Avrupa Komisyonu Haberleri - Son Dakika Avrupa Komisyonu Haber Güncel Gelişmeler

Von der Leyen'den ABD’ye "Sıfıra Karşı Sıfır Vergi" teklifi

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Belçika'nın başkenti Brüksel'de Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store ile düzenlediği basın toplantısında, ABD Başkanı Donald Trump'ın uygulamaya koyduğu yeni gümrük vergilerine karşı Avrupa Birliği'nin (AB) tutumunu değerlendirdi. Von der Leyen, ABD'nin vergilerinin öncelikle ABD'li tüketiciler ve işletmeler için maliyetli olduğunu ve küresel ekonomiyi olumsuz etkilediğini vurguladı. "MÜZAKEREYE HAZIRIZ, İYİ BİR ANLAŞMA İSTİYORUZ" Von der Leyen, ABD ile müzakerelere hazır olduklarını belirterek, "Birçok diğer ticaret ortağımızla başarılı bir şekilde yaptığımız şekilde ABD'ye sanayi ürünleri için sıfıra karşı sıfır gümrük vergileri teklif ettik. Zira Avrupa, her zaman iyi bir anlaşmaya hazırdır" dedi. Teklifin masada olduğunu ifade eden von der Leyen, "Diğer yandan, misilleme tedbirleriyle yanıt vermeye ve menfaatlerimizi savunmaya da hazırız. Ayrıca ticaret sapması durumunda oluşabilecek dolaylı etkilere karşı kendimizi korumaya da hazırız" uyarısında bulundu. AB SANAYİCİLERİYLE İSTİŞARELER SÜRÜYOR Avrupa Birliği'ndeki sanayicilerle görüşmeler yaptığını belirten von der Leyen, "Bugün otomotiv sektörüyle, yarın sabah ise ilaç sektörüyle görüşmeler gerçekleştireceğim. ABD'ye verilecek yanıtı ve aynı zamanda stratejimizin diğer iki temel sütununu da görüşüyoruz. Bunlardan biri Tek Pazar'ı güçlendirmek, yani geriye kalan engelleri ortadan kaldırmak, diğeri ise ticari ilişkilerimizi çeşitlendirmek" diye konuştu. AB'NİN TİCARET ORTAKLARINI ÇEŞİTLENDİRME STRATEJİSİ Ticari ilişkilerin çeşitlendirilmesinin hayati önem taşıdığını vurgulayan von der Leyen, "Bu yüzden odağımızı keskin bir şekilde ABD haricindeki yüzde 83'lük küresel ticarete yöneltiyoruz. Muazzam fırsatlar var. Ticaret ortaklarımızla ilişkilerimizi derinleştiriyoruz. Güney Amerika Ortak Pazarı (MERCOSUR), Meksika ve İsviçre ile yaptığımız anlaşmaların yanı sıra Tayland, Malezya, Endonezya ve birçok başka ülkeyle çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Ursula von der Leyen: Avrupa yeni ortaklıklar inşa ediyor, savunmada güçleniyor

