TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Başörtüsü

İLKHABER-Gazetesi - Başörtüsü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Başörtüsü haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Dünya Diş Hekimliği Kongresi'nde başörtüsü ayrımcılığı iddiasına soruşturma Haber

Dünya Diş Hekimliği Kongresi'nde başörtüsü ayrımcılığı iddiasına soruşturma

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İstanbul'da düzenlenecek Dünya Diş Hekimliği Kongresi'nde görev almak isteyen diş hekimliği öğrencisi Dilara Çiçek'in başvurusunun başörtülü olduğu gerekçesiyle reddedildiği iddiası üzerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığını açıkladı. "Nefret ve Ayrımcılık" Suçlamasıyla Soruşturma Bakan Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, iddia ile ilgili olarak Türk Ceza Kanunu'nun "Nefret ve ayrımcılık" suçunu düzenleyen 122. maddesi uyarınca soruşturma başlatıldığını belirtti. Tunç, kadınların inanç, eğitim ve çalışma özgürlüğünü kısıtlamanın 28 Şubat zihniyeti olduğunu ifade ederek, bu tür yaklaşımların eski Türkiye’de kaldığını vurguladı. "Ayrımcı Yaklaşım Asla Kabul Edilemez" Bakan Tunç, açıklamasında, "Anayasamıza göre herkes vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir. Kimse dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz. Temel hak ve özgürlüklerin önünü açtığımız ülkemizde din ve vicdan özgürlüğüne sığmayan bu ayrımcı yaklaşım asla kabul edilemez" dedi. Tunç, soruşturmanın titizlikle sürdürüldüğünü de ekledi. Özgür Özel’den Dilara Çiçek’e Destek: “Yaşanan Ayrımcılık Kabul Edilemez” CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yaşanan olaydan büyük üzüntü duyduğunu belirterek, Çiçek’i CHP'nin 101. kuruluş yıldönümü etkinliklerine davet etti. “Bu Tür Ayrımcı Uygulamalara Karşıyım” 12-15 Eylül tarihlerinde İstanbul’da yapılacak kongreye başvurusunun reddedilmesi nedeniyle Dilara Çiçek'e destek veren Özel, “Öğrencilik yıllarımda da bu tür ayrımcı uygulamalara hep karşı çıkıyordum. O günlerin üzerinden 30 yıl geçmiş olmasına rağmen benzer ayrımcılıkların hala yaşanıyor olmasından büyük üzüntü duydum. Bu yaşananların küçük ve kötü bir anı olarak kalmasını ve bir daha tekrarlanmamasını temenni ediyorum.” dedi. CHP Etkinliklerine Davet Yaşanan olayın kabul edilemez olduğunu belirten Özel, Çiçek’i 9 Eylül günü Cumhuriyet Halk Partisi’nin 101’inci kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenecek etkinliklere davet ederek dayanışma mesajı verdi.  

Yusuf Dikeç annesine yönelik çirkin sözlere sert tepki gösterdi: Bu zihniyete teslim olmayacağız Haber

Yusuf Dikeç annesine yönelik çirkin sözlere sert tepki gösterdi: Bu zihniyete teslim olmayacağız

