da öngörmemizin mümkün olmadığı gelişmeler. Ben de eski bir planlamacıyım. Devlet planlama teşkilatında 18 yıl görev yaptım. Planlama çok çok gerekli ama bazen bir yanlış algı var, plan yaptığınızda böyle nokta atışı her şey gerçekleşmeli gibi bir beklenti oluşuyor. Dünyanın hiçbir yerinde yüzde 100, nokta atışı gerçekleşme çok nadir olur. Önemli olan planım size yol göstermesidir, nereye gideceğimizi, doğrultuyu ortaya koymasıdır. Öngöremediğiniz birtakım gelişmeler olur. Biz geçen yıl örneğin OVP'yi (Orta Vadeli Program) yaparken bugün Gazze'de yaşanan manzaralar yoktu. Dolayısıyla bunun siyasete olan etkileri kadar ekonomik, ticari birçok etkileri oluyor. Sadece bir örnek olarak söylüyorum. Öngöremediğiniz, sizin planınız, programınızın dışında kontrol etme imkânınız olmayan birtakım gelişmeler sizi de etkileyebiliyor. Dolayısıyla bu etkileri bir tarafa bırakacak olursak biz Orta Vadeli Programımızın ciddi anlamda çalıştığını, sonuç ürettiğini ve Türkiye'yi arzu ettiğimiz doğrultulara doğru taşıdığını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Cevdet Yılmaz: 'Orta Vadeli Programımız Ciddi Anlamda Çalışıyor' Planların siyasi ve toplumsal sahiplenme olmadığı takdirde raflarda kalmaya mahkum olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Dünyanın en iyi planını yapın, siyasi sahiplenme ve toplumsal sahiplenme yoksa o planlar etkili bir şekilde uygulanamaz. Orta Vadeli Programımızın en büyük şansı Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu güçlü iradedir. Başından itibaren ve güncellenmiş haliyle de o Orta Vadeli Programa desteğinin, güveninin tam olduğunu ortaya koyması planımız açısından en kıymetli destektir. Sayın Cumhurbaşkanımıza buradan şükranlarımı sunuyorum. Böyle bir siyaset, irade olmasa bir programı uygulayamazsınız. Ama bunun kadar yine önemli olan toplumsal sahiplenmedir. İş dünyamızın çeşitli kesimlerin bu planı desteklemesi, sahiplenmesi çok önemli. Bu noktada da değerli Mehmet Ergün başkanımıza, Bilecik Ticaret Sanayi Odası Başkanı'na teşekkür ediyorum. Az önce can kulağıyla dinledim. Beklentilerini ifade etti ama programa olan desteğini de çok açık bir şekilde ifade etti. Bundan dolayı çok çok teşekkür ediyorum. Birlikte başaracağız. Değerli arkadaşlar, hiçbir şey kendiliğinden olmuyor. Herkes bir tarafından tuttuğu zaman, herkes bir yerinden destek olduğu zaman, katkı verdiği zaman bir şeyler başarıyorsunuz" şeklinde konuştu. "Deprem afetinin yaralarını sarmak için 2 yılda 2 trilyon Türk lirası ödenek tahsis ettik" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, sözlerinin devamında şunları söyledi: "Şu anda neredeyiz derseniz, bu konuda 3 dönem belirledik biz. Yola çıkarken bunları söyledik. Yani şimdi söylüyor değiliz, yanlış anlaşılmasın. 'Bak 1 senedir uğraşıyorlar, geldiler bunu söylüyorlar' değil. Bazen öyle sözler duyuyoruz. Başından itibaren 3 dönem olacağını söyledik. Bir tanesi geçiş dönemi. İkinci dönemimiz dezenflasyon dönemi. Üçüncü dönemimiz ise kalıcı fiyat istikrarı dönemi. Geçiş dönemini tamamlamış durumdayız. Bu güncellenmiş OVP artık geçmiş dönemini tamamladığımız, dezenflasyon dönemine girdiğimiz bir dönemin OVP'si. Ne demek dezenflasyon? Enflasyon oranlarının giderek düştüğü bir dönem. Geçiş döneminde ne yaptık derseniz oradan başlayayım isterseniz. Geçiş döneminde temellerimizi sağlamlaştırdık. Ülkemizin, tarihimizin en büyük deprem afetini yaşadık geçen yıl. Biraz çabuk unutuyoruz maalesef ama bunun hala harcama yüküyle karşı karşıyayız. Son 2 yılda 2 trilyon Türk lirası ödenek tahsis ettik biz merkezi yönetim bütçesinde deprem afetinin yaralarını sarmak için. Dolayısıyla bunun bütçemiz üzerinde oluşturduğu bir baskı var. Bütçe açığını geçici olsa da birkaç yıl için olsa yukarı çekiyor. Ciddi anlamda bütçe açığı oluşturuyor kamu için. Diğer taraftan EYT diye isimlendirilen emeklilik düzenlemesi, başka bir takım düzenlemeler bütçemiz üzerinde ciddi bir yük oluşturmuştur. 