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, görevindeki ikinci döneminin ilk 100 gününü tamamlaması dolayısıyla Brüksel’de bir basın toplantısı düzenledi. Açıklamalarında Avrupa’nın güvenlik stratejileri, savunma politikaları ve yeni ticari ortaklıklarına vurgu yapan von der Leyen, ABD ile ittifakın değişen dengeleri ve Avrupa'nın kendi savunma sorumluluklarını üstlenmesi gerektiği mesajını verdi. "JEOPOLİTİK DEĞİŞİMLER İTTİFAKLARI SARSIYOR" Von der Leyen, dünya düzeninde hızla değişen dinamiklere dikkat çekerek, “Etrafımızdaki dünya baş döndürücü bir hızla değişiyor. Jeopolitik değişimler, ittifakları sarsıyor. On yıllardır süregelen güvenceler çökmekte” ifadelerini kullandı. Avrupa'nın kendi ayakları üzerinde durması gerektiğini belirten von der Leyen, bu süreçte savunma alanında kritik adımlar atıldığını vurguladı. SAVUNMADA YENİ DÖNEM: REARM EUROPE Avrupa Komisyonu’nun tarihinde ilk kez bir savunmadan sorumlu komiser atadığını belirten von der Leyen, AB'nin bu alanda daha güçlü adımlar atacağını açıkladı. Geçtiğimiz hafta düzenlenen olağanüstü AB Liderler Zirvesi'nde üye ülkelerin 800 milyar euroluk savunma paketini oy birliğiyle kabul ettiğini hatırlatan von der Leyen, "Bu tarihi bir adım. ReArm Europe planı, bir Avrupa savunma birliğinin temeli olabilir" dedi. Von der Leyen, AB'nin savunma kapasitesini artırma hedefi doğrultusunda İngiltere, Norveç ve Kanada gibi müttefiklerle de iş birliği yapmayı amaçladıklarını ifade etti. YENİ TİCARİ ORTAKLIKLAR KURULUYOR Avrupa’nın küresel ticarette bağımlılığı azaltmak için yeni ortaklıklar kurmaya odaklandığını belirten von der Leyen, "İsviçre, Meksika ve Güney Amerika ortak pazarı Mercosur ile yeni ortaklıklar inşa ettik. 20 yıllık müzakerelerin ardından büyük bir atılıma imza attık. Ayrıca Malezya ile ticaret görüşmelerini yeniden canlandırdık ve Karayip Ortak Pazarı ülkeleriyle etkileşime geçtik" dedi. Von der Leyen, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ile serbest ticaret anlaşmasını 2024 yılı içinde tamamlamayı hedeflediklerini de sözlerine ekledi. "AVRUPA’NIN SAVUNMA YATIRIMLARININ %80’İ DIŞARIYA AKIYOR" Savunma sanayisine yönelik yatırımların büyük kısmının AB dışına çıkmasının Avrupa ekonomisi için bir kayıp olduğunu vurgulayan von der Leyen, "Avrupa’nın savunma yatırımlarının %80’i Birlik dışına akıyor. Milyarlarca avro, AB dışında istihdam ve Ar-Ge fırsatları yaratıyor. Bu nedenle Avrupa’da ortak tedarik süreçlerini yönlendirecek yeni bir mekanizma kuruyoruz" dedi. GÖÇMENLERİN İADESİ KOLAYLAŞTIRILACAK Von der Leyen, Avrupa’ya yasa dışı göçle mücadele kapsamında yeni bir yasanın kabul edileceğini duyurdu. Yeni düzenlemeyle üye ülkeler arasında iade kararlarının karşılıklı tanınmasının sağlanacağını ve sığınma hakkı olmayan üçüncü ülke vatandaşlarının iadesinin hızlandırılacağını belirtti. Ayrıca, sınır dışı edilen kişilere giriş yasağı uygulanacağını ifade etti. "ABD İLE BİRLİKTE HAREKET ETMELİYİZ" Von der Leyen, ABD ile ilişkiler konusunda yöneltilen bir soruya şu yanıtı verdi: “ABD, 80 yılı aşkın süredir en yakın müttefikimiz oldu ve birlikte hareket ettiğimizde daha güçlü olduğumuzu gördük. Ancak, Avrupa'nın güvenliğinde daha fazla sorumluluk alması gerektiği de aşikar. Savunma sorumluluğunun büyük bir kısmını ABD taşıyor ve bu sürdürülebilir bir durum değil. ReArm Europe bu yüzden büyük önem taşıyor.” AB’nin güvenliğinin sağlanmasında nükleer caydırıcılığın rolüne ilişkin bir soruya yanıt veren von der Leyen, “Nükleer caydırıcılık tamamen ulusal yetki alanında kalmıştır ve öyle kalacaktır. Avrupa Komisyonu’nun bu konuda herhangi bir yetkisi veya yorumu bulunmamaktadır” dedi.