Paris 2024 Olimpiyat Oyunları'nda gösterdiği performansla dünya gündemine oturan milli gururumuz Yusuf Dikeç, sosyal medya hesabından annesiyle birlikte çekilmiş bir fotoğrafı Türkçe'de "En değerlim" anlamına gelen "My Most Precious...." notuyla paylaştı. Fotoğrafta annesinin başörtülü olması bazı kesimlerden tepki aldı. Dikeç'in annesiyle olan bu fotoğrafına gelen hakaret dolu yorumlar, sporcunun sessizliğini bozmasına neden oldu. Bazı sosyal medya medya kullanıcıları, fotoğrafın altına "Maalesef rezil olduk dünyaya. Keşke annenizi paylaşmasaydınız" yorumunu yaparak başörtüsünden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Birçok kullanıcı da 'sil şunu', 'Avrupa'ya küçük düştük' gibi yorumlarda bulundu. Bazı kullanıcılar ise bu çirkin yorumlara tepki gösterdi. Negatif yorum yapan kulancıların çoğunluğunun Türk olması ise dikakt çekti. Yusuf Dikeç: "Annesinden Utanan Ülkesinden de Utanır" Sabah.com.tr'ye konuşan Dikeç, annesine yönelik çirkin ifadeler karşısında sert bir duruş sergileyerek şunları söyledi: "Allah, bu ülkenin gençlerinin kalbinden anne ve vatan sevgisini eksik etmesin. Çünkü annesinden utanan ülkesinden de utanır. Annesini sevmeyen, ülkesini de sevemez." Dikeç, bu sözleriyle eleştirilerin asılsız olduğunu vurguladı. "Zübeyde Hanım'ın Fotoğrafına Baksınlar" Dikeç, Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım'ı hatırlatarak, "Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Anne’nin fotoğrafına baksınlar. O fotoğrafla ne fark görüyorlar? Bu zihniyete teslim olmayacağız. Ülkemiz daha güzel işler başaracak" dedi. Dikeç, Avrupa'ya rezil olduk eleştirilerine karşı da "Biz kendi ayak izlerimizi bırakacağız, bizi takip edecekler" diyerek dikkat çekici bir yanıt verdi. ELON MUSK'IN DİKEÇ'İN ANNESİYLE OLAN FOTOĞRAFINA YORUMU: "HAYAT SAVAŞINDA ANNE HEM KALKAN HEM KILIÇTIR" Yusuf Dikeç'in annesiyle paylaştığı fotoğraf, sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde de yankı buldu. Sosyal medya platformu X'in sahibi  Elon Musk, Dikeç'in paylaşımına dikkat çekici bir yorumda bulundu. Musk, Dikeç'in annesine övgüler yağdırarak, "Hayat savaşında anne hem kalkan hem kılıçtır. Onun varlığı sizi korur, inancıyla güçlendirir, ve cesaretle kendi savaşlarınızı vermenizi öğretir. Olimpiyatlardaki üstün başarınız ve isabetli atışlarınız da bu cesaretin bir yansıması. Böyle bir insanı dünyaya getirdiği için annenize büyük saygı duyuyorum" ifadelerini kullandı.

Tacikistan'da başörtüsü tamamen yasaklandı Haber

Tacikistan'da başörtüsü tamamen yasaklandı

Tacikistan Parlamentosu, başörtüsü takılmasını yasaklayan düzenlemeyi onayladı. Parlamentonun alt kanadı olan Temsilciler Meclisi'nden iki hafta önce geçen düzenleme, önceki gün (19 Haziran) parlamentonun üst kanadı olan Milli Meclis'ten de onay aldı. 20 yıldır Tacikistan'ın cumhurbaşkanlığını yapan İmamali Rahman'ın da yeni yasayı onaylamasıyla, "ülke kültürüne ait olmayan yabancı giysi" olarak tanımlanan başörtüsünün giyilmesi, ithal edilmesi, satılması ve reklamı yasaklandı. Yasayı ihlal eden vatandaşlar 7 bin 920 Tacikistan Somoni'si (yaklaşık 25 bin TL) ceza ödeyecek. Eğer yasayı hükümet yetkilileri ihlal ederse ceza 54 bin Somoni'ye (167 bin lira), dini otoriteler ihlal ederse 57 bin 600 Somoni'ye (178 bin lira) çıkacak. Tacikistan'da başörtüsü uzun süredir gayriresmi bir şekilde yasaktı. Daha önce kamu kurumlarında başörtüsü takmanın yasaklandığı Tacikistan'da, 2007 yılında da kız öğrencilerle ilgili hem başörtüsünün hem de mini etek giymenin yasaklandığı bir düzenleme uygulamaya konmuştu. Bu yasayla birlikte başörtüsü yasağı resmileşmiş oldu. Tcikistan'da erkeklerin sakal uzatması da yasaklanabilir Tacikistan'da, erkeklerin sakal uzatması da gayriresmi olarak yasak. Son on yılda binlerce erkek, polis tarafından zorla tıraş ettirildi. İlerleyen dönemde, erkeklerin sakal uzatması da yasaklanabilir. Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman, 2017 yılında yaptığı bir konuşmada "kadınların kullandığı başörtüsü ve siyah giysilerin Tacik geleneklerine uygun olmadığını ve uzun sakal bırakmanın dinle ilişkisinin bulunmadığını" söylemişti. "Allah'ı kalp ile sevin." diyen Rahman, Müslümanlara "takvalarını dış görüntü ile göstermeyi durdurmalarını" tavsiye etmişti.

