TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Adana Tabip Odası

İLKHABER-Gazetesi - Adana Tabip Odası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Adana Tabip Odası haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adana Tabip Odası, savaşın sağlık üzerindeki etkilerini tartıştı Haber

Adana Tabip Odası, savaşın sağlık üzerindeki etkilerini tartıştı

Adana Tabip Odası tarafından düzenlenen “Ortadoğu’da Savaş Nereye Gidiyor, Hedefleri Neler, Savaş, Göç ve Sağlık” başlıklı panel, büyük bir katılımla gerçekleştirildi. Panelin açılış konuşmasını Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz yaptı. Etkinlik öncesinde, panelistlerden Gazeteci Faik Bulut katılımcılar için kitaplarını imzalayarak kısa bir söyleşi gerçekleştirdi. Dr. Polatöz, "Savaşlar, sağlık sistemini çökertmekte ve sağlık hizmetlerine erişimi ciddi şekilde kısıtlamaktadır" diyerek savaşın sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Panelde Gazeteci Faik Bulut ve İslam Özkan, Ortadoğu’daki savaşların toplumsal ve sağlık üzerindeki etkilerini geniş bir perspektifle değerlendirdiler. Etkinlikten önce, panelistlerden Gazeteci Faik Bulut, katılımcılar için kitaplarını imzalayarak kısa bir söyleşi gerçekleştirdi. Ardından, Dr. Polatöz , “Panelimize hoş geldiniz. Gazeteci Faik Bulut ve Gazeteci İslam Özkan gibi değerli panelistlerimizi burada görmekten mutluluk duyuyoruz. Etkinliğin moderatörlüğünü üstlenen Dr. Halit Atik’e de teşekkür ederiz” diye ifade etti. “Savaş, sağlık sistemini çökertmekte ve sağlık hizmetlerine erişimi ciddi oranda kısıtlamaktadır” Dr. Polatöz, “Savaşlar, çocuklar, kadınlar ve engelliler gibi dezavantajlı grupları en çok etkileyen olaylardır. Savaş, sağlık sistemini çökertmekte ve sağlık hizmetlerine erişimi ciddi oranda kısıtlamaktadır. Bugün okuduğum Birleşmiş Milletler verilerine göre, Gazze’de hayatını kaybedenlerin %70’ini çocuklar ve kadınlar oluşturmaktadır” şeklinde konuştu. Etkinlikte sağlık çalışanları ve halk arasında farkındalık yaratmayı amaçladı Panelde gazeteciler Faik Bulut ve İslam Özkan, Ortadoğu’daki savaşların hedefleri, bu çatışmaların geleceği, toplumsal yaşam ve sağlığa etkileri üzerine kapsamlı değerlendirmelerde bulundular. Etkinliğin moderatörlüğünü üstlenen Dr. Halit Atik de bölgedeki insani krizlere dair analizleriyle katkıda bulundu. Bu etkinlik, savaş, göç ve sağlığın kesişim noktalarına dikkat çekerek sağlık çalışanları ve halk arasında farkındalık yaratmayı amaçladı.

Aile hekimleri, Sağlık Bakanlığı’nın yeni yönetmeliğine tepki olarak 5-7 Kasım’da iş bırakacak Haber

Aile hekimleri, Sağlık Bakanlığı’nın yeni yönetmeliğine tepki olarak 5-7 Kasım’da iş bırakacak

Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, Sağlık Bakanlığı’nın yürürlüğe koyduğu yeni Aile Hekimliği Performans ve Ödeme Yönetmeliği’ni eleştirerek, bu düzenlemenin sağlık sisteminde var olan sorunları çözmek yerine daha da derinleştirdiğini vurguladı. Yönetmeliğin hekimlerin iş yükünü artırdığını ve halk sağlığını olumsuz etkilediğini belirten Dr. Polatöz, birinci basamak sağlık hizmetlerinde köklü iyileştirmeler yapılması gerektiğini söyledi. Adana Tabip Odası’nın öncülüğünde 5-7 Kasım 2024 tarihlerinde üç gün boyunca iş bırakma kararı alındığını duyuran Dr. Polatöz, hekimlerin talepleri yerine getirilene kadar eylemlere devam edeceklerini ifade etti. Bu süreçte Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF), Türk Tabipleri Birliği (TTB) gibi birçok sağlık örgütü de iş bırakma kararına destek verdiklerini açıkladı. “Yürürlüğe giren bu yönetmelik halkın sağlığına ve hekimlerin, sağlık emekçilerinin haklarına bir katkı sağlamayacaktır” Bakanlığın hazırlamakta olduğu Aile Hekimliği Performans ve Ödeme Yönetmeliği’nin yaşanan sorunlara çözüm olmayacağını ifade eden Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, Yönetim Kurulu adına yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Sorunlar yumağına dönüşmüş sağlık sisteminin düzeltilebilmesinin yolunun birinci basamak sağlık hizmetlerinin ve koruyucu hekimlik uygulamalarının güçlendirilmesi” olduğunu hem her kademeden bakanlık yetkililerine duyurulmasın rağmen; TTB’nin tüm uyarı, öneri ve eleştirilerini duymazdan gelmiştir. Sağlık Bakanlığı’nın sağlık alanında yaşanan ciddi sorunları çözmek için birinci basamak sağlık hizmetlerini ve koruyucu hekimlik uygulamalarını güçlendirecek yapısal düzenlemeler yapmak yerine; “Performans ve Ödeme Yönetmeliği” ile ödeme üzerinden değişiklikler yapmaya çalışması sorunların büyüklüğünün kavranamamış olduğunu göstermektedir. Yürürlüğe giren bu yönetmelik halkın sağlığına ve hekimlerin, sağlık emekçilerinin haklarına bir katkı sağlamayacaktır.” “Çelişkili uygulamalar ile hekimlerle hastaları karşı karşıya getirerek şiddete zemin hazırlamaktadır” Başkan Uzm. Dr. Polatöz, “Bu yönetmelik; Koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesine yönelik gerekli düzenlemeleri içermemektedir. Hastalara ve koruyucu hekimlik uygulamalarına yeterli zaman ayrılabilmesine fırsat vermemektedir. Kendi içinde taşıdığı çelişkili uygulamalar ile hekimlerle hastaları karşı karşıya getirerek şiddete zemin hazırlamaktadır. Belli ilaç gruplarının reçetelenmesi ve sevkleri sınırlayarak hekim bağımsızlığına müdahale etmektedir. Karmaşık hesaplamalar ile ulaşılması mümkün olmayan, ulaşılsa bile halk sağlığı için faydasız performans kriterleri içermektedir. Yapılan işin kalitesine değil sayısına değer vermektedir. Hekimlerin ve aile sağlığı emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldırmaktadır. Aile sağlığı merkezinde mevcut ebe ve hemşire eksikliğini gidermek şöyle dursun artacak olan istifalar ile pek çok birimin geçici görevlendirmeler ile hizmete devam etmek zorunda kalmasına yol açacaktır. Özetle bu yönetmelik, çalışma koşullarını eziyete dönüştürecek bir yönetmeliktir. Halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana yaşanmakta olan sorunları daha da derinleştirecektir” şeklinde konuştu. “Taleplerimizin karşılanabilir olduğunu biliyoruz” Uzm. Dr. Polatöz, “Sağlık Bakanlığından “Performans ve Ödeme”nin karmaşık hesapları ile uğraşmak yerine aşağıdaki taleplerimizi yerine getirmesini istiyoruz: Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır. Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile Sağlığı Merkezi sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır. Kadrolu ve güvenceli istihdam modeli ile yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Kadrosuz, güvencesiz bir şekilde çalışan emekçiler (gruplandırma elemanları) kadroya geçirilmelidir. Aile hekimlerine ve tüm sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir. Gelire katkısı %20’yi geçmeyecek ve yapılan hizmetin niteliğini ödüllendiren bir performans uygulamasına geçilmelidir. Taleplerimizin karşılanabilir olduğunu ve randevu bulunamamasından şiddete kadar sağlık sistemindeki pek çok sorunu çözebileceğini biliyoruz.” “Kararlılığımızın göstergesi olarak ilk etapta 5-7 Kasım 2024’te (Salı-Çarşamba-Perşembe) üç gün süreyle iş bırakıyoruz” Uzm. Dr. Polatöz, “Birinci basamak sağlık hizmetini sunan hekimlerin ve sağlık çalışanlarının örgütleri olarak bir araya gelen bizler, halkımıza ve meslektaşlarımıza karşı sorumluluğumuzun gereği olarak,  hekimlere ve sağlık emekçilerine maddi kayıplar ve iş güvencesizliği getiren, halkın sağlığına katkısı olmayan yönetmelik geri çekilerek yukarıda yer alan 5 maddelik taleplerimiz yerine getirilene kadar her türlü hukuksal mücadele ve eylemliliği hep birlikte hayata geçirme konusunda kararlı olduğumuzu bildiriyoruz. Kararlılığımızın göstergesi olarak ilk etapta 5-7 Kasım 2024’te (Salı-Çarşamba-Perşembe) üç gün süreyle iş bırakıyoruz. Sonraki haftalarda sağlık meslek örgütleri ile birlikte gerçekleştireceğimiz çeşitli eylem ve etkinliklerle halkımızın sağlığı ve haklarımız için sağlık otoritesini harekete geçme konusunda zorlamaya devam edeceğimizi, sonuç alıncaya kadar vazgeçmeyeceğimizi tüm kamuoyuna bildiriyoruz” diye ifade etti. Aile hekimlerinin 3 gün iş bırakmasına destek veren kurumlar; Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) , Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Aile Sağlığı Çalışanları Ebe ve Hemşire Dernekleri Federasyonu (ASEF), Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS), Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş), Hekim Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası (Hekim Birliği), Hekim ve Diğer Sağlık Çalışanları, Kamu Sağlık ve Sosyal Hizmetler Sendikası (HekimSen), Hürriyet Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası (Hürriyet Sağlık Sen), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Tabip ve Diğer Sağlık Çalışanları Sağlık ve Sosyal Hizmetler Kamu Görevlileri Sendikası (Tabip-Sen), Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER), Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği (TAHUD)

