TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Çalıştay

İLKHABER-Gazetesi - Çalıştay haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çalıştay haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı: Yeni anayasa yapmak bir gereklilik ve milletin hakkıdır Haber

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı: Yeni anayasa yapmak bir gereklilik ve milletin hakkıdır

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı,A'dan Z'ye yeni bir anayasanın Türkiye'de siyaset kurumunun hep gündeminde olduğunu, özellikle de partisinin kurulduğu günden bu yana yeni bir anayasa yapma arzusunu her platformda dile getirdiğini ifade etti. Yazıcı, "Bu sırf bir arzu değil, bu bir gerekliliktir. Çünkü anayasa yapmak milletin hakkıdır." dedi. Milletin bugüne kadar anayasa yapma hakkını kullanamadığını söyleyen Yazıcı, Cumhuriyet dönemi ve öncesinde yapılan anayasaların olağanüstü koşullarda, 1961 ve 1982 anayasalarının ise darbecilerce hazırlandığını anlattı. "Doğru olan birlikte yapmaktır" Yeni bir anayasanın gerekliliğine işaret eden Yazıcı, şöyle devam etti: "Anayasa bir ülkenin demokratik görünüşünün veyahut güvencesinin fanusu durumundadır. Böylesi önemli bir metne Türkiye'de ihtiyaç var. Değişikliklerle birlikte anayasada yapılan düzenlemeler arasında uyumsuzluk, kopukluklar var bölümler arasında. Keza yaptığımız değişikliğin de bir uygulama süreci var. Bu uygulamada gözlemlediğimiz eksiklikler de var. Bütün bunları tartışmak, müzakere etmek suretiyle A'dan Z'ye yeni bir anayasa yapma arzumuzu siyasi partilerle, kamuoyuyla paylaşıyoruz." Yazıcı, bu hazırlıkların sadece bugüne münhasır olmadığını, Kovid sürecinin başından itibaren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı doğrultusunda Prof. Dr. Yavuz Atar başkanlığındaki bilimsel kurulun bir taslak hazırladığını anlatarak, "Çalışma hazır, bir tarafta duruyor. Anayasayı hep birlikte yapacağız. Doğru olan da birlikte yapmaktır, yani ülkenin anayasasını büyük küçük demeden hep birlikte katkı vermek suretiyle gerçekleştirmektir." diye konuştu. "Bir anayasa yapımının yol haritası nasıl olmalı?" Hayati Yazıcı, yeni yasama döneminin başlamasının ardından yeni anayasayla ilgili çalıştay düzenleyeceklerini belirterek, "Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığımız, Meclis açıldığında ekim ayından itibaren çalıştay yaparak 'Bir anayasa yapımının yol haritası nasıl olmalı? Yöntemi ne olmalı? AK Parti'nin bundaki rolü nedir?' Bu konuları müzakere edeceğiz." dedi. Yazıcı, katılımcıların hukuk, kamu yönetimi, siyaset bilimi ve sosyoloji alanındaki uzmanlardan ve akademisyenlerden oluşacağını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Uzmanların bir masa etrafında müzakeresiyle olacak. Bilimsel bir toplantı gerçekleştireceğiz. Onların görüşü ve önerilerini alacağız. Bir anayasa yapımının yol haritası nasıl olmalı? Yöntemi ne olmalı? AK Parti'nin bundaki rolü nedir? Nihayet tasarlanan anayasanın mimarisi ve bu mimariye uygun şekillenmesine varıncaya kadar bu konuları müzakere edeceğiz. Sonra bunları rapora dönüştürüp, partimizin yetkili organlarına sunacağız. Diğer siyasi partilerle de iletişim sağlanacak. Onlarla da paylaşmak suretiyle bir konsensus oluşursa bu sürecin ilerlemesini ve Türkiye'nin bunu başarmasını arzu etmekteyiz. İnşallah bunu gerçekleştireceğiz." "Bir araya gelinirse bir ortak komisyon kurulur" Yazıcı, anayasa yapımına ilişkin yöntemlerin müzakere sürecinden sonra belirleneceğini yineleyerek, "Bir araya gelinirse bir ortak komisyon kurulur. 2011'de yapılan çalışmaya benzer veya onun daha da realize edilmiş şekline dönüştürülmek suretiyle bir anayasa çalışmasını inşallah gerçekleştiririz." dedi. Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek döneminde çalışan komisyonun uzlaştığı maddelere değinen Yazıcı, "O günün şartları farklı. Yani bir mimari üzerinde bir tartışma yapılmaksızın, mevcut maddeleri gözden geçirmek suretiyle sağlanan bir konsensus. Onlar hak ve özgürlüklere ilişkin. Hak ve özgürlükleri ilişkin alanlarda çok fazla tartışma da olmaz. Esas olan anayasanın devlet yönetimi için öngördüğü mimari tasarı ve bu tasarının içinin şekillendirilmesi, doldurulması alanlarıdır. Bunları da çözümleyecek ve bu konuda çalışma yapmak suretiyle somut şekle dönüştürecek bir ortam yakalarız inşallah." ifadelerini kullandı. Yazıcı, ihtiyaç duyulanın kısa zamanda gerçekleştirilemeyebileceğini anlatarak, "Ama bu ihtiyaç gerçekten ülkenin çıkarlarına da hizmet edecek bir niyetse, önünde sonunda bu gerçekleşir. Bugün olmazsa yarın olur. Yeter ki çalışmamızla bu alana katkı sağlamış olalım." diye konuştu. Yeni anayasanın Mecliste kabul edilse dahi mutlaka milletin onayından geçmesi gerektiğini ifade eden Yazıcı, "Baştan sona, birinci maddeden son maddesine kadar bir anayasa yapıyorsanız, bu anayasa yapma hakkını kendinde bulunduran aziz milletin onayından mutlaka geçmesi gerekir. Aksi takdirde eksik olur. Öyle bir anayasa da arzu edilen anayasacılık işlevini görmek konusunda son derece yetersiz kalır." dedi.

