çorba Haberleri - Son Dakika çorba Haber Güncel Gelişmeler

Samsun'da çorba parasını ödememek için kıllarını tabağa koydu!

Samsun'da bir vatandaş, lokantada içtiği çorbanın parasını ödememek için göğsünden kopardığı kılları tabağa koydu. Güvenlik kamerasına yakalanan adam, içtiği çorbanın parasını ödemek zorunda kaldı.Olay, İlkadım ilçesindeki bir lokantada akşam saatlerinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, lokantaya gelip ezogelin çorbası sipariş eden bir vatandaş, çorbanın yarısını içtikten sonra göğsünden koparttığı kılları teker teker tabağına koydu. Sonrasında kasaya giderek kıllardan şikayetçi olan müşteri, içtiği çorbanın parasını ödemek istemedi. Müşterinin göğsündeki kızarıklar dikkatini çeken esnaf, kamera kayıtlarını izleyeceklerini söyleyince müşteri işlediği suçu kabul ederek, çorbanın parasını ödemek zorunda kaldı. Müşterinin kıllarını kopartıp tabağına koyma anları ise işyerinin güvenlik kamerasına anbean yansıdı. "Göğsündeki kılları kopartıp, tabağına atıyor" Müşterinin göğsündeki kılları tek tek kopartarak tabağına attığını ifade eden lokanta sahibi Osman Erdoğdu, "Müşteri, 4 numaralı masada çorbasını içiyordu. Sonrasında kasaya gelip, ‘ben çorbanın yarısını içtim, yarısının mı yoksa tamamının mı parasını alırsın bilemem' dedi. Ben de tam söylediysen tam parası alacağımızı söyledim. Sonrasında bana, ‘git de bir çorbana bak' dedi. Çorbaya baktım, tabağın yanında kıllar var. Müşteriye, kılları onun koyup koymadığını sordum. Çünkü o şekilde kılların düşme imkanı yok. Kamera görüntülerinden izlemeye karar verdik. Sonra da gördük ki göğsünden kılları kopartıp tabağına atıyor. Biz de bunu görünce çorbanın ücretini aldık, şahsı gönderdik" dedi. "100 TL'lik bir çorba sipariş etmişti" İçtiği çorbanın ücretinin 100 TL olduğunu dile getiren Erdoğdu, "Kamera kayıtlarına bakana kadar kendisini göndermedik. Çünkü kamera kayıtlarına bakacağımızı söyleyince, ‘ben koydum' dedi. Biz de emin olmak için izledik. İlk defa böyle bir şeyle karşılaşıyoruz. Göğsünden birçok kez kıl kopartıp tabağına koyuyor. İçtiği 100 TL'lik bir çorbaydı. Psikolojik rahatsızlığı yok, sorulara normal cevap veriyor, alkollü değil, neden böyle bir şey yaptı bilemiyoruz. Kamera kayıtları sonrası da kendisi yaptığını kabul etti. Niye koydun sorularımıza cevap vermedi ve parasını ödedikten sonra da ayrıldı. İyi ki kameralarımız o anları kaydetti. Yoksa dükkanımız lekelenecekti. Bu durumu da açıklayamazdık. Şimdi ise Allah'tan kamera kayıtlarında her şey net bir şekilde görünüyor" diye konuştu.

Bugün iftara ne pişirsem? Ramazanın 11.günü için iftar menüsü: Fırında Somon, Şehriye Çorbası, Roka Salatası ve Elmalı Tart Tarifi

