TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#arkeoloji

İLKHABER-Gazetesi - arkeoloji haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, arkeoloji haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

15. İtalyan Kültür Merkezi Arkeoloji Sempozyumu İstanbul’da gerçekleşti Haber

15. İtalyan Kültür Merkezi Arkeoloji Sempozyumu İstanbul’da gerçekleşti

İtalyan Kültür Merkezi tarafından bu yıl 15.’si düzenlenen Arkeoloji Sempozyumu, İstanbul Üniversitesi işbirliğiyle 4 Ekim Cuma günü “Antik Anadolu’da Betimlemeler ve Törenler: Mekânlar, Anıtlar, İmgeler” başlığı altında gerçekleştirildi. Türkiye Kültür Yolu Festivali kapsamında düzenlenen etkinlikte, İtalya ve Türkiye arasında kültürel işbirliğini güçlendiren arkeolojik çalışmalara dikkat çekildi. ARKEOLOJİK ALANLARDA İTALYA-TÜRKİYE İŞBİRLİĞİ İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Konsey Salonu’nda düzenlenen sempozyum, İtalyan ekiplerin Türkiye'nin batısından doğusuna önemli arkeolojik alanlarda yürüttükleri kazı çalışmalarını ve keşif süreçlerini paylaşmaları açısından büyük önem taşıdı. Arslantepe, Hierapolis, Karkamış, Kültepe gibi önemli arkeolojik alanlarda yürütülen çalışmaların detayları katılımcılarla paylaşıldı. AKADEMİK VE DİPLOMATİK KATILIM YOĞUNDU İtalya Dışişleri Bakanlığı Ülke Tanıtım Genel Müdürü Alessandro De Pedys, İÜ Rektörü Osman Bülent Zülfikar, İtalya Büyükelçisi Giorgio Marrapodi ve ünlü tarihçi İlber Ortaylı gibi önemli isimlerin katılımıyla gerçekleşen sempozyum, 3 Ekim akşamı Venedik Sarayı’nda düzenlenen özel açılış daveti ile başladı. PREHİSTORYA VE BİZANS DÖNEMLERİ ÜZERİNE SUNUMLAR 4 Ekim günü boyunca süren oturumlarda, Doç. Dr. Aslıhan Yurtsever Beyazıt’ın moderatörlüğünde prehistorya ve protohistorya dönemlerine, Doç. Dr. Müjde Peker’in moderatörlüğünde ise klasik ve Bizans dönemlerine odaklanıldı. Oturumlarda, İtalyan ve Türk arkeologlar, buluntular ve en son keşiflerle ilgili detaylı bilgiler sundu. BULGULAR YAYINLANACAK İtalyanca ve Türkçe simultane tercüme ile gerçekleştirilen sempozyumda paylaşılan bulgular, ilerleyen günlerde kitap haline getirilecek ve sempozyum kayıtları İtalyan Kültür Merkezi’nin YouTube kanalında yayınlanacak.