Mahsa Amini Kimdir, Ne Zaman, Nasıl Öldü? (Mahsa Amini Olayının Ayrıntıları) Haber

Mahsa Amini Kimdir, Ne Zaman, Nasıl Öldü? (Mahsa Amini Olayının Ayrıntıları)

İran'da geniş çaplı bir protesto dalgasının fitilini ateşleyen Mahsa Amini'nin ölümünün üzerinden üç yıla yakın bir süre geçti. Mahsa Amini'nin polis nezaretinde hayatını kaybetmesi, İran'da ve dünya genelinde başörtüsü zorunluluğuyla ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi. Mahsa Amini Kimdir? 21 Eylül 1999 doğumlu Mahsa Amini, İran'ın Kürt kökenli bir vatandaşıydı. İran İslam Cumhuriyeti Kolluk Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı olan ve kamuda örtünme kurallarının uygulanmasını denetleyen Ahlak Polisi tarafından Eylül 2022'de başörtüsünün hükümet standartlarına uygun olmadığı gerekçesiyle tutuklandı. Mahsa Amini Nasıl Öldü? Karakoldan yapılan açıklamada, Amini'nin karakolda aniden kalp yetmezliği geçirdiği, yere düştüğü ve iki gün komada kaldıktan sonra öldüğü söylendi. Ancak görgü tanıkları, genç kadının dövüldüğünü ve başının bir polis arabasının yan tarafına çarptığını açıkladı. Bu durum, olayın resmi açıklamalarıyla çelişti ve büyük tepkilere yol açtı. Protestolar ve Tepkiler Mahsa Amini'nin polis nezaretinde hayatını kaybetmesi, İran'da zorunlu başörtüsü kuralını ihlal gerekçesiyle gözaltına alınan kadınların maruz kaldığı baskıları ve şiddeti gündeme taşıdı. Amini'nin ölümü üzerine patlak veren gösteriler, Tahran yönetiminin 1979'daki devrimden bu yana karşılaştığı en büyük zorluklardan biri oldu. Dünyanın her yerinden insanlar ve hükümetler, Amini'nin ölümüne büyük tepki gösterdi. Onun ölümü, zorunlu başörtüsü yasalarının ve kadınlara yönelik diğer ayrımcılık ve baskı biçimlerinin sona erdirilmesini talep eden küresel "Kadın, Yaşam, Özgürlük" hareketini ateşledi. Bu hareket, kadın hakları savunucuları ve insan hakları aktivistleri tarafından büyük destek gördü ve dünya genelinde birçok protesto ve dayanışma etkinliğine ilham kaynağı oldu.

AK Partili Vekil Ayşe Böhürler: Başörtüsünü çıkaran genç kadınların gerekçeleri Haber

AK Partili Vekil Ayşe Böhürler: Başörtüsünü çıkaran genç kadınların gerekçeleri

AK Parti Kayseri Milletvekili Ayşe Böhürler, Yeni Şafak gazetesinde yayımlanan köşe yazısında, son yıllarda başörtüsünü çıkaran genç kadınların gerekçelerini ele aldı. "Başörtüsünden vazgeçme deneyimi" başlığı altında kaleme alınan yazıda, akademisyen Rukiye Kardaş Yalçın'ın doktora tezine de yer verildi. Böhürler, yazısında başörtülü kadınların geçmişte hem sekülerlerin hem de kendi dindar mahallelerindeki baskılara maruz kaldığını belirterek, başörtüsü mücadelesinin yasakçı laik-seküler cemaatlerle beraber geleneksel dini çevrelere meydan okumayla ortaya çıktığını ifade etti. "Ağırlığı taşımak istemiyorlar" diyen Böhürler, başörtüsü konusundaki siyasi tartışmalar, yasaklar, ideolojik yakıştırmalar ve aile baskılarının başörtülü kadınların bu pratiğinden uzaklaşmasına neden olduğunu dile getirdi. Estetik ve imaj kaygılarının da etkili olduğunu belirten Böhürler, başörtüsünü çıkaran kadınların özgürleşmek istediklerini ve kendi bedenleri üzerinde söz sahibi olma ihtiyacı duyduklarını aktardı. Böhürler'in dikkat çektiği bir diğer nokta ise, bazı kadınların AK Partili olarak görünmek istemedikleri için başlarını açtıkları yönündeydi. Yazısında bu durumu ele alan Böhürler, başörtüsü kullanmama kararından memnun olan kadınların yaşadıkları değişimleri ve bunun arkasındaki sebepleri detaylı bir şekilde açıkladı.

