TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Ayhan Barut

İLKHABER-Gazetesi - Ayhan Barut haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ayhan Barut haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ayhan Barut, HIV pozitif çocuk vakalarını araştırmak için bakanlara soru önergesi sundu Haber

Ayhan Barut, HIV pozitif çocuk vakalarını araştırmak için bakanlara soru önergesi sundu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, İzmir'de bir çocuğun ölmesiyle tekrar gündeme gelen, 18 yaş altındaki çok sayıda çocuğun HIV-AIDS'e yakalandığı iddialarını Meclis gündemine taşıdı. Sağlık ve Aile Bakanları'nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi sunan Barut, "Çocuklarımızın korunması ve güvenliği devletin asli sorumluluğudur. İktidar sorumluluğunu yerine getirip önlem alıyor mu?" dedi. "Son günlerde ülkemizde çocuklara yönelik istismar, vahşet ve yaşam hakkı ihlal vakalarının arttı" İzmir’de kemik erimesi şüphesiyle tedavi altına alınan ancak AIDS nedeniyle geçen hafta ölen çocuğun ardından konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Ayhan Barut, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'a seslendi. Türkiye'de özellikle son dönemde çocuk ve kadınlara yönelik vahşi katliamlarla beraber cinsel saldırıların sıklıkla gündeme geldiğini belirterek şunları söyledi: "Son günlerde ülkemizde çocuklara yönelik istismar, vahşet ve yaşam hakkı ihlal vakalarının artışı ve bu durumun toplumumuzda yarattığı infial korku verici boyutlara ulaşmıştır. İzmir’de 13 yaşındaki bir kız çocuğunun AIDS’e yakalanarak hayatını kaybetmesi ve sonrasında ortaya atılan iddialar da bunlardan biridir."  "Çocuklarımızın güvenliği devletin asli sorumluluğudur" Ayhan Barut, "Bu vakayla birlikte İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi’nde takip edilen HIV pozitif çocuk sayısının 100 olduğu, bunların 20’sine virüsün cinsel yolla bulaştığı ve bu vakaların cinsel istismar sonucu meydana geldiği belirtilmiştir. Çocuklarımızın güvenliği devletin asli sorumluluğudur. Ancak bu vakalar, istismar vakalarının önlenmesi noktasında hangi adımların atıldığını ve iktidarın çocukları koruma konusundaki sorumluluğunu yeterince yerine getirip bu alanda alınan önlemlerin yeterliliği hakkında önemli soru işaretlerine yol açmaktadır" diye ifade etti. CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut'un, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın yanıtlaması istemiyle sunduğu önergede şu sorulara yanıt verilmesi talep edildi: Türkiye’de bilinen, teşhis koyulan 18 yaş altı 250 HIV+ vakasının olduğu doğru mudur? Bu vakalarla ilgili araştırma ve soruşturma yapılmış mıdır? Çocuklarda HIV+ vakalarının 5,6 yıldır artış göstermesinin sebepleri nedir? Bakanlığınız HIV+ çocuk vakalarına ilişkin olarak İlgili kurumlar ile iş birliği içinde midir? Bu vakalarla ilgili detaylı inceleme başlatılmış mıdır ve çocuklarımızı korumak adına alınması gereken ek tedbirler değerlendirilmekte midir? 13 yaşında bir çocuğun AIDS nedeniyle hayatını kaybetmesi, çocuklarımızın korunmasındaki sistematik zaafların en ağır örneklerinden biridir. Bakanlığınızın bu konuda bir sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünüyor musunuz? Bu trajik vakalar göz önüne alındığında Bakanlığınızın istismar önleme politikaları eksik ya da yetersiz midir? Bakanlığınızın bu konuda bir sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünüyor musunuz?