Ramazanın 11. günü için iftar menüsü önerileri arasında yer alan fırında somon, şehriye çorbası, roka salatası ve elmalı tart, hem sağlıklı hem de besleyici seçeneklerle dolu. Akşam yemeğinizi hazırlarken, somonun omega-3 yağ asitlerinden faydalanabilir, şehriye çorbası ile sofranızı ısıtabilir, roka salatası ile ferahlatıcı bir dokunuş ekleyebilirsiniz. Tatlı olarak ise elmalı tart ile günün yorgunluğunu atacak harika bir lezzet elde edebilirsiniz. Bu menü, Ramazan ayı boyunca hem besleyici hem de lezzetli bir iftar seçeneği arayanlar için ideal! İşte adım adım tarifler: Fırında Somon Tarifi Malzemeler: 4 dilim somon fileto 2 yemek kaşığı zeytinyağı 1 limon suyu 1 tatlı kaşığı tuz Yarım tatlı kaşığı karabiber 1 tatlı kaşığı kekik 2 diş sarımsak (ezilmiş) 1 dal taze biberiye (isteğe bağlı) Yapılışı: Somon filetolarını bir fırın tepsisine yerleştirin. Zeytinyağını, limon suyunu, tuz, karabiber, kekik ve ezilmiş sarımsağı bir kasede karıştırın. Karışımı somon filetolarının üzerine dökün ve her tarafının iyice marinelenmesini sağlayın. İsteğe bağlı olarak, biberiye dallarını somonların üzerine yerleştirebilirsiniz. Fırını 180°C'ye ısıtın ve somonları yaklaşık 15-20 dakika kadar pişirin. Somonlar altın rengi olmalı ve iç kısmı pişmiş olmalıdır. Fırından çıkarıp sıcak servis yapın. Şehriyeli Çorba Tarifi Malzemeler: 1 su bardağı arpa şehriye 1 adet soğan (doğranmış) 2 yemek kaşığı tereyağı 6 su bardağı tavuk suyu veya su 1 yemek kaşığı un 1 tatlı kaşığı tuz Yarım çay kaşığı karabiber 1 çay bardağı süt (isteğe bağlı, kremamsı doku için) Yapılışı: Tereyağını bir tencerede eritin, doğranmış soğanı ekleyin ve soğanlar pembeleşene kadar kavurun. Unu ekleyip birkaç dakika daha kavurun. Ardından, tavuk suyu veya suyu yavaşça ekleyin. Karıştırarak kaynamaya bırakın. Kaynamaya başlayınca, şehriyeleri ekleyin ve karıştırın. Şehriyeler pişene kadar yaklaşık 15-20 dakika kadar kısık ateşte kaynatın. Tuz ve karabiberle tatlandırın. İsteğe bağlı olarak, süt ekleyip karıştırarak çorbanın dokusunu yumuşatın. Sıcak servis yapın. Roka Salatası Tarifi Malzemeler: 1 demet roka 10-12 cherry domates (doğranmış) 1/2 salatalık (doğranmış) 1/4 kırmızı soğan (ince dilimlenmiş) 1/4 su bardağı zeytinyağı 1 yemek kaşığı nar ekşisi 1 tatlı kaşığı limon suyu Tuz ve karabiber Yapılışı: Roka, domates, salatalık ve kırmızı soğanı bir kaseye alın. Ayrı bir kasede zeytinyağı, nar ekşisi, limon suyu, tuz ve karabiberi çırpın. Hazırladığınız sosu salatanın üzerine dökün ve nazikçe karıştırın. Servis tabağına alıp hemen servis yapın. Elmalı Tart Tarifi Malzemeler: Hamur İçin: 1.5 su bardağı un 1/2 su bardağı toz şeker 1/2 çay bardağı sıvı yağ 100 gr soğuk tereyağı (küp şeklinde doğranmış) 1 adet yumurta 1 paket kabartma tozu 1 tatlı kaşığı vanilin (isteğe bağlı) 1/4 çay kaşığı tuz İç Harcı İçin: 4-5 adet elma (orta boy) 2 yemek kaşığı toz şeker 1 tatlı kaşığı tarçın 1 yemek kaşığı limon suyu 1 yemek kaşığı nişasta veya un (isteğe bağlı, elmaların suyunu çekmesi için) Yapılışı: Hamuru Hazırlayın: Geniş bir kaba unu, şekeri, kabartma tozunu, tuzu ve vanilini ekleyin. Karıştırın. Soğuk tereyağını ekleyin ve parmak uçlarınızla tereyağını una yedirerek kum kıvamına gelene kadar karıştırın. Ardından yumurtayı ve sıvı yağı ekleyin. Hamur yumuşak ve ele yapışmayan bir kıvam alana kadar yoğurun. Hamuru bir top haline getirin, streç filme sarın ve buzdolabında 30 dakika dinlendirin. İç Harcı Hazırlayın: Elmaları soyun, çekirdeklerini çıkarın ve ince dilimler halinde kesin. Elmaları bir kaba alıp, üzerine toz şeker, tarçın, limon suyu ve nişastayı ekleyin. Karıştırarak elmaların tatlarını özleşene kadar bir kenara bırakın. Tartı Şekillendirin: Fırını 180°C'ye ısıtın. Dinlenen hamuru un serpilmiş tezgah üzerine alıp, merdaneyle tart kalıbının büyüklüğüne göre açın. Tart kalıbını yağlayın ve açtığınız hamuru kalıba yerleştirin. Kenarlarını hafifçe yükseltin. Hamurun tabanına bir çatalla birkaç delik açın. İç Harcı Yerleştirin: Hazırladığınız elmalı karışımı hamurun üzerine eşit şekilde yayın. Pişirme: Elmalı tartı, önceden ısıtılmış 180°C fırında yaklaşık 30-35 dakika kadar pişirin. Üst kısmı altın rengi alıp, hamur iyice piştiğinde tartınız hazır olacaktır. Servis: Fırından çıkan tartı bir süre soğumaya bırakın. Soğuduktan sonra dilimleyip, dilerseniz üzerine pudra şekeri serpebilirsiniz. Püf Noktaları: Hamuru çok ince açmamaya dikkat edin, çünkü ince hamur piştikçe kırılabilir. Elmaların fazla su bırakmaması için, nişasta veya un kullanarak iç harcı koyulaştırabilirsiniz. Tartı daha lezzetli hale getirmek için, üzerine dondurma veya kaymak ile servis edebilirsiniz.

