Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Haberleri - Son Dakika Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Haber Güncel Gelişmeler

Mansur Yavaş’tan Bakan Işıkhan’ın SGK borcu iddialarına yanıt

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın, “ABB’nin 8,4 milyar lira SGK borcu var” şeklindeki açıklamasına sosyal medya platformu X üzerinden yanıt verdi. Yavaş, SGK borcunun detaylarını ve yapılan ödeme planını kamuoyuyla paylaştı. GÜNCEL SGK BORCU VE ÖDEME PLANI AÇIKLANDI Mansur Yavaş’ın açıklamasında, güncel SGK borcunun 8 milyar lira olduğunu belirtti ve bu borcun yapılandırma süreci hakkında detaylar verdi. Yavaş, 6183 sayılı kanunun 48/A maddesi kapsamında faizin silinmesi ve taksitlendirme taleplerinin reddedildiğini; ancak 48. maddeye göre yapılan taksitlendirme talebinin kabul gördüğünü ifade etti. “TOPLAM BORCUN ’U PEŞİNAT OLARAK ÖDENDİ” Açıklamada, toplam borcun ’u olan 651 milyon liranın peşinat olarak ödendiği, borcun kalan kısmı için teminat amacıyla taşınmazların SGK’ya bildirildiği belirtildi. Ancak, bu taşınmazlardaki tahdit ve hacizler nedeniyle 1,2 milyar liralık teminatın yalnızca 80 milyonluk kısmının kabul edildiği ifade edildi. 250 MİLYON TL’LİK RIZAEN ÖDEME İÇİN ANLAŞMA SAĞLANDI Mansur Yavaş, son görüşmelerde ise karşılıklı anlaşmaya varılarak tüm şirketler adına 250 milyon TL tutarında rızaen ödeme konusunda mutabakata varıldığını belirtti. Bu anlaşmanın 6183 sayılı kanunun 48. maddesi yerine karşılıklı rızayla gerçekleştirileceği de açıklamada yer aldı.

İslam Memiş: ''Avrupa'da işler hayal ettiğiniz gibi değil, Türkiye onlar için cennet, Geliyorlar!''

Ekonomi uzmanı İslam Memiş, Avrupa'da iş bulma ve çalışma şartlarının beklentilerin altında olduğunu belirterek, Türkiye'nin sunduğu fırsatlarla yabancı işçiler için adeta bir cennet haline geldiğini ifade etti. Memiş, özellikle 50 yaş ve üzeri iş gücünün Türkiye’ye doğru büyük bir göç yaşadığını söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, nitelikli yabancı işçilerin Türkiye'de çalışabilmesi için önemli bir düzenleme yaptı. Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklik ile çalışma izni muafiyeti süresi uzatıldı. Bu değişiklik, ekonomik ve sosyal alanlarda Türkiye’ye önemli katkılar sağlayabilecek yabancıları kapsıyor. 16 Ekim 2024 tarihi itibarıyla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından "Uluslararası İşgücü Kanun Uygulama Yönetmeliği"nde yapılan değişiklik, nitelikli yabancı işçilerin Türkiye'de çalışma izni muafiyeti süresini altı aydan üç yıla çıkarıyor. Bu düzenleme, Türkiye’ye ekonomik, sosyo-kültürel ve teknolojik alanlarda katkı sağlayabilecek yabancıların çalışma izinlerini kolaylaştırıyor. Yönetmeliğe göre, ilgili kamu kurum ve kuruluşları tarafından bildirilen yabancılar için çalışma izni muafiyeti süresi altı aya kadar uzatılabiliyor. 48. maddenin birinci fıkrasının (b) ve (c) bentleri kapsamındaki yabancılar için ise, muafiyetin düzenlendiği tarihten itibaren altı aylık süre geçmedikçe aynı muafiyet kapsamında yeni başvuru yapılamayacak. Ancak, (ı) bendi kapsamında muafiyet verilenler için takvim yılı esas alınacak. Ayrıca, 48. maddenin (ş) bendi kapsamında değerlendirilenler, 49, 50 ve 51. maddelerden istisna tutulacak ve çalışma izni muafiyeti kapsamında değerlendirilecek. Bu kapsamda, yalnızca çalışma izni muafiyeti bilgi formu düzenlenecek. İslam Memiş: ''Nitelikli yabancı işçiler Türkiye'de sıkça görülecek'' Altın ve para uzmanı İslam Memiş, bu değişiklikle ilgili yaptığı açıklamada, Avrupa'dan büyük bir istihdam göçü yaşanacağına ve 50 yaş ve üzeri iş gücünün Türkiye’ye geleceğine dikkat çekti. Memiş,''Değişime inanmayanlar, artık yeni göreceğiniz tablo şu:.Artık istihdam 50 yaş ve üzeri olacak. Özellikle Avrupa'dan büyük bir istihdam göçü yaşanacak. Avrupa'da işler hayal ettiğiniz gibi değil. Türkiye onlar için cennet. Artık 0 yaş üzeri Avrupalı işçileri sık göreceksiniz. Artık "çalışacak eleman bulamıyoruz" diyenleri göremezsiniz. Artık kapı kapı gezip "işçi lazım mı?" diyenleri göreceksiniz. Artık tek dünya var; Türkiye onlar için cennet. Geliyorlar.'' ifadelerini kullandı.

