AYAKKABI Haberleri - Son Dakika AYAKKABI Haber Güncel Gelişmeler

Gürer: Ekonomik kriz, temel ihtiyaçları bile karşılamaz hale getirdi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ekonomik krizin vatandaş üzerindeki etkilerini gözler önüne serdi. Niğde'nin Altunhisar ve Bor ilçelerinde ayakkabı tamircileriyle yaptığı görüşmelerde, artan ayakkabı fiyatlarının halkı zor durumda bıraktığını vurgulayan Gürer, krizin derinleşmesiyle tamircilik sektörüne olan talebin arttığını belirtti. Gürer, ekonomik krizin vatandaşı temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale getirdiğini, ayakkabı tamircilerinin dükkanlarının ise bu krizin bir aynası gibi işlediğini ifade etti. Niğde’nin Altunhisar ilçesindeki bir ayakkabı tamircisi, son dönemdeki iş yoğunluğunu şu sözlerle anlattı: “En kötü ayakkabı 1500 lira. Vatandaş mecbur geliyor, ayakkabısını tamir ettiriyor. Çok kötü durumdaki ayakkabıyı bile taban yaptırmaya getiriyor. İnsanlar artık yenisini almak yerine eldekiyle idare etmeye çalışıyor.” “Ekonomik kriz, vatandaşı ayakkabı tamirine zorluyor” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ekonomik krizin vatandaşı zor durumda bıraktığına değinerek, “Ayakkabı tamir işi, ilçelerde ekonomik krizin etkisiyle çok rağbet görüyor. İnsanlar ayakkabılarını tamir ettirmek zorunda kalıyor çünkü yenisini alacak güçleri yok. Günlük tamir edilen ayakkabı sayısı bile ekonomik krizin boyutlarını açıkça gösteriyor” diye ifade etti. " Kriz, vatandaşın günlük hayatında hissediliyor" Gürer, “Bu sadece bir örnek. Türkiye’nin dört bir yanında benzer tablolar var. Ayakkabı fiyatları asgari ücretle geçinen bir aile için neredeyse lüks hale gelmiş durumda. Vatandaş yeni bir çift ayakkabı almayı değil, elindekini tamir ettirerek günü kurtarmayı düşünüyor. Bu durum, ekonomik krizin ne denli derinleştiğini gösteriyor. İktidar bu tabloyu görmezden gelmemeli. Ekonomik kriz, sadece enflasyon oranlarında değil, vatandaşın günlük hayatında tüm çıplaklığıyla hissediliyor. Ayakkabı tamircilerindeki yoğunluk, halkın çaresizliğini açıkça yansıtıyor. Bu sorunun çözümü, alım gücünü artıracak politikalar ve enflasyonu kontrol altına alacak adımlar atmaktan geçiyor. İktidar, ekonomik krizin bu sonuçlarını görmezden gelerek toplumu yalnızlığa terk ediyor” şeklinde konuştu. Ekonomik kriz nedeniyle vatandaş temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale getirdi Ömer Fethi Gürer, “Ekonomik krizin derinleşmesi, vatandaşların en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz hale gelmesine neden oldu. Bugün Türkiye'nin dört bir yanında, eskiden nadir görülen bir manzara artık sıradanlaştı: Ayakkabısını yenileyemeyen vatandaşlar, tamircilere akın ediyor. Ayakkabı tamircilerinin dükkanları, adeta ekonomik krizin aynası gibi. Vatandaş, yıpranmış ayakkabısını yeniden kullanılır hale getirmek için uğraşıyor. Bu tablo, alım gücünün geldiği acı noktayı gözler önüne seriyor. Eskiden yenisiyle değiştirilmesi gereken ürünler, artık tamirle ayakta tutulmaya çalışılıyor. Bir çift ayakkabı almak bile vatandaş için neredeyse lüks haline geldi. Altunhisar ve Bor’daki ayakkabı tamircilerinin anlattıkları, ekonomik çöküşün toplumun her kesiminde nasıl hissedildiğini gözler önüne seriyor. Gençlerin spor ayakkabıları, çocukların okul ayakkabıları, hatta en eski, en yıpranmış ayakkabılar bile yeniden kullanılmak üzere tamir ediliyor” dedi.