AB'den Shein ve Temu'ya güvenlik ve tüketici koruma soruşturması

Avrupa Komisyonu, Çin merkezli online pazar yeri Temu ve hızlı moda perakendecisi Shein’in, Avrupa Birliği’ne yönelik ucuz e-ticaret ithalatı kapsamında güvenli olmayan ve tehlikeli ürünlerin satışından sorumlu tutulacağını açıkladı. AB yürütme organı ayrıca, Shein'in AB tüketici koruma kurallarını ihlal ettiğine dair şüpheler nedeniyle ulusal tüketici otoritelerinden oluşan Tüketici Koruma İşbirliği Ağı (CPC) tarafından ortak bir soruşturma yürütüleceğini duyurdu. UCUZ İTHALAT AB İÇİN ENDİŞE YARATIYOR Komisyon, 2024 yılında 22 avronun altındaki yaklaşık 4,6 milyar düşük değerli ürünün AB’ye ithal edildiğini, bu rakamın 2023’ün iki katı olduğunu ve bu ürünlerin %91’inin Çin’den geldiğini belirtti. AB yetkilileri, ucuz ve güvenli olmayan ithalatın, kurallara uyan AB satıcıları için haksız rekabet oluşturduğunu ve küçük paket sevkiyatlarının çevre ve iklim üzerinde olumsuz etki yarattığını vurguladı. E-TİCARETTE YENİ DÜZENLEMELER YOLDA Avrupa Komisyonu, AB ülkelerine yapılan e-ticaret ithalatının denetim maliyetlerini karşılamak amacıyla yeni bir işlem ücreti önerisinde bulunacağını duyurdu. Ayrıca, 150 avronun altındaki paketlerin gümrük muafiyetinin kaldırılması yönündeki önerinin hızla benimsenmesi için çağrıda bulundu. Komisyonun getirdiği yeni bir önlem olan "Ürün Güvenliği Taraması" sayesinde, AB ülkeleri sevkiyatlar yola çıkmadan önce e-gözetim araçlarıyla ürünlerin tehlikeli olup olmadığını tespit edebilecek. AB: "GÜVENLİ VE ÇEVREYE DUYARLI E-TİCARET İSTİYORUZ" AB teknoloji şefi Henna Virkkunnen, yaptığı açıklamada “Tüketicilerin güvenliğini sağlayan, kullanışlı ürünler sunan ve çevreye saygılı, rekabetçi bir e-ticaret sektörü görmek istiyoruz” dedi. SHEİN İŞBİRLİĞİNE AÇIK, TEMU SESSİZ Shein, AB tüketici kuruluşları ve Komisyon ile işbirliği yapacağını açıkladı. Şirket sözcüsü, "Avrupalı tüketicilerin güvenle alışveriş yapabilmelerini sağlamak için CPC Ağı ve Komisyon ile yakın bir şekilde çalışacağız" dedi. Öte yandan, Dijital Hizmetler Yasası kapsamında geçtiğimiz Ekim ayından bu yana AB soruşturmasına konu olan Temu, Komisyonun yorum talebine yanıt vermedi. Yetkililer, Temu’nun tüketici koruma kuruluşlarının endişelerine nasıl yanıt verdiğini değerlendirdiklerini açıkladı.

Milletlerarası anlaşmalar Resmi Gazete'de

Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu ile ilgili anlaşma değişiklikleri ve Türkiye ile Avrupa Komisyonu arasındaki mektuplar onaylanarak Resmi Gazete'de yayımlandı. "Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu Bünyesinde Hazırlanan Ekli Tehlikeli Malların Karayolu ile Uluslararası Taşımacılığına İlişkin Anlaşmanın Eklerinde Yapılan 2023 Yılına Ait Değişikliklerin" onaylanması hakkında karar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanarak Resmi Gazete'de yer aldı. Öte yandan "Karadeniz Havzasında Sınır Ötesi İşbirliği Programı (2014-2020) Finansman Anlaşmasının Tadiline İlişkin Olarak Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Komisyonu Arasında Teati Edilen Ekli 6/2/2024 ve 25/3/2024 Tarihli Mektupların" onaylanması hakkında karar da Resmi Gazete'de yayımlandı. Söz konusu mektuplar Türkiye, Romanya ve Avrupa Birliği (AB) arasındaki 2014-2020 Sınır Ötesi İşbirliği Programı "Karadeniz Havzası" Finansman Antlaşması'nın mektup teatisi yoluyla değişikliklerini içeriyor.

Avrupa Komisyonu Başkanı Von der Leyen, aşırı sağın yükselişi karşısında koalisyon arayışında