4.9'la bu yılı kapatacağımızı tahmin ediyoruz. Yani EYT'ye rağmen, depreme rağmen, çeşitli artışlara rağmen bütçe açığını kontrol altında tutuyoruz. Bu çok önemli. Bütçe açığı, bütçe düşüklüğü olmadan enflasyonu da düşünemezsiniz. Kamuya da doğru düzgün bir çeki düzen veremezsiniz. Son yirmi yılda AK Parti iktidarlarının en büyük başarılarından biri nedir diye sorarsanız bütçe disiplinidir derim." "Fiyat istikrarını sağlamaya çalışırken istihdamda ciddi kayıplar yaşamadık" Konuşmasını sürdürürken enflasyonla ilgili detaylara da değinen Cevdet Yılmaz, "İçinden geçtiğimiz bölgesel jeopolitik ortamı da düşündüğünüz zaman büyümeyi bu yıl 4 tahmin etmiştik geçen yılki programımızda. Geldiğimiz noktada 3 buçuk civarında bir büyüme bekliyoruz. Enflasyona o tarihlerde biraz da iddialı bir şekilde girdiğimiz bir süreçti. Yüzde 33'lere kadar düşürmeyi hedeflemiştik. Oradan bir miktar satmamız oldu. Yüzde 41 buçuk diye tahmin ediyoruz bu yılsonunu. Şu an enflasyon biliyorsunuz, 51,9-52'ye yakın bir seviyede. Eylül ayı enflasyonu açıklandığında göreceksiniz ki, bu kırklı rakamlara düşmüş olacak. Yani bizim yaptığımız tahminleri söylüyorum. Yılsonunda da Merkez Bankamızın tahmin aralığına yakın üst bandın yakın bir seviyede gerçekleşmesini bekliyoruz. O da 41 buçuk olarak programda ifade ettik. Büyüme bu sene 43 buçuk dedik. Gelecek sene 4, sonra 4 buçuk, sonra 5 gibi bir toparlanma süreci öngörüyoruz büyümede. İstihdam tarafında iyiyiz. Gerçekten en mutlu olduğumuz taraflardan biri bu. Bir istikrar programı uygularken, fiyat istikrarını sağlamaya çalışırken istihdamda ciddi kayıplar yaşamadık. Bu aydan geçen yıla geçen yılın aynı ayıyla bugünkü arasındaki farka baktığımızda 1 milyon 100 bin civarında yeni istihdam üretmişiz. Bu gerçekten çok ciddi bir rakam" diye konuştu. Yılmaz'dan Gelecek Vurgusu ve Reform Çağrısı Türkiye'nin seçimsiz döneminde reformlar gerçekleştirerek ülkeyi çok daha yüksek bir lige taşımaya kararlı olduklarının da altını çizen Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı: "Değerli arkadaşlar bu noktanın altını özellikle çizmek isterim. Seçimlerin olduğu dönemlerde ister istemez kısa vadeli öncelikler ön plana çıkıyor. Bütün partiler için söylüyorum. İster istemez daha kısa vadeye yoğunlaşılıyor ve böyle olunca da yapısal reform yapma gücünüz, iradeniz zayıflıyor. Ülkemizin kaybedecek vakti yok. Dünya zor bir dönemden geçiyor. Dünyamız, bölgemiz çok zor bir dönemden geçiyor. Kuzeyimiz, güneyimiz her tarafımız hakikaten yangın yeri. Savaşlar, çatışmalar... Bir taraftan küresel ısınma, başka bir takım dinamikler, nüfus dinamikleri ve birçok hadisenin iç içe geçtiği bir dönemdeyiz. Bu dönemde bizim mutlaka ve mutlaka yapısal dönüşümleri gerçekleştirip çok daha güçlü bir şekilde halkımızı, gençliğimizi geleceğe hazırlamamız gerekiyor. İşte o fırsat var karşımızda ama fırsatı özel sektörüyle gereksiz polemiklerden uzak bir şekilde değerlendirmek hepimizin sorumluluğu diye ifade etmek isterim." Gerçekleşen