Sümer: Ayakkabı yapımı meslekten ziyade sanattır

Ali Sümer Adana’da 60 yıldır ayakkabıcılık yaparak geçimi sağlıyor. Sümer kendisi ayakkabıcılık mesleğine başladıktan sonra kardeşlerini ve yeğenlerine de işi öğrettiğinden bahsetti. Ali Sümer, “Ayakkabıcılık mesleğini 60 senedir yapıyorum. Çocukluğumda çırak olarak yetiştim ve aileden ilk ben bu mesleğe başladım. Daha sonra da diğer kardeşlerimi, yeğenlerimi ayakkabıcı yaptım. Hep birlikte çalışmaya devam ediyoruz. Gücümüzün yettiği yere kadar da çalışacağız ”diyerek ifade etti. Sümer konuşmasında ayakkabı yapım aşamalarına değinerek şunları söyledi: “Ayakkabıyı deri olarak aldık, onları bizim kalıplar ile keseriz. Daha sonra deriyi diktikten sonra tezgahta ayakkabı haline getiririz. Ardından insanların kullanımına sunarız.” Herkesin yapabileceği iş değil Ali Sümer, “Bu mesleği devam ettirecek kimse kalmadı. Aynı zamanda mesleği yapan kişilerde çok azaldı. Aslında yeni eğitim sistemi ile çırak bulamaz hale geldik. Çocuk okulu bitirene kadar 18 yaşına geliyor. O yaştan sonrada meslek öğrenmez. Ama çocuk 11-12 yaşındayken çevresindekiler hadi git çalış dese gelir ve mesleğin içerisine girer. Ayakkabı yapımı aslında meslekten ziyade sanattır. Herkesin yapabileceği iş değil. Birazda seversen mesleğinde güzel şeyler yapıyorsun” dedi.

Ticaret Bakanlığı'ndan Michael Jordan imzalı ayakkabılar satışa çıkarıldı

Ticaret Bakanlığı, e-ihale yoluyla satışa çıkardığı eşyalar arasında, 'koleksiyonluk spor malzemeleri' kategorisinde yer alan 3 çift Michael Jordan imzalı spor ayakkabıyı duyurdu. Bu ayakkabılar, Amerikan Basketbol Ligi'nin efsane ismi Michael Jordan'ın imzasını taşıyor. İhale, Mersin Tasfiye İşletme Müdürlüğü'ne ait ambarlarda bulunan bu spor ayakkabıların satış bedelinin 5 milyon lira olduğunu belirtti. Ancak, ihale süresince herhangi bir teklif gelmediği için Bakanlık, ayakkabıları yeniden ihaleye çıkardı. Henüz teklif veren olmamasına rağmen, başvuru süreci devam ediyor ve ihaleye katılmak isteyenlerden 100 bin lira teminat bedeli isteniyor. Bakanlık, bu ayakkabıları tüzel veya gerçek kişiler tarafından gümrüklere getirilip mevzuata uygun şekilde gümrük işlemi tamamlanmadığı için ambarda bekletildiğini ve yasal süre sonunda tasfiye sürecine alındığını açıkladı. Geçtiğimiz yıl, Michael Jordan'ın NBA final maçında giydiği bir başka ayakkabı 2,2 milyon dolara satılarak rekor bir fiyata ulaşmıştı. Bu olay, Jordan imzalı ayakkabıların koleksiyonerler arasında büyük ilgi gördüğünü gösteriyor.

Osmaniye'de beğendiği ayakkabıları çalan kadın yakalandı

Osmaniye kent merkezi Alibeyli Mahallesi’nde bulunan site içerisindeki apartmana gelen sırt çantalı bir kadın, asansöre binerek en üst kata çıktı. Kadın, en üst kattan itibaren başlayarak binadaki tüm katları dolaşarak beğendiği ayakkabıları tek tek topladı. Kadının beğendiği ayakkabıları yanında getirdiği torbaya doldurduğu anlar saniye saniye güvenlik kameralarına yansıdı. Bina sakinleri sabah uyandıklarında ayakkabılarının olmadığını fark etti. Güvenlik kamerası kayıtlarını izleyen vatandaşlar, ayakkabı hırsızını tespit ederek durumu polise haber verdi. "En üst kattan başlayarak kaliteli, pahalı ayakkabıları alıyor" Hırsızın site içerisinde ilk önce bisiklet parkını kontrol ettiğini söyleyen Rahim Kurt (29), "Hırsızlık olayı dün yaşandı, gelen kişi öncelikle bisiklet parkına bakıyor açık bisiklet var mı diye ondan sonra burada çalacak bir şey bulamayınca apartmanımıza giriyor. Diğer 2 bloğumuzu da tabi kontrol ediyor, oraların kapıları kapalı olunca bizim bloğumuza giriyor en üst kattan başlayarak dokuzuncu kattan kaliteli, pahalı ayakkabıları alıyor. Aşağı katlara inerek yavaş yavaş toplayarak çıkıyor. Tabii bunun biz sabah farkına vardık güvenlik kamera kayıtlarını izlediğimizde gerekli mercilere ilettik. Hırsızlık olayının artık hafifletici bir suç olmasını istemiyoruz. Birkaç ağır ceza verildiği zaman belki de bu hırsızlık olayının önüne geçebilirler. Zaten 6 Şubat depremden sonra insanlar yavaş yavaş yaralarını sararken bu hırsızlık olayıyla da apayrı bir şok yaşıyor insanlar. Daha evinde olmayan insanlar var deprem korkusunu üstünden atamayan insanlar var. Hani onların belki de evlerinde şu anda hiçbir tane eşya kalmadı" şeklinde konuştu. "En üst kattan başlıyor tek tek topluyor, içinden beğendiklerini alıyor, beğenmediklerini çöpe atıyor" Apartman yöneticisi Cumali Öztoprak (54) ise, "Apartmana gelen hırsız önce bodrum katına bakıyor, bodrum katına baktığında bir şey bulamayacağını anlıyor. Asansöre binip 9. kata çıkıyor. En üst kattan başlıyor tek tek topluyor, içinden beğendiklerini alıyor, beğenmediklerini çöpe atıyor. Ayakkabıları çalıyor bir bayan erkek ayakkabılarını ne yapacak 3 kuruşa satıp artık madde mi alır ne alırsa bilmiyorum" dedi.