Alparslan Türkeş Üniversitesi öğrencileri, her sabah ücretsiz çorba ile karşılanıyor

Adana Büyükşehir Belediyesi Alparslan Türkeş Üniversite öğrencilerine her sabah çorba ikramında bulunuluyor. Alparslan Türkeş Üniversite öğrencilerine her sabahın erken saatlerinden başlayarak çorba ikramında bulunuluyor. ATÜ kampüsünde kurulan stantta ücretsiz olarak dağıtılan çorbaya üniversite öğrencileri ilgi gösteriyor. ATÜ’de yönetim bilişim sistemleri okuyan Hatice Ü. “Sabahları burası çok soğuk. Bizim bazen derslerimiz erken saatte olduğu için kahvaltı yapamıyoruz. Sıcak çorba ikramı bu yüzden çok iyi oldu” dedi.

CHP'li belediyelerin sosyal destek projeleri, halka halka yayılıyor

Cumhuriyet Halk Partili (CHP) belediyeler, dar gelirliler, öğrenciler, emekliler ve ev kadınlarına yönelik çeşitli sosyal projeleri hayata geçirerek vatandaşların ekonomik koşullarını iyileştirmeye ve sosyal refah düzeylerini artırmaya yönelik adımlar atıyor. Birçok CHP’li belediye, dar gelirli vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için 'Halk Kart' adı altında sosyal yardım kartları sunuyor. Bu kartlar, marketlerden gıda, temizlik ürünleri ve diğer temel ihtiyaçlar için kullanılabiliyor. Özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin uyguladığı "Anne Kart", "Halk Süt" ve "Sosyal Yardım Kartı" gibi projeler, bu kapsamda öne çıkıyor. CHP'li belediyeler, öğrencilerin eğitim hayatlarını desteklemek için ücretsiz ulaşım ve yemek yardımları desteği de sağlıyor. İzmir ve Mersin Büyükşehir belediyelerinin “Halk Ulaşım Kartı” ile öğrencilere sağladığı indirimli ya da zaman zaman ücretsiz ulaşım imkânı, eğitimde fırsat eşitliği sağlıyor. Emekliler için dinlenme evleri ve sosyal tesisler Emekliler için hayata geçirilen projeler arasında, dinlenme evleri ve sosyal tesisler de öne çıkıyor. Bu tesisler, emeklilere sosyal aktiviteler sunarken, aynı zamanda dinlenme ve sosyalleşme imkânı da sunuyor. İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin ve Adana'daki belediyeler tarafından açılan emekli dinlenme evleri, emeklilerin kaliteli zaman geçirmesi için tasarlanmış önemli projelerden birini oluşturuyor. Aşevi ve Mahalle Mutfakları ile sıcak yemek desteği Dar gelirli ailelere yönelik aşevi hizmetleri ise CHP'li belediyeler tarafından sürdürülen bir diğer önemli proje olarak dikkati çekiyor. Aşevi hizmetleriyle ihtiyaç sahibi vatandaşlara günlük sıcak yemek ulaştırılırken, İstanbul, Ankara ve yine Mersin gibi büyükşehir belediyeleri, ihtiyaç sahipleri için Aşevleri ve Mahalle Mutfakları projeleri gibi sosyal hizmetlerle, dar gelirli vatandaşlara katkıda bulunuyor. Tarımsal Destek projeleri de bu hizmetler arasında yer alıyor. Öğrencilere yönelik barınma projeleri de CHP'li belediyelerin önemli çalışmalarından birini oluşturuyor. Yurt sorunu yaşayan öğrenciler için açılan geçici barınma merkezleri ve öğrenci yurtları, gençlerin eğitim hayatını desteklemek amacıyla faaliyet gösteriyor. Adana’ya Mahalle Mutfakları ve kadınlara istihdam projeleri Dar gelirli vatandaşların ekonomik yüklerini hafifleten ve toplumsal dayanışmayı güçlendirme hedefi taşıyan bu projelerden bazılarını Adana'daki ilçe belediyeleri de gündemlerine aldı. Örneğin, 96 mahallesiyle Türkiye'nin en kalabalık ilçelerinden birini oluşturan Seyhan'ın Belediye Başkanı Oya Tekin, Mahalle Mutfaklarında 3 çeşitten oluşan yemeği 25 liradan satılacağını müjdeledi. İlk lokantanın bu hafta hizmete gireceği ve dar gelirlilerin dolmuş parasından daha ucuza karnını doyuracağı belirtildi. Başkan Oya Tekin'in, parkların sorumluluğunu mahallenin kadınlarına teslim ederek ekonomik sıkıntı çeken işsiz kadınlara sigortalı kazanç kapısını açmasını kapsayan projesi de, kentte sevinçle karşılandı. Yumurtalık Belediyesi’nden öğrencilere ücretsiz çorba Adana'nın Akdeniz'e kıyısı olan ilçelerinden Yumurtalık Belediyesi de Güney Yıldızı Büfesi’nde çay ve simidi 5 liraya satışa sunmasının ardından, şimdi de öğrenciler için ücretsiz çorba ikramına başladı. Yumurtalık Belediye Başkanı Erdinç Altıok, Yumurtalık’taki 1 yüksekokul, 1 lise, 8 ortaokul, 1 Halk Eğitim Merkezi ve 14 ilkokuldaki öğrencilerin bu imkândan gönül rahatlığıyla faydalanabileceğini söyledi. Ayrıca vatandaşların da 15 lira karşılığında çorba içebileceğini duyuran Başkan Altıok, "Yarınların Türkiye’si öğrenciler ve gençlerle şekillenecek. Ancak, genel ekonomik durum pek iyi değil. Öğrencilerimiz servis, yurt, kırtasiye, giyim-kuşam ve daha birçok konuda ekonomik zorluklarla karşılaşıyor. Yumurtalık’taki tüm okullarda eğitim-öğretim gören binlerce öğrencimize ve ailelerine bir nebze olsun ekonomik katkı sunmak amacıyla ücretsiz çorba projemizi hayata geçirdik" dedi.