Barut: Adıyaman’da sorunlar artık görülmeli, çözüm için adım atılmalı Haber

Barut: Adıyaman’da sorunlar artık görülmeli, çözüm için adım atılmalı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, CHP Genel Merkezi'nin görevlendirmesiyle geldiği Adıyaman'da 2 gün boyunca kentin dört bir yanında esnaf, yurttaş, üretici ve muhtarlarla bir araya geldi. Depremin ve ekonomik krizin vurduğu Adıyaman'da yurttaşların yaralarını sarmak için çare aradığına dikkat çeken Barut, "Kime dokunsak feryat duyuyor, ah işitiyoruz. Pazarda esnaf satamıyor, yurttaş alamıyor. Gençlerimiz işsizlik kıskacında, tütün üreticilerimiz perişan halde. Deprem mağduru yurttaşlarımız çaresizlik içinde. Yetkilileri Adıyaman özelinde halkın sorunlarını görmeye, çare bulmaya çağırıyoruz" dedi. Ayhan Barut Adıyaman’da depremzede vatandaşlarla bir araya geldi Tüm yurtta olduğu gibi CHP Genel Merkezi'nce Adıyaman'da görevlendirilen CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, kentin temel geçim kaynağı olan tütün üretimi, esnaf ve temsilcileriyle buluşma, pazar yeri ve sokaklarda yurttaş görüşmeleri, muhtarlarla buluşmalar, deprem mağduriyeti konularında depremzedelerle görüşmeler gerçekleştirdi. İki gün boyunca süren çalışmalarda Adıyaman İl Başkanı Engin Doğan, İlçe Başkanları ve parti yöneticileri ve CHP üyeleri de yer aldı. CHP Heyeti yoğun geçen çalışma programı kapsamında Adıyaman Tütüncüler Pazarı, Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası,  İnşaatçılar Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Esnaf Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi, Muhtarlar Derneği ile Pazar Pazarı'nda esnaf ve yurttaşlarla buluşup, deprem mağduriyeti konusunda yurttaşlarla görüştü. “Adıyaman’da tütün üreticisi ve esnaf zorluklarla boğuşuyor” Ayhan Barut, "Depremin büyük yıkım ve acılara yol açtığı Adıyaman'da hala yaralar sarılmış, barınmadan eğitime, sağlıktan ulaşıma yaşanan sorunlar çözülmüş değil. Tütün üreticisi maliyetini karşılayamıyor. Çiftçi üretemiyor, destek verilmiyor, halkımız çile çekiyor. Esnaf 100-150 liralık bir kilo tütünü kargoyla göndermek için 50 lira kargo parası ödüyor, esnafa büyük cezalar yazılıyor, yerli tütün sanki gümrük malıymış gibi davalar açılıyor. Bu durum kabul edilemez” şeklinde konuştu.   

Barut: Kamuda 4 yıllık görev süresi aile birliğini tehdit ediyor Haber

Barut: Kamuda 4 yıllık görev süresi aile birliğini tehdit ediyor

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, kamu emekçilerin aynı yerde 3+1 yıl çalışma zorunluluğuna tepki gösterdi. Kamuda yeni atanan birisinin 4 yıl aynı yerde çalışma zorunluluğu nedeniyle çile çektiğine vurgu yapan Barut, "Aile birliği ve bütünlüğü dağılıyor, eş ve çocuklar mağdur durumda. Bu mağduriyetin giderilmesi şarttır" diye konuştu. "Kamuda 4 yıllık görev zorunluluğu mağduriyet yaratıyor" Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda konuşan Ayhan Barut "Kamuda çalışan yüz binlerce insanımız da, 3+1 yıllık zorunlu çalışma süresi nedeniyle mağdur oluyor. Sağlıktan Milli Eğitim'e kamudaki her alanda 4 yıl boyunca aynı yerde görev yapma zorunluluğu büyük mağduriyetlere yol açıyor" şeklinde konuştu.   "Kamuda 4 yıl zorunluluğu mağduriyet yaratıyor, düzenleme şart" Yanlıştan dönülmesini, yapılan çağrılara kulak verilip mağduriyetin önlenmesini isteyen Barut şunları söyledi: "Kamu Birliği Federasyonu'ndan ilgili sendika ve emek örgütlerine kadar herkes yanlışın düzeltilmesini, kamuda 1+1 yıl çalışma süresi olmasını istiyor. Kamuda yeni atanan birisi 4 yıl aynı yerde çalışma zorunluluğu nedeniyle adeta çile çekiyor. Üstelik bu durum yasalara ve anayasaya aykırı. Aile birliği ve bütünlüğü dağılıyor, eş ve çocuklar mağdur durumda. Bu mağduriyetin giderilmesi şarttır."  