Doğumunu gerçekleştirdiği 2 bin 500 çocuğun ilk ayakkabılarını sergiledi

Tarsus'ta görev yapan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Vedat Günyar, 25 yıl önce başlattığı proje kapsamında dünyaya gelişlerine tanık olduğu çocukların ayakkabılarını ailelerinden toplayıp "İlk Adım Sergisi"nde buluşturdu. Bir restoranın girişinde açılan sergide, 2 bin 500 çocuğun farklı renk ve modeldeki ayakkabıları yer aldı. Günyar, 33 yıllık kariyerinde en büyük hayalini gerçekleştirdiğini belirterek "Doğumunu yaptırdığım bebeklerin ilk adımlarını attığı ayakkabılarını biriktirmeyi istedim ve şu anda 2 bin 500 çift ayakkabı sergileniyor. Bu dünyada bir ilk. Sergiye girişimde ağladım çünkü her ayakkabının hikayesi var ve bunları hatırlıyorum." diye konuştu. Etkinliğe katılan 2 çocuk annesi Esengül Fenç de "Vedat Günyar, 15 yaşındaki kızım ve 13 yaşındaki oğlumun doğumunu gerçekleştirmişti. Evlatlarımın ilk adımlarını attığı anlara geri döndüm. Çok duygulandım, teşekkür ediyorum." dedi. Diğer aileler de çocuklarıyla ilgili anılarını paylaştı. Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve davetlilerin katıldığı sergi 3 gün ziyarete açık olacak.

Eksposhoes Ayakkabı Moda Saraciye Fuarı, Antalya'da açıldı

ANTALYA (AA) - Bu yıl 15'incisi düzenlenen Eksposhoes Ayakkabı Moda Saraciye Fuarı, yerli firmalar ile yabancı alıcıları Antalya'da buluşturdu.EKS Fuarcılık tarafından organize edilen fuar, Belek Turizm Merkezi'ndeki bir otelde kapılarını açtı. Ayakkabı ihracatına katkı sağlamak amacıyla yurt dışı alıcılarına yönelik gerçekleştirilen fuar, 4 gün boyunca ziyaretçilerini ağırlayacak.EKS Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Demir, AA muhabirine, fuarda 90 yerli firmanın, ürünlerini, yeni tasarım koleksiyonlarını sergilediklerini söyledi.Fuarda 45 ülkeden yaklaşık 700 katılımcının yer aldığını belirten Demir, "Ağırlıklı olarak doğu bloku ülkelerinden gelenler var. Rusya ile Ukrayna arasında savaş olmasına rağmen bu bölgeden ciddi alıcılarımız var. Azerbaycan, Romanya, Polonya, Bulgaristan, Almanya, İtalya, İngiltere hatta ABD'den ziyaretçilerimiz var. Rusya'nın dev firmaları burada." dedi.Yılda iki kez düzenledikleri fuarlarda yaz ya da kış kreasyon ürünlerinin yer aldığını kaydeden Demir, yurt dışından gelen alıcılar ile yerli firmalar arasında işbirliği oluşturan organizasyonun ihracata katkı sağladığını vurguladı.- Fuara özel tasarım "Lady Gaga" tarzı ayakkabıDemir, her fuarda özel bir tasarım ayakkabı sergilediklerine dikkati çekerek, bu yıl da "topuksuz" bir kadın ayakkabısını vitrine taşıdıklarını ifade etti.Türk ayakkabı üreticisinin geldiği aşamayı göstermek amacıyla böyle bir etkinlik yaptıklarını anlatan Demir, "Bu yıl da İstanbul'daki bir üreticimizin 30 günde hazırladığı, Lady Gaga tarzında taşları tek tek işlenen, topuğu olmayan bir kadın ayakkabısı tasarlandı. Topuğu yok ama kadınların rahatlıkla giyebileceği bir ayakkabı. Ayakkabı önce buradaki fuarda, sonra Rusya başta olmak üzere yurt dışındaki fuarlarda 'Made in Türkiye' etiketi ile sergilenecek." diye konuştu.Demir, ayakkabının tamamen el işçiliğiyle hazırlandığını ve paha biçilemeyecek nitelikte olduğunu dile getirdi.