Yumurtalık Belediyesi öğrencilere ücretsiz çorba desteği sağlıyor

Yumurtalık Belediyesi, Güney Yıldızı adıyla kurdukları büfede her sabah okula giden öğrencilere ücretsiz çorba ikram ediyor. Belediye personeli Duygu Buzrul Yenirsu, öğrencilerin yanı sıra vatandaşlara da uygun fiyatla çorba sunduklarını ifade ederek, “Sabah 7’den akşam 5’e kadar süren çorba servisi ile öğrencilerimize ücretsiz, vatandaşlarımıza ise 20 TL gibi uygun bir fiyata çorba sunuyoruz” dedi. Yenirsu, talebin fazla olduğunu belirterek, çorba çeşitliliğini artırmayı planladıklarını ifade etti. Aynı zamanda, taşımalı eğitimle gelen öğrencilerin karşılaştığı yüksek yemek fiyatları göz önünde bulundurularak, bu sosyal projenin aileler için büyük bir destek olduğunu dile getirdi. Duygu Buzrul Yenirsu, “ Yumurtalık Belediyemizin hayata geçirdiği çorba satışlarımız güzel gidiyor. Öğrencilerimize ücretsiz. Sabah 7 de başlıyor akşam 5 e kadar devam ediyor. Vatandaşlarımıza da 20 TL gibi ucuz bir fiyata veriyoruz. "Öğrencilerin ve vatandaşların talebi fazla olduğu için çorbalar yetişmiyor" Yenirsu Güney Yıldızı büfesinde yapılan çorbaların çeşitliliğinin artacağını ifade ederek şunları söyledi: “Önümüzdeki hafta itibari ile her gün bir çeşit olacak şekilde yada haftada 3 çeşit olacak şekilde planlamalar yapılıyor. Çorbalarda çeşit olacak ve şu an planlamalarda taze sıkılmış meyve suları da olacak. Bizim beklediğimizden çok fazla talep var. Şu anda çorbaları 200 kişilik yapıyoruz ve talep fazla olduğu için yetişmiyor. Talebe göre miktarını arttırmayı düşünüyoruz ama bunu yaparken esnaflarımıza da zarar vermek istemiyoruz. Biz öğrencilerimize ve vatandaşlarımıza bir şeyler yapalım derken esnafında kötü etkilenmesini istemiyoruz. O nedenle kontrollü davranıyoruz.” “Taşımalı eğitim ile gelen öğrenciler ne yiyecek?” Duygu Buzrul Yenirsu, “Yaz sezonu bittiği için aslında öğrencilere daha fazla yarayacak. Okullarda yemek desteği maalesef yok. Okullarda köyden taşımacılık var. Taşımalı eğitim ile gelen öğrenciler ne yiyecek? Bir dürüm 80- 90 TL. Bir ailenin 3 çocuğu var. Bu aileler asgari ücret ile geçiniyor, hayvancılık, çiftçilik yapıyor. Bu toplumun insanı belli, gelir düzeyleri belli” diye ifade etti.

Doğal Antibiyotik Şalgam Çorbası Tarifi: Lezzet ve Şifa Bir Arada

Şalgamın faydalarıyla dolu, besleyici ve lezzetli bir çorba tarifine ne dersiniz? Evde kolayca hazırlayabileceğiniz şalgam çorbası, hem sağlıklı hem de lezzetli bir alternatif sunuyor. İşte adım adım yapılışı! Şalgam, turpgiller ailesinden gelen ve doğal antibiyotik olarak bilinen nefis bir kök sebze. Özellikle kış aylarında sofralarınıza sağlık getirecek bu şifa dolu çorbayı denemek isterseniz, işte ihtiyacınız olan malzemeler ve yapılış aşamaları! Malzemeler: 1 kilogram beyaz şalgam 1 yemek kaşığı tereyağı 1 yemek kaşığı domates salçası 1 adet domates 7-8 yemek kaşığı bulgur 7-8 su bardağı et veya tavuk suyu Çeyrek demet maydanoz Tuz Karabiber Şalgam Çorbası Nasıl Yapılır? Şalgamların köklerini kesip soyduktan sonra küp küp doğrayın ve acı suyunun çıkması için 1-1,5 saat suda dinlendirin. Sonra suyunu süzüp, şalgamları bol suyla yıkayın. Soğanı ve domatesi de küp küp doğrayın. Tereyağını tencerede kızdırın ve soğanları yağda kavurun. Üzerine salçayı ekleyip biraz daha kavurduktan sonra et ya da tavuk suyunu ekleyin ve orta ateşte kaynatın. Bulguru ekleyip biraz daha kaynattıktan sonra şalgamları, tuzu ve karabiberi ekleyin. Kısık ateşte şalgamlar yumuşayana kadar pişirin. Ocaktan almadan önce üzerine kıyılmış maydanoz serpin ve limon suyu ekleyerek servis edin. Bu nefis ve besleyici çorbayı mutlaka deneyin. Afiyet olsun!

