TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Atatürk Orman Çiftliği

İLKHABER-Gazetesi - Atatürk Orman Çiftliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Atatürk Orman Çiftliği haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Sümer: Atatürk Orman Çiftliği betonlaşmaya kurban edildi Haber

Sümer: Atatürk Orman Çiftliği betonlaşmaya kurban edildi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Orhan Sümer, Atatürk Orman Çiftliği’nin sistematik olarak betonlaşmaya açıldığını ve tarihi mirasın adım adım yok edildiğini belirtti. Sümer, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 1937 yılında Hazine’ye bağışladığı bu kıymetli arazi, bugün betona teslim edilerek halkımıza miras ihanetine dönüştürülmüştür” dedi. “Atatürk Orman Çiftliği’nin arazisi küçülerek 33 bin 105 dekara düştü” Orhan Sümer, Atatürk Orman Çiftliği’nin 1992 yılında “Doğal ve Tarihi Sit Alanı” ilan edilmesine rağmen, iktidarla birlikte bu statünün 2011 yılında kaldırılarak alanın ranta açıldığını vurguladı. Orhan Sümer, “iktidarın 2002 yılında iktidara geldiğinde AOÇ arazisi toplam 33 bin 644 dekar büyüklüğündeydi. Bugün bu arazi 539 dekar daha küçülerek 33 bin 105 dekara düştü. Tarihi ve doğal bir mirasın bu şekilde yok edilmesi kabul edilemez” şeklinde konuştu.  “Son 8 yılda 2 bin dekarlık ormanlık alanın nasıl yok olduğunu açıklayacak kimse var mı?” Orhan Sümer, 2014 yılında çiftlik arazilerinin yüzde 72’sine denk gelen 24 bin 225 dekarlık orman, park ve rekreasyon alanının 2022 yılı itibarıyla yüzde 67’ye düşerek 22 bin 200 dekara gerilediğini belirterek şunları söyledi: Orhan Sümer, “Son 8 yılda 2 bin dekarlık ormanlık alanın nasıl yok olduğunu açıklayacak kimse var mı? AOÇ ürünlerinin yurt dışına pazarlanacağı açıklanmıştı ancak bugün Meclis’te AOÇ dondurmalarının yerini başka marka dondurmalar aldı. Bu durum bile mirasın itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını açıkça göstermektedir.”

AİHM, TMMOB'un Haber

AİHM, TMMOB'un "Cumhurbaşkanlığı Külliyesi" hakkındaki başvurusunu "kabul edilemez" buldu

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğinin Atatürk Orman Çiftliği arazisine Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yapılmasına ilişkin imar planı değişikliği hakkındaki başvurusunu oy birliğiyle "kabul edilemez" buldu. AİHM'in kararına göre, TMMOB Ankara Şubesi, Atatürk Orman Çiftliği sınırlarını kapsayan alana ilişkin 2010'da yapılan imar planına karşı açtığı davada verilen yürütmenin durdurulması kararının uygulanmayarak Cumhurbaşkanlığı Külliyesi inşaatına devam edilmesi nedeniyle "mahkemeye erişim haklarının ihlal edildiği" iddiasıyla AİHM'e başvurdu. TMMOB, başvurusunda, kamunun menfaatlerini savunduklarını ve yargı kararlarının gereğinin yerine getirilmediğini iddia etti. Başvuruyu inceleyen AİHM, oy birliğiyle başvurunun kabul edilemez olduğuna hükmetti. Kararın gerekçesinden AİHM'in kararında, imar planı değişikliğinin iptali adına açılan davada İdare Mahkemesinin 10 Şubat 2014'te yürütmenin durdurulmasına karar verdiği, bundan kısa süre sonra ise başka bir imar planının uygulanmaya konulduğu belirtildi. AİHM'in kararında, idare mahkemesinin 2015'te ilk planı iptal ettiği, iptal kararının Danıştay tarafından bozulması üzerine ise iptal isteminin reddine karar verdiği ifade edildi. Kararda, başvurucuların Anayasa Mahkemesine yaptıkları başvurunun da "başvurucuların uygulamaya geçirilen plan ve projeler nedeniyle doğrudan maruz kaldıkları sağlık, mülkiyet, özel hayat ve benzeri hususlara yönelik somut bir etkiden" bahsedemedikleri gerekçesiyle reddedildiği anımsatıldı. Başvurucuların, Atatürk Orman Çiftliği arazisinde Cumhurbaşkanlığı Kompleksi inşa edilmesi nedeniyle kendilerine "kamunun menfaatlerini savunma misyonu yükledikleri" yönünde açıklamalarının bulunduğu aktarılan kararda, "Bu açıklamalar, idare mahkemeleri önündeki yargılamaların, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinde belirtilen adil yargılanma hakkı anlamında medeni hak ve yükümlülükler açısından doğrudan belirleyici olduğunu göstermek için yeterli değildir." ifadesi kullanıldı. Başvurunun, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hükümleri ile konu yönünden bağdaşmadığı aktarılan kararda, şunlar kaydedildi: "Mahkeme, başvurunun Sözleşme'nin 35. maddesinin 3 ve 4. fıkraları uyarınca reddedilmesi gerektiği sonucuna varmaktadır. Mahkeme, bu gerekçelerle oy birliğiyle, başvurunun kabul edilemez olduğuna karar vermiştir." Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 35. maddesinin 3. fıkrasında, "Başvurunun konu bakımından sözleşme veya protokollerinin hükümleriyle bağdaşmaması, dayanaktan açıkça yoksun veya bireysel başvuru hakkının kötüye kullanılması niteliğinde olması" veya "Başvurucunun önemli bir zarar görmemiş olması" hallerinde bireysel başvuruların kabul edilemeyeceği hükmü yer alıyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.