Şaşmaz: Belediyelerin yaptığı her hizmet bir halk sağlığı hizmetidir Haber

Şaşmaz: Belediyelerin yaptığı her hizmet bir halk sağlığı hizmetidir

Mersin Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı organizasyonunda 'Sağlık ve Engelli Politikaları Çalıştayı' düzenledi. Vatandaşların hayat kalitesini artırmak, farklı kesimlerin sesi olmak, ihtiyaçlarına kulak verebilmek ve daha erişilebilir hizmetler sunmak hedefiyle gerçekleştirilen çalıştayda; Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, Mersin Tabip Odası, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Mersin Barosu, Mersin Üniversitesi, oda, dernek ve federasyondan temsilciler yer aldı. Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı’nın hizmetlerini anlatan videonun izletilmesiyle başlayan çalıştay, 2 oturumda gerçekleştirildi. 2025-2029 yıllarını kapsayacak stratejik plan çalışmalarının temeli oluşturuldu İlk oturumda oluşturulan yuvarlak masa etrafında katılımcılar; ‘Yerel Yönetimlerde İş Sağlığı ve Güvenliği’ , ‘Yerel Yönetimlerde Halk Sağlığı’, ‘Yerel Yönetimlerde Engelli Politikaları’, ‘Yerel Yönetimlerde Sağlık Hizmetleri’ ile ‘Yerel Yönetimlerde Engelli Hizmetleri’ konu başlıklarını tartıştı. Sağlıklı yaşam ve koruyucu sağlık hizmetleri, erişilebilirlik, sosyal yardımlar, psiko-sosyal ve rehabilitasyon merkezlerinin yanı sıra farkındalıkların daha çok artırılması için ulaşım, istihdam, eğitim gibi alanlarda yapılması gerekenler konuşuldu. Büyükşehir Belediyesinin 2025-2029 yıllarını kapsayacak stratejik plan çalışmalarının da temelini oluşturacak çalıştayın ikinci oturumunda ise katılımcılar konu başlıkları hakkında yaptığı değerlendirmelerle ilgili sunum yaptı. "Çalıştayda, toplumun farklı kesimlerinin görüşlerini aldık" Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Dr. Hülya Atila, çalıştayı 2025-2029 yıllarını kapsayacak stratejik plan çalışmalarının temellerini oluşturmak için düzenlediklerini ifade etti. Çalıştayı, kentte yaşayan toplumun tüm kesimlerinin görüşlerini almak, şeffaf, ulaşılabilir ve kaliteli belediyecilik hizmetleri sunmak amacıyla gerçekleştirdiklerini anlatan Atila, "Bu yüzden kamu kurumlarını, sivil toplum kuruluşlarını, üniversitelerimizi, akademisyenlerimizi, muhtarlarımızı, odalarımızı ve değerli Mersin halkını temsil etmek üzere katılımcılarımızı çağırdık" dedi. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalında Prof. Dr. Caferi Tayyar Şaşmaz da çalıştayı olumlu karşıladığını belirterek, Büyükşehir Belediyesinin hizmet politikalarını bu çerçevede oluşturmasının oldukça kıymetli olduğunu dile getirdi. Masalarında Büyükşehir Belediyesi’nin halk sağlığıyla ilgili çalışmalarını değerlendirdiklerini aktaran Şaşmaz, "Belediyelerin yaptığı her hizmet bir halk sağlığı hizmetidir. İnsanların rahatlıkla egzersiz yapabileceği, yürüyebileceği alanların oluşturulması, kent içinde sağlıklı, hijyenik su içme noktalarının şebeke suyu içme noktalarının oluşturulması, umumi tuvaletlerin oluşturulması, kanalizasyon hizmeti, sağlıklı yaşam merkezlerinin ilçelerde yaygınlaştırılması; hepsi bir halk sağlığı hizmetidir" diye konuştu. Şaşmaz, toplum ihtiyaçlarının belirlenmesi ve yeni ihtiyaçların tespit edilmesi için çalıştayların önem taşıdığını vurguladı. Silifke Özel Çocuklar Etkileşim Derneği Başkanı ve Türkiye Otizm Federasyonu Başkan Yardımcısı Fulya Aslan ile Mersin Engelli Sanatçılar Derneği Başkanı Erol Altıntaş da çalıştayı oldukça başarılı bulduklarını kaydettiler.

Adana'da deprem çalıştayı düzenlendi: Haber

Adana'da deprem çalıştayı düzenlendi: "Bu Binalar Neden Yıkılıyor?"