İran’da 16 yaşındaki kız çocuğunun ahlak polisi tarafından darp edildiği iddiası yalanlandı Haber

İran’da 16 yaşındaki kız çocuğunun ahlak polisi tarafından darp edildiği iddiası yalanlandı

(İLKHABER)- İran’ın başkenti Tahran’da 16 yaşındaki Armita Garawand adlı kız çocuğun başörtüsü takmadığı gerekçesiyle metroda ahlak polisleri tarafından darp edildiği iddiasına yalanlama geldi. Tahran Metro İşletmeleri Genel Müdürü Mesut Dorosti, okula gitmek için metroyu kullanan kız çocuğuna yönelik herhangi bir sözlü veya fiziki temasın olmadığını belirtti. Dorosti, Garawand’ın metroda tansiyon düşmesi sonucu bayıldığını ve daha sonra hastaneye kaldırıldığını söyledi. Dorosti, “Yolcu protokollerine bağlı kalarak genç kıza bayıldığı andan itibaren hızlıca müdahale edildi. Ardından ambulans çağırıldı ve ilk müdahale orada gerçekleşti. Tahran’daki Fecr hastanesine kaldırılan Garawandi’nin tedavisi ise sürüyor” dedi. Kızın ailesi: "Bu olayın bir kaza olduğu bizim açımızdan kanıtlandı" İran’ın yarı resmi Fars Haber Ajansı da komada olan Garawand’ın ailesiyle yaptığı röportajı yayınladı. Garawand’ın babası röportajda, “Bütün videoları kontrol ettik ve bu olayın bir kaza olduğu bizim açımızdan kanıtlandı. Halktan çocuğumuzun iyileşmesi için dua etmelerini rica ediyoruz” ifadelerini kullandı. Metro istasyonunun güvenlik kamerasına yansıyan anlarda, 16 yaşındaki çocuğun arkadaşlarıyla birlikte metroya bindiği, saniyeler sonra arkadaşları tarafından sürüklenerek metrodan çıkarıldığı görüldü. Görgü tanıkları, kız çocuğunun bayıldıktan sonra kafasını metrodaki demire çarptığını belirtti. Ne oldu? Norveç merkezli "Hengaw" adlı insan hakları örgütü, Tahran’da geçtiğimiz pazar günü 16 yaşındaki Armita Garawand’ın başörtüsü takmadığı gerekçesiyle metroda ahlak polislerinin saldırısına uğradığını ve bu nedenle komada olduğunu iddia etmişti. Öte yandan, İran’ın başkenti Tahran’da geçtiğimiz yıl gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin 16 Eylül’de yaşamını yitirmesi ülkede infiale yol açmış, ülkenin birçok kentinde gösteriler düzenlenmişti.

Beşiktaş’ta başörtülü muhabire hakaret ettiği iddia edilen sanığın yargılanmasına devam edildi Haber

Beşiktaş’ta başörtülü muhabire hakaret ettiği iddia edilen sanığın yargılanmasına devam edildi