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağın yükselişi sonrası ikinci bir beş yıllık dönem için adaylığını destekleyecek geniş bir koalisyon oluşturmaya çalışıyor. Von der Leyen, merkez sağ Avrupa Halk Partisi'nin (EPP) sandalye sayısını artırması ile 27 ülkeyi kapsayan dört günlük seçimlerden güçlenerek çıktı. İKİNCİ DÖNEM İÇİN DESTEK ARAYIŞI Von der Leyen'in ikinci bir beş yıllık dönem için AB'nin ulusal liderlerinin çoğunluğunun desteğini alması ve Avrupa Parlamentosu'nda çoğunluğu sağlaması gerekiyor. Geçen sefer von der Leyen'i destekleyen ana partiler - EPP, sosyalistler ve liberaller - 720 üyeli mecliste toplam 402 sandalyeye sahip oldu. Ancak bu, Brüksel'de rahat bir çoğunluk olarak görülmüyor. Bu nedenle von der Leyen, ağır kayıplar veren Yeşiller ve yakın çalıştığı İtalya'nın milliyetçi Başbakanı Giorgia Meloni ile de temasa geçebilir. Von der Leyen, "Avrupa yanlısı güçlerden oluşan geniş bir çoğunluk oluşturmak için çalışıyorum. İşte bu nedenle yarından itibaren platformu birlikte oluşturduğumuz büyük siyasi ailelere ulaşacağız" dedi. AŞIRI SAĞIN YÜKSELİŞİ VE YENİ STRATEJİLER Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağ partilerin oylarını artırması, von der Leyen'in koalisyon oluşturma sürecini daha da karmaşık hale getiriyor. Aşırı sağın güç kazanması, Avrupa'da politik dengeleri sarsabilir ve von der Leyen'in ikinci döneminde izleyeceği politikalar üzerinde önemli bir etki yaratabilir. Von der Leyen, aşırı sağın yükselişi karşısında geniş tabanlı bir koalisyon oluşturarak Avrupa yanlısı politikaları savunmayı hedefliyor. Bu süreçte, Yeşiller gibi kayıplar yaşayan partilerle ve milliyetçi liderlerle iş birliği yaparak Avrupa Parlamentosu'nda güçlü bir destek arayışında olacak. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağın yükselişi sonrası, Avrupa yanlısı geniş bir koalisyon oluşturmak için önemli bir sınavla karşı karşıya. Bu süreçte, mevcut destekçileriyle bağlarını güçlendirmek ve yeni ittifaklar kurmak için yoğun çaba harcayacak. Avrupa'nın geleceği ve politik dengeleri, von der Leyen'in bu koalisyon oluşturma çabalarının başarısına bağlı olacak.

Avrupa, Adobe-Figma birleşmesine tekel soruşturması başlattı

SERHAT AKARSU (İLKHABER) - Avrupa Komisyonu, Adobe'nin Figma'yı satın almak için yaptığı 20 milyar dolarlık anlaşma hakkında, önerilen devralmanın tasarım yazılımı endüstrisindeki rekabete zarar verebileceği endişelerini gerekçe göstererek "derinlemesine" bir soruşturma başlattı. Adobe, satın alma işleminin Eylül ayında duyurulmasından bu yana anlaşmayı düzenleyici kurumlardan geçirmekte zorlanıyor. Şubat ayında Avrupa Birliği'ndeki on altı üye ülke yetkililerden teklifin olası etkilerini araştırmalarını istedi. Ayrıca ABD Adalet Bakanlığı ve İngiltere Rekabet ve Piyasalar Kurumu tarafından da soruşturmalar yürütülüyor. Komisyonun rekabet politikasından sorumlu Başkan Yardımcısı Margrethe Vestager yaptığı açıklamada, "Adobe ve Figma, dijital alanda yaratıcı topluluklar için önde gelen iki yazılım sağlayıcısıdır. Pek çok kullanıcı ve işletme, işlerinde mükemmelleşmek için dijital tasarım araçlarına güveniyor. Derinlemesine soruşturmamızla, kullanıcıların aralarından seçim yapabilecekleri geniş bir dijital yaratıcı araçlar havuzuna erişmeye devam etmelerini sağlamayı amaçlıyoruz." şeklinde konuştu. Düzenleyiciler, en büyük iki yaratıcı tasarım yazılımı üreticisinin birleşmesine izin verilmesinin rekabete aykırı bir duruma yol açarak AB vatandaşlarına zarar verebileceğinden endişe ediyor. Komisyon, Adobe'nin Figma'nın araçlarını halihazırda Photoshop, Illustrator, InDesign ve daha fazlasını içeren Creative Cloud paketine dahil ederek rakiplerinin rekabet etmesini zorlaştırabileceğini öne sürdü. Ancak Figma aynı fikirde değil. Bir sözcü The Register'a yaptığı açıklamada "Figma ve Adobe'nin birlikte tasarımcılar, yaratıcılar ve bilgi çalışanları için her iki şirketin tek başına sunabileceğinden çok daha fazla değer sunabileceğine inanıyoruz. Önerdiğimiz birleşmenin ilgili pazarlarımızda rekabetin azalmasına yol açacağına inanmıyoruz ve Avrupa Komisyonu ile birleşik bir Adobe-Figma kuruluşunun getireceği faydalara odaklanan görüşmeleri sürdürmeyi dört gözle bekliyoruz." diye konuştu. Bu arada Adobe, düzenleyicileri satın almayı onaylamaya ikna etmeye çalışmaya devam edeceğini söyledi. Photoshop devinin bir temsilcisinin yaptığı açıklamada, "Figma'nın ürün tasarımı Adobe'nin temel yaratıcı ürünlerine bitişik olduğu ve Adobe'nin ürün tasarımı alanında rekabet etmek için anlamlı bir planı olmadığı için davanın esasına olan güvenimiz devam ediyor. Sürecin bir sonraki aşamasında bu gerçekleri ortaya koymayı ve işlemi başarıyla tamamlamayı dört gözle bekliyoruz."