6 Şubat depremlerinin birinci yıldönümünde Adana Büyükşehir Belediyesi’nce “Bu Binalar Neden Yıkılıyor?” temalı Deprem Çalıştay’ı düzenlendi. Türkiye’yi derin acıya boğan 6 Şubat 2023 depremlerinin birinci yıldönümünde Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından uzman ve akademisyenlerin katılımı ile gün boyu süren Deprem Çalıştay’ı gerçekleştirildi. Hilton Oteli’nde gerçekleşen çalıştaya Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Cumhuriyet Halk Partisi Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin ve Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ilgili oda başkanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, akademisyenler, siyasiler ve Adanalılar katıldı. Cumhuriyet Halk Partisi Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, fay yasası ve afet yasasının çıkarılması, Afet Bakanlığı’nın kurulması yönünde verdikleri mücadeleyi anlattı. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, 6 Şubat 2023 günü saat 04:47’de yıkılan bir binanın başında olduğunu ve o anı asla unutmayacağını dile getirdi. Küçük bir kızın kendisine, enkaz altındaki babasını kurtarması için haykırdığını ama saniyeler içinde un ufak olan binada bunu başarmanın mümkün olmadığını söyledi. Büyükşehir ekiplerinin deprem günü derhal araçlarla, vinç, kepçe, kamyon ve gerekli ekipmanlarla yıkılan binaların bulunduğu noktalara intikal ettiğini belirten Başkan Zeydan Karalar, ilk dakikalarda panik halinde trafiğe çıkılmasının, enkazlara gidiş süresini uzattığını ve büyük sorun yarattığını anlatarak, trafik yerine toplanma alanlarına çıkılmasının önemine değindi. ADANA’NIN STRATEJİK KONUMU BİR KEZ DAHA ORTAYA ÇIKTI Depremde Adana’nın ne denli stratejik öneme sahip bir kent olduğunun bir kez daha anlaşıldığının altını çizen Başkan Zeydan Karalar, Adana’nın yurtiçi ve yurtdışı için tam kapasiteli bir lojistik üs haline geldiğini kaydetti. Başkan Zeydan Karalar, “Depremde Adana’nın olağanüstü bir merkez olduğunu bir kez daha gördük. Yurtdışından yurtiçinden gelen tüm yardımlar, arama kurtarma ekipleri Adana Havalimanı’na geldiler ve onları biz hızlıca depremin yıktığı şehirlere taşıdık. Bizim havalimanımız stratejik öneme sahiptir ve asla kapatılmamalıdır” dedi. HER AŞAMADA DENETLEME ŞART İnşaatların her aşamada denetlenmesi gerektiğini belirten Başkan Zeydan Karalar, yetkisi olan kurum ve kuruluşların birlikte kanunlara uygun ve titiz çalışması halinde sonuç alınabileceğini aktardı. Adana’yı depreme dirençli kent haline getirmekte kararlı olduklarını bir kez daha vurgulayan Başkan Zeydan Karalar, “Mikro Bölgeleme Projesi” ile depreme dayanıklı kent inşasında önemli bir mesafe kat edileceğini aktardı. BİLİM VE FEN MÜRŞİT ALINMALI Bilim ve fenden uzaklaşmanın felaket getireceğine de dikkat çeken Başkan Zeydan Karalar, “Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün; “Bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse, bilimi seçin” sözünü hatırlatarak, liyakatin, yurttaşlık bilincinin ve ülkeye gönülden bağlılığın önemine vurgu yaptı. Başkan Zeydan Karalar ayrıca, depremle birlikte sivil toplum kuruluşlarının ve meslek odalarının öneminin bir kez daha anlaşıldığını ifade etti. Seyhan Belediye başkanlığı döneminde, projesine uygun yapılmayan çok sayıda binaya ruhsat vermediklerini anlatan Başkan Zeydan Karalar, Büyükşehir’de de kanunların verdiği yetkiler çerçevesinde titiz davrandıklarını bildirdi. DEPREMİN BİNALARA ETKİSİ İki oturum şeklinde gerçekleşen çalıştayın birinci oturumunda; Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Barış Binici, TED Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güney Özcebe, T-Rupt Teknoloji A.Ş Başmodelleyici Prof. Dr. Sinan Akkar, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Yapı ve Deprem Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper İlki ve İMO Geoteknik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Laman tarafından “Risk: Depremin Binalara Olan Etkisi” anlatıldı. JEOLOJİK VE ÇEVRESEL OLARAK İNCELEME Çalıştayın ikinci oturumda, Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Pampal, Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ülvi Can Ünlügenç, Hacettepe Üniversitesi Çevre Mühendisi ASKİ Genel Müdür Yardımcısı Dr. Baran Bozoğlu ve ABD İllinois Üniversitesi İnşaat ve Çevre Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Tuğçe Başer; “Tehlike: Jeolojik ve Çevresel Olarak İnceleme” konuları ele alındı.