Beşiktaş’ta başörtülü muhabir Meryem Nas Mercan’a ‘sen kafanı aç da beynin hava alsın’ şeklinde hakaret ettiği iddia edilen sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmaya sanık katılmazken müşteki Mercan duruşma sonrası, "Başörtüsüne yapılan hakaretle mini eteğe, şorta yapılan hakaret benim için aynıdır. Kimse kimsenin ne giydiğini, nerede gezdiğini, ne yediğini, ne içtiğini bu sözlerle eleştiremez" dedi. Beşiktaş’ta 11 Ocak 2023’de başörtülü muhabir Meryem Nas Mercan’a ‘Oksijen eksik sende. Sen o kafanı aç da beynin hava alsın’ şeklindeki sözlerle hakaret ettiği iddia edilen sanık Aylin A.’nın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada müşteki Meryem Nas Mercan ile tarafların avukatları hazır bulundu. ‘’Mikrofonu tutup ‘Neler alıyorsunuz’ diye sordum’’ Duruşmada beyanda bulunan Mercan, olay günü muhabir olarak kameraman arkadaşıyla kış ortasında yaz meyvelerinin satışına ilişkin program yaptığını belirterek, "Sanık da manavda meyve ve sebzelere bakıyordu. Uzak konumda iken göz göze geldik, bunun üzerine yaklaşarak mikrofonu tutup ‘Neler alıyorsunuz’ diye sordum. O da bana ’siz kim oluyorsunuz da çekim yapıyorsunuz’ şeklinde ters bir yanıt verdi. Ters cevap verilince oradan uzaklaştık’’ dedi. ‘’Sanığa dönerek ‘başımı açmamı mı istiyorsunuz’ diye sordum’’ Müşteki Mercan daha sonra sanığın kasaya doğru yöneldiğini söyleyerek, ‘’Bana hitaben ‘Başını aç da biraz oksijen gitsin, sende oksijen eksikliği var’ dedi. Sözü duydum ancak o an anlamlandıramadım. Ben de sanığa dönerek ‘başımı açmamı mı istiyorsunuz’ diye sordum. Bana ‘evet, her yerini’ diye yanıt verdi. Bakışları da yadırgayıcıydı, oldukça aşağılandığımı hissettim. Şikayetçiyim. Oksijen, örümcek ağı gibi kelimeler 28 Şubat’ın kelimeleridir. Psikolojik olarak etkilendiğimden bu olaydan sonra 1 hafta işe gitmedim’’ şeklinde konuştu. ‘’İddianın dinin emir ve yasaklarıyla bir ilgisi yoktur’’ Sanık avukatı ise mahkemedeki savunmasında, ‘’Başörtüsü sözcüğü müvekkilin ağzından çıkmamıştır. İddianın dinin emir ve yasaklarıyla bir ilgisi yoktur, başörtüsüne hakaret edildiği iddiasıyla röportaj yapılarak görüntüler yayınlanmıştır’’ ifadelerini kullandı. Ara kararını açıklayan mahkeme, eksik hususların giderilmesine hükmederek duruşmayı erteledi. ‘’Başörtüsüne yapılan hakaretle mini eteğe, şorta yapılan hakaret benim için aynıdır’’ Duruşmanın ardından salon önünde açıklama yapan Meryem Nas Mercan, ‘’Başörtüsü kutsal bir değer değildir diyorlar. Zaten müvekkili benim başörtüme hakaret etmiş, 28 Şubat zihniyetini kullanarak ‘kafan hava alsın’ demiş. Avukatı bugün şöyle bir savunma yapıyor, ‘başörtüsü zaten kime göre neye göre kutsal değerdir’ diyor. Apaçık ortada değil mi bu durum? Başörtüsü davasını ben takip edeceğim, sadece benim konum değildir bu. Tüm Türkiye, tüm dünya. Başörtüsüne yapılan hakaretle mini eteğe, şorta yapılan hakaret benim için aynıdır. Kimse kimsenin ne giydiğini, nerede gezdiğini, ne yediğini, ne içtiğini bu sözlerle eleştiremez. Saldırgan tavır sergileyemez, ben bunu kabul etmiyorum, etmeyeceğim de’’ ifadelerini kullandı. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, müşteki Meryem Nas Mercan’ın özel bir kanalda muhabir olduğu, olay günü şüpheli Aylin A.’nın bir manavda alışveriş yaptığı, burada şüpheli ile röportaj yapılmak istendiği ancak şüphelinin kabul etmeyerek "Pazarcılığı sizden iyi biliyorum, soru sormayı ve izin almayı öğren, insanlığı öğren. ABC’yi öğren’’ dediği aktarıldı. Bunun üzerine müşteki Mercan’ın, "Pazarcılığı benden iyi bilemezsiniz, bana öğretemezsiniz, ABC’yi bilmiyor olsam şu an burada olmazdım’’ dediğinin belirtildiği iddianamede, buna karşılık şüphelinin elleriyle kafasını işaret edip başörtülü olan müştekiye ‘’Sen kafana önce bir hava al ondan sonra konuş, oksijen eksik sende. Sen o kafanı aç da beynin hava alsın’’ diyerek hakarette bulunduğu kaydedildi. Hazırlanan iddianamede şüpheli Aylin A.’nın ‘mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı alenen hakaret’ suçundan 1 yıldan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.