Dara Antik Kenti'nde 12 ay kazı yapılacak Haber

Dara Antik Kenti'nde 12 ay kazı yapılacak

Doğu Roma İmparatorluğu'nun sınırını Sasaniler'e karşı korumak amacıyla kurduğu antik kentte bugüne kadar yürütülen kazı çalışmalarında, nekropol (toplu mezarların bulunduğu yer) kilise, saray, çarşı, zindan, tophane ve su bendi kalıntıları ortaya çıkarılırken, bölgede 10 binden fazla ok ucu ile kandil, cam, seramik eserler ve ziynet eşyaları bulundu. Bu yıl yürütülen kazılarda ise antik kentte çarşıdaki 10'u aşkın dükkan ve atölye açığa çıkartıldı, 400 metre uzunluğunda 1500 yıllık içme suyu kanalının 30 metrelik bölümü tespit edildi. Bakanlığın ve Valiliğin desteğiyle 12 ay sürdürülecek kazı çalışmalarının hız kazanması için ekipteki kişi sayısı 13'ten 30'a çıkarıldı. Ören yerindeki kalıntıların ortaya çıkarılması, gezi güzergahıyla alanın turizme hizmet etmesi için arkeolojik kazıları sürdüren Mardin Müzesi Başkanlığındaki ekip, 1500 yıllık içme suyu kanalında çalışmalara başladı. - "Dara'da daha önce hiç olmadığı kadar güçlüyüz" İl Kültür ve Turizm Müdürü Ayhan Gök, Dara Antik Kenti'ndeki kazı çalışmalarında 38 yılı geride bıraktıklarını söyledi. Doğu Roma'nın sınır karakolu olarak bilinen antik kentte, en kalabalık dönemde yaklaşık 50 bin kişinin yaşadığını ifade eden Gök, geniş bir alana yayıldığı için hala kazı çalışmalarının başlangıç aşamasında olduklarını belirtti. Antik kentin hem kültürel miras hem de turizm açısından büyük bir önem taşıdığını dile getiren Gök, şunları söyledi: "Dara bizim göz bebeğimiz. Birçok açıdan bizim için çok kıymetli. Burada sezonluk kazı yapıyorduk. Gelecek olan desteklerle bunu ilk kez 12 aya yayacağız, kazıları sürekli hale getireceğiz. Dara, bölgemizde Geleceğin Miras Projesi kapsamında destek alan yerlerden biri oldu. Bu kazılarda elimizi çok güçlendiriyor. Valiliğimizin de desteğiyle Dara'da daha önce hiç olmadığı kadar güçlüyüz. Kazıyı ve faaliyet alanlarımızı genişletip, eksiklerimizi tamamlayacağız." - Ziyaretçi sayısının milyonlara ulaşması hedefleniyor Titizlikle yürütecekleri çalışmalarla tarihi gün yüzüne çıkarmak istediklerini ifade eden Gök, antik kenti gezmeye gelen misafirlerden özellikle agora bölümü ziyaret etmelerini istedi. Antik kentin sahip olduğu değerin çok daha fazlasını barındırdığını dile getiren Gök, şunları söyledi: "Dara Antik Kenti, Güneydoğu'daki en büyük antik kentlerden birisi, belki de en büyüğü. Dara'yı hayallerimizdeki yere ulaştırırsak ki; şu an dahi Roma üzerine çalışan akademisyenlerin uğrak yeri olan, senede 1 milyon kişinin ziyaret ettiği bu yer, çok daha fazlasına hitap edecektir. O potansiyele ziyadesiyle sahip. Dara, yılda 1 milyon insanı ağırlayan bir yer. Bu rakamın artarak milyonlara ulaşacağına inanıyorum." İstanbul'dan antik kenti ziyaret için gelen Neslihan Demircioğlu, mimar ve heykeltıraş olarak Dara Antik Kenti'ni çok beğendiğini söyledi. Demircioğlu, çalışmaları heyecanla takip ettiklerini belirterek, "Burada muhteşem bir tarih var. Böyle bir tarihin içinde bulunmak çok büyük bir değer. Artık 12 ay boyunca arkeolojik kazılar yapılacakmış, çok sevindik. Yapılacak kazılarla inanıyorum ki değerine değer katacak." ifadelerini kullandı. Fotoğraf: Sare Aliye Akçay

Sillyon Antik Kenti'nde yürütülen kazı çalışmalarında Roma dönemine ait  stadyum gün yüzüne çıkarılıyor Haber

Sillyon Antik Kenti'nde yürütülen kazı çalışmalarında Roma dönemine ait stadyum gün yüzüne çıkarılıyor

Antalya'nın Serik ilçesindeki Sillyon Antik Kenti'nde devam eden kazı çalışmalarında, toprak altında bulunan stadyumun yüzde 25'lik kısmı gün yüzüne çıkarıldı. Milattan önce 2 binlerin başında güvenlik kaygılarıyla yüksek bir tepeye kurulan antik kent, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çeşitli yapıları bir arada barındırıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünden alınan izinle Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Taşkıran başkanlığındaki 40 kişilik ekip, bölgenin tarihinin ortaya çıkarılması ve turizme kazandırılması için çalışmalarını sürdürüyor. Çalışmaları Roma dönemine ait stadyumda yoğunlaştırdıklarını belirten Taşkıran, AA muhabirine, tonlarca toprağın altındaki stadyumun 254 metre uzunluğunda ve 48 metre genişliğinde olduğunu söyledi. Stadyumun yüzde 25'ini ortaya çıkardıklarını belirten Taşkıran, "2020'de başlayan kazılar, 2022'de Cumhurbaşkanlığının Kararlı Kazı Listesi'ne girmesiyle hız kazandı." dedi. - "Yapı çift tribünlü" Roma döneminde kentin zenginleşmesi ve refaha kavuşmasıyla stadyum, hamam ve bazı kamusal yapıların inşa edildiğini vurgulayan Taşkıran, "2022'de stadyumdaki kazı çalışmalarına başladık. Stadyum, kentin batı yamacı boyunca yapılmış. Zamanında buradaki arazi düzleştirilmiş, teras haline getirilmiş ve stadyum yapısı buraya kondurulmuş. Yapı çift tribünlü aynı zamanda bir dönüş alanına sahip." diye konuştu. Taşkıran, 10 bin kişilik kapasiteye sahip tarihi yapının hem kapasitesi hem şekli hem de ölçüsüyle bölge stadyumları arasında ön plana çıktığını dile getirdi. Antik dönemde stadyumda spor müsabakaları, yarışmalar ve festivallerin yapıldığını anlatan Taşkıran, şöyle konuştu: "Alandan çıkan malzemelerden hareketle, stadyumun İsa'dan sonra 1. yüzyılda inşaatına başlandığı, İsa'dan sonra 5. yüzyıla kadar da kullanılmış olduğunu söyleyebiliriz. Son aşamada yaptığımız kazılarda da bu netleşti. Sillyon'a bir saldırı olduğunu ve bu saldırı esnasında stadyumun tahrip edildiğini tespit ettik. Öte yandan yapının doğu kanadında üzeri ahşap bir konstrüksiyonla kapalı bir gölgelik oluşturulduğunu da söylemek mümkün." Taşkıran, alanda sadece kazı yapmadıklarını aynı zamanda restorasyon, konservasyon çalışmaları da yürüttüklerini anlattı. - Sillyon, Side'den Kemer'e deniz trafiğine hakim Antik kentin bölgenin denize ve Toros Dağları'na hakim bir noktada yer aldığına dikkati çeken Taşkıran, şunları kaydetti: "Sillyon bugün bile denizden veya karadan bölgeye hakim olan tek nokta. Sillyon'nun tepesine çıktığınızda Side'den Kemer'e kadar bütün deniz trafiğine hakim oluyorsunuz. Stadyum da tam bu manzaraya hakim bir şekilde yapılmış. Yani spor müsabakalarını izlemek isteyen birisi sadece müsabakalarını izlemiyor çevreye de hakim olacak bir şekilde çok güzel vakit geçirebiliyor. Stadyum noktasından bakıldığında Perge Antik Kenti'ni, Kadriye-Belek turizm bölgelerini, havaalanını görebiliyoruz. Antik dönemde de bu böyleydi. Bu konumundan dolayı da muhtemelen burası bir panayır-festival alanı gibi kurgulanmış. Engebeli tepelik bir alanda 10 bin kişilik bir stadyumun yapılmış olmasının en temel sebebi hem etkinlikleri izlemek hem de manzaranın keyfine varmak." Taşkıran, "Geleceğe Miras" projesi kapsamında stadyumdaki çalışmaları hızlandırarak bu yıl tamamlamak istediklerini sözlerine ekledi.