Antalya'da Özel Güvenlik Eğitimleri Geliştirme ve Alan/Branş Eğitimleri Çalıştayı düzenlendi Haber

Antalya'da Özel Güvenlik Eğitimleri Geliştirme ve Alan/Branş Eğitimleri Çalıştayı düzenlendi

ANTALYA (AA) - İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, "Toplumu rahatsız eden mafyavari yapılanmaların nasıl bir mücadeleyle karşılaştığını hepimiz görüyoruz. Ülkede yerelde, genelde, küçük ya da büyük, devletin dışında hiçbir otoritenin olmamasını sağlamak için büyük mesai harcıyoruz." dedi.Turan, Serik ilçesindeki bir otelde Özel Güvenlik Denetleme Başkanlığınca düzenlenen Özel Güvenlik Eğitimleri Geliştirme ve Alan/Branş Eğitimleri Çalıştayı'nda, bakanlığın 600 bin çalışanı ile büyük bir aile olduğunu söyledi.Türkiye'nin terör başta olmak üzere ne kadar konusu varsa aşmak için büyük mesai harcadıklarını belirten Turan, son 5 ayda yapılan operasyonlarla önemli mesafeler aldıklarını ifade etti.Son terörist yok oluncaya kadar mücadeleye devam edeceklerini kaydeden Turan, "Toplumu rahatsız eden mafyavari yapılanmaların nasıl bir mücadeleyle karşılaştığını hepimiz görüyoruz. Ülkede yerelde, genelde, küçük ya da büyük, devletin dışında hiçbir otoritenin olmamasını sağlamak için büyük mesai harcıyoruz. 'Hiç kimse yasal olmayan bir ilişkide bulunamaz. Hiç kimse suçta kibirlenemez.' diyoruz." diye konuştu.Turan, mafyavari yapıların, suçta kibirlenenlerin, "Devletten başka ben de varım." diyenlerin Türkiye'de asla yeri olmayacağının altını çizdi.Aynı şekilde yasa dışı göçle de mücadele ettiklerine işaret eden Turan, "Ülkemiz göç güzergahında. Ülkemize yasal gelenler baş göz üstüne. Yasal olmayan girişlerle buraya gelenlere, kalanlara göz yummayacağız. 5 ayda 110 binden fazla yasal olmayan göçmen yakalandı. Bir o kadar da bizim yakalamamıza gerek kalmaksızın kendi imkanlarıyla ülkemizden ayrılanlar oldu." ifadelerini kullandı.Gençleri uyuşturucudan kurtarmak için de çaba gösterdiklerini vurgulayan Turan, her alanda Türkiye'nin huzuru için çalışmaya gayret gösterdiklerini kaydetti.Suçla mücadelede klasik yöntemlerin geride kaldığını aktaran Turan, "Artık suç işlenmeden suçu yok etmek talep ediliyor. Suç işlenmeden suçluyu durdurabilmek en kıymetlisi. Özel güvenlik de bu yüzden kıymetli. Suç işlenmeden suçun engellenmesini sağlayan bir mekanizma. Özel güvenlik çalışanımız 356 bini buldu. Bu potansiyeli iyi değerlendirmek zorundayız. Emniyetin, jandarma teşkilatın kültürünü bilgisini aktarmak istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.Antalya Valisi Hulusi Şahin'in de katıldığı çalıştay, 12 Kasım'da sona erecek.