ERZURUM - Sığır ve keçi derisinden 43 yıldır el yapımı ayakkabı üretiyor

ERZURUM (AA) - TALHA KOCA - Erzurumlu ayakkabı ustası Bayram Koyuncu, 40 metrekarelik atölyesinde 43 yıldır sığır ve keçi derisinden el yapımı ayakkabı üretiyor. İlkokulu bitirdikten sonra babasının yönlendirmesiyle 12 yaşındayken mesleğe başlayan Koyuncu, Yakutiye ilçesinde bulunan Kavaflar Çarşısı'ndaki atölyesinde, Türkiye'nin birçok noktasından gelen taleplere yetişmeye çalışıyor. Kendisine yardım eden arkadaşlarıyla sığır ve keçi derisinden günlük 8-10 çift ayakkabı üreten 55 yaşındaki Koyuncu, cirit sporuyla ilgilenenlerin ve binicilerin çizmelerini de tasarlayıp yapıyor. Ayakkabı ustası Bayram Koyuncu, AA muhabirine, yurt dışından tavsiye üzerine gelip ayakkabı yaptıran ve yurt dışından sipariş veren müşterilerinin de olduğunu söyledi. İhracat yapmadığını, yurt dışından sipariş geldiğinde ayakkabı yapıp gönderdiğini ifade eden Koyuncu, şöyle konuştu: "Yurt dışından özellikle gelip tavsiye üzerine ayakkabı yaptırıp giden müşterilerimiz var. Özel sipariş üzerine ayakkabı yapıyoruz. Kösele, yeni model ayakkabılar kısacası her çeşit ayakkabı yapıyoruz. Türkiye'deki birçok ciritçiden bize sipariş geliyor. Sadece Erzurum'a değil şehir dışına da göndermekteyim. Uşak, Adapazarı, İstanbul ve Bursa'ya binici botu yapıp gönderdim. Şehrimizdeki ciritçilerin neredeyse hepsi beni iyi tanır. Çoğunun çizmelerini ben tasarladım." Koyuncu, ayakkabı sektörünün geniş olduğuna işaret ederek, kalıp, model, kesim gibi farklı alanların olduğunu anlattı. Ayakkabı üretiminin kolay olmadığını vurgulayan Koyuncu, "Ayakkabı ilk olarak modelden çıkıyor. Gereken aşamalarıyla bizim elimizden gelip geçerken giyene kadar gidiyor." diye konuştu. Koyuncu'ya yardım eden 45 yaşındaki Aydın Masat da ayakkabıcılığın öğrenilmesi zor bir sanat olduğunu ifade ederek, "Ayakkabının gereken her türlü üretim ve onarımını yapmaktayız. Fabrikasyonlar çıktıktan sonra bu işi yapan pek kalmadı. Haliyle el işi biraz zor oluyor ama biz severek yapıyoruz. Normalde ben de başka bir yerde çalışıyorum. Boş vakitlerimde sanatımı devam ettiriyorum." dedi.