Aşı teminindeki sıkıntılar bebek ölümlerine yol açabiliyor Haber

Aşı teminindeki sıkıntılar bebek ölümlerine yol açabiliyor

Son yıllarda Türkiye’de aşı tereddüdü ve aşı reddi ciddi bir sorun haline geldi. Korona salgını sürecinde ivme kazanan aşı karşıtlığı, toplumda tıbbi, kültürel ve dini nedenlerle çocuklarını aşılatmaktan kaçınan ailelerin sayısının artmasına yol açtı. Uzmanlar, aşı ile önlenebilecek hastalıkların yeniden salgın haline gelebileceği uyarısında bulunurken, kızamık ve boğmaca gibi yıllardır az görülen vakalardaki artış halk sağlığı açısından endişe verici bir noktaya ulaştı. Adana Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Hakan Şen, aşı teminindeki sıkıntıların bebek ölümlerine neden olduğunu vurgulayarak, Sağlık Bakanlığı’nı koruyucu sağlık hizmetlerini sürdürebilmek adına aşı tedarikinde acil önlemler almaya çağırdı. “Bu yıl aşı teminin çözüleceğini de dair bir umut görmüyoruz” Adana Tabip Odası  Genel Sekreter Dr. Hakan Şen, “Aşılama hizmetleri, temel olarak birinci basamak sağlık kuruluşlarında yürütülen bir hizmettir. Ülkemizde tüm illerde yapılması zorunlu çocukluk dönemi aşıları, Hepatit-B ve Tetanos gibi yetişkin aşıları çok az dağıtılıyor ya da hiç gelmiyor. Bazı illerde gebelere yapılacak tetanos aşıları ise acillere yaralanma ile gelen hastalara yapılması için hastanelere çekilmektedir. Geçmiş yıllarda zaman zaman yıl sonuna doğru aşı temininde sıkıntılar yaşansa da çözülmekteydi. Ancak bu yıl bu çözüleceğini de dair bir umut görmüyoruz” diye ifade etti. “Bebeklerin önlenebilir hastalıklarla ölmesine izin verilmemelidir” Dr. Hakan Şen Sağlık Bakanlığına çağrıda bulunarak şunları söyledi: “Aşı teminindeki zorluğun yıllardır Birinci Basamak’ın özverisi ve gayretiyle ulaştığımız bağışıklama oranlarını düşüreceği aşikardır. Bununla beraber toplumda her geçen gün artan aşı karşıtlığını da körükleyecek, bebeklerin aşılanmaması toplumda bulaşıcı hastalıkları artıracaktır. Sağlık Bakanlığını koruyucu sağlık hizmetlerinin sürekliliği ve devamı için, bebeklerimizin boğmacadan, kızamıktan ölmemesi için ivedilikle aşıları temin etmeye davet ediyoruz. Sadece tedavi edici sağlık hizmetlerine yatırım yapan, kamucu anlayıştan uzaklaşıp, piyasaya teslim olan sağlık bakanlığının bugün geldiği nokta yenidoğan ölümleridir. Bebeklerin önlenebilir hastalıklarla ölmesine, yılların Birinci Basamak emeğinin heba edilmesine izin verilmemelidir. Bu nedenle; Sağlık Bakanlığına tekrar hatırlatırız: Aşılanma doğrudan yaşam hakkıyla ilişkilidir. Derhal çözüm bulunuz. Bundan sonrasında benzer aksaklıkların tekrar yaşanmaması için gerekli tedbirler acilen alınız.”