'Çalışma izni' değerlendirme kriterleri güncellendi

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, çalışma izni başvurularının uluslararası işgücü politikasına göre değerlendirildiği, bu politika uyarınca Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu işgücünün öncelikle yerli işgücünden karşılanması, bunun mümkün olmaması halinde uluslararası işgücünün tamamlayıcı etkisinden faydalanılmasının esas olduğu belirtildi. Bunun, Türkiye'nin kalkınması ve küresel rekabette geri kalmaması için bir gereklilik olduğu vurgulanan açıklamada, eğitim, mesleki deneyim, bilim ve teknolojiye katkı, yatırım, ihracat veya istihdam düzeyi gibi özellikleri itibarıyla nitelikli işgücü ya da yatırımcı olarak değerlendirilen yabancıların ülkeye kazandırılması ve bu kişilerin sağlayacağı katma değerin Türkiye'nin kalkınması açısından önem taşıdığına dikkat çekildi. Açıklamada, bu kapsamda, uluslararası iş gücü hareketlerinin yönetiminin, belirli alanlarda kolaylaştırıcı, belirli alanlarda ise koruyucu tedbirler alınması yoluyla ideal bir dengede yürütülmesinin ülke menfaatlerinin bir gereği olduğu dile getirildi. Güncellenen kriterler bugünden itibaren yürürlüğe girdi Küresel, bölgesel ve ulusal çapta yaşanan muhtelif gelişmeler doğrultusunda Türkiye'nin küresel arenadaki konumunun yanı sıra iş gücü piyasasının dinamikleri ve ihtiyaçlarının da zaman içerisinde değiştiğine işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Bu kapsamda başta 12. Kalkınma Planı olmak üzere üst politika belgelerinde çizilen çerçeve, sektör/meslek/iş temelinde yapılan analizler, sektör temsilcilerinin talepleri, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşleri, idari kayıt ve veriler ile benzeri hususlar dikkate alınarak ihtiyaçlar doğrultusunda; nitelikli yatırımcı ve iş gücünün ülkemize çekilmesi, yerli iş gücü arzının sınırlı kalması sebebiyle ihtiyacın karşılanamadığı alanlarda yabancı iş gücünden tamamlayıcı mahiyette faydalanılması, yerli iş gücüyle ihtiyacı karşılanabilen sektör/meslek/işler bakımından da koruyucu tedbirler alınması ve kayıtlı istihdamın artırılması amaçlarıyla çalışma izni değerlendirme kriterleri güncellenmiştir. Uluslararası İşgücü Kanunu Uygulama Yönetmeliği'nin 22'nci maddesi gereğince güncellenen 'Çalışma İzni Değerlendirme Kriterleri' 1 Ekim tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiştir. Yapılan yeni düzenleme kapsamında; genel değerlendirme kriterleri olarak da bilinen 'istihdam', 'ücret' ve 'mali yeterlilik' kriterleri güncellenmiş, muhtelif sektör/meslek/işler için gerekli koşullar ve kriterler düzenlenmiş ve genel değerlendirme kriterlerinden istisna tutulacaklar belirlenmiştir."