Depremzedeye ayakkabısını veren polis memuru yaşanan duygusal anları anlattı

KONYA (AA) - Konya'da yardım noktasında görevli polis memuru Rasim Serin, ayakkabısını verdiği depremzedenin "Ya ağabey olmaz, ben 10 gündür ayakkabıyı hiç çıkarmadım, çok kötü kokuyor, veremem." demesini hatırladıkça duygulanıyor.6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Ereğli yol kavşağında felaketzedelerin karşılanması için oluşturulan alanda görev yapan 25 yıllık polis memuru 53 yaşındaki Serin, yardımseverlerin getirdiği yiyecek, içecek, giysi ve ayakkabı gibi malzemelerin dağıtılmasına yardım etti.Serin, sohbet ettiği Hatay'dan gelen depremzedenin ayakkabılarının yıpranmış olduğunu fark etti.Yardımseverlerin dağıtım yaptığı noktada depremzede için uygun ayakkabı olmadığını öğrenen Serin ayakkabısını bu kişiye verdi.- Depremzedeyi Konya'da misafir etmek istediAyakkabısını verdiği anlara ait kısa görüntü sosyal medyada beğeni toplayan Serin, yaşanan duygusal dakikaları Hatay'daki görevi sonrası Konya'da AA muhabiriyle paylaştı.Serin, depremin ardından Türkiye'nin tek yürek olduğunu, herkesin elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığını dile getirdi.Kendisinin de deprem bölgesinden gelenlerin karşılandığı yardım noktasında görevlendirildiğini aktaran Serin şöyle devam etti:"Alanda görevliyken elimden geldiğince herkese yardım etmeye çalıştım. 17 Şubat ikindi saatlerinde bir vatandaşla sohbet etmeye başladık. İsminin Mehmet olduğunu belirten bu kişi Hatay'da yaşadığını, lokantacılık yaptıklarını, depremde 4 katlı binasının ve lokantasının yıkıldığını söyledi. Ben de kendisine oradaki ikramlardan, yardımlardan alıp almadığını sordum, aldığını söyledi." Sohbet sırasında gözünün karşısındaki kişinin ayakkabısına iliştiğini anlatan Serin şöyle konuştu:"Bağcıkları olmayan, değişik bir ayakkabısı vardı. 'Ayakkabı da veriyorlar, sordun mu?' dedim. 'Ağabey sordum ayak numarama göre ayakkabı yokmuş.' dedi. Sonra ayakkabımı çıkararak 'Al sen bu ayakkabıları, daha iyisini bulunca atarsın.' dedim. 'Ya ağabey olmaz, ben 10 gündür ayakkabıyı hiç çıkarmadım, çok kötü kokuyor, veremem.' dedi. Israr edip 'Sen ver.' dedim. O arada bir sarıldık. Keşke yenisini verebilseydim. Gerçekten bu olaydan çok etkilendik, duygulandık."Serin, Konya'da misafir edebileceğini söylediğini ancak depremzedenin Balıkesir'de akrabaları olduğu için oraya gitmek istediklerini ifade ettiğini aktardı. - Herkes elinden gelen desteği veriyorİnsanların zor durumda olmalarına rağmen ihtiyacından fazlasını almadıklarını anlatan Serin, bu durum karşısında hem gururlandıklarını, hem de duygulandıklarını dile getirdi. Serin, daha sonra Hatay'a göreve gittiğinde depremlerin büyüklüğünü daha iyi kavradığını, insanların bir gecede her şeyini kaybetmiş olduğunu gördüğünü kaydetti.Bölgede herkesin seferber olduğuna dikkati çeken Serin, "Gecenin bir yarısında bir adam, sebze meyve doldurmuş gelmiş. 'Memur Bey bunları dağıtmada bana yardımcı olun.' dedi. Çadırlara gittik, dağıttık. Kaldığımız 15 gün boyunca faydalı olduğumuzu düşünüyorum." dedi.

Adana'da polis baskınında arı kovanı ve ayakkabılardan uyuşturucu çıktı

ADANA (AA) - Adana'da polisin düzenlediği iki ayrı uyuşturucu operasyonunda yakalanan 4 zanlıdan 3'ü tutuklandı.Adana Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, kente tırla uyuşturucu getirileceği bilgisine ulaştı.Ekipler, sürücü M.Ö. (57) ve A.A'nın (24) bulunduğu tırı D-400 kara yolunda durdurup narkotik dedektör köpeği "Hulk" ile arama yaptı.Köpeğin tepki verdiği tırın kasasındaki arı kovanlarını inceleyen ekipler, 3 kilo 352 gram sentetik uyuşturucu ele geçirdi.Narlıca Mahallesi'nde uyuşturucu ticareti yaptığı öne sürülen F.T. ve B.K'yi takibe alan ekipler, bu kişileri durdurup üzerlerini aradı.Polis, zanlıların ayakkabılarının tabanına gizlenmiş 146 gram sentetik uyuşturucu, 6,84 gram esrar, uyuşturucu etkili 3 hap ve araç anahtarı görünümlü hassas terazi buldu.Gözaltına alınan M.Ö, A.A, F.T. ve B.K, emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edildi.Nöbetçi sulh ceza hakimliğine çıkarılan 3 zanlı tutuklandı, B.K. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.