Adana'da Sağlık Çalışanları, Aile Hekimliği Yönetmeliği'ne karşı birleşti
Adana'da Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'ne karşı başlatılan 5 günlük iş bırakma eyleminin 3. gününde, Aile Hekimlerinin yanı sıra ikinci ve üçüncü basamak sağlık emekçileri de eyleme katıldı. Adana Sağlık Platformu'nun öncülüğünde gerçekleştirilen eyleme, CHP Adana İl Başkanı Dr. Anıl Tanburoğlu, EMEP, Balcalı Hastanesi Emeklileri, Kent Konseyleri, TMMOB'a bağlı Oda Başkanları ve birçok sivil toplum kuruluşu katılarak destek verdi. Sağlık çalışanları, yaşanan sorunların çözüme kavuşturulması için seslerini yükseltirken, sağlık sistemindeki var olan sorunlara karşı ortak bir duruş sergilediler.
“Bugün tüm sağlık kurumlarında üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz”
Adana Şehir Hastanesi Başhekimlik Binası önünde toplanan Adana Sağlık Platformu üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Platform Sözcüsü Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Bizler, emek ve meslek örgütlerimizin çağrısıyla, sağlık sisteminde yaşanan çöküşü protesto etmek, sesimizi hep birlikte yükseltmek, taleplerimizi haykırmak adına bugün ülkenin her bir köşesinde, meydanlarda bir araya gelmiş hekim, diş hekimi, hemşire, ebe, acil tıp teknisyeni, paramedik, teknisyen; yani sağlık emekçileriyiz. Her gün yüzbinlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak, hastalanmalarını önlemek için çalışırken; şiddet, mobbing, performans dayatması, güvencesiz gelir, liyakatsiz yöneticiler, sağlıkta çeteleşme gibi say say bitmeyecek sorunlarla boğuşuyoruz. Tüm bu sorunların çözümü için görev alması gereken kamu otoritesini ise yanımızda değil her seferinde karşımızda buluyoruz. Sağlık Bakanlığı, toplumun ve sağlık emekçilerinin sorunlarına çözüm üretmek için bizlerin görüş ve önerilerini dikkate almak yerine; yeni yönetmeliklerle, otoriter emek rejimini tam anlamıyla yerleşik hale getirerek bizleri yok saymaya, itirazlarımızı sindirmeye, iş bırakma eylemlerimizin etkisini görünmez kılmaya çalışıyor. Bakanlığın bu olumsuz tavrına karşı bugün tüm sağlık kurumlarında üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz!”
“Sağlık Bakanlığı’na sesleniyoruz, halkın sağlığı tehdit altında!”
Uzm. Dr. Polatöz, Sağlık Bakanlığı’na seslenerek, “Sağlık Bakanlığı’na sesleniyoruz: Halkın sağlığını korumak ve geliştirmek istiyor musunuz? Hekimlerin, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerinin sorunlarını çözmek istiyor musunuz? Bu çığlık tüm basamaklarda sağlık hizmeti üreten yüzbinlerce hastayı sağlığına kavuşturmak ve hasta olmalarını engellemek için çalışan sağlık emekçilerinin sesidir. Bunu duymak zorundasınız! Uzun yıllardır, çalışma şartlarımızın saydığımız gerekçelerle bilinçli ve programlı olarak kötüleştirilmesi meslek onurumuzu, toplum sağlığını ve hepimizin geleceğini tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Tüm uyarılarımıza rağmen sözlerimiz görmezden gelinmeye devam edilmektedir. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen deprem bölgesinde insanca çalışma ve yaşama koşulları hâlâ sağlanamamış, sağlık emekçilerinin sorunları giderilmemiştir” diye ifade etti.
“Adil ve şeffaf sağlık sistemi için gereken değişiklikler”
Uzm. Dr. Polatöz, sağlıkta var olan sorunların çözümü için taleplerini sıralayarak, şunları söyledi: “Bizler bu eylemlerle meslek onurumuza sahip çıkarken sağlıkta çeteleşmeye imkan vermeyecek, adil, şeffaf, toplumcu bir sağlık sistemini ve halkımızın sağlık hakkını savunuyoruz. Sağlık emek-meslek örgütleri olarak; sağlıklı bir toplum ve iyi çalışan bir sağlık sistemi için birinci basamağa yönelik ‘Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nin geri çekilmesini de içeren altı maddelik talebimizi kamuoyu ile paylaşmıştık. kinci ve üçüncü basamağın sorunlarının çözümünü biliyoruz ve taleplerimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz:
Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil, şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkartılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır.
Tüm sağlık mesleklerine yönelik tanımlar net olarak yapılmalı, angarya çalıştırma yasaklanmalı, üniversite hastaneleri başta olmak üzere çalışanların tayin hakları, özlük ve sosyal hakları garanti altına alınmalıdır.
Hekimleri, diş hekimlerini ve hastaları mağdur eden, hekimlere karşı şiddet kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan, hastalara yeterli tedavi yapma süresi sağlamayan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmek için hasta randevuları her hastaya en az 15 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmelidir.
Diş hekimlerine de saat 00.00’dan sonra mevzuata aykırı şekilde nöbet yazılmasından ve vardiya çalışma sisteminden vazgeçilmelidir.
Hekim, ebe, hemşire ve tüm sağlık emekçilerine performans ve ciro odaklı sistemin yerine, emekliliğe yansıyacak insanca ücret ödenmelidir. Sabit ödemeler genel bütçeden karşılanmalı, ek zamlar temel ücretlere ve emekliliğe yansıyacak şekilde düzenlenmelidir. Bu talebimiz gerçekleşinceye kadar acil olarak ilave ek zam emekliliğe yansıtılacak şekilde düzenlenmeli ve mevcut memur emeklilerine de yansıtılmalıdır.
Kamu emekçilerin vergi dilimi %15’te sabitlenmelidir.
Taleplerimizin karşılanmasının sadece bizlerin çalışma ve yaşam koşullarımızı iyileştirmekle kalmayacağını, tüm toplumun nitelikli ve erişilebilir bir sağlık hizmetine kavuşacağının bilinmesini istiyoruz.”