Barut: Halkın ve sağlık emekçilerinin talepleri görmezden gelinemez Haber

Barut: Halkın ve sağlık emekçilerinin talepleri görmezden gelinemez

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, sağlık emekçilerinin iptali için uzun süredir mücadele ettiği sağlıkta eziyet yönetmeliğine karşı Meclis'te ses yükseltti. Sağlık emekçilerinin mücadelesini selamlayan Barut, "Eziyet genelgesi başta olmak üzere sağlıkta her sorunu aşmak için omuz omuza direniyoruz. Hep beraber başaracağız" dedi. “Halkın derdine ve sağlık emekçilerinin taleplerine yanıt vermeyen bu yönetmeliğe karşıyız” Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda söz alan CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, "Haklarını aramak ve sesini duyurmak için iş bırakma eylemi yapan hekimlerimizi ve meslek örgütlerini selamlıyoruz. Tümüyle 'Eziyet yönetmeliği' olarak iktidar yeni bir yönetmelik yayınladı. Sağlıkta büyüyen sorunlara, halkın derdine ve sağlık emekçilerinin taleplerine yanıt vermeyen bu yönetmeliğe karşı sağlık emekçilerimiz de eylem yapıyor. Biz de onları destekliyoruz" şeklinde konuştu. "Sağlık emekçilerimiz ise açlık, baskı ve şiddetle mücadele ediyor" Türkiye'de sağlıkta yaşanan sorunları sıralayan Barut şunları söyledi: "Sağlıkta özelleştirme adımlarının, piyasacı anlayışın nasıl sonuçlar doğurduğunu herkes yaşayarak görüyor. Hasta garantili hastaneler nedeniyle kamu kaynakları oluk oluk sermayeye aktarılıyor. Halkımız ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmetinden yararlanamıyor. Muayene olamıyor, randevu alamıyor. Bunun yanında elleri öpülesi sağlık emekçilerimiz ise açlık, baskı ve şiddetle mücadele ediyor. Sağlık Bakanlığı ve iktidarı uyarıyor, sağlıkta sorunların çözümünü ve eziyet yönetmeliğinin de iptalini istiyoruz."   

Barut: Dubai çikolatasının içeriği halk sağlığını tehdit ediyor Haber

Barut: Dubai çikolatasının içeriği halk sağlığını tehdit ediyor

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, son dönemde adeta çılgınlık boyutuna ulaşan Dubai çikolatası tüketimine tepki gösterip halk sağlığının korunması için iktidarı harekete geçmeye çağırdı. Dubai çikolatası tüketimiyle ilgili uzmanların 'Risk' uyarılarına dikkat çeken Barut, "Lüks ve aşırı tüketim çılgınlığına karşı, özellikle halk sağlığının korunması için iktidarın harekete geçmesi gerekiyor" dedi. " Dubai çikolatası hem yavrularımızın hem de halkımızın sağlığını da riske atıyor"  Ayhan Barut, "Ülkemizde ve dünya genelinde son dönemde adeta bir Dubai çikolatası çılgınlığı yaşanıyor. Sürekli reklam ve tanıtımlarla pompalanan bu çılgınlık, lüks tüketimi özendirip halkımızı derin bir çıkmaza sürüklüyor. Özellikle çocuklar arasında yayılan bu ürkütücü durum, hem yavrularımızın hem de halkımızın sağlığını da riske atıyor" şeklinde konuştu. “Dubai çikolatası içeriğiyle ilgili insan sağlığı üzerinde ciddi tehlikeler oluşturuyor” Dubai çikolatasıyla ilgili uzmanların dile getirdiği uyarıları anımsatarak çözüm bulunup gerekli önlemlerin alınmasını gerektiğini belirten Barut, şunları söyledi: "Uzmanlar, Dubai çikolatası içeriğiyle ilgili oluşabilecek küf ve aflatoksinin, insan sağlığı üzerinde ciddi tehlikeler oluşturduğunu belirtiyor. Uzmanlar, 'Aflatoksin maruziyeti, akut ve kronik zehirlenmelere yol açabilir. Karaciğer hasarı, sarılık, sindirim sistemi rahatsızlıkları ve ölüme kadar varabilen sonuçlar ortaya çıkabilir, karaciğer kanseri riskini artırır' diye uyarıyor. Gelin bu sesi duyun! Lüks ve aşırı tüketim çılgınlığına karşı, özellikle de halk sağlığının korunması için iktidarın harekete geçmesi gerekiyor."  