Şeker-İş, Konya'da Haber

Şeker-İş, Konya'da "Değişen Dünya Dönüşen Çalışan" çalıştayı düzenleyecek

Şeker-İş Sendikasının düzenlediği medya buluşmalarının 7'ncisi, sendikanın Antalya'nın Manavgat ilçesindeki otelinde yapıldı. Gök, burada yaptığı konuşmada, kamuoyunu doğru şekilde bilgilendirmeye çalışan medya mensuplarının zor ve meşakkatli bir mesleği icra ettiklerini belirtti. 24 Kasım'da Konya'da "Değişen Dünya Dönüşen Çalışan" konulu çalıştay düzenleyeceklerini dile getiren Gök, şunları kaydetti: "Türkiye'de son yıllarda özellikle de işçilerin insanca yaşamanın öncü niteliğindeki sendikalılık kavramı, birtakım zorlamalarla adeta sendikasızlaştırma vebasına yakalanmış durumdadır. Bu sebeple bizler de özellikle çalışma hayatında sektörümüzü ileriki yıllarda olumsuz etkilemesi muhtemel birtakım sorunları çözmek ve yeni çıkış yolları bulmak üzere konunun uzmanlarıyla bir çalıştay yapma gereği duymuş bulunuyoruz. Konya'da yapılacak çalıştayımıza yerel ve bölgesel aktörleri, özellikle valilik, belediyelere bağlı idareler, gıda sanayi çalışanları, üreticiler, kalkınma ajansları, üniversiteler, basın cemiyetleri ve tüm meslek odalarını davet ediyoruz." İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının her gün artarak soykırıma dönüştüğünü belirten Gök, derhal İsrail'in yaptığı katliamların durdurulması gerektiğini ifade etti. Gök, vefatının 85'inci yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü saygı ve minnetle andıklarını kaydetti.