Antalya'da binlerce eser bulundu Haber

Antalya'da binlerce eser bulundu

Geçmişte birçok uygarlığa ev sahipliği yapan Antalya'da, 2023'te yürütülen arkeolojik kazılarda gün yüzüne çıkarılan tarihi eserlerden 1138'i envantere kazandırıldı. Dünyanın dört bir yanından ziyaretçi ağırlayan Antalya, barındırdığı kültürel miras öğeleriyle kültür turizminde de ön plana çıkıyor. Tarih boyunca ev sahipliği yaptığı medeniyetlerden birçok izin bugüne taşındığı kentte, birçok noktada arkeolojik kazı çalışmaları yürütülüyor. Türk ve yabancı bilim heyetleri ile müze müdürlüklerince sürdürülen kazı çalışmalarında ortaya çıkarılan eserler, müzelerin envanterine kaydediliyor. İl Kültür ve Turizm Müdürü Candemir Zoroğlu, 2023'ün Antalya'daki arkeolojik çalışmalar bakımından oldukça verimli bir yıl olduğunu söyledi. Bölgede 20 antik kentte aktif kazı çalışmalarının sürdüğünü belirten Zoroğlu, "20 alanda, 2'si müze müdürlüğü, 2'si yabancı kazı heyetleri başkanlığında, 16'sı Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Türk akademisyenlerce arkeolojik çalışmalar yürütüldü. Kültür ve Turizm Bakanlığımızca Antalya'daki kazı ve araştırmalara geçen yıl yaklaşık 200 milyon liralık ödenek aktarıldı." dedi. Zoroğlu, bu ödeneklerle kazı başkanlıklarınca belirlenen alanlarda kazı, onarım ve restorasyon projelerinin yürütüldüğünü anlattı. İl Kültür ve Turizm Müdürü Candemir Zoroğlu, "Binlerce başka eser de bulundu" Çalışmalar kapsamında birçok tarihi buluntuya ulaşıldığını dile getiren Zoroğlu, "Yapılan çalışmalarda 1138 envanterlik eser gün yüzüne çıkarıldı. Eserler, sergi salonlarında ve depolarında korunmak üzere müzelerimize devredildi. Bunun yanında elbette arkeolojik alanlarda yaptığımız çalışmalarda binlerce başka eser de bulundu. Bu eserler Bakanlığımızın yönergeleri doğrultusunda kazı evi depolarında korunuyor. Yapılan çalışmalarda bulunan 594 eser Alanya Müzesi'ne, 489 eser Side Müzesi'ne, 50 eser Antalya Arkeoloji Müzesi'ne, 5 eser de Elmalı Müzesi'ne kazandırıldı." diye konuştu. Zoroğlu, eserlerin hem müze müdürlüğündeki uzmanlar hem de Antalya Bölge Koruma Laboratuvarı ekiplerince konservasyon ve restorasyon çalışmaları tamamlanarak muhafaza altına alındığını aktardı.  "Nike" heykelleri ve mozaikler dikkati çekti Syedra Antik Kenti'nde Roma dönemine ait 1800 yıllık iki heykelin bulunduğunu bildiren Zoroğlu, şöyle konuştu: "Alanya'da iki 'Nike' (zafer tanrıçası) heykeli çıktı. Julius-Claudiuslar döneminden bir portre bulundu. Aynı zamanda Syedra'da 'Herakles'in 12 İşi' mozaiğinin onarım çalışmaları devam ediyor. Kazı başkanımızın orada özellikle caddede yaptığı çalışmalarla orayı yürünebilir, gezilebilir hale getirdik. Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy orada bir karşılama merkezi yapılması yönünde bir talimat verdi, çalışmalara başladık. Bununla birlikte Olimpos'ta yaptığımız kazılarda büyük sarayda çok güzel mozaikler ortaya çıktı. Ayrıca kent merkezindeki Nekropol Müzesi'ni de hayata geçirdik." Zoroğlu, "Önemli kazılar ve restorasyon projeleri gerçekleştireceğiz" Bölgenin geçmişte çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yaptığına ve bu nedenle geniş bir kültürel miras barındırdığına işaret eden Zoroğlu, yürütülecek oldukça fazla çalışma olduğunu dile getirdi. Zoroğlu, bu yıl kentteki çalışmaların daha da kapsamlı hale getirileceğini belirterek, "Geleceğe Miras Projesi ile Bakanlığımız çok önemli bir adım attı. Bakanımız 4 yılda, 20 yılda yapılmayan işlerin gerçekleştirileceğini ifade etti. İnşallah bu yöndeki planlama ve çalışmalarla bunu gerçekleştirmiş olacağız. Bu yıl için Bakanlığımızla yakın görüşmeler ve çalışmalar yapıyoruz. Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü'müzün ören yerleri, çevre düzenleme ve restorasyon projeleri, Antalya Valiliği Yatırım İzleme Başkanlığının restorasyon ve onarım çalışmaları da devam ediyor. Özellikle kazılar bağlamında ödenekler ve restorasyon çalışmalarında yapılacak istihdamlarla, çok önemli kazılar ve restorasyon projeleri gerçekleştireceğiz." ifadelerini kullandı.