Lezzetiyle Şifa Deposu: Yarma Çorbası Tarifi

Besleyici ve doyurucu bir çorba arıyorsanız, yarma çorbası tam size göre! Yoğurtlu ve salçalı sosuyla lezzetini ikiye katlayan bu nefis çorba, sofralarınızın vazgeçilmezi olacak. Yarma, aşurelik buğday olarak bilinen ve özellikle keşkek gibi yemeklerde kullanılan oldukça besleyici bir malzeme. Ancak yarma, çorbalar için de mükemmel bir seçenek. Bu tarifte, yoğurtlu ve salçalı sosuyla zenginleştirilmiş nefis bir yarma çorbası hazırladık. Hem lezzetli hem de doyurucu bu çorba, soğuk günlerde içinizi ısıtacak. Malzemeler: Yarım su bardağı yarma 1 adet yumurta 2 yemek kaşığı un Yarım su bardağı yoğurt Yarım su bardağı nohut 1 su bardağı et suyu 4 su bardağı sıcak su Tuz Sos için: 2 yemek kaşığı tereyağı 1 yemek kaşığı zeytinyağı 1 yemek kaşığı salça Hazırlanışı: Nohudu çorbayı yapmadan 8-10 saat önce ıslatıp, haşlayın. Yarmayı yıkayıp sıcak suda 10 dakika bekletin ve ardından suyunu süzün. Yarmayı tencereye alıp et suyu ve suyu ekleyerek önce yüksek sonra kısık ateşte pişirin. Haşlanmış nohutları da ekleyip yarmalar iyice yumuşayana kadar pişirin. Un, yumurta ve yoğurdu çırparak çorbanın terbiyesini hazırlayın. Yarmanın haşlama suyundan biraz ekleyerek ılıştırdığınız terbiyeyi, karıştırarak çorbaya ekleyin. Çorba kaynamaya başlayana kadar karıştırarak pişirin ve tuzunu ekleyin. Tereyağı ve zeytinyağını tavada kızdırıp salçayı kavurun, ardından bu sosu çorbanın üzerine gezdirerek servis yapın. Bu kolay ve lezzetli çorba tarifi, hem pratik hem de besleyici bir seçenek sunuyor. Denemenizi tavsiye ederiz. Afiyet olsun!

Beslenme ve Diyet Uzmanı Pakize Gizem Akgül: “İftarda çorbadan sonra ara verin”

Sağlıklı ve dengeli beslenme, düzenli egzersiz ve yeterli uyku, Ramazan ayında da büyük önem taşıyor. İftarda ağır yemek yemek ise birçok sindirim problemini beraberinde getiriyor. Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Pakize Gizem Akgül, Ramazan ayında yaşanabilecek sağlık sorunlarının önüne geçebilmek için önemli bilgiler verdi. “İftarda hafif bir çorba içerek biraz ara vermek lazım” İhlas Haber Ajansı'na konuşan Diyetisyen Akgül, Ramazan ayında özellikle iyi çiğnenmeden tüketilen gıdaların sindirim problemleri oluşturabileceğini vurgulayarak, “Özellikle sindirim problemlerini önlemek adına su ile orucumuzu açıp sonrasında hafif bir çorba içerek yemeğe biraz ara vermek lazım. Çünkü uzun süre açlık sonrası boş mideye birden ve çok fazla gıdanın