Mersin'de olası afetlere karşı yol haritası belirleniyor Haber

Mersin'de olası afetlere karşı yol haritası belirleniyor

(Haber Merkezi) - Mersin Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından ‘Afetlere Karşı Yol Haritamızı Birlikte Belirlemeye Devam Ediyoruz’ sloganıyla ‘Mersin Afet Yönetimi Çalıştayı’ düzenlendi. Mersin Büyükşehir belediye Başkanı Vahap Seçer de gerçekleştirilen çalıştayda; akademisyenler, TMMOB'a bağlı odalar, STK'lar, dernekler, kurum ve kuruluş temsilcileri ile bir araya geldi. Mersin Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkan Vekili Dr. Kemal Zorlu, çalıştayda gerçekleştirdiği sunumunda; ‘Mersin Afet Eylem Planı Yol Haritası’ başlığı kapsamında, literatür ve yöntem, önceki çalışmalar, modeller, jeolojik veriler, yapı stoku ve nüfus verileri gibi ilk tespitler, detaylı jeolojik ve jeoteknik etüdler, detaylı yapı analizleri, temel kabuller, öngörüler, senaryolar, stratejiler, eylem planı gibi konularda bilgiler verdi. Zorlu, ‘Afet Sakınım Planlaması’ hakkında da; afet riskli alanlar ve bölgeler analizi, envanteri, veri tabanı ve haritalarının güncellenmesi ve yeniden düzenlenmesi, tüm risk kategorileri için makro ve mikro bölge çalışmasının tamamlanması, afet riski olmayan riski düşük alanlara yönelik kentsel gelişme stratejileri oluşturulması, kırsal alanlarda düzensiz gelişmenin denetlenmesi ve planlı gelişimin sağlanması gibi konular hakkında detaylı bilgiler verdi. ‘Yer Bilimleri’ hakkında da konuşan Zorlu; depremin ikincil etkileri olan sıvılaşma, tsunami gibi olaylar için karadan ve denizden çalışmaların yapılması, kütle hareketleri ile ilgili haritaların güncellenmesi ve detaylı çalışmaların yapılması ile bütünleşik bir veri tabanı sisteminin oluşturulması gerektiğini söyledi. ‘Yapı Tasarım, Üretim ve Denetimi’ konusunda da Zorlu, inşaatta yapı denetim işlemlerinin düzenlenmesi, zemin sıvılaşması olan yerlerde yapı izinlerine dair sorunlar, müteahhitlerin sertifikalandırılması ve cezai sorumluluklarının artırılması ile imar düzenlemeleri ile ilgili sorunlar hakkında bilgi verdi. Zorlu, ‘Deprem Sonrası İkincil Afetler’ konusunda ise; kimyasallardan kaynaklı yangın, patlama ve kimyasal madde sızıntısı, toprağın, suyun ve havanın kirlenerek çevresel zarar oluşturması, tsunami, heyelan, kaya düşmesi, çığ gibi ikincil afetler, sağlık sisteminin çökmesi sonucu müdahale edilememesi, enerji ve altyapı hatlarının zarar görmesi konularına değindi. Zorlu son olarak ise ‘Afet Müdahale ve Lojistiği’ konu başlığı kapsamında da; afet müdahale planlarının yeniden yapılandırılması ve arama kurtarma alt yapısının güçlendirilmesi, sağlık hizmetleri müdahale planlarının yeniden yapılandırılması, barınma, temizlik, beslenme ve su tedariki konularında özel planlama yapılması, afet sonrası salgın hastalıklar konusunda hazırlıkların yapılması, denizyolu, demiryolu, karayolu