Adana Tabip Odası, sağlık çetesi olayının takipçisi olacak Haber

Adana Tabip Odası, sağlık çetesi olayının takipçisi olacak

Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, İstanbul'da ortaya çıkan ve doktorlar ile hemşirelerin de dahil olduğu sağlık çetesiyle ilgili vahim olaylar üzerine açıklamalarda yaptı. 21 şüpheli bebek ölümüyle suçlanan çetenin, bebekleri tıbbi gereklilik olmadığı halde özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine yönlendirdiği iddiaları kamuoyunda yankı uyandırdı. Polatöz, sağlık sisteminin kamusal, eşit ve nitelikli hizmet sunacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurgulayarak, olayın takipçisi olacaklarını belirtti. “Ailelerden haksız gelir elde edilmesinin yanı sıra, bazı bebeklerin yoğun bakım sürecinde hayatını kaybetmesi bizleri derinden sarsmıştır” Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Bu olayda, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan ve ailelerden haksız gelir elde edilmesinin yanı sıra, bazı bebeklerin yoğun bakım sürecinde hayatını kaybettiği bilgisi Adana Tabip Odası Yönetimi olarak bizleri derinden sarsmıştır. Adana Tabip Odası olarak, Türk Tabipleri Birliği ve yetkili oda olan İstanbul Tabip Odası’nın konuyla ilgili başlattığı incelemeleri titizlikle takip etmekteyiz. Bu sürecin hızlı, şeffaf ve etkili bir şekilde yürütülmesi gerektiğini kamuoyuna duyururuz” şeklinde konuştu. “Sağlık Bakanlığı'nı halk sağlığına ve hekimlik değerlerine zarar veren bu politikaları terk etmeye çağırıyoruz” Uzm. Dr. Özden Polatöz açıklamasında Sağlık Bakanlığına çağrıda bulunarak şunları söyledi: “Olayın ayrıntıları, hekimlik mesleğinin etik değerlerini ve insanlık onurunu ayaklar altına alacak boyutta olup, sorumluların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiği aşikardır. Özünde yıllardır uyardığımız üzere, sağlığı piyasa koşullarına teslim eden, hastaneleri ticarethane, hastaları ise müşteri olarak gören bu sistem, halk sağlığını tehlikeye atmaktadır. Niteliğe değil, niceliğe önem veren bu anlayış sağlık sistemimizi çürütmüş ve insanlık dışı uygulamaların önünü açmıştır. Adana Tabip Odası Yönetimi olarak, Sağlık Bakanlığı'nı halk sağlığına ve hekimlik değerlerine zarar veren bu politikaları terk etmeye çağırıyoruz.” “Güvenceli koşullarda çalıştığı, verilen hizmetin sayısının değil, niteliğinin değerlendirildiği bir sistem hayata geçirilmelidir” Başkan Uzm. Dr. Polatöz, “Sağlık sistemi, herkesin eşit, ulaşılabilir, ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmeti alabileceği, koruyucu hekimliğin ve birinci basamağın güçlendirildiği bir yapıya kavuşturulmalıdır. Sağlık çalışanlarının güvenli ve güvenceli koşullarda çalıştığı, verilen hizmetin sayısının değil, niteliğinin değerlendirildiği bir sistem hayata geçirilmelidir. Bu doğrultuda, ülkemizin maddi ve insan kaynaklarının bunu sağlayabilecek kapasitede olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz” diye ifade etti.

Adana Tabip Odası ve İl Sağlık Müdürlüğü iş birliği mesajı Haber

Adana Tabip Odası ve İl Sağlık Müdürlüğü iş birliği mesajı

Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, Genel Sekreter Dr. Hakan Şen ve yönetim kurulu üyeleri, hekimlerin sorunlarını görüşmek üzere Adana İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Halil Nacar’ı ziyaret etti. Görüşmede, sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti önleyici yasalar ve aile hekimlerinin maaş kesintileri gibi konular ele alındı. Uzm. Dr. Polatöz, “Şiddeti önleyici ciddi yasaların çıkmasını ilgili bakanlıklara iletmenizi sizden talep ediyoruz” Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Biz hekimler insan sağlığını korumayı ve iyileştirmeyi hayatımızın merkezine koyan birer sağlık profesyoneli olduğumuz tüm kesimlerce bilinmekle beraber şiddete en çok uğrayan meslek grubuyuz. Şiddet uygulayıcılarına verilen cezaların azlığı ve ceza almama algısı; şiddetin arttıran unsurlar olarak karşımıza çıkıyor. Şiddeti önleyici ciddi yasaların çıkmasını ilgili bakanlıklara iletmenizi sizden talep ediyoruz. Bu aralar Aile Hekimlerimizin performans ödemelerinde sistemsel yanlışlıklar var. Meslektaşlarımızın maaşlarında ciddi kesintiler oluyor. Çözümünü sizden bekliyoruz. Aslında Adana Tabip Odası ile Sağlık İl Müdürlüğü birbirini tamamlayan unsurlardır. Hekimlerin toplumsal saygınlığını arttırmak, hasta-hekim ilişkilerini güçlendirmek, toplumun sağlık çalışanlarına yönelik farkındalığını arttırmak, sağlık okuryazarlığını güçlendirmek gibi konularda işbirliği içerisinde olmak arzusundayız. Bizleri ağırladığınız için çok teşekkür ediyoruz” diye ifade etti. Uzm. Dr. Nacar, “Biz hekimler insanlara dokunabilen, her anlarında yanlarında olabilen insanlarız” Adana İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Halil Nacar, “Öncelikle yönetiminiz hayırlı uğurlu olsun. Sizlerle iş birliğine her zaman hazırız. Biz hekimler insanlara dokunabilen, her anlarında yanlarında olabilen insanlarız. Sayın Bakanımızın da söylediği gibi “biz sağlık hizmetini organize ederken kamu - özel, üniversite – muayenehane - klinik diye ayırmıyoruz. Sonuçta insanımıza hizmet ediliyor” Biz de tüm sistemlerimizde aynı gayreti gösteriyoruz. Sonuçta hepimiz güvenli, konforlu çalışma ortamları olsun istiyoruz. Özlük hakları korunsun istiyoruz. Ben bir yönetici olarak öfke hissedeceğim bir meslektaşım olmadı. Olsa da telafi ederim. Onun için bu ziyareti ben önemsiyorum. İlk fırsatta iade-i ziyarete geleceğim” şeklinde konuştu.

