Anma töreni Haberleri - Son Dakika Anma töreni Haber Güncel Gelişmeler

Zülfü Livaneli’den duygusal veda: “Edip Akbayram halkın gönlünde bir servet bıraktı”

Geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Türk müziğinin efsane ismi Edip Akbayram için İstanbul’daki Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda bir veda töreni düzenlendi. Sanatçının ailesi, dostları ve sevenlerinin yoğun katılım gösterdiği törende duygusal anlar yaşandı. Akbayram’ın yakın dostu Zülfü Livaneli, törende yaptığı konuşmada onun sanatçı kimliği kadar, dik duruşuyla da hafızalara kazındığını vurgulayarak, “Edip, halkın gönlünde ölümsüz bir servet bıraktı” ifadelerini kullandı. “Edip’in Direnişi Bitmedi” Türk müziğinin efsane ismi Edip Akbayram, 75 yaşında hayata veda etti. Usta sanatçı için İstanbul’daki Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenen anma törenine ailesi, sanatçı dostları ve sevenleri yoğun katılım gösterdi. Törende sahneye çıkan sanatçı ve yazar Zülfü Livaneli, Akbayram’ın sadece müziğiyle değil, dik duruşuyla da hafızalarda yer ettiğini vurguladı. Livaneli, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Edip’in de bir zamanlar söylediği gibi sanatçılar fiziken direniyor, sanatlarıyla direniyorlar. O yüzden Edip Akbayram’ın direnişi bitmedi. Uzun yıllar Türkiye’nin varlığında direnişi devam edecek. Hepimiz biliyoruz ki hayatı boyunca dik durdu. Ama bu, Türkiye’de çok zor bir şeydir. Çünkü fırtınaya tutulmuş bir gemi gibi savrulurken, sizin dimdik durmanız dalgalarla mücadele etmeniz demektir.” “Büyük Servetler Bırakmadı Ama Halkın Gönlünde Ölümsüzleşti” Livaneli, Akbayram’ın zorluklarla dolu bir hayat sürdüğünü, ancak mücadelesinden hiç vazgeçmediğini ifade etti. “Türkiye’de hayat sizi sürekli sınıyor. Sivil darbe oluyor, buna karşı durmanız gerekiyor. Sivas’ta aydınlarımız yakılıyor, ona dik durmanız gerekiyor. Sürekli sınanıyorsunuz. O fırtınalı gemide Homeros’un destanındaki gibi kendinizi bir vicdan direğine bağlamanız gerekiyor. Edip belki ailesine çok büyük servetler bırakmadı ama halkın gönlünde öyle bir servet bıraktı ki bu hiçbir şeyle ölçülemez.” “Edip Akbayram’ın Mücadelesi Unutulmayacak” Livaneli’nin ardından söz alan Edip Akbayram’ın kızı Türkü Akbayram, babasının anısını yaşatacağını belirterek, “Babam birimizin memleket hasretinde, birimizin umudunda her zaman yaşayacak. Seni saklayacağım baba ve herkes için seni sesimde yaşatacağım” dedi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise konuşmasında Akbayram’ın sanatçı kimliğinin yanında onurlu bir halk insanı olduğunu belirterek, “O, milyonların hayatına dokundu. Ne yazık ki ülkemizde onun gibi güçlü ve dik duruşlu sanatçılara sıklıkla ihtiyaç duyuluyor” ifadelerini kullandı. Törende sanatçının hayatını anlatan bir video gösterimi de yapıldı. Cemal Reşit Rey Konser Salonu’ndaki anma programının ardından, Akbayram’ın cenazesi Teşvikiye Camii’nde kılınacak namazın ardından Karacaahmet Mezarlığı’na defnedilecek.