programa Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın yanı sıra Bilecik Valisi Şefik Aygöl, AK Parti Bilecik Milletvekili Halil Eldemir, AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Ergün, protokol üyeleri ve birçok iş insanı katılım sağladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Önümüzdeki dönemde yeni yatırım müjdelerinin gelmesini bekliyoruz Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Önümüzdeki dönemde yeni yatırım müjdelerinin gelmesini bekliyoruz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Uluslararası firmaların ülkemize yatırım kararını açıkladığı döneme girdik, önümüzdeki dönemde yeni müjdelerin yeni haberlerin gelmesini bekliyoruz." dedi.Yılmaz'ın başkanlığında Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK), Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde toplandı. Toplantıya Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu ile özel sektör temsilcileri katıldı. Açılışta konuşan Yılmaz, toplantıda 2024 YOİKK Eylem Planı gelişmeleri çerçevesinde kurumlarca sürdürülen çalışmaları, Türkiye Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejisi'ni ve eylülde gerçekleştirilmesi planlanan Yatırım Danışma Konseyi toplantısı hazırlıklarını ele alacaklarını belirterek, 2025-2027 dönemini kapsayacak şekilde güncellenecek yeni Orta Vadeli Program (OVP) konusunda kurul üyeleriyle istişarelerde bulunacaklarını söyledi. Yılmaz, 1 Mart 2024'te iş dünyasıyla birlikte cari açığı azaltıcı mal ve hizmet ihracatını kolaylaştırıcı unsurlara odaklanarak 57 maddeden oluşan bir eylem planı belirlediklerini hatırlatarak, bu planın hızla hayata geçirildiğini, mart ayından bu yana belirlenen 57 eylemin 10'unun tamamlandığını, 6'sında ise son aşamaya gelindiğini bildirdi. 28 eylemde de yüzde 50 ve üzerinde gerçekleşme sağlandığını aktaran Yılmaz, bu kapsamda, yatırımcıların üzerinde durduğu Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'nda değişiklik yapıldığını, kanun yollarına başvuru sürelerinin yeknesaklaştırıldığını ve yenilenebilir enerji kaynaklarında ek kapasite kurulumuna imkan sağlandığını belirtti. "Verimlilik ve ihracat artışını sağlamayı amaçlıyoruz" Uzun vadeli yatırım kredileri, bireysel emeklilik fonlarının girişim sermayesine yönlendirilmesi ve nitelikli personelin uzaktan çalıştırılması uygulamasının uzatılması gibi adımların da hayata geçirildiğini dile getiren Yılmaz, temmuz ayında yayınlanan düzenlemelerle yeşil ve dijital dönüşüme yönelik desteklerin altyapısının oluşturulduğunu ifade etti. Yılmaz, özel sektörle yapılan istişarelerde iş gücü açığı ve iş gücünün özel sektörün ihtiyacı olan alanlara yönlendirilmesi ihtiyacının sıklıkla dile getirildiğini, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi başkanlığında mesleki eğitim ve istihdam çalışma grubu oluşturulduğunu ve grubun çalışmalarına başladığını belirterek, Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi'nin ise geçen hafta Resmi Gazete'de yayımlandığını, mesleki ve teknik eğitimi güçlendirmek amacıyla yeni ve uygulamalı bir eğitim yaklaşımını hayata geçireceklerini söyledi. Sonbahar döneminde yatırım ortamının iyileştirilmesiyle ilgili önemli konuların gündemlerinde olacağını belirten Yılmaz, şöyle devam etti: "4054 sayılı Rekabet Kanunu'nda değişiklik yapılması ve İklim Değişikliği Kanun Tasarısı, Meclis'imizin yeni yasama döneminde gündeme alınmasını beklediğimiz öncelikli konular arasında yer alıyor. 