Uzm. Dr. Özden Polatöz: Eziyet yönetmeliği geri çekilmeli! Haber

Uzm. Dr. Özden Polatöz: Eziyet yönetmeliği geri çekilmeli!

Adana Tabip Odası, Adana Aile Hekimleri Derneği, Genel Sağlık İş Sendikası, Hekim Birliği Sendikası ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası başkan ve üyeleri Adana Tabip Odasında bir araya gelerek Sağlık Bakanı’nın vaat ettiği “Temel sağlık ve koruyucu sağlık önceliğimiz. Hedefimiz güçlü aile hekimliği” sözünü yerine getirmesini isteyerek “Bu yönetmelik adeta aile hekimliği çalışanlarına ve yurttaşlara eziyet etmek için hazırlanmıştır” dediler. SAĞLIK BAKANLIĞI’NIN GÖREVİ SAĞLIĞI KORUMAK OLMALIDIR CHP Adana İl Başkanı Dr. Anıl Tanburoğlu’nun da katılarak destek verdiği açıklamayı katılımcı kurumlar adına Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz okudu. Uzm. Dr. Polatöz, “Sağlık Bakanı göreve başladığı ilk günlerde “Temel sağlık ve koruyucu sağlık önceliğimiz. Hedefimiz güçlü aile hekimliği” diyerek birinci basamağı güçlendireceğini söylemişti. Bunun üzerinden bir ay geçmeden yine aynı Sağlık Bakanı “Biz maalesef hekimleri son zamanlarda biraz darılttık, küstürdük, toplum olarak söylüyorum. Hekimleri toplum olarak üzdük” diyerek sağlık emekçilerinin tükenmişliğini gördüğünü söylüyordu. Oysa Türk Tabipleri Birliğimiz (TTB) Sağlık Bakanı’nı ziyaret ettiğinde sağlıkta şiddetin önlenmesi yönünden, birinci basamağın güçlendirilmesi ve performans sisteminin olumsuz sonuçlarını ayrıntılarıyla aktarmış, diyalog içinde çalışabileceği belirtilmişti. Ne yazık ki “Benim için öncelik hasta memnuniyetidir” söyleminin bakanlığın asli görüşü olduğunu görüyoruz. Aslında Sağlık Bakanlığı’nın görevi sağlığı korumak olmalıdır.” YÖNETMELİK ADETA AİLE HEKİMLİĞİ ÇALIŞANLARINA EZİYET ETMEK İÇİN HAZIRLANMIŞTIR Birinci basamak sağlık hizmetlerinin sağlık sisteminin can damarı olduğunu belirten Başkan Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Ülkemizde sağlık alanında yaşanan pek çok sorunun kaynağında birinci basamak sağlık hizmetleri ve koruyucu hekimlik uygulamalarına gereken önemin verilmemesi yatmaktadır. Halkın eşit, ücretsiz, erişilebilir ve nitelikli sağlık hizmetine kavuşması, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının sorunlarının çözülebilmesi için Sağlık Bakanlığı’nın birinci basamak sağlık hizmetlerini ve koruyucu hekimlik uygulamalarını güçlendirecek düzenlemeler yapması gereklidir. Eziyet Yönetmeliği niteliğindeki bu taslak ile halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana; yaşanmakta olan sorunların daha da derinleşmesine neden olacaktır. Aylardır üzerinde çalıştıkları bu yönetmelik adeta aile hekimliği çalışanlarına eziyet etmek için hazırlanmıştır. Bu sadece aile hekimliği çalışanlarına değil, yurttaşlara da eziyet yönetmeliğidir. ŞEHİR HASTANELERİNE HASTA ÜRETME YÖNETMELİĞİ Yönetmeliğin Şehir Hastanelerine hasta üretme programı haline getirilip, toplumun sağlığını korumaktan ziyade hasta garantisini sağlamayı amaçladığının altını çizen Başkan Uzm. Dr. Polatöz, “Sağlık kurumlarına yaklaşık yılda bir milyar kişinin başvurduğu ülkemizde, sağlık sorunlarının çözümü daha fazla doktora gitmek değildir. Performans sistemi hayata geçsin diye hastalarımızın daha çok doktora başvurması gerçek sağlık hizmeti ihtiyacı olanların hakkından ve vaktinden çalmak onlara eziyet etmektir. Güvencesiz, hekim bağımsızlığını tehdit eden, koruyucu hekimliği öncelemeyen, çalışma barışını bozan, aile sağlığı çalışanlarının haklarını gasp eden eziyet yönetmeliği taslağı derhal geri çekilmelidir. Bu aykırılıklara ve çalışanlara rağmen bu yönetmelik çıkarılamaz, çıkarılsa bile hayata geçirilmesine karşı hukuki ve fiili mücadele yürüteceğimizin bilinmesini isteriz. Sağlık sisteminde yapılacak değişiklikler çalışanların ve sağlık emek-meslek örgütlerinin görüş ve önerileri alınarak hazırlanmalı; toplumun sağlığını koruyan, sağlık çalışanlarının hak kayıplarını ortadan kaldıran değişiklikler olmalıdır. Bu eziyet yönetmeliği taslağı toplum sağlığına katkıda bulunmayacak, sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmeyecektir.” DENETİMLER EZİYETE VE MOBBİNGE DÖNÜŞTÜ Başkan Uzm. Dr. Polatöz, “Aile sağlığı merkezinin sayısı hekim başına 2.000 nüfus olacak şekilde artırılmalı, binaları kamu tarafından yapılmalı, malzemeler ve giderler kamu tarafından karşılanmalıdır. Çalışanların hak kayıpları giderilmeli, eziyete ve mobbinge dönüşen denetimlerden, kesintilerden, idari baskılardan vazgeçilmelidir. Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarına performansa dayalı olmayan emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, yoksulluk sınırının en az iki katı düzeyinde ve izin dönemlerinde kesilmeyecek maaş ödenmelidir. Birinci basamakta yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Sağlık Bakanlığı’na acil çağrımız; hekimlere ve sağlık çalışanlarına maddi kayıplar ve iş güvencesizliği getiren, halkın sağlığına katkısı olmayan yönetmelik değişiklikleri yapmaktan vazgeçmesi, kolay, erişebilir birinci basamak sağlık hizmetleri ve koruyucu hekimlik uygulamalarını planlamalıdır.” diye konuştu. Başkan Uzm. Dr. Özden Polatöz, 19 Ekim’de Ankara’da düzenlenecek ‘Sağlık Mitingi’ne katılmaya tüm sağlık emekçilerini davet etti.