Ayhan Barut, Türkiye’nin tarım politikalarını ve üretici sorunlarını TBMM’de gündeme getirdi Haber

Ayhan Barut, Türkiye’nin tarım politikalarını ve üretici sorunlarını TBMM’de gündeme getirdi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ayhan Barut, Türkiye’nin tarım politikalarını ve üretici sorunlarını TBMM’de gündeme getirerek, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'ya sert tepki gösterdi. Üreticinin yaşadığı zorluklara dikkat çeken Barut, çiftçilerin maliyetlerinin arttığını ve tarım desteklerinin yetersiz olduğunu vurgulayarak, "Tarımı desteklenmeyen bir ülkede tarım yapmak mümkün değildir" dedi. " Artık bıçak kemiğe dayandığı için Türkiye'nin her yerinde çiftçilerimiz eylemler yaptı" Ayhan Barut, "Öyle bir pembe tablo çizdi ki Bakan, dinlerken şaşırdım ve hayret ettim. Acaba ben mi başka bir ülkede yaşıyorum, yoksa Sayın Bakan mı başka bir ülkenin bakanı diye düşündüm. Gerçekleri bir de bizden dinleyin üreticilerin durumunu. Üreticilerimiz şu an kan ağlıyor. Türkiye bir tarım ülkesi ama iktidar eliyle tarım bitirildi, çiftçi her ektiğinden zarar etti. Artık bıçak kemiğe dayandığı için Türkiye'nin her yerinde çiftçilerimiz eylemler yaptı" diye konuştu. “Tarımı desteklenmeyen bir ülkede tarım yapmak mümkün değildir” Bütçeden tarıma ayrılan paya ve tarımsal desteklere itiraz eden Barut, "Bakın, 2023 yılında bütçeden tarıma ayrılan kaynak 142,3 milyar lira iken 2024 yılında 384 milyar liraya çıkarılmıştı. 2025 bütçesinde ise tarıma toplamda 706 milyar lira. Daha vahimi ise tarımsal destek programları için yalnızca 135 milyar lira kaynak ayrılıyor. Çiftçinin en temel maliyetlerinden birisi olan mazot fiyatları bile 3 senede 7 liradan 45 liraya çıktı. Tarıma geçen sene 63 milyar, bu sene 91 milyar, gelecek yıl ise 135 milyar destek vereceklerini söylüyorlar. Maliyetler en az 5-6 kat artarken tarımsal desteklerin adeta yerinde sayması tarıma ve çiftçiye darbedir. Tarım Kanununun 21'inci maddesine göre, tarımsal desteklerin gayrisafi milli hasılanın yüzde 1'inden az olmaması şart. Gelecek yıl gayrisafi milli hasılanın 61 trilyon 540 milyar olacağı öngörülüyor. Çiftçilerin 615 milyar 400 milyon lira destek alması gerekiyor. Oysa 135 milyar lira reva görülen çiftçilerin alamadığı destek miktarı 480 milyar 400 milyon liraya ulaşıyor. 