Haber

"Kaleler Şehri Andırın" 26'sı tescilli 70 kaleye ev sahipliği yapıyor

KAHRAMANMARAŞ (AA) - MANSUR ÖKSÜZ - Kahramanmaraş'ın tarihi ve doğal güzellikleriyle adından söz ettiren Andırın ilçesi, 26'sı tescilli 70 kaleye ev sahipliği yapıyor. Kent merkezine 60 kilometre uzaklıkta yer alan, onlarca medeniyete ait izler barındıran "Kaleler Şehri Andırın", Küçükayrıcatepe, Azgıt, Meryemçil, Akkale ve Haştırın kaleleri başta olmak üzere 26'sı tescilli 70 kaleyi bünyesinde barındırıyor.Çeşitli kaynaklarda Roma dönemi öncesinde inşa edildiği belirtilen ilçe sınırları içerisindeki kaleler, tarihi ipek yolu üzerinde yer almaları ve hikayeleriyle ilgi çekiyor.Andırın Belediye Başkanı Ahmet Doğan, AA muhabirine, amaçlarının doğal güzelliklerinin yanı sıra onlarca tarihi kalesiyle turizmin önde gelen kentleri arasında yer almak olduğunu söyledi.İlçeye gösterilen ilginin her geçen gün arttığını anlatan Doğan, bu durumun en büyük nedenlerinden birisinin eski İpekyolu üzerinde konumlanan kaleler olduğunu ifade etti.Doğan, bölgenin doğal ve tarihi güzellikleriyle ön plana çıktığına dile getirerek, şöyle devam etti:"Kışın 35 bin olan nüfusumuz yaz sezonunda 150 bini aşıyor. Bütün tarih ve doğa severleri ilçemize bekliyoruz. Burada kalelerimizin yanı sıra ibadethaneler, mozaik alanları, kaya mezarları, birçok kanyon ve vadilerimiz var. Şu an bulunduğumuz Küçükayrıcatepe ve Meyremçil kalelerinde incelemelerde bulunduk. Biz buraların tarihi geçmişinin sağlıklı bilimsel olarak tespit edilmesini talep ediyoruz. Çünkü bilindiği gibi ilçemizin her mahallesinde, her köşesinde bir tarihi kalıntı var ama bunların tarihi geçmişi sağlıklı olarak tespit edilebilmiş değil. Kaleler ile ilgili 3-4. yüzyıl diyenler vardı ama bugün hocalarımız incelediler, Meyremçil kalemizin M.Ö. Helenistik döneme ait olduğunu ifade ettiler."Bölgeyi ziyaret edenlerden Tarihçi Yazar Dr. Aytül Kaplan da Meryemçil Kalesi'nde incelemelerde bulunduklarını söyledi.Bölgenin M.Ö. 1974-1719 yılları arasında hüküm süren Mama Krallığı'na ev sahipliği yaptığını düşündüklerini aktaran Kaplan, "Tezim Helenistik Roma dönemi, Kilikya yerleşimleriydi ve Geben kalesi bunun içesinde çok önemli bir yere sahipti, çünkü Meyremçil beli, Kilikya ile Kapadokya'yı birbirine bağlayan en önemli geçitlerden birisi." diye konuştu.Araştırmacı Yazar Celil Çınkır da 13 Yıldır Andırın ilçesindeki kaleleri incelediğini, birçok medeniyete ev sahipliği yapan bölgenin aynı zamanda bir ticaret merkezi olduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin antik değerleri dev bütçelerle ayağa kaldırılacak Haber