alınması sindirim problemlerine neden olabiliyor. Ana yemeğe geçmeden önce evin içinde biraz hareket etmek sindirim sorunlarına karşı iyi bir yöntem olabilir. Burada dikkat edeceğimiz en önemli noktalardan bir diğeri de iftar sofralarını sağlıklı yiyeceklerle oluşturmaya özen göstermektir” diye konuştu. “Zeytinyağlılar sindirim problemlerini önlüyor” Kızartma, kavurma gibi pişirme yöntemleri ile hazırlanan yemekler ve sakatat gibi çok ağır yiyeceklerin iftar sofrasında olmaması gerektiğini belirten Diyetisyen Akgül, bunların yerine fırında, ızgarada ya da haşlanarak pişirilen yiyecekleri posa içeriği yüksek olan salata ve zeytinyağlılarla zenginleştirerek tüketmenin sindirim problemlerini önlemek için çok faydalı olacağını söyledi. “Gıdaları çok iyi çiğnemeliyiz” Besinleri iyi çiğnemenin sindirim sistemini etkilediğinin altını çizen Diyetisyen Akgül, "İftar sofrasında yenilen yemekler mutlaka çok iyi çiğnenmeli. Ramazan pidesi iftar sofralarının vazgeçilmezi olsa da, hem sıcak hem da hızlı tüketildiğinde sindirim sorunlarına ve kan şekerinde ani değişikliklere neden olabiliyor. Bu nedenle iftar ve sahur öğünlerinde pideyi az tüketip, tam tahıllı buğday ekmeği ya da tam tahıllı makarna gibi alternatifleri tercih edebiliriz" ifadelerini kullandı. “Yemek sonrası tatlı sindirim problemine neden olabilir” Beslenme ve Diyet Uzmanı Akgül, sindirim problemlerinin en büyük nedenlerinden birinin de yemekten hemen sonra tatlı ya da meyve yenmesi olduğuna değinerek şunları söyledi: “Sağlıklı bir Ramazan geçirmek için dikkat edilmesi gereken bir diğer konu da tatlı ve meyve gibi yiyeceklerin yemekten 1-2 saat sonrasında tüketilmesi. Yemeğin hemen ardından meyve ve tatlı yemek sindirim sorunlarına neden olabiliyor. Uzun süre açlık sonrası yemeklerin üzerine hemen meyve ve tatlı tüketilmesi midede hazımsızlığa neden olabilir. Ramazan ayında biraz daha posa içeriği yüksek meyveler tercih etmeliyiz. Meyve tatlıları, kompostolar ya da sütlü tatlılar gibi besin değeri yüksek gıdaların tüketilmesini tercih ediyoruz. Özellikle şerbetli ya da kızartılmış tatlılardan uzak durulmalı. Orucumuzu açarken çok aşırı sıcak ve baharatlı olmayan hafif çorbalardan faydalanılabilir. Uzun süren açlık sonrası hafif bir çorba, sindirim sorunu yaşamadan çok daha rahat bir şekilde orucumuzu açmamıza yardımcı olacaktır. Uzun süre sıvı alımı da olmadığı için çorbalar sıvı alımına da destek olacak en iyi yemeklerden biridir.”