Uzm. Dr. Özden Polatöz: Sermayedarların kârları artarken, çalışanlar fakirleşiyor Haber

Uzm. Dr. Özden Polatöz: Sermayedarların kârları artarken, çalışanlar fakirleşiyor

Adana Tabip Odası ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası üyeleri, Adana Tabip Odası binası önünde bir araya gelerek "Vergide Adalet" talep etti. Başkan Uzm. Dr. Özden Polatöz, Orta Vadeli Program'ın çalışanları fakirleştirdiğini vurgularken, yüksek vergi kesintilerine ve yeni yönetmelik taslağına karşı çıktıklarını belirtti. 31 haftadır süren eylemlerin, sağlık çalışanlarının hakları için devam edeceğini ifade eden Polatöz, toplumun sağlık hakkının korunması gerektiğini dile getirdi. “Sağlık çalışanları olarak, 31 haftadır sağlık merkezleri önlerinde vergide adalet istemeye ve yetkililere seslerini duyurmaya çalışıyor” Kurumlar adına açıklamayı okuyan Başkan Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Bugün 9 Ekim 2024 Çarşamba. Sağlık çalışanları olarak, 31 haftadır sağlık merkezleri önlerinde vergide adalet istemeye, hükümete ve milletvekillerine sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Hükümetin ilan ettiği Orta Vadeli Program (OVP) ile sermayedarların nasıl korunup kârlarına kâr kattığını, çalışanların ise yüksek enflasyon altında eriyen ücretleriyle nasıl fakirleştiğini görüyoruz. Halktan alınan dolaylı vergilerden ve çalışanların ücretlerinden peşin kesilen vergilerden elde ettiği geliri parası olana yüksek faizle dağıtıp, şirketlere çeşitli ad ve gerekçelerle kamudan sermaye aktarıp enflasyonu düşüreceğini vadeden hükümetin hesabı eylülde de şaştı. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) Eylül 2024 itibariyle enflasyonu %88,63 olarak belirlerken; Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ise %49,38 ile her zaman olduğu gibi daha düşük açıkladı. Türkiye’nin en büyük kupürlü banknotu olarak 2009’da tedavüle sokulan 200 TL, Eylül 2024 sonu itibarıyla yüksek enflasyonun ve TL’deki değer erimesinin sembolü haline geldi” şeklinde konuştu. “Sağlık çalışanlarının haklarını gözetecek şekilde ve sağlık emek-meslek örgütlerinin görüşleri doğrultusunda yönetilmelidir” Uzm. Dr. Polatöz, “Sağlık çalışanları olarak; emekçilerin bu gelirden pay alamadığını, barınma ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığını, yeterli ve dengeli beslenemediğini hem hastalarımızdan gözlemliyor hem de bizzat yaşıyoruz. Hükümet, aile hekimliği çalışanlarından kestiği yüksek vergiler yetmezmiş gibi, ücret kesintilerini içeren yeni bir yönetmelik taslağı hazırlıyor. Çalışanların ‘Eziyet Yönetmeliği’ olarak adlandırdığı aile hekimliği ödeme yönetmelik taslağında yeni aile sağlığı merkezleri açmak için gerekli paranın genel bütçe yerine mevcut ASM’lere ayrılmış sınırlı kaynaktan yapılacak ’ye varan kesinti ile sağlanması planlanıyor. Hekimlerin ve ASM çalışanlarının gelirleri artış göstermek bir yana azalmayla sonuçlanacak karmaşık ve anlaşılma matematiksel formüller ve katsayılar ile hesaplanırken, ulaşılması mümkün olmayan ya da faydalı olmayan