Usta Sanatçı Edip Akbayram anma töreniyle son yolculuğuna uğurlandı

Türk müziğinin efsane ismi, usta sanatçı Edip Akbayram, 75 yaşında çoklu organ yetmezliğinden hayatını kaybetti. 2 Mart 2025 Pazar günü aramızdan ayrılan Akbayram, İstanbul'daki Lütfi Kırdar Kültür Merkezi'nde düzenlenen anma töreniyle son yolculuğuna uğurlandı. Törene sanatçının sevenlerinin yanı sıra, sanat dünyasından ve siyasetten birçok önemli isim katıldı. "Gittin Gideli" Şarkısı Salonu Duygulandırdı Akbayram, özellikle "Gittin Gideli" adlı şarkısı ile hafızalarda kaldı. Sivas Katliamı'nda hayatını kaybeden Mazlum Çimen'e yazdığı bu şarkı, tören sırasında büyük bir alkışla karşılandı. İmamoğlu: "Her Zaman Yaşayacak" İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, törende yaptığı konuşmada, Akbayram’ın sözlerinin hâlâ insanların dilinde ve kulağında olduğunu vurgulayarak, “Sanatçı kimliği olan insanlarımız var. Ama sanatçı artı ötesi olan insanlar da vardır; duygularıyla, tavırlarıyla, duruşlarıyla. Edip Akbayram da öyle bir sanatçımızdı. Toplumsal olaylara duyarlı, sözünü esirgemeyen, duruşunu göstermekten geri durmayan güçlü karakteriyle her nesle örnek olmuştur. Her zaman yaşayacak. İsmi de yaşacak" dedi.

Şair ve bestekar Ozan Arif, vefatının 6. yılında Samsun'da anıldı

"Ozan Arif" için ölümünün 6. yılında mezarının bulunduğu Kıranköy Mezarlığı'ndaki kabri başında anma töreni gerçekleştirildi. Ozan Arif'in oğlu Mehmet Alp Şirin, buradaki konuşmasında, babasının vefatının 6. yılında kendilerini yalnız bırakmadıkları için katılanlara teşekkür etti. Şirin, "İnanılmaz zor. Bir taraftan daha dün berabermişiz gibi sıcaklığını hissediyorum, diğer taraftan da asırlardır yanımda değilmiş gibi özlemini hissediyorum. Ozan Arif benim babamdı ama aynı zamanda Türk milletinin ozanıydı. İmkanları doğrultusunda elinden geleni yapmaya çalıştı." dedi. Ozan Arif'in tüm eserlerini toplamak için 6 yıldır bir kitap çalışması yürüttüklerini anlatan Şirin, şunları kaydetti: "6 senedir üzerimde olan çok ağır bir yük kalktı. Babamın da hayatında çok istediği ama gerçekleştiremediği bir kitap projesi vardı, bunu bu sene inşallah gerçekleştirdik. Çok yakında internetten de duyurduk kitabın çıktığını. Önemli olan Ozan Arif'in eserlerini bir yapıda toplamaktı, toplayabildik. Bizi yalnız bırakmamışsınız, Allah hepinizden razı olsun." Kur'an-ı Kerim okunan ve dua edilen programa Ozan Arif'in ailesi ve yakınlarının yanı sıra sevenleri katıldı.

Etem Çalışkan için Adana'da anma etkinliği düzenlendi

İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Öğretim Üyesi merhum Prof. Dr. Emin Barın ile 1953 yılının yaz aylarında Anıtkabir'in kitabelerini yazan 97 yaşındaki ressam-hattat Etem Çalışkan, 1 Şubat Cumartesi günü İstanbul'da yaşama veda etti. Ders kitaplarında yer alan Atatürk'ün Gençliğe Hitabe ve İstiklal Marşı'nı yazan kişi olarak tanınan, meşhur Atatürk portresinin çizeri ve Atatürk'ün imzasını stilize eden Çalışkan için Levent Afet Yolal Camisi'nde tören düzenlendi. Etem Çalışkan'ın cenazesi, ailesi ve sevenlerinin yanı sıra sanat ve akademi dünyasından birçok ismin katıldığı törenin ardından, memleketi olan Tarsus'ta toprağa verilmek üzere Mersin'e getirildi. Çalışkan için Mersin Kültür Merkezi’nde tören düzenlendi ve buradaki törenin ardından Tarsus'un Göçük Köyü'nde toprağa verildi. Çalışkan için anma etkinliği Etem Çalışkan için Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği yöneticileri tarafından Adana Turizm Muse Art Collective Salon'da anma etkinliği düzenlendi. Etem Çalışkan'ın oğlu Raci Çalışkan'ın katıldığı etkinlikte, Çalışkan için yapılmış Soner Sevgili imzalı belgesel gösterildi, genç besteci Ege Gür tarafından O’na ithaf edilmiş beste seslendirildi. Etem Çalışkan ile ilgili anlatılan anılar da katılımcılar tarafından ilgiyle dinlendi. Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı Dr. Haluk Uygur, Etem Çalışkan’ın Türkiye ve Mersin için çok önemli bir değer olduğunu söyledi. Çalışkan’ın sanat hayatına sığdırdığı unvanı ve ödülleri hatırlatan Uygur, "O, okunan resimler yaptı. Hiçbir zaman bir önce yaptığını yapmadı. Her defasında bir adım öteye gitti. Her yaptığı işte insanlığa bir ders verdi. Her dakika ülkesini düşünen bir insandı. Ressamlığı duvara asmak için değil, ressamlığı insanlığı değiştirmek için bir araç olarak yapardı" dedi.