Türkiye'nin antik değerleri dev bütçelerle ayağa kaldırılacak

ANTALYA (AA) - HATİCE ÖZDEMİR TOSUN - Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bu yıl içinde Antalya'da 14 noktadaki kazılar için 400 milyon lira ödenek aktarıldığını, Efes Antik Kenti için de 1 milyar liralık bütçe ayırdıklarını belirterek, çalışmaların hızlı ilerlemesini amaçladıklarını bildirdi.Antalya Kültür Yolu Festivali için kentte bulunan Ersoy, AA muhabirine, Türkiye'de turizmin çok sayıda destinasyona sahip olduğunu ve Bakanlık olarak her bir kolunu ayrı ayrı işlediklerini söyledi.Ülkede turizmi 12 aya yaymak ve her ili turizme dahil etmek için önemli projeler yürüttüklerini dile getiren Ersoy, antik kentlere yönelik de ciddi yatırımlar yaptıklarını anlattı.Türkiye'de 144 yerli, 31 yabancı kazı başkanlığı bulunduğunu belirten Ersoy, ilk etapta kazı sürelerini 45-60 günlükten 12 aya çıkardıklarını kaydetti. Bu şekilde daha yavaş ilerleyen süreci hızlandırdıklarına dikkati çeken Ersoy, şöyle devam etti:"Geçtiğimiz dönemde 12 aylık kazı başkanlığı sürecini tamamladık, şimdi ikinci aşamaya geldik. İkinci aşamada da yabancı kazı başkanlıklarını bu sürece dahil etmek istiyoruz. 31 kazı başkanlığının 18'i önemli. Bu kazı başkanlıklarına koordinatör Türk hoca atamaya başladık. İlk atamalar yapılmaya başlandı, yıl sonuna kadar tamamlayacağız. Sadece Türk hoca atamakla kalmıyoruz, ekip, ekipman ve finansman desteği de sağlıyoruz. Bu da oradaki kazı çalışmalarını hızlandıracak ve kazılar Türk hocalar tarafından yapılıyor olacak."- Antalya'daki kazılara gelecek yıl için 600 milyon liralık bütçeKazı çalışmalarını kurtarma, ayağa kaldırma ve tanıtma olmak üzere 3 program dahilinde yürüttüklerini aktaran Ersoy, her aşama için de çok ciddi finansman desteği sağladıklarını vurguladı.Sadece Antalya'da bu yıl kazılar için 115 milyon lira ödenek aktardıklarını dile getiren Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:"Antalya'da 19 kazı başkanlığımız var, bunun 14'ü 12 aylık kazı başkanlığı. İlk etapta 115 milyon lira ödenek sağladık, yıl sonuna kadar 150 milyon lira daha ek kazı kaynağı aktaracağız. Restorasyon kaynaklarıyla bu sene sadece Antalya bölgesindeki 14 noktaya aktardığımız bütçe 400 milyon lirayı geçecek. Önümüzdeki yıl için de şu an itibarıyla 600 milyon liralık bir bütçe ayrıldı. İnşallah gelen projelerle bunu daha ileriye taşıyacağız. Biz bir kısıtlama koymuyoruz, hocalarımıza 'Siz kabul edebileceğimiz projelerinizi gönderin, biz hızlı bir şekilde onaylayıp onları hayata geçirmek için gerekli desteği vereceğiz' diyoruz."Efes Antik Kenti'ne yönelik "Geleceğe Miras Sonsuz Efes" projesinden de bahseden Ersoy, Efes'teki kazıların 1860'lı yıllarda başladığını hatırlattı. Bölgede yabancı bilim heyetlerinin çalışma yürüttüğünü anımsatan Ersoy, ilk Türk bilim insanlarından birer koordinatör atama çalışmasının da Efes'te yapıldığını bildirdi.Efes'teki çalışmaların hızlanacağını vurgulayan Ersoy, şunları kaydetti:"Efes, 1860'lı yıllardan beri kazılıyor. Şu ana kadar yüzde 25'i gün yüzüne çıkarılmış, Yeni program başlattık, koordinatör hocayı da atadık. Yeni program dahilinde son 60 yılda yapılmış kazı kadar çalışmayı, gelecek 4 yılda gerçekleştireceğiz. Başlangıçta 1 milyar liralık bir bütçe ayırdık. Bununla da sınırlı değiliz, projeler geldikçe bu bütçeyi de artıracağız. Oradaki kazı yapılma oranını yüzde 25'ten yüzde 45 seviyelerine kadar çıkaracağız."Bakan Ersoy, Anadolu'nun her bir noktasında turizm trafiğini artırabilmek için arkeoloji çalışmalarına da ağırlık vereceklerini söyledi.- Türkiye, ABD'den sonra en çok dizi film ihraç eden ülkeKültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Türkiye'nin film sektöründe de önemli aşama kaydettiğine işaret etti.Türkiye'nin 4 mevsimin aynı anda yaşanabildiği noktalarının bulunduğunu dile getiren Ersoy, İstanbul ve Antalya'nın doğal bir platoya dönüştüğünü ifade etti. Ülkenin bu açıdan da çok amaçlı olduğunun altını çizen Ersoy, "Türkiye Amerika'dan sonra dünyada en çok dizi film ihraç eden ülke. Bu amaçla da bir çalışma yürütüyoruz. Dünyada en çok dizi film ihraç eden ülke olma konumundan pazarlamanın da yapıldığı ülke konumuna getiriyoruz." diye konuştu.En son Cannes Film Festivali'ne üst düzey Bakanlık bürokratlarını gönderdiklerini belirten Ersoy, "Sektörle birlikte el ele verdik, inşallah 2025 yılında pazarlama fuarının da Türkiye'de gerçekleşmesini sağlayacağız. Sadece filmlerin üretildiği değil, pazarlandığı pazar yeri noktasına da Türkiye'yi getireceğiz." ifadelerini kullandı.