2006 yılından bu çıkan kanuna hiç uymadılar, çiftçiye yüzde 1 destek verilmedi, en fazla yüzde 0.5 ve altında oran veriyorlar. Bunu söylediğimizde OECD, Uluslararası Ekonomik İşbirliği Örgütü rakamlarını öne sürüp banka kredilerini, özel sektörün tarıma katkılarını, ilacı, tohumu her şeyi bunun içine koyup verilen desteği fazla gösteriyorlar. Bu doğru değildir. Kanunun emredici hükümlerini yok sayıyorlar. Tarımı desteklenmeyen bir ülkede tarım yapmak mümkün değildir” şeklinde konuştu. Bütçe görüşmelerine elinde süt, yarım litre su ve somun ekmekle çıkan Ayhan Barut, "Bu elimdeki yarım litre şişe suyun fiyatı 15 liraya dayanmışken, üreticinin binbir emekle ürettiği bu elimdeki 1 litre sütün fiyatı 13 lira. Bu nasıl adalet, bu nasıl vicdan, bu nasıl anlayıştır? Bu bozuk düzen nedeniyle başta çiftçilerimiz, emeklilerimiz, insanlarımız bu elimdeki yek ekmeğe muhtaç halde. Açlık, yoksulluk, sefalet düzeni yarattınız. Bu utanç tablosu sizin eseriniz" diye ifade etti. "Madem güçlü Türkiye ve tarım diyorlar o zaman çiftçinin ürünü niye para etmiyor?" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın, 'Güçlü bir Türkiye'nin yolu, güçlü bir tarımdan geçer' sözünü hatırlatan Barut, şunları söyledi: "Doğrudur, güçlü Türkiye'nin yolu güçlü tarım ve çiftçiden geçer ama AKP'nin yaptığı gibi değil, gerçekten üretim ve üretici desteklenirse bu olur. Madem güçlü Türkiye ve tarım diyorlar o zaman çiftçinin ürünü niye para etmiyor, emektar çiftçimiz borca batmış durumda? Limon dalında çürüdü, kimse oralı olmadı. Neden yüz binlerce çiftçi tarımdan uzaklaşıyor, niye üreten bir Türkiye yerine ülkemizi ithalat cennetine çevirdiniz? Madem güçlü tarım ve güçlü Türkiye istiyorlar, öyleyse 2011 yılından bu yana bütçeden tarımsal desteklemeye verilen pay niye düşüyor? 2011'de yüzde 2,2 olan destekleme ödemeleri oranı, 2024'de geldiğimizde yüzde 0,8'e kadar geriledi. 2002'de ÇKS'ye kayıtlı 2 milyon 800 bin çiftçi vardı, bu sayı 700 bin düştü, yüz binlerce çiftçi tarımdan uzaklaştı. Madem güçlü bir Türkiye deniyor, o zaman tarıma, üretime, üreticiye ve halka destek olun." Barut, "Tarımda atama bekleyen ziraatten gıdaya, veteriner hekimden ziraat tekniker ve teknisyenlerin sesini duyun. Bu alanlarda atamaya ihtiyaç var. Bütçede atamayla ilgili alım kaynağı görünmüyor, bu yanlışı düzeltin” dedi.