2026 yılında yürürlüğe girecek AB sınırda karbon düzenlemesini dikkatle takip ediyoruz ve bu çerçevede Emisyon Ticaret Sistemi'nin teknik boyutları üzerinde de çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. Meclis'imizin yeni yasama döneminde gündemine sunmayı planladığımız konulardan biri de yargı süreçlerini hızlandıracak e-Tebligat konusudur. Bu konuda hazırlanan taslak belirli bir aşamaya geldi. Bununla birlikte nitelikli iş gücünün ülkemize çekilmesine yönelik oluşturulan TechVisa programı için gerekli idari ve teknik altyapı konusundaki çalışmalar da son aşamaya gelmiş durumda. Enerji sektörü yatırımlarıyla ilgili süreçleri iyileştirmeye yönelik mevzuat değişikliği ihtiyaçları tespit edildi ve bu konuda da yeni adımlarımızı hızla atmayı planlıyoruz. Altyapısı hazır planlı sanayi alanlarının oluşturulması ve bunların özel sektörün kullanımına sunulması amacıyla farklı modeller üzerinde hazırlıklarımız sürüyor. Yatırım uyuşmazlıklarının çözümlenmesi, idari sulh ve ticari sırlarla ilgili ulusal mevzuatımızın AB ile uyumlaştırılması da yine Kurul gündemimizde yer alan konulardan. Bu konuda da teknik düzeyde çalışmalar önemli bir aşamaya gelmiş durumda. Makro ekonomik istikrarı güçlendirmeyi, yüksek katma değerli üretimi teşvik etmeyi, yeşil ve dijital dönüşümü odağımıza alarak verimlilik ve ihracat artışını sağlamayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda cari işlemler dengemizde kalıcı iyileşme ve tek haneli enflasyon rakamlarına ulaşmak temel hedefimizdir." "Fiyat istikrarı, enflasyonla mücadele" Yılmaz, Eylül ayında açıklanacak güncellenmiş OVP'nin de bu kapsamda toplantı gündeminde olacağını dile getirerek, 2025-2027 yıllarını kapsayacak olan OVP için de katılımcı bir anlayışla istişarelere başladıklarını, işçi ve işveren temsilcileri, akademisyenler ve iş dünyasının farklı sektörlerinden temsilciler ile görüşmeler gerçekleştirdiklerini ifade etti. Önceki OVP'de yer alan ana yaklaşımın, güncellenen programda da korunacağını belirten Yılmaz, "Fiyat istikrarı, enflasyonla mücadele en önemli politika hedeflerimizin başında yer almaya devam ediyor. Bunu maliye politikası ve yapısal reformlarla da destekliyoruz." diye konuştu. Yılmaz, deprem afeti sonrası yaraların sarılmasının da temel öncelikleri arasında olduğunu, ekonomiyi güçlendirmenin yanı sıra sosyal refahı artırmaya yönelik çalışmalara büyük önem verdiklerini anlatarak, "İstikrar içinde, sürdürülebilir büyümeyle sağlayacağımız imkanları insan odaklı bir kalkınma yaklaşımıyla, kalıcı sosyal refaha dönüştürmeye kararlıyız." ifadesini kullandı. "Yeni müjdelerin, yeni haberlerin gelmesini bekliyoruz" Son 21 yılda Türkiye'nin yükselen ekonomik performansı, hayata geçirilen yatırımcı dostu reformlar ve uygulanan cazip teşviklerin iş ve yatırım ortamını sürekli iyileştirdiğine işaret eden Yılmaz, 2003'ten bu yana Türkiye'nin 262 milyar dolara ulaşan uluslararası doğrudan yatırım ile bölgesinde 2. sırada yer aldığını, 29 Temmuz'da 2024-2028 yıllarını kapsayan Türkiye Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejisi'ni içeren Cumhurbaşkanlığı Genelgesi'nin Resmi Gazete'de yayımlandığını ve stratejinin hayata geçirilmesiyle küresel doğrudan yatırımlardan alınan payın yüzde 1,5'e çıkarılmasının hedeflendiğini kaydetti. Yılmaz, "iklim dostu", "dijital", "küresel tedarik zinciri odaklı", "bilgi yoğun", "nitelikli istihdam sağlayan", "katma değerli hizmet", "nitelikli finansal" ve "bölgesel kalkınmayı destekleyen" olmak üzere sekiz ana başlıkta Türkiye