performans kriterleri getiriliyor. Verilen hizmetin kalitesi ve önemi değil sayısı dikkate alınıyor. Bir yandan hekimle hastayı karşı karşıya bırakan anlamsız performans kriterleri getirirken hasta “memnuniyeti” (“Müşteri memnuniyeti” diye okunabilir) sağlanmazsa sözleşme feshi ile aile hekimliği çalışanlarının iş ve gelir güvencesini tamamen ortadan kaldırıyor. Hem aile hekimliği çalışanlarının hem de toplum için eziyete dönüşecek yönetmelik, güvenceli çalışmaya aykırı olduğu gibi, iyi hekimliğe ve birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerine büyük zarar verecektir. “Eziyet yönetmeliği” taslağı derhal geri çekilmeli; birinci basamak sağlık hizmetleri toplumun sağlığını koruyan, sağlık çalışanlarının haklarını gözetecek şekilde ve sağlık emek-meslek örgütlerinin görüşleri doğrultusunda yönetilmelidir” dedi. “Sağlık çalışanlarının hakları için mücadelemiz devam edecek” %35 vergi kesintisini kabul etmiyoruz. Adaletsiz vergi uygulamasına karşılık her ay sabit kalmak koşuluyla en fazla vergi kesintisi talebimizi yineliyoruz. Aile hekimliği çalışanları ve tüm sağlık çalışanları olarak 31 haftadır sürdürdüğümüz “Vergide Adalet İstiyoruz” eylemlerimizi taleplerimiz karşılanana dek her çarşamba sürdüreceğiz. Sağlık çalışanlarının iş ve gelir güvencesini tamamen ortadan kaldıran, birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerini zayıflatan, sağlık ortamında yeni tahribatlar yaratacak “eziyet yönetmeliği”ne izin vermeyeceğiz. Toplumun sağlık hakkı ve sağlık çalışanlarının hakları için mücadelemiz devam edecek” diye ifade etti.

Hekimlerin ‘Vergide Adalet İstiyoruz’ eylemi, 30'uncu haftasında Haber

Hekimlerin ‘Vergide Adalet İstiyoruz’ eylemi, 30'uncu haftasında

Adana Tabip Odası (ATO) ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası'nın (SES) Adana’da birlikte yürüttüğü "Vergide Adalet İstiyoruz" eylemi de,  bu hafta Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi önünde gerçekleştirildi. Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, burada yaptığı açıklamada, sağlık çalışanları olarak, 21 Şubat 2024 tarihinden buyana her hafta Çarşamba günleri aralıksız bir araya geldiklerini söyledi. "Vergide Adalet İstiyoruz" eylemlerinin 30'uncu haftasında olduğunu ifade eden Polatöz, "TBMM’nin yeni yasama dönemine başlamasıyla birlikte, milletvekillerinden, çalışanların vergi oranlarının düşürülmesi, gelirde ve vergide adalet için çaba göstermesi, yasal düzenlemeler yapmasını bekliyoruz. Derin yoksulluk yaşayan, beslenme, barınma, çevre, ruhsal ve sosyal temel ihtiyaçlarını yeterince karşılayamayan milyonlarca insanın sağlığını koruması, hastalıklarının sağaltılması ve sağlıklı yaşam sürmesinin bu koşullar altında zor olduğunu aylardır söylüyoruz. Yüzde 35 vergi kesintisini kabul etmiyoruz. Her ay sabit kalmak koşuluyla en fazla yüzde 15 vergi talebimizi yineliyoruz. Aile hekimliği çalışanları ve tüm sağlık çalışanları olarak 30 haftadır sürdürdüğümüz eylemlerimizi, her Çarşamba olduğu gibi taleplerimiz karşılanana dek sürdüreceğiz.”