Barut: Güçlü Türkiye için tarıma destek şart Haber

Barut: Güçlü Türkiye için tarıma destek şart

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, 'Güçlü Türkiye için güçlü tarım' şiarıyla tarımsal üretime ve çiftçiye destek verilmesini istedi. Barut, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın "Güçlü bir Türkiye'nin yolu, güçlü bir tarımdan geçer" eleştirerek, "Madem güçlü Türkiye ve tarım diyorlar o zaman çiftçinin ürünü niye para etmiyor, emektar çiftçimiz borca batmış durumda? Neden yüz binlerce çiftçi tarımdan uzaklaşıyor?" dedi. "Çiftçiye verilen destekleme ödemeleri oranı, 2024’de geldiğimizde yüzde 0,8’e kadar geriledi” Ayhan Barut, "İktidar madem güçlü tarım ve güçlü Türkiye istiyorlar, öyleyse 2011 yılından bu yana bütçeden tarımsal desteklemeye verilen pay niye düşüyor? 2011’de yüzde 2,2 olan destekleme ödemeleri oranı, 2024’de geldiğimizde yüzde 0,8’e kadar geriledi” diye ifade etti. "Çiftçinin borcu 750 milyar lirayı aştı" Barut, " İktidar desteklenmeyen, ürünü para etmeyen, ithalat darbesiyle canına okunan çiftçi perişan ama halini görmüyor, algı oyunlarıyla cambazlık yapıyorlar. Maliyetlerin altındaki fiyatlara ürününü satmak zorunda kalan çiftçinin tarlasından traktörüne her şeyi hacizli, borç harç batağındaki çiftçi feryat ediyor. 2023 yılında 590 milyar 428 milyon olan toplam çiftçi borcu, daha yıl bitmedi ama 750 milyar lirayı aştı. AKP iktidarında 800 binden fazla çiftçi tarımdan uzaklaştı. Her yıl 1 milyon tonun üzerinde, 2 milyar dolar civarında para ödeyerek pamuk ithal ediyorlar. AKP iktidarında 18 milyon ton pamuk için 32 milyar dolar para harcandı. Soyadan ayçiçeğine, mısırdan ete kadar her alanda ithalat yapıyorlar, gümrük vergilerini sıfırlayıp yerli üretime ve üreticiye darbe vuruyorlar. Tam 22 yıllık AKP iktidarında 80 milyon tondan fazla buğday için 25 milyar dolardan fazla para ödendi. Madem güçlü Türkiye ve tarım diyorlar o zaman çiftçinin ürünü niye para etmiyor, emektar çiftçimiz borca batmış durumda? Neden yüz binlerce çiftçi tarımdan uzaklaşıyor, niye üreten bir Türkiye yerine ülkemizi ithalat cennetine çevirdiniz? Algıyı bırakın, tarımı ve çiftçiyi ayağa kaldırın, işinizi yapın” şeklinde konuştu.

Barut: Kuş gribi riskine karşı harekete geçin Haber

Barut: Kuş gribi riskine karşı harekete geçin

Cumhuriyet Halk Partisi Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Konya'nın Meram İlçesi'nde kuş gribi tespit edilmesinin ardından salgın riskine karşı iktidarı önlem almaya çağırdı. Geçmişte yaşanan kuş gribi salgınına ve Koronavirüs kaynaklı sürece dikkat çeken Barut, "Halk sağlığını ve hayvan varlığımızı korumak adına harekete geçin, etkin önlem alın" çağrısında bulundu. "Hastalıkta yayılma riski olabilir" Tarım ve Orman Bakanlığı'nın Konya'nın Meram ilçesindeki 'kuş gribi' açıklamasına işaret eden Ayhan Barut, "Kuş gribinin tespit edildiği veya henüz tespitin olmadığı yerlerde her an enfeksiyon yayılması söz konusu olabilir. Söz konusu hastalıkta kuluçka süresi virüsün insana ve kuşa bulaşmasıyla başlar. Uzmanların dile getirdiği bu gerçeğin dikkate alınmasını, önlem ve tedbir uygulamalarının, eylem planının kamuoyuna açıklanması gerekir" diye ifade etti. "Halk sağlığının ve hayvan varlığımızın korunması adına Tarım ve Sağlık Bakanlığının bu konuda dikkatli olması şarttır" Ayhan Barut, kuş gribi tanı testlerinin yeterli olup olmadığından salgın riskinin büyümemesi için karantina önlemlerine kadar neler yapıldığını sorgulayarak, şunları söyledi: "Ülkemiz göçmen kuşların önemli bir göç yolu üzerinde yer alıyor. Kuş gribiyle ilgili yayılım riski açısından bu gerçeğin üzeri örtülmeden karantina dahil yeterli önlemlerin alınması gerekiyor. Halk sağlığının ve hayvan varlığımızın korunması adına başta Tarım ve Sağlık Bakanlığı olmak üzere iktidarın bu konuda dikkatli olması şarttır. Göç yolları üzerinde bulunan kentlerin, bulaş tespit edilen bölgenin, kanatlı hayvan varlığının bulunduğu yerlerin bu riske karşı ayrıntılı taramadan geçirilmesi, varsa eksiklerin giderilmesi, gerçekçi eylem planı hazırlanması ve acil harekete geçilmesi zorunluluktur. Çünkü kuş gribi gündeme gelince geçmişte yaşanan acı tecrübelerin de gösterdiği gibi enfeksiyonun yayılması söz konusu olabilir. Uzmanların dile getirdiği şekilde bu hastalıkta kuluçka süresi virüsün insana ve kuşa bulaşmasıyla başlar. Bu bilimsel kurala göre, iktidarın sorumluluğu çok büyüktür. Kanatlı hayvan üretimi, yumurta ve beyaz et üretimi, hayvancılık ve yem sektörü ile gıda ve halk sağlığı gibi bir çok konuda risk barındıran bu konuyla ilgili kapsamlı hareket edilmesi gerektiği ortada. Sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz, iktidarın da aynı duyarlılıkla harekete geçmesini bekliyoruz."