Türk halkının çorba tercihleri araştırması: Kelle Paça hem sevilen hem reddedilen çorba oldu

Areda Piar araştırma şirketi, Türkiye genelinde bin 100 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği çorba araştırmasının sonuçlarını paylaştı. 4 Şubat Dünya Ev Yapımı Çorba Günü'ne özel yapılan araştırmada, katılımcıların çorba tercihleri ve alışkanlıkları mercek altına alındı. Araştırmaya göre, katılımcıların yüzde 24,4'ü kelle paça çorbasını en sevdikleri çorba olarak belirtirken, aynı oranda katılımcı da kelle paçayı asla yemem dedikleri çorba olarak belirtti. Kelle paça, çorbacıya gidilen zaman diliminde de yüzde 47 ile birinciliği elde etti. En sevilen çorbalar sıralamasında kelle paçayı, yüzde 18,8 ile mercimek çorbası, yüzde 10,9 ile işkembe çorbası, yüzde 9,4 ile tarhana çorbası ve yüzde 7,8 ile yayla çorbası takip etti. Diğer çorba türleri ise sıralı olarak domates çorbası, ezogelin çorbası, şehriyeli tavuk çorbası, ayran çorbası, mantar çorbası, beyran çorbası, düğün çorbası, arabaşı çorbası, şehriye çorbası, balık çorbası, sebze çorbası ve karalahana çorbası olarak belirlendi. Çorbacıya gidilen zaman diliminde ise katılımcıların yüzde 29,6'sı geceyi tercih ederken, yüzde 28,7'si akşam, yüzde 26,3'ü sabah, ve yüzde 15,4'ü öğlen çorbacıya gitmeyi tercih ettiklerini belirtti. Araştırmada katılımcılara çorbacıda içilmesi gereken çorba çeşitleri sorulduğunda ise katılımcılar yüzde 47 ile kelle paçayı, yüzde 21,6 ile işkembe çorbasını, yüzde 13,1 ile beyran çorbasını ve yüzde 9,3 ile mercimek çorbasını öne çıkardılar. Çorbacıda içilir denilen diğer çorbalar arasında ise ezogelin çorbası, balık çorbası, tarhana çorbası, domates çorbası, şehriyeli tavuk çorbası, karalahana çorbası, mantar çorbası, sebze çorbası, yayla çorbası ve ayran çorbası yer aldı. Araştırmanın sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 54,9'u çorbayı bir şifa kaynağı olarak görmekte, yüzde 31,6'sı çorbayı içini ısıtan bir lezzet olarak tanımlamakta ve yüzde 13,5'i ise çorbanın kalabalık sofraları çağrıştırdığını ifade etmektedir. Çorba tüketim alışkanlıklarına dair ilginç detayların ortaya çıktığı araştırma, Türk halkının çorba tercihleri ve çorbacı alışkanlıklarını detaylı bir şekilde ele almıştır. Araştırma metodolojisi olarak, Türkiye genelinde bin 100 kişinin katıldığı ve 15-23 Ocak 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilen araştırmanın CAWI tekniği ile "Areda Survey’in Profil Bazlı Dijital Paneli" kullanılarak yapıldığı belirtilmiştir.