Yabancı iş gücü için çalışma izni kriterleri güncellendi

Türkiye'ye nitelikli yatırımcı ve iş gücünün çekilmesi, yerli iş gücü arzının sınırlı kalması sebebiyle ihtiyacın karşılanamadığı alanlarda yabancı iş gücünden faydalanılması amacıyla çalışma izni değerlendirme kriterlerinin güncellendiği bildirildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, çalışma izni başvurularının uluslararası işgücü politikasına göre değerlendirildiği, bu politika uyarınca Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu işgücünün öncelikle yerli işgücünden karşılanması, bunun mümkün olmaması halinde uluslararası işgücünün tamamlayıcı etkisinden faydalanılmasının esas olduğu belirtildi. Bunun, Türkiye'nin kalkınması ve küresel rekabette geri kalmaması için bir gereklilik olduğu vurgulanan açıklamada, eğitim, mesleki deneyim, bilim ve teknolojiye katkı, yatırım, ihracat veya istihdam düzeyi gibi özellikleri itibarıyla nitelikli işgücü ya da yatırımcı olarak değerlendirilen yabancıların ülkeye kazandırılması ve bu kişilerin sağlayacağı katma değerin Türkiye'nin kalkınması açısından önem taşıdığına dikkat çekildi. Açıklamada, bu kapsamda, uluslararası iş gücü hareketlerinin yönetiminin, belirli alanlarda kolaylaştırıcı, belirli alanlarda ise koruyucu tedbirler alınması yoluyla ideal bir dengede yürütülmesinin ülke menfaatlerinin bir gereği olduğu dile getirildi. Güncellenen kriterlerin içeriği Küresel, bölgesel ve ulusal çapta yaşanan muhtelif gelişmeler doğrultusunda Türkiye'nin küresel arenadaki konumunun yanı sıra iş gücü piyasasının dinamikleri ve ihtiyaçlarının da zaman içerisinde değiştiğine işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Bu kapsamda başta 12. Kalkınma Planı olmak üzere üst politika belgelerinde çizilen çerçeve, sektör/meslek/iş temelinde yapılan analizler, sektör temsilcilerinin talepleri, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşleri, idari kayıt ve veriler ile benzeri hususlar dikkate alınarak ihtiyaçlar doğrultusunda; nitelikli yatırımcı ve iş gücünün ülkemize çekilmesi, yerli iş gücü arzının sınırlı kalması sebebiyle ihtiyacın karşılanamadığı alanlarda yabancı iş gücünden tamamlayıcı mahiyette faydalanılması, yerli iş gücüyle ihtiyacı karşılanabilen sektör/meslek/işler bakımından da koruyucu tedbirler alınması ve kayıtlı istihdamın artırılması amaçlarıyla çalışma izni değerlendirme kriterleri güncellenmiştir. Uluslararası İşgücü Kanunu Uygulama Yönetmeliği'nin 22'nci maddesi gereğince güncellenen 'Çalışma İzni Değerlendirme Kriterleri' 1 Ekim tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiştir. Yapılan yeni düzenleme kapsamında; genel değerlendirme kriterleri olarak da bilinen 'istihdam', 'ücret' ve 'mali yeterlilik' kriterleri güncellenmiş, muhtelif sektör/meslek/işler için gerekli koşullar ve kriterler düzenlenmiş ve genel değerlendirme kriterlerinden istisna tutulacaklar belirlenmiştir."

SGK'ya 70 sözleşmeli bilişim personeli alınacak

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) bünyesinde istihdam edilmek üzere 70 sözleşmeli bilişim personeli alınacağını bildirdi.Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, SGK Hizmet Sunumu Genel Müdürlüğü'nde istihdam edilmek üzere 70 sözleşmeli bilişim personeli alınacak. Adaylar, başvurularını 2-16 Eylül tarihleri arasında Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Kariyer Kapısı üzerinden yapabilecek. Alımla ilgili detaylı bilgiye, SGK'nin internet sitesindeki duyurular bölümünden ulaşılabiliyor.

Sendikal faaliyet nedeniyle işçi çıkaran Polonez Fabrikasına 2 milyon lira ceza

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İstanbul'da faaliyet gösteren Polonez fabrikasında sendikal örgütlenme çalışmalarına katıldıkları gerekçesiyle 145 işçiyi işten çıkaran işveren hakkında 2 milyon 9 bin 560 lira ceza kesildiğini bildirdi. Ceza ve idari para cezası Bakanlıktan yapılan açıklamada, Bakanlığa bağlı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının, İstanbul Çatalca'da faaliyet gösteren firmada, bir sendikanın örgütlenme çalışmalarında yer almaları nedeniyle işten çıkarılan 13 işçi ile bu işçilerin işten çıkarılmasına karşı oldukları için eylem yapan 132 işçinin işten çıkarılmasına ilişkin teftiş raporunu hazırladığı belirtildi. Bakanlık’tan açıklama "Yapılan tespitler sonucu, firmanın iş yerinde sendikal baskı nedeniyle iş akdini sona erdirdiği tespit edilen 141 işçi için 8 bin 590 liradan toplam 1 milyon 211 bin 190 lira idari para cezası uygulanması istenmiştir. İşverenin, Türkiye İş Kurumuna bildirmeden 145 işçi için toplu çıkış vermesi nedeniyle de 5 bin 506 liradan toplam 798 bin 370 lira idari para cezası vermesi istenmiştir. Ayrıca, sendika üyesi işçileri işten çıkarmak suretiyle, iş yerinde hukuka aykırı olarak sendikal faaliyetleri engelleyen işveren hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur. Emeğin, sendikal örgütlenmenin, çalışanların hak ve özgürlüklerinin korunması için bakanlık olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye devam ediyoruz."