AB, Teams ve Office programlarının birleşmesine ilişkin Microsoft'a antitröst soruşturması açtı

EMRE EKİCİ (İLKHABER)- Avrupa Komisyonu, Microsoft'un Teams yazılımını Office üretkenlik paketiyle birlikte sunmasına yönelik resmi bir antitröst soruşturması açıyor. Slack, küresel bir pandeminin başlamasından ve Microsoft Teams kullanıcı tabanının hızla büyümeye başlamasından sadece aylar sonra, Temmuz 2020'de Avrupa Komisyonu'na Microsoft aleyhine rekabet karşıtı bir şikayette bulundu. Avrupa Komisyonu şimdi Microsoft'un Microsoft Teams'i Office 365 ve Microsoft 365 üretkenlik paketlerine bağlayarak veya paketleyerek AB rekabet kurallarını ihlal edip etmediğine dair derinlemesine bir soruşturma yürütecek. Avrupa Komisyonu'nun rekabet politikasından sorumlu başkan yardımcısı Margrethe Vestager, "Teams gibi uzaktan iletişim ve işbirliği araçları Avrupa'daki pek çok işletme için vazgeçilmez hale geldi," diyor. "Bu nedenle bu ürünlerin pazarlarının rekabetçi kalmasını ve şirketlerin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayan ürünleri seçmekte özgür olmalarını sağlamalıyız. İşte bu nedenle Microsoft'un üretkenlik paketlerini Teams ile birleştirmesinin AB rekabet kurallarını ihlal edip etmediğini araştırıyoruz." Slack'in ilk şikayetinde Microsoft'un Microsoft Teams ürününü Office'e "yasadışı bir şekilde bağladığı" ve "milyonlarca kişiye zorla yüklettiği, kaldırılmasını engellediği ve kurumsal müşterilere gerçek maliyetini gizlediği" iddia ediliyordu. Microsoft'un AB'ye Teams'i Office ile paketlemeyi durdurma konusunda bir taviz verdiği bildirildikten sonra şimdi AB düzenleyicileri durumu tamamen araştırıyor. Financial Times'ın geçtiğimiz günlerde bildirdiğine göre, AB düzenleyicileri ve Microsoft, paketlemenin kaldırılmasının sadece AB ile sınırlı olup olmayacağı ve rekabetin hala adil olmasını sağlamak için fiyatların nasıl etkilenebileceği konusunda anlaşamadı. Microsoft ayrıca kısa bir süre önce Windows 11'deki Microsoft Teams entegrasyonunu kaldırmaya karar verdi. Windows 11'deki Sohbet işlevi, Slack'in şikayetinin odak noktası olan önemli kurumsal kullanıcılar için değil, yalnızca tüketiciler için mevcuttu. Ancak Microsoft, gelecekte bu yerleşik sürümde kurumsal desteği etkinleştirebilirdi ve AB soruşturmasının Microsoft'u entegrasyonu tamamen ortadan kaldırması için korkutmuş olması mümkündür. Microsoft, Windows Media Player ve Internet Explorer paketlemesiyle ilgili iki büyük davanın ardından yaklaşık 15 yıldır AB'de ilk kez bir antitröst soruşturmasıyla karşı karşıya kalıyor. 2004 yılında Avrupa Komisyonu Microsoft'a Media Player içermeyen bir Windows sürümü sunmasını emretmişti. Bunun sonucunda Windows XP N sürümü AB pazarlarında satışa sunuldu. 2009 yılında AB, Internet Explorer'ın Windows ile birlikte verilmesini de soruşturdu ve Microsoft, işletim sisteminin Windows 7 E sürümünü Avrupa'da Internet Explorer olmadan satmaya başladı. Microsoft ayrıca kullanıcılara web tarayıcısı seçeneği sunulmasını sağlamak için Windows işletim sisteminde bir tarayıcı oylama kutusu uygulamaya zorlandı. Microsoft, Windows 7 SP1'e tarayıcı oy pusulasını dahil etmediği için 730 milyon dolar para cezasına çarptırıldı.

#Avrupa Komisyonu