Türkiye'nin kara günü: 6 Şubat'ı unutmayacağız

Asrın felaketinin yaşandığı 6 Şubat’ın yıldönümünde depremin yıkıcı etkisi, aradan geçen 2 yıla rağmen aynı acıyla yüreklerde hissedildi. Binlerce insanın yaşamını yitirdiği, korku ve belirsizlikle dolu bir anıya dönüşen deprem hafızalarda ve kentlerde silinmesi zor derin izler bıraktı. Felaketin 2. yıldönümünde, 6 Şubat 2025 saat 04.17'de, yürekler, yine derin bir hüzün ve anlam dolu sessizliğe büründü. 53 bin 537 vatandaşın yaşamını yitirdiği, 107 bin 213 kişinin de yaralandığı 11 ili etkileyen felaketin yaşandığı saatte bir araya gelen vatandaşlar, kaybedilen canlar için başta 11 il olmak üzere ülke genelinde saygı duruşunda bulundu ve dualar okudu. Sadece binaları değil, aynı zamanda kalpleri de sarsan depremin yıkıcı etkilerinin yaraları hâlâ sarılmaya devam etse de, o an, depremde yakınlarını kaybeden, yaralanan, evlerinden olan birçok insan için korku ve belirsizlikle dolu bir anıya dönüştü. Yaşanan acıları hatırlamak değil, aynı zamanda bir araya gelme ve destek olma fırsatı sunan depremin yıldönümünde, anma etkinlikleri için toplanan vatandaşlar, "Bu acıyı unutmak mümkün değil. Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın" dileğinde bulundu. "Unutmadık, unutamayız” Depremin en yıkıcı etkilerinin yaşandığı hoşgörünün merkezi medeniyetler kenti Hatay'daki depremzedeler de, "Unutmadık, unutamayız. 6 Şubat'ta yaşanan acıyı unutmak mümkün değil. Yaşadığımız acılar, bizi daha güçlü kıldı, dayanışma duygularımızı pekiştirdi ve insanlığımızı bir adım daha ileri taşıdı" mesajı verdi. Hatay uyumadı Bölgede depremin üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen bazı depremzedeler aksaklıkların devam ettiğini de dile getirdi. Depremzedeler, "Barınma, beslenme, hijyen, sağlık, eğitim ve içme suyu gibi sıkıntılarımız sürüyor. Acil çözüm bekliyoruz" diyerek, tepkilerini geçen yıl ki anma töreninde olduğu gibi bu yıl da yineledi. Hatay'daki anma programı, felaketin yaşandığı saatte başladı. Depremzedeler, yaklaşık 22 bin kişinin hayatını kaybettiği, binlerce kişinin enkaz altında kalarak yaralandığı kentte bu yıl da saat 04.00'da Antakya Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk Anıtı önünde toplandı. Kâbusun başladığı 04.17'de yaşamını kaybedenler için saygı duruşunda bulunan tüm katılımcılar, Asi Nehri'ne çiçekler bıraktı. Narlıca Deprem Şehitleri Mezarlığı'nda defnedilen yakınlarının mezarlarını ziyaret eden depremzedeler, burada dualar okudu. Evlerde de depremde kaybedilen canlar anıldı ve Kur'an-ı Kerim okundu Adana'da da depremin 2. yıldönümü nedeniyle anma etkinlikleri yapıldı. Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi'ndeki Alpargün Apartmanın yıkılması sonucu ölen 96 kişi ve tüm yaşamını yitirilenler için binanın enkazının temizlendiği alanda saygı duruşunda bulunuldu. Anma programı kapsamında evlerde de Kur'an-ı Kerim okundu, dualar edildi. "Kaybettiklerimizin acısı hâlâ yüreğimizde" Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, depremin yıldönümü nedeniyle mesaj yayımladı. Vali Köşger, mesajında şunları kaydetti: "Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve Adana’mızla birlikte 11 ilimizi de etkileyen büyük deprem felaketinin üzerinden iki yıl geçti. Yıkım gücü ve illerimizde meydana getirdiği tahribatla depremde 50 bini aşkın vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 100 bini aşkın vatandaşımız yaralanmış, evsiz ve yuvasız kalmıştır. Yaşanan felakette Adana’mızda maalesef 13 bina yıkıldı, 687 vatandaşımız Hakk’ın rahmetine kavuştu. 1627 vatandaşımız da yaralandı. Bu vesileyle depremde kaybettiğimiz tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli yakınlarına sabırlar diliyorum. Çok geniş bir alanda ve kısa aralıklarla meydana gelen iki büyük depremin ardından Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla Bakanlıklarımız, AFAD, Jandarma, UMKE, Kızılay, sivil toplum kuruluşları ve gönüllülerimiz, afetzedelerimize yardım etmek için yoğun çaba harcamış; milletimiz, vatanın her köşesinden deprem bölgesine uzanan dayanışma ve yardımlaşma köprüsü ile tüm dünya medeniyetlerine örnek olacak bir tutum sergilemiş, o zorlu süreçte Adana'mız da depremde sağlık üssü olarak vatandaşlarımızın yaralarını sarmıştır. Zor zamanlarımızda Adana’mızın ve depremi yaşamış şehirlerimizin yanında olan aziz milletimize şükranlarımı sunuyorum. Birçok vatandaşımızı evsiz barksız bırakan, yuvasının sıcaklığından ve sevdiklerinden ayıran 6 Şubat depremlerinin izlerini devletimiz ve milletimiz ile birlikte siliyoruz. İlimizde şu ana kadar 6 bin 817 konut ve iş yeri teslim edildi. 11 bin 899 konut, 89 iş yeri ve 534 köy evi olmak üzere toplam 12 bin 522 bağımsız bölüm teslim edilecek olup hak sahibi olan vatandaşlarımızın konut yapım süreçleri bu yıl içerisinde tamamlanmış olacaktır. Bu süreçte bizlerden desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, bakanlarımıza, milletvekillerimize, sivil toplum kuruluşlarımıza ve aziz milletimize teşekkürlerimi sunuyorum. Deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenmek, ona karşı dirençli yapılar inşa etmek ve toplumda bilinç oluşturacak eğitim ve farkındalık çalışmalarını sürdürmek hayati önem taşımaktadır. Doğal bir afet olan depremin büyük bir felakete dönüşmesini önlemek için doğayla uyumlu, bilimsel veriler ışığında planlanmış şehirler kurmalı ve gerekli tüm tedbirleri eksiksiz bir şekilde hayata geçirmeliyiz. Unutmamalıyız ki depremi engellemek mümkün olmasa da bilinçli ve hazırlıklı olarak can ve mal kayıplarını en aza indirmek bizim elimizdedir. Bu vesileyle, depremde yaşamını yitiren tüm vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı ve sabırlar diliyorum. Rabbim ülkemizi ve aziz milletimizi her türlü afetlerden korusun."