Bakan Işıkhan: Sağlık uygulama tebliği ile 1 milyar 975 milyon TL'lik iyileştirme sağlanacak

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Sağlık Uygulama Tebliği ile Genel Sağlık Sigortalı vatandaşlar için önemli iyileştirmelerin hayata geçirileceğini duyurdu. Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlanan Tebliğe göre, sağlık alanında yapılacak düzenlemelerle 1 milyar 975 milyon Türk liralık bir iyileştirme sağlanacak. TIBBİ MALZEMELERDE FİYAT ARTIŞI Bakan Işıkhan, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenen 684 adet tıbbi malzemenin fiyatlarının %40 oranında artırıldığını açıkladı. Bu düzenleme ile tıbbi malzeme alımlarındaki maliyetlerin azaltılması ve vatandaşların sağlık hizmetlerinden daha etkili bir şekilde faydalanabilmesi hedefleniyor. ÖZEL TEDAVİ YARDIMLARINDA ARTIŞ Ayrıca, protein metabolizması bozuklukları, çölyak hastalığı, kseroderma pigmentosum (XP) ve albinizm tedavisinde kullanılan güneşten koruyucu kremler için ödenen aylık nakdi tutarlarda da %40 oranında bir artış sağlandığı belirtiliyor. Bu artışlar, tedavi gören bireylerin sağlık giderlerini daha iyi karşılamalarını amaçlıyor. İYİLEŞTİRME DETAYLARI Yapılan bu düzenlemeler ile sağlık sigortalı vatandaşlar için toplamda 1 milyar 975 milyon TL’lik bir iyileştirme sağlanacak. Bakan Işıkhan, bu adımın sağlık hizmetlerinin kalitesini artırma ve vatandaşların sağlık giderlerini hafifletme amacını taşıdığını ifade etti.

İBB'den borç iddialarına yanıt: Belediyenin borcu yok, şirketlerin borcu var!

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) SGK'ya 3,3 milyar lira borcu olduğunu açıklamasının ardından İBB'den konuya ilişkin bir açıklama geldi. Belediye, Bakan'ın açıklamalarını doğrulamazken, şirketlerinin SGK borçlarına dair farklı bir rakam verdi. İBB'nin yaptığı açıklamada, belediyenin kendisinin herhangi bir vergi veya SGK borcu bulunmadığı vurgulandı. Ancak, İBB şirketlerinin toplam SGK borcunun yaklaşık 2,4 milyar TL olduğu belirtildi. Bu rakam, dolar bazında yaklaşık 72,7 milyon dolara denk geliyor. 2019'DAN BU YANA BORÇTA ARTIŞ Açıklamada, 2019 yılında göreve geldiklerinde devraldıkları SGK borcunun 361 milyon TL (yaklaşık 63,3 milyon dolar) olduğunu ve personel sayısı 20 bin artmasına rağmen gecikmiş borcun sadece 9 milyon dolar arttığı ifade edildi. Bu durum, İBB yönetiminin borçlarla mücadele ettiğine dair bir işaret olarak değerlendiriliyor. İKİ TARAF ARASINDA ÇELİŞKİ Bakan Işıkhan'ın açıklaması ile İBB'nin açıklaması arasında önemli bir fark bulunuyor. Bakan, belediyenin borcunun 3,3 milyar TL olduğunu söylerken, İBB ise bu rakamın şirketlerin toplam borcu olduğunu ve belediyenin kendisinin borcu olmadığını belirtiyor. Bu durum, konuyla ilgili yeni tartışmalara neden olabilir.

Türkiye'de işçilerin yüzde 14,8'i sendika üyesi

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının istatistiklerine göre, Temmuz itibarıyla 16 milyon 973 bin 613 işçiden 2 milyon 512 bin 332'sinin sendikalara üyeliği bulunuyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının "6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu Gereğince İşkollarındaki İşçi Sayıları ve Sendikaların Üye Sayılarına İlişkin 2024 Temmuz Ayı İstatistikleri Hakkında Tebliğ"i, Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, 16 milyon 973 bin 613 işçiden 2 milyon 512 bin 332'sinin sendikalara üyeliği bulunuyor. Ocak ayına kıyasla sendikalı işçisi sayısı, 16 bin 909 (yüzde 0,68) kişi artarken, sendikalaşma oranı yüzde 14,8 oldu. Türk Metal 295 bin 192 işçiyle en fazla üyeye sahip sendika olurken, bunu 275 bin 317 üyeyle Hizmet-İş, 211 bin 657 üyeyle Öz Sağlık-İş, 161 bin 764 üyeyle Genel-İş, 136 bin 998 üyeyle Belediye-İş, 130 bin 487 üyeyle Tez Koop-İş ve 118 bin 557 üyeyle Koop-İş izledi. Tebliğde yer alan 20 iş kolu arasında en fazla işçinin bulunduğu iş kolu, 4 milyon 276 bin 941 kişiyle "ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar" oldu. Bunu 1 milyon 993 bin 451 işçiyle "metal" ve 1 milyon 779 bin 93 işçiyle "inşaat" iş kolu izledi.