Alanya'da turizm hareketliliği ekimde de sürecek Haber

Alanya'da turizm hareketliliği ekimde de sürecek

ANTALYA (AA) - Alanya Turistik İşletmeciler Derneği Başkanı Burhan Sili, ilçede ekim ayında yüzde 70-75'lerde bir doluluk yakalamayı beklediklerini belirterek, "Avrupa, Doğu Avrupa ve İskandinav ülkeleri başta olmak üzere diğer pazar ülkelerle belirli bir doluluk oranına ulaşacağımızı öngörüyoruz." dedi. Sili, AA muhabirine, mayısta iç pazarla hareketlenen sezonu dolu dolu geçirdiklerini söyledi. Okulların açılmasıyla eylülde yerli turist sayısının azaldığını belirten Sili, tesislerin geçen ay ortalama yüzde 80-85 dolulukla hizmet verdiğini kaydetti. Ekim ayında yüzde 70-75'lerde bir doluluk yakalamayı beklediklerini dile getiren Sili, "Avrupa, Doğu Avrupa ve İskandinav ülkeleri başta olmak üzere diğer pazar ülkelerle belirli bir doluluk oranına ulaşacağımızı öngörüyoruz. Birçok bölgeye nazaran fiyat-kalite dengesi anlamında çok daha uygun bir bölge olmamız nedeniyle talebin daha yoğun olduğunu görüyoruz." dedi. Salgın nedeniyle olumsuz bir süreç yaşadıklarını hatırlatan Sili, buna rağmen hem sayı hem de kişi başı gelir anlamında daha üst seviyelere çıktıklarını anlattı. - "Bölgenin kültür turizmindeki önemi artıyor" Alanya bölgesi olarak sadece deniz, kum, güneşe değil sağlık, spor, kültür turizmine de ağırlık vermek istediklerini ifade eden Sili, turizmin 12 aya yayılması anlamında orta ve uzun vadeli projeler üzerinde çalıştıklarını belirtti. Bölgelerinin kültür turizmindeki öneminin her geçen gün arttığına işaret eden Sili, şöyle devam etti: "Alanya'da tarihi noktalar çok önemli. Selçuklu'nun yazlık başkenti Alanya Kalesi, ilçeyle özdeşleşmiş durumda. Çok ciddi sayıda ziyaretçi geliyor. Son dönemde Kültür ve Turizm Bakanlığımızın yatırımlarıyla Syedra Antik Kenti bir cazibe merkezi oluyor. Syedra, 3500 yıllık bir tarihe sahip şehir devleti. Çok enteresan bölge. Kazılarda Herakles mozaiği, sütunlu cadde, meclis alanı, tanrıça heykelleri, vaftiz mağarası gibi çok sayıda eser ortaya çıkarıldı. Keza ilçemizde Laertes Antik Kenti, Naula Antik Kenti gibi çok değerli başka tarihi yerlerimiz de var." Sili, bu tarihi alanlar daha fazla ön plana çıkarıldıkça Alanya'nın kültür turizmi anlamında da cazibe merkezi olabileceğini dile getirdi. - "Dört mevsimi yaşayan kentte, dört mevsim turizm olmalı" Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Alanya Bölge Temsil Kurulu İkinci Başkanı Kerim Yılmaz da Alanya turizminin 12 aya yayılması için çaba gösterdiklerini söyledi. Alanya'nın kültürel değerlerinin turizme kazandırılmasının çok iyi olacağını ifade eden Yılmaz, şu değerlendirmede bulundu: "Kültürel faaliyetlerin olması çok iyi. Antik kentlerin öne çıkarılması da önemli. Syedra, Laertes, Naula gibi kentlerin, Alanya'mızın turizm değerine katkı sağlayacağını düşünüyorum. Alanya'yı yurt dışında pazarlarken, daha çok alternatifle daha geniş bir müşteri kitlesine ulaşabiliriz. Dört mevsimi yaşayan kentte, dört mevsim de turizm olmalı. Bunu sadece yaz aylarına sıkıştırmak olmuyor. Kış aylarında turizmi, tarihi değerlerimizle daha çok canlandıracağımızı düşünüyorum."

