Adana Eczacı Odası Haberleri - Son Dakika Adana Eczacı Odası Haber Güncel Gelişmeler

ADO Başkanı Boğa: Sağlık için omuz omuza çalışacağız

Adana Eczacı Odası (ADEO) Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Adana Diş Hekimleri Odası (ADO) Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa ve yönetimine ‘hayırlı olsun’ ziyaretinde bulundu. Ziyarette konuşan Ecz. Yalbuzdağ, ilaç krizinin derinleştiğine dikkat çekerek, “Kur farkı nedeniyle ülkemize gelmeyen ilaçlar büyük bir sorun olarak karşımızda duruyor. Yerli ilaç üretiminin artırılması için acil adımlar atılmalı” dedi. Halk sağlığını koruma noktasında eczacıların kritik bir rol üstlendiğini vurgulayan Yalbuzdağ, sahte ve kaçak ilaçlarla mücadeleye devam edeceklerini belirtti. ADO Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa ise, sağlık sektörünün iki önemli paydaşı olarak halkın en iyi hizmeti alması için iş birliğine hazır olduklarını ifade ederek, “Eczacılarımızın sağlık sistemindeki rolü yadsınamaz. Pandemi sürecinde gösterdikleri özveriye hepimiz şahit olduk” dedi. Ecz. Yalbuzdağ, “İlaç krizi derinleşiyor, çözüm için harekete geçilmeli” ADEO Genel Sekreteri Ecz. Erdem Kızıltepe, Sayman Ecz. M. Ceyhun Dalkıran, yönetim kurulu üyeleri Ecz. Selin Öztanrıöver Solak ve Ecz. Sedat Unul ile birlikte ADO'ya ziyarette bulunan Başkan Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, eczacılık mesleğinin toplum sağlığındaki kritik rolüne dikkat çekerek şunları söyledi: “Öncelikle yeni göreviniz hayırlı olsun. Başarılar diliyoruz. Bizler Akademik Meslek Örgütü ve sağlık bileşenleri olarak önceliğimiz her zaman insan sağlığını korumak olmuştur. Eczacı odası olarak meslektaşlarımızın mesleki gelişimini desteklerken, halk sağlığını korumaya yönelik çalışmalar da yürütmekteyiz. Sizler sahte dişçilerle mücadele edersiniz biz sahte ve kaçak ilaçla mücadele ederiz. İlaç yok’ları ile mücadele ederiz. Akılcı İlaç Kullanımı dediğimiz; halkımızın bilinçli ilaç kullanması için eğitimler veririz. Miadı geçmiş ya da tamamı kullanılmamış ilaçların toplanıp, çevreye, doğaya, insan sağlığına zarar vermemesi için sağlıklı koşullarda bertaraf edilmesini sağlarız. Kur farkından dolayı ülkemize gelmeyen ilaçlar büyük sorun olarak karşımızda duruyor. Üretilen yerli ilaç sayılarının bir an önce artması gerekir. Biz eczacılar hastalarımıza ‘İlaç yok’ demek istemiyoruz. Sağlığa bir bütün olarak baktığımızdan sizlerle her türlü iş birliğine varız. Tüm yönetiminize kolaylıklar diliyoruz.” Dr. Dt. Boğa: “Amacımız halkımıza en iyi hizmeti sunmak” ADO Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Sağlık sektörünün iki önemli paydaşı olarak amacımız halkımıza en iyi hizmeti sunmaktır. Hastalarımızın tedavi süreçlerinde en büyük destekçilerimizden biri de sizlersiniz. Sağlık bileşeni olan her kurum ciddi önem arz eder ama eczacılarımızın sağlık sistemindeki kritik rolü yadsınamaz. Özellikle pandemi sürecinde üstlendiğiniz göreve hep birlikte şahit olduk. Hastalarımıza kesintisiz ilaç erişimi sağlamak için gösterdiğiniz özveriyi çok iyi biliyoruz. Eczacılık mesleğinin bilimsel yaklaşımı ve etik değerleri, diş hekimliği mesleğinin hassasiyetine çok benziyor. Aynı hedef doğrultusunda yürüttüğümüz, yürüteceğimiz çalışmalarda sizlerle omuz omuza olmak bizler içinde büyük bir gurur. Ziyaretiniz için minnettarız” diye ifade etti.