Barut: Deprem toplanma alanları imara açılmamalı Haber

Barut: Deprem toplanma alanları imara açılmamalı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut'un Türkiye'de 6 Şubat depremlerinin ardından konutların ve kamu binalarının depreme dayanıklılık durumuyla ilgili Meclis'e sunduğu soru önergesi yanıtsız kaldı. Meclis iç tüzüğüne göre 15 gün içinde yanıtlanması gereken önergeyle ilgili konuşan Barut, "Ülkemiz en son 6 Şubat'ta büyük deprem felaketleri ile sarsıldı, katlanılmaz acılar yaşadık. Son olarak Malatya'dan Adana'ya neredeyse her yerde devam eden depremler yüreklerimizi ağzımıza getiriyor ama AKP iktidarı oralı olmuyor. Deprem yaralarını sarmadıkları gibi önlem alınması, tedbirli olunması ve harekete geçilmesi için çağrılarımız karşılıksız kalıyor. Yasal görevlerini bile yapmıyor, sorulara dahi yanıt vermiyorlar" dedi. “Deprem gerçeğine karşın acil ve etkin önlem alınması şarttır" Ayhan Barut, "Ülkemizin yüzölçümünün yaklaşık yüzde 42'si birinci derece deprem kuşağı üzerinde bulunmaktadır. Hem tarihte hem de yakın zamanda yaşanan acıların gösterdiği gibi deprem açısından oldukça riskli bir bölgede yaşamaktayız.  Deprem gerçeğine karşın acil ve etkin önlem alınması şarttır. Bu bağlamda ülkemizdeki toplanma alanlarının imara açılması ve amaç dışı kullanımı, riski büyütüyor. Vatandaşlarımızın canını tehlikeye atılmasının en büyük sebeplerinden biri de budur. Yapı stoğunun güvenli hale getirilmesi, kamu binalarının depreme dayanıklılığının arttırılması gerekiyor. Olası yaşanılacak bir deprem felaketinde acıları önlemek için harekete geçin" diye ifade etti. "Deprem değil, ihmal öldürür” TBMM Başkanlığı'na Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum'un yanıtlaması istemiyle 4 Temmuz'da sunduğu soru önergesine 15 gün içinde yanıt verilmesi gerektiğini anımsatan Ayhan Barut şunları söyledi: "Bizler kamu binalarının depreme dayanıklı hale getirilmesinin olası yaşanılacak bir deprem felaketinde can ve mal kayıplarını en aza indireceğine olan inançla çaba gösteriyoruz ama bakanlık önergemize bile yanıt vermiyor. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. 'Deprem değil, ihmal’ öldürür' gerçeğinden hareketle bu keyfi tutumu kabul etmiyoruz. Yetki ve sorumluluk sahibi makamların, acılara davetiye çıkarmasına, ihmalle yeni acılar yaşanmasına yol açmalarına göz yumamayız. İşinizi yapın, önlem alın." Yanıt Verilmeyen Sorular CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut'un önergesinde şu sorular yer alıyordu:  Adana'da hizmet veren toplam kaç kamu binası vardır? Kamu binaları depreme dayanıklılık testinden geçirilmiş midir? Depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkım kararı alınan kamu binası var mıdır? Hangileridir? Adana İlimizde olası bir deprem anında kullanılabilecek kaç tane deprem toplanma alanı vardır?   Son 5 yılda kullanıma açılan deprem toplanma alanları var mıdır? Varsa kaç tanedir? Adana ilimizde, afetler konusunda toplumu bilinçlendirmek, afetlerle ilgili belirlemek ve afetlere hazırlamak amacıyla bakanlığınız tarafından yapılan çalışmalar var mıdır?

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.