Geçmişi binlerce yıla dayanan Myra Antik Kentinde kazılar tapulu arazilere takıldı Haber

Geçmişi binlerce yıla dayanan Myra Antik Kentinde kazılar tapulu arazilere takıldı

Kültür ve Turizm Bakanlığı adına Myra-Andriake Kazıları Başkanlığını yapan Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik, Antalya’nın Demre ilçesinin neredeyse tamamının 4 ila 10 metre derinliğinde yaklaşık 2 kilometre çapında alanda büyük bir metropole ilişkin yaygın kalıntıların bulunduğunu söyledi. Çevik, “Kentte yürüttüğümüz 1 yıl süren jeofizik çalışmalarında bütün Demre’nin yer altını gözlemledik. 4 – 10 metre arasında değişen derinlikte katman katman Bizans’ı, Roma’sı bir antik kent yatıyor. Burası bir tür Pompei gibi, Myros Çayı’nın alüvyonlar altına gömülmüş ve korunarak bize kadar gelmiş. Çok iyi korunmuş. Neredeyse bin yıldır gömülü bu kalıntılar. Bütün Demre aslında antik şehir” dedi. Demre ilçesindeki Myra Antik Kenti ve Çayağzı’ndaki Andriake kazıları devam ediyor. Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik başkanlığında Akdeniz Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Süleyman Bulut ve Dr. Beste Tomay, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Öğr. Gör. Erhan Özkan, Dicle Üniversitesi’nden Doç. Dr. Cüneyt Öz, yine Akdeniz Üniversitesi’nden doktorantlar Mehmet Şengül ve Sema Talu gibi isimlerin yer aldığı ekibin yürüttüğü kazılarda, Roma, Bizans dönemleri ve Kalkolitik Çağa kadar gidilebilen kalıntılar ve bulgular gün yüzüne çıkartılıyor. Andriake’de kazı çalışmalarına son sürat devam eden ekip, Myra Antik Kenti’ndeki 11 bin kişilik antik tiyatronun kazılarını da neredeyse bitirmiş durumda. Tarihe ışık tutan kazılarda geçmiş dönem medeniyetlerinin bölgedeki yaşam biçimleri, sosyokültürel yapıları, Sanatları, inançları ve ticaret yapılarına kadar hayatın tüm alanlarında inceleniyor. "Kamulaştırma çalışmaları eğer yapılırsa, Myra’yı açabiliriz" Kültür ve Turizm Bakanlığı Myra ve Andriake kazılarıları hakkında İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulunan Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Çevik, bu bölgede en erken buluntunun 2 yıl önce yapılan 9,5 metre derinlikteki sondaj çalışmalarında bulunan Kalkolitik Çağ’a ait seramikler olduğunu söyledi. Antik Akdeniz’in en önemli limanlarından olan Andriake Liman merkezinde kazı ve restorasyonları bitirip Likya Uygarlıkları Müzesi’ne dönüştürdüklerini ve Myra’da tiyatro kazılarını neredeyse bitirdiklerini aktaran Çevik, “Biz kazı işimizi tamamladık. Artık Bakanlik tarafından restorasyon ihalesinin yapılmasını bekliyoruz. Bölgenin en büyük tiyatrosu. Orijinal malzemesi büyük oranda elimizde olan bir tiyatro, bir ihale yaparak bu tiyatroyu ayağa kaldırmak bizim için Myra açısından temel bir hedef oluyor. Ancak bir zorluğumuz var. Demre çok kıymetli tarım topraklarının olduğu bir yer. Büyük ölçekte seracılık yapılıyor. Antik kentin üstü tamamen seralarla dolu. Kamulaştırma çalışmaları eğer yapılırsa, biz de Myra’da bin yıllardır bize bilgi rezervi gibi paketlenmiş Myra’yı açabiliriz. Sadece tiyatro değil, diğer yapılarla beraber açmayı hayal ediyoruz. Olursa olur, olmazsa da önemli değil. 150-250 yıl sonraki meslektaşlarımız kazabilir ve o zamana bilgiyi depolamış olarak sağlam şekilde göndermiş olacağız” dedi. “Çok iyi korunmuş” 1 yıl süren jeofizik çalışmalarda Demre’nin her bölgesinde yer altı ölçümü yaptıklarını da ifade eden Çevik, bu ilçenin 4 ila 10 metre altında her döneme ait, katman katman antik yerleşimler olduğunu söyledi. Çevik, “Bütün Demre’nin içini yer altını ölçtük. 4 – 10 metre derinlik arasında değişen şekilde zamanla üstü örtülmüş. Üstü Demre ama altında 4-10 metre değişen derinlikte katman katman antik kentler yatıyor. Kalıntılar aşağıda. Bastığınız toprağın 9,5 metre altına kadar kalıntı var. Burası bir tür Pompei gibi, tümüyle alüvyonlar altında gömülmüş ve korunarak bize kadar gelmiş. Çok iyi korunmuş. Neredeyse bin yıldır gömülü bu kalıntılar. Bütün Demre aslında antik şehir. 1,5 – 2 kilometre çapında büyük bir metropolis. Tiyatronun 11 bin kişilik olduğunu düşünürseniz, bu tiyatronun ait olduğu kentin ne ölçekte büyük bir metropol olduğunu da anlayabilirsiniz” şeklinde konuştu.