ADEO Başkanı Yalbuzdağ, eczacıların sorunlarına çözüm için il başkanlarını ziyaret etti

Adana Eczacı Odası (ADEO) Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, giderek artan eczacı sorunlarının çözümü için siyasi partilerin il başkanlarını ziyaret ederek çözüm arayışını aradı. Yalbuzdağ, Türk Eczacıları Birliği ve 56 Eczacı Odası olarak, Türkiye’de halk sağlığını önceleyen bir anlayışla hizmet sunan 30.000’i aşkın eczaneyi yaşatmak ve eczacıların karşılaştığı ekonomik zorluklara karşı kalıcı çözümler üretmek amacıyla taleplerini içeren dosyayı tüm siyasi partilerin milletvekillerine ve il başkanlarına sunduklarını belirtti. “Eczanelerimizin sürdürülebilirliği tehlikede” Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, AK Parti Adana İl Başkanı Tamer Dağlı ve CHP Adana İl Başkanı Dr. Anıl Tanburoğlu’nu ziyaret ederek, mevcut ekonomik koşulların ve artan maliyetlerin eczanelerde sunulan ilaç-eczacılık hizmetlerini sürdürülemez hale getirdiğini belirterek şunları söyledi: “Öncelikle görevlerinizde başarılar diliyoruz. Mevcut ekonomik koşullar ve artan maliyetler, eczanelerimizde sunulan ilaç-eczacılık hizmetlerini neredeyse sürdürülemez hale getirmiştir. 1 Ekim 2024 tarihinde sona eren ve yenilenmesi hususunda görüşmelerin devam ettiği, Sosyal Güvenlik Kurumu ile Birliğimiz arasında bağıtlı bulunan İlaç Temin Protokolü henüz imzalanmamış olup; beklentilerimizin karşılanmasına yönelik olarak da bir mutabakat sağlanamamıştır. Bununla birlikte, 24 Ekim 2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan “Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılması Hakkında Karar” ile de ecza depolarının karlılığını etkileyen baremlerde güncellemeler yapılırken, eczanelerin ekonomik durumu ise görmezden gelinmiştir. Meslektaşlarımızın içinde bulunduğu ekonomik sorunlar, kamu erkine defalarca aktarılmış olmasına rağmen sorunlarımızın çözümü noktasında herhangi bir adım atılmamıştır. İlaç ve sağlık hizmetlerinde bilginin, emeğin ve güvenin ilk adresi olan eczanelerimizin bu şartlarda sürdürülebilirliğini sağlamak mümkün değildir.” “İlaç Temin Protokolü ve Fiyat Kararnamesi yeniden düzenlenmeli” Yalbuzdağ, özellikle İlaç Temin Protokolü ve İlaç Fiyat Kararnamesi’ndeki düzenlemelerin yapılması gerektiğini ifade ederek, “Sosyal Güvenlik Kurumu ile Birliğimiz arasında bağıtlı bulunan İlaç Temin Protokolü’nde; öncelikle reçete başı hizmet bedellerinin ve eczane indirim oranlarının, eczanelerimizin ilaç eczacılık hizmeti sunumunu sağlıklı biçimde sürdürebileceği bir şekilde güncellenerek, ekonomik taleplerimizin karşılanması, İlaç Fiyat Kararnamesi’nde; belirlenen baremlerin, yapılan son üç ilaç fiyat güncellemesi de esas alınarak yeniden düzenlenmesi ve fiyat güncellemeleri ile barem artışlarının bir standarda bağlanması gerekmektedir” dedi. Adana İl Başkanları, eczacıların sorunlarının çözülmesi için istişarede bulunacak AK Parti Adana İl Başkanı Tamer Dağlı ve CHP Adana İl Başkanı Dr. Anıl Tanburoğlu, konunun takipçisi olacaklarını, sorunların giderilmesi açısından ilgili kurumlarla istişare edeceklerini söyleyerek duyarlılık gösterdiler.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Adana’da eczacıların çözüm arayışını dinledi