Uzm. Dr. Özden Polatöz: Vergi kesintileri artacak, sağlık çalışanları yoksullaşacak Haber

Uzm. Dr. Özden Polatöz: Vergi kesintileri artacak, sağlık çalışanları yoksullaşacak

Adana Tabip Odası (ATO) ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) yönetici ve üyelerinin 28 haftadır sürdürdüğü her Çarşamba Türkiye’nin dört bir yanında, aile sağlığı merkezi önlerinde, hastane bahçelerinde, vergi dairesi kapılarında ‘Vergide Adalet İstiyoruz’ sloganlarıyla seslerini duyurmaya çalışıyor.  Adana Şehir Hastanesi Başhekimlik Binası önünde bir araya gelen hekim ve sağlık çalışanları adına basın açıklamasını Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz okudu. Açıklamada, vergi kesintilerinin artışı ve sağlık çalışanlarının ekonomik zorlukları ele alındı, adalet çağrısında bulundu. “Meslektaşlarımızla konuştuğumuzda her geçen ay nasıl yoksullaştığımızı anlıyoruz” Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Önümüzdeki beş ay boyunca vergi kesintileri artacak ve ücretimiz yüksek enflasyon karşısında azalmaya devam edecek. Sürekli ekonomik programın iyi gittiğini söyleyen hükümete soruyoruz: Hastalarımızla konuştuğumuzda yaşadıkları yoksulluğun nasıl derinleştiğine şahit oluyoruz. Bordrolarımıza baktığımızda, meslektaşlarımızla konuştuğumuzda her geçen ay nasıl yoksullaştığımızı anlıyoruz” şeklinde konuştu. “Okullar açıldı ama öğrenci ve öğretmenlerin sağlıksız ortamda eğitime başladı” Uzm. Dr. Özden Polatöz basın açıklamasında Büro Emekçileri Sendikası Araştırma Merkezinin Eylül ayı verilerine değinerek şunları söyledi: “Büro Emekçileri Sendikası Araştırma Merkezi (BES-AR) Eylül 2024 verilerine göre; sağlıklı beslenmenin günlük maliyeti 890 TL’yi geçti, yoksulluk sınırı ise 73 bin 651 TL oldu. Bu koşullar altında çalışanlara yüksek vergi kesintisi uygulamak haksızlık değil mi? ‘Vergi gelirlerinin %80’ini sabit gelirlilerden alıyorsunuz, hiç olmazsa halkın temel ihtiyaçları için harcayın’ dedikçe, hükümet tersine politikaları hayata geçirmeye devam ediyor. Okulların açıldığı bu günlerde sınıfları, tuvaletleri temizleyen çalışanların tasarruf tedbirleri gerekçesiyle işten çıkarıldıklarını, öğrenci ve öğretmenlerin sağlıksız ortamda eğitime başladıklarını eğitimci ve öğrenci hastalarımızdan öğreniyoruz. Öte yandan artan yoksulluk ve sağlıklı gıdaya erişimdeki zorluklar, çocukların ya aç kalmalarına ya da besin değerinden yoksun gıdalar ile beslenmelerine yol açmaktadır. Çocukların sağlıklı beslenme ve tam bir iyilik halinde eğitim alabilmeleri için ücretsiz bir öğün okul yemeği programlarına derhal başlanması gerektiğini hatırlatıyoruz.”  “Gelirde ve vergide adalet için sesimizi duyuracak mısınız?” Uzm. Dr.  Polatöz, “Ekim ayında TBMM açıldığında vergide adaleti sağlamak, sabit gelirlilerin, ücretlilerin sırtına yüklenen yükün azaltılması için ne yapacaksınız? Gelirde ve vergide adalet için sesimizi duyuracak mısınız? Bu adaletsizliğin ve haksızlığın sona ermesi için çaba gösterecek misiniz? Talebimiz açık: %35 vergi kesintisinden vazgeçin. Her ay sabit kalmak koşuluyla en fazla vergi kesinti oranını hayata geçirin. Sağlık çalışanları olarak 28 haftadır sürdürdüğümüz “Vergide Adalet İstiyoruz” eylemlerimiz taleplerimiz karşılanana dek her çarşamba sürecek” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.