Alanya'daki Syedra Antik Kenti'nin orijinal gezi güzergahı ortaya çıkarılıyor Haber

Alanya'daki Syedra Antik Kenti'nin orijinal gezi güzergahı ortaya çıkarılıyor

Antalya'nın Alanya ilçesinde 5 yıldır sürdürülen kazı çalışmalarıyla görünür hale getirilen Syedra Antik Kenti'nde, antik dönem yürüyüş güzergahı ortaya çıkarılarak turizmin hizmetine sunulacak. Seki Mahallesi'nde yer alan ve geçmişi milattan önce 9'uncu yüzyıla dayanan antik kentin, önemli bölümlerinin ziyaretçilere açılması için yoğun çalışma yürütülüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izni ve desteğiyle yürütülen çalışmalara Türk Tarih Kurumu ve Alanya Belediyesi de destek veriyor. Kent; sütunlu caddesi, vaftiz mağarası, hamamı, meclis binası, Herakles'in (Herkül) 12 görevinin betimlendiği yaklaşık 164 metrekare taban mozaiği, Zafer Tanrıçası "Nike" heykelleri, caddeleri birbirine bağlayan merdivenleri, temiz su için oluşturulmuş altyapı sistemleri, meclisi ve su sarnıçlarıyla öne çıkıyor. - "Çok önemli bulguları gün yüzüne çıkarttık" Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Syedra Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Ertuğ Ergürer, AA muhabirine, 5 yıldır sürdürdükleri kazılarda çok önemli bulguları gün yüzüne çıkarttıklarını söyledi. Antik kentin 4 kilometrekare bir alanı kapladığını anlatan Ergürer, "Aslında kent, 3-4 kilometre mesafedeki mahallelere kadar yayılıyor. Tümünü düşündüğümüzde büyük bir kent olarak karşımıza çıkıyor." dedi. Syedra'daki ilk çalışmaların 1994-1999 yıllarında sütunlu caddede başladığını anlatan Ergürer, 5 yıl önce kendilerinin de sütunlu cadde ve hamam merkezli çalışmaya başladıklarını aktardı. Ergürer, çalışmaların daha sonra farklı alanlara kaydığını kaydederek, şunları söyledi: "Kentin erken tarihine yönelik hamamı, meclisi, kaynak mağarası ve vaftiz mağarasında çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Kentin en dikkat çeken özelliklerinden olan merdivenlerinde de çalışmalara 2021'de küçük çalışmalarla başladık. Bu yıl çalışmalarımız hızlandı. Batı kapısından 100 metre yükseklikteki sütunlu caddeye çıkan merdivenler şu an aşılıyor. Kentin birbirine paralel büyük caddeleri ve bu caddeleri birbirine bağlayan sokak ve merdivenleri var. Bu merdivenleri bu yıl tamamlamaya çalışacağız. Bu çalışma tamamlandığında kent içerisinde tam bir gezi güzergahı ortaya çıkacak." - Amaç kenti bu yıl ziyarete açmak Merdivenlerdeki çalışmaların oldukça zor olduğunu anlatan Ergürer, bitki örtüsü ile yapıların moloz taşlarından oluşturduğu metrelerce yükseklikteki dolguların, kaldırılarak zemine ulaşıldığını belirtti. Ergürer, şu ana kadar en az 150 basamağın ortaya çıkarıldığını belirterek, "Önceden merdivenlerde sadece 3-4 basamak vardı. Tümü neredeyse açığa çıkarıldı. Antik kentler arasındaki en fazla ve en uzun merdiven diyebiliriz." ifadelerini kullandı. Elde ettikleri buluntularla kent tarihinin 3 bin yıl eskiye gittiğini dile getiren Ergürer, ilerideki çalışmalarla daha eski tarihlere giden buluntulara ulaşabileceklerini vurguladı. Ergürer, 400 metre yükseklikte kurulan kentin deniz kıyısında, iki yıl kadar önce kurtarma kazısı yaptıklarını kaydederek, bu çalışmalarda liman ile buna bağlı caddeler ve bağlantı yollarını tespit ettiklerini bildirdi. Bu seneki çalışmalardaki amaçlarından birinin de kenti ziyarete açmak olduğunu vurgulayan Ergürer, bu yıl içinde gezi güzergahında temizlik ve güvenlikle ilgili çalışmaları tamamlayarak yön levhalarını yerleştirmek istediklerini sözlerine ekledi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.