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ ve üyelerini ziyaret ederek, eczacıların karşılaştığı sorunları dinledi. Özdağ, ziyarette yaptığı konuşmada, eğitim sistemini yeniden yapılandırmanın gerekliliğinden bahsederek, "Bir ülkede bu kadar imam hatip okulu, eczacılık fakültesi, tıp fakültesi ve hukuk fakültesi olamaz. Üniversite ve lise yapısını yeniden düzenlemeliyiz" dedi. Türkiye'nin en büyük kök meselesinin göç ve onun ekonomiye etkisi olduğunu vurgulayan Özdağ, yabancı uyruklu nüfusun yarattığı ekonomik yükün büyük bir sorun oluşturduğunu ifade etti. Özdağ, “Eczacılık, Tıp ve Hukuk Fakülteleri yeniden yapılandırılmalı” Zafer Partisi Kurmaylarıyla birlikte Adana Eczacı Odası Başkanı ECZ. Ö. Mürsel Yalbuzdağ ve üyelerine olan ziyarette konuşan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, “Çözüme eğitim sistemini yeniden yapılandırmayla başlamak gerekiyor. Bir ülkede bu kadar imam hatip olmaz, meslek liselerine ihtiyacımız var. Bu kadar eczane de olmaz. Eczacılık fakültesi de olmaz. Bu kadar tıp fakültesi, hukuk fakültesi de olmaz. Her şeyi yeniden yapılandırarak; kapatacağımız, dönüştüreceğimiz üniversiteler, liseler var” diye ifade etti. Özdağ, “Türkiye’nin demokrasisi, kültürü ve ekonomisi değişiyor” Türkiye'nin kök meselesi olduğunun altını çizen Özdağ şunları söyledi: “Bir ülkenin demokrasisini değiştirirseniz, siyasal sisteminide değiştirirsiniz. Kültürünü değiştirirsiniz, insanını değiştirirsiniz. Türkiye, dünya tarihinde en kısa zamanda en büyük göçü alan ülkeler arasında geliyor. 2011 sonrası sayıları on dört milyona yaklaşan yabancı uyruklu insan var. Suriyelinin üçte biri ülkemizde. Afganlısı, Afrikalısı, Pakistanlı, Mısırlısı, Libyalısı var. Ekonomi Bakanı ‘enflasyonun en büyük sebebi kira bedelleridir. Bunu konut üretimiyle gidermek zorundayız’ diyor. Hayır efendim sen bu kadar Suriyeliyi vatanına gönder, konut üretimine gerek kalmayacağı gibi konut ve kira bedellerinde düşüş olacaktır. Bugün ülkemizde yedi milyona yakın Suriyeli var. Onbeş sene sonra nüfusları yirmi bir milyon olur. Rahatsız eden bir örnek; bu insanların sağlık bedellerini, ilaç bedellerini karşılıyor olmamızdır. Gaziantep’te yaşayan 600 bin Suriyelilerin aldığı bebek gıda takviyesi aynı ilde yaşayan iki buçuk milyon Türk’ün aldığı bebek gıda takviyesine aynı oranda harcama yapılıyormuş. Suriyeliler bebek gıda takviyesini eşlerine yediriyor, fazlasını da at haralarına satıyorlarmış. Diğer ilaç ihtiyaçlarından bahsetmiyorum bile. Şam'a kadar uzanan bölgedeki bütün ilaçlar buradan çıkıyor. Bu inanılmaz bir ekonomik bir yük. Bu yükü üzerimizden atmadan başka hiçbir sorunu çözmemiz mümkün olmadığı için biz yola çıktık. Ekonomide yeniden yapılanmayı sağlayacak devlet teşkilatını açacak. Ondan sonra ekonomiyi yeni bir karma ekonomist zeminine kaydıracak partiyiz.” Ecz. Yalbuzdağ, “İlaç sorunu ve ekonomik kriz derinleşiyor” Eczacıların yaşadığı sıkıntıları tek tek Genel Başkan Ümit Özdağ’a anlatarak çözüm arayışında olduklarını söyleyen Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, “Ülkemizde 62 Eczacılık Fakültemiz var. Her sene yaklaşık dört bin beş yüz mezun oluyordu. Bu sene YÖK üç bin beş yüze düşürdü. 2012 yılında çıkan yasa 3500 kişiye bir eczane sınırlaması getirdi. Bu sınırlama ile şu an Adana'da eczane açabilecekleri bir tane bile yer yok. Yeni mezun olanlar eczane açamayınca da çok büyük sıkıntı oluyor. Birinci Basamak Sağlık Hizmetleri dediğimiz hasta takibi, uzaktan sağlık hizmetleri, evde bakım hizmetleri için kamuda istihdam yaratılması gerekiyor. Evde bakım hastalarının ilaçlarını da verirken yanlarında bir sağlık profesyonelleri yok. Eczanelerimizde ilaç fiyatlarındaki kademeli karlılık oranı yüzünden büyük ekonomik sıkıntılar yaşamaya başladık. Dönemsel Avro değerlendirmesi ayrı problem. Giderlerimiz çok yüksek. İlaç fiyat politikasından kaynaklı bazı ilaç firmaları yeni nesil ilaçlarını Türkiye'ye getirmiyorlar. Doktorların sıklıkla yazdığı antibiyotikler az geliyor. Yerli ilaç üretiminin az olması ‘ilaç yok’ları sıkıntısı yaratıyor