için nitelikli yatırım alanlarını belirlediklerini bildirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Son dönemde başta Yatırım Taahhütlü Avans Kredileri ve HİT 30 Programları olmak üzere önemli çalışmalara imza attık. Bu vizyonumuzun bir sonucu olarak uluslararası firmaların ülkemize yatırım kararlarını açıkladıkları bir döneme girdik. Önümüzdeki dönemde de bu alanda yeni müjdelerin, yeni haberlerin gelmesini bekliyoruz. Dünyanın önde gelen yatırımcı firmalarının üst düzey yöneticilerini, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın başkanlığında 28 Eylül'de gerçekleştirilecek Yatırım Danışma Konseyi toplantımıza davet ettik. Toplantıda çok uluslu yatırımcıların önceliklerini alacak ve makro düzeyde politikalarımıza uluslararası bir bakış açısının yansıtılmasını sağlayacağız. En üst düzeyde gerçekleşecek bu görüşmelerde dünya çapındaki yatırımcıların ülkemize artan oranda nitelikli doğrudan yatırım yapmalarını arzuluyoruz. Küresel düzeyde tedarik zincirinin yeniden şekillendiği bir ortamda, cari açığın sürdürülebilir biçimde azaltılması için çok uluslu şirketlerin yatırım kararlarında Türkiye'yi daha üst seviyede bir yatırım üssü konumuna taşımasını hedefliyoruz." Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye Yüzyılı'nı yatırımların yüzyılı haline getirmeyi hedeflediklerini vurgulayarak, ülkeyi yatırım ve üretim üssü haline getirecek bir cazibe merkezi yapmak amacıyla adımlarını kararlılıkla atmaya devam ettiklerini, eylem planının işleyişini üçer aylık periyotlarla paydaş kurumlarla bir araya gelerek yakından izlemeyi sürdüreceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan, İsrail'in Gazze'de okula düzenlediği saldırıya tepki Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan, İsrail'in Gazze'de okula düzenlediği saldırıya tepki

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İsrail ordusunun, Gazze kentinde yerinden edilenlerin sığındığı bir okula düzenlediği ve en az 100 Filistinlinin öldürüldüğü saldırıyı lanetledi. Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun, Gazze'de yerinden edilenlerin sığındığı bir okula düzenlediği saldırıda en az 100 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, onlarca kişinin yaralandığını hatırlatarak, şehitlere rahmet, yaralılara şifa diledi. Yapılan zulüm ve katliamları, bunlara sessiz kalarak ortak olanları bir kez daha lanetlediğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti: "Kana doymayan, diplomasiyi her türlü provokasyon ile sabote eden, bölgesel ve küresel barışı tehdit eden Netanyahu hükümeti, insanlık vicdanında ve uluslararası hukuk önünde vereceği hesabı büyütmeye devam ediyor. Kötülüğü faşist bir anlayışla sıradanlaştırmaya, zulmü kanıksatmaya, insani erdemleri savunanların moral gücünü kırmaya güçleri yetmeyecek. İnsanlığın kolektif hafızasında yer eden bu azgınlıklar zalimlerin peşini hiçbir zaman bırakmayacak. Adalet, insanlık ve barış eninde sonunda kazanacak. Toprakları işgal altında olan, savaş makinalarına karşı tüm insanlık adına şanlı bir direniş sergileyen mazlum Filistin halkı ile dayanışmamızı her türlü imkanımız ile sürdüreceğiz. Başkenti Doğu Kudüs olan özgür ve bağımsız Filistin devleti için çabalarımız aralıksız devam edecektir. Tüm ülkeleri ve kurumları, yaşanan işgali ve zulmü durdurmak için tarihi ve insani sorumluluklarını yerine getirmeye, çok geç kalmış olsa da görevlerini yapmaya davet ediyoruz."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.