ve havayolu ulaşım detay planlarının yapılması gibi konulara dikkat çekti. Çalıştay’ın Yuvarlak Masa Çalışmaları bölümünde ise; Yer Bilimleri, Afet Sakınım Planlaması, Yapı Tasarım, Üretim ve Denetimi, Deprem Sonrası İkincil Afetler, Afet Müdahale ve Lojistiği, Afet Yönetiminde Uluslararası İlişkiler ve Finansman Kaynakları ile Afetlerde Sosyal Dayanışma ve Destekler başlıklı konular görüşüldü. “Bütün afetleri içine alacak şekilde bir yol haritası hazırlamayı düşünüyoruz” Mersin Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nde Öğretim Üyesi Profesör Dr. Kıvaç Zorlu Aras, Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi’nin kurulması noktasında fikir alışverişi yapıldığını söyledi. Deprem ana başlık olmak üzere pek çok konu üzerinde çalışmalar yapılacağını kaydeden Aras, “Sadece deprem değil, deprem sonrası meydana gelen ikincil afetler de var. Tümünü kapsayacak olursanız, orta ölçekten büyük ölçeğe kadar pek çok afet yaşanıyor. Bunların içerisinde heyelanlar, sıvılaşma, biz yaşamadık ama tusunamiler var. Bütün bu başlıklar içerisinde bütün afetleri de içine alacak ve kapsayacak şekilde bir yol haritası hazırlamayı düşünüyoruz. Bu çalıştayın önemi de bu. Bunun yapılması gerekiyor. Kurumlar, STK’lar, akademi camiası yani üniversitelerle birlikte hep beraber bir yol haritası hazırlayacağız” ifadelerini kullandı. “Çalıştay, yaşanabilecek olası üzücü olayları ortadan kaldırmak açısından bir ön tedbir” AKUT Mersin ekibini temsilen çalıştaya katılan Doç Dr. Evren Değirmenci, çalıştayı değerlendirerek, “Kesinlikle çok faydalı bir çalıştay. Kentin bütün dinamiklerinin burada olması, hatta şehir dışından katılımcıların olması açısından çok faydalı bir çalışma” dedi. Mersin’in olası afetlere hazırlanması açısından çalıştayın önemine vurgu yapan Değirmenci, “Öncelikle toplumu en çok etkileyen afetlerden olan deprem açısından düşünecek olursak, deprem dirençli kent meydana getirme noktasında yapılması gereken öncelikli çalışmalardan bir tanesi yapılıyor. Bundan sonrası için bu kentin kentsel olarak dönüşümü noktasında ve planlaması açısından faydalı olacaktır. Sadece deprem açısından değil; sel, heyelan gibi afetler açısından bakıldığında bütün bu afetlerin tamamının ele alınıyor olması ilerleyen süreçte yaşanacak üzücü olayları ortadan kaldırması açısından bir ön girişim. Yapılması gereken ön tedbirlerden bir tanesi” diye konuştu. “Afet Çalıştayı, yol gösterici olması bakımından çok önemli” Gazi Üniversitesi’nde Şehir ve Bölge Planlama derslerini yürüten ve Büyükşehir Belediyesinin planlama çalışmalarına danışmanlık sağlayan Uzman Remzi Sönmez, “Mersin için önemli bir adım oldu. Bu tür toplantılar her şeyden önce kamuoyunu bu konular üzerine düşünmeye ve bilinçlenmeye davet eden toplantılardır. O nedenle çok önemsiyorum” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.