6 Şubat'ta yaşanan "Asrın Felaketi" 2 yılı geride bıraktı

Türkiye, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen ve "Asrın Felaketi" olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerin 2. yıl dönümünde, yaşamını kaybedenleri hüzün içinde anacak. Deprem, başta Hatay olmak üzere 11 ilde yıkıma neden olup, sayısız can kaybına ve devasa bir maddi hasara yol açtı. Depremler, tarihteki en büyük doğal afetlerden biri olarak hafızalara kazındı. Kahramanmaraş ve çevresindeki illeri vuran bu yıkıcı depremler, 11 ili doğrudan etkiledi. Hatay, Gaziantep, Adıyaman, Diyarbakır, Malatya, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Adana, Kilis, Osmaniye ve Elazığ’da büyük yıkımlar yaşandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya depremden bir yıl sonra, 8 Şubat 2024'te yaptığı açıklamada can kaybını 53 bin 537, yaralı sayısını ise 107 bin 213 olarak açıkladı. Depremler sebebiyle ülkede 7 gün süreyle milli yas ilan edilerek bayraklar yarıya indirildi. Yargılamalar devam ediyor Depremde yakınlarını kaybedenler, müteahhitlere dava açtı. Müştekiler, sanıkların ‘olası kast’ suçlamasıyla yargılanmasını talep ederken, şu ana kadar sadece Adana Alpargün Apartmanı’nın müteahhidi Hasan Alpargün’e “Olası kastla birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 62 kez müebbet ve 865 yıl hapis cezası verildi. Diğer deprem davalarında müteahhitler, 8 yıl ile 21 yıl 9 ay arasında değişen hapis cezaları aldı. Bazı davalarda sanıklara ‘iyi hal indirimi’ uygulandı ve bazı sanıklar ise beraat etti. Bazı yaegılamalar ise devam ediyor. Bu acı unutulmaz Depremde milyonlarca insan evsiz kaldı ve yıkımın boyutları Türkiye tarihindeki en büyük felaketlerden biri olarak kaydedildi. Afet sonrası, devletin ve sivil toplum kuruluşlarının başlattığı yardım çalışmaları büyük bir hızla devam etti. Ancak felaketin bıraktığı derin izler, yıllar geçse de silinmeyecek gibi görünüyor. Hatay'da anma töreni ve hazırlıklar Hatay, depremlerin en ağır şekilde vurduğu illerden biri oldu. Kent, sadece altyapı açısından değil, aynı zamanda sosyal dokusu, kültürel mirası ve insanlarıyla da büyük bir yıkım yaşadı. 6 Şubat, Hatay'da ve diğer illerde yaşanan bu acı olayların 2. yıl dönümü olarak, derin bir hüzün ve acı ile anılacak. Hatay'da düzenlenecek olan anma töreni için hazırlıklar günler öncesinden başladı. Kentte, depremde yaşamını yitirenler için yapılacak anma töreni, halkın büyük bir katılımıyla gerçekleştirilecek. Hatay Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi, anma etkinlikleri için çeşitli organizasyonlar düzenledi. Merkez Antakya ilçesinde, depremde hayatını kaybeden vatandaşlar için mevlit okutulacak ve dualar edilecek, depremde yaşamlarını kaybedenlerin mezarları ziyaret edilecek. Hatay’daki birçok sivil toplum kuruluşu ve dernek yöneticileri de bu törenlerde yer alacak. Adana ve diğer illerdeki anma etkinlikleri Hatay dışında, Adana, Gaziantep, Malatya, Kahramanmaraş gibi diğer illerde de anma etkinlikleri düzenlenecek. Adana'da, vatandaşlar kayınlarını kaybettikleri yıkılan binaların hala boş olan arsalarında bir araya gelecek. Afet sonrası yardım ve iyileştirme süreci Depremler sonrasında Türkiye’nin dört bir yanından büyük bir yardım seferberliği başlatılmıştı. Hem devlet hem de sivil toplum kuruluşları, depremzedelere el uzatmaya devam ediyor. AHBAP gibi gönüllü kuruluşlar da yaraların sarılması ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi adına çalışmalar sürdürüyor. Depremin ardından bölgede gerçekleştirilen inşaat projeleri ile yeni konutlar, işyerleri ve kamu binaları inşa ediliyor. Ancak, Hatay ve diğer illerdeki altyapı sorunlarının hâlâ devam ettiği öne sürülüyor. Yerel yönetimler ve devlet, kalıcı çözümler üretmek için titizlikle çalışmalarını sürdürüyor. Toplumsal hatırlama ve dayanışma Depremin 2. yılında, toplumun her kesiminden vatandaşlar, hem yaşamlarını kaybedenleri anmak hem de geleceğe umut taşımak amacıyla etkinliklerde yer alacak. Halkın bu felaketi unutmamak, kayıpları hatırlamak ve gelecekte olası afetlere karşı daha hazırlıklı olabilmek adına yapılan anmalar büyük bir anlam taşıyor.

Polis Memuru Şeyda Yılmaz şehit düştüğü olay yerine karanfillerle anıldı

Ümraniye ilçesi Ihlamurkuyu Mahallesi’nde bulunan Petrol Yolu Caddesi'nde geçtiğimiz günlerde 26 suç kaydı bulunan Y.E.Ç. (19), gözaltına alınırken polis memurlarına silah doğrultarak ateş açmış ve polis memuru Şeyda Yılmaz'ı şehit etmişti. Olayın ardından bölge halkı, şehit polisin vurulduğu dükkanın önüne gelerek anma töreni gerçekleştirdi. KARANFİL BIRAKILDI Toplanan kalabalık, ellerinde karanfillerle acı olayı kınayarak, “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” sloganları attı. Yılmaz’ın şehit düştüğü noktaya bırakılan çiçeklerle duygusal anlar yaşandı. Olayın Detayları 19 yaşındaki Y.E.Ç., gözaltına alınma esnasında polis memurunun silahını ele geçirerek ateş açmış ve polis memuru Şeyda Yılmaz olay yerinde hayatını kaybetmişti. Zanlı, polis ekipleri tarafından kısa sürede yakalanarak adli makamlara sevk edilmişti.

İstanbul'da şehit olan polis memuru Mustafa Peksoy, görev yaptığı okulda anıldı

İstanbul'da trafik uygulaması sırasında otomobilin çarpması sonucu şehit olan polis memuru Mustafa Peksoy, görev yaptığı okulda anıldı. 2022-2023 eğitim-öğretim döneminde Adana'daki Şehit Ayhan Güngör Anadolu Lisesi'nde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği yapan ve daha sonra polis olup 9 ay önce İstanbul'da göreve başlayan Mustafa Peksoy, okulunda öğretmen arkadaşları ve öğrencileri tarafından anıldı. Anma Töreni Düzenlendi Tören, Şehit Mustafa Peksoy'un anısına okulun toplantı salonunda düzenlendi. Öğretmenler ve öğrenciler, Peksoy'un anısını yaşatmak için bir slayt gösterisi izlediler. Slayt gösterisinin ardından, Kur’an-ı Kerim okunarak helva dağıtıldı. Törende, Yüreğir Kaymakamı Mehmet Aksu ve diğer protokol üyeleri de hazır bulundu. Peksoy'un Hatırası Yaşatılıyor Mustafa Peksoy'un hayatını kaybetmesi, ailesi ve çalışma arkadaşları tarafından büyük bir üzüntüyle karşılandı. Peksoy'un öğretmen olarak görev yaptığı okulda düzenlenen anma töreni, onun eğitim camiasındaki iz bırakan kişiliğini ve polislik mesleğindeki fedakarlığını onurlandırma amacı taşıdı. Törene katılanlar, Peksoy'un anısını yaşatmak ve onun hizmetlerine olan minnettarlıklarını ifade etmek için toplandılar.

12 Eylül Mağduru Aktaş yaşadığı işkenceyi anlattı: ''İple sallandırdılar''

Adana'nın Kozan ilçesinde, 12 Eylül askeri darbesinde yaşananları anmak amacıyla düzenlenen etkinlikte, 65 yaşındaki Yavuz Selim Aktaş, işkence süreçlerini ve Türkiye'nin bugünkü durumunu değerlendirdi. Kozan Ülkü Ocakları tarafından düzenlenen 12 Eylül şehitlerini anma etkinliği, ilçede büyük bir katılımla gerçekleşti. Etkinlikte, 12 Eylül darbesinde 5 yıl hapis yatan ve işkence gören 65 yaşındaki Yavuz Selim Aktaş, yaşadığı zorlukları ve darbe dönemindeki acı deneyimlerini anlattı. AKTAŞ: ''ADANA BARAJINDAN İPLE SALLANDIRILDIM'' Aktaş, 78 gün boyunca insanlık dışı işkencelere maruz kaldığını belirterek, “Adana Barajı'ndan iple sallandırıldım. En ağır işkence su işkencesiydi. Tazyikli su sıkarlardı, bağırıp düşersin geri kaldırırlardı. Elektrikli işkence ise bunların yanında hafif kalırdı. Ayrıca psikolojik işkenceler de vardı. Birçok arkadaşımıza eşlerini, annelerini getirip, işkence yaptılar. Kaçırılan arkadaşlarımız oldu” dedi. Türkiye'nin şu anki durumundan gurur duyduğunu ve yaşadığı acılara rağmen pişmanlık duymadığını ifade eden Aktaş, “Türkiye'nin Türk dünyası liderliği rüyalarımızı gerçek yaptı. Kızıl Elma hayalimiz gerçek oldu, Azerbaycan, Türkmenistan gibi Türk devletleriyle kurulan ilişkiler ve yerli silah sanayiinin gelişmesi bizleri çok mutlu ediyor. Amerikan emperyalizmini yok ederek, güçlü bir Türkiye yaratmak bizler için büyük bir başarıdır” şeklinde konuştu. Anma törenine Kozan Ülkü Ocakları Başkanı Murat Mercan, MHP Kozan İlçe Başkanı Şerif Köşeli, Kozan Belediye Başkan Yardımcısı Alev Ataş, sivil toplum kuruluşları ve çok sayıda genç katıldı. Etkinlik, geçmişin acılarını anarken, Türkiye'nin bugün geldiği güçlü noktayı kutlayan bir atmosferde sona erdi.