'Çöp kültürü oluşmadan temiz bir çevreye ulaşmamız mümkün değil'
DOKUFORM Başkanı Utku Sağılır, ilkhaber-gazetesi.com'a yaptığı açıklamada, ülkemizde yaşanan çevre kirliliği konusunda önemli uyarılarda bulundu.
Sağılır, “Çöpü çöpe atma kültürü, atıkların ayrıştırılması bilinci ülkemizde küçük yaştan itibaren edinilmeli. Bunun için hükümet ve yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, ülkenin bütün dinamikleri seferberlik derecesinde harekete geçmeli” dedi.
Sağılır, ülkemizde nehirlerin, göllerin, denizlerin ve diğer doğal alanların çöplerle dolduğunu vurgulayarak, “Çekirdek kabuğundan sigara izmaritine, pet şişeden çeşitli ambalajlara kadar çok geniş bir yelpazede çöpler gelişigüzel atılıyor. Çöpün çöpe atılması gibi basit bir kuralı uygulamadığımız için ülkemizin dört bir yanı atıklarla dolup taşıyor. Bunun sonucunda doğa büyük zarar görüyor” şeklinde konuştu.
DOKUFORM’un, doğanın ve çevrenin korunması amacıyla toplumsal farkındalık oluşturmak, mesaj vermek ve bilinç geliştirmek için kararlı bir şekilde çalıştığını belirten Sağılır, şöyle devam etti:
“Seine Nehri’ndeki kirlilik örneğinde olduğu gibi, çevre kirliliği sadece ülkemizi değil tüm dünyayı etkiliyor. Seyhan Nehri, Eski Baraj Gölü, Yeni Baraj Gölü ve sulama kanalları gibi; bırakın şehirlerin, birçok ülkenin bile sahip olamadığı doğal zenginlikler bulunan Adana’da da insanlarımızın bir kısmının, günlük çöpünü, ambalajını, izmaritini, yediğinin içtiğinin poşetini, bu güzelliklerin kalbinden uzak tutması gerek. Adana’da nehirler, göller, sulama kanalları berrak berrak, mavi mavi akıyor, parlıyor. Bu hazineleri korumak ve çocuklarımıza temiz şekilde aktarmak için herkes elini taşın altına koymalı. Çöp toplama çabaları yeterli değil. Asıl önemli olan, insanların bu konuda bilinçlenmesidir.”
16 Eylül Uluslararası Ozon Tabakasının Korunması Günü'nün önemine de değinen Sağılır, şunları kaydetti:
Ozon tabakasının delinmesi, ozon moleküllerinin büyük ölçüde ve hızla azalmasıyla meydana gelmektedir. Ozon tabakasının delinmesine bazı kimyasal maddeler neden olmaktadır. Bunlardan başlıcaları özellikle hidrojen, azot, klor ve brom içeren kloroflorokarbonlar (CFC), hidrokloroflorokarbonlar (HCFC), halonlar, metiklorform, metilbromürasit olarak sayılabilir.
Bu maddeler, atmosferde ozon moleküllerini parçalayarak ozon tabakasının incelmesine neden olur. Ayrıca, azot oksitler, büyük volkanik patlamalar ve iklim değişikliği de ozon tabakasını etkileyebilir. Bu nedenle, ozon tabakasının korunması için bu zararlı kimyasalların kullanımının azaltılması ve çevresel düzenlemelere uyulması da kritik öneme sahiptir.
Çevreye ve doğaya zarar veren, ülkemizin suyunu, atmosferini ve toprağını kirleten her türlü yaklaşımlardan uzak durmalı, yaşadığımız dünyayı cansiperane korumalıyız. Çocuklarımıza temiz bir ülke bırakma sorumluluğumuzun olduğunu unutmamalıyız. Vatanını, yurdunu seven çöpünü çöpe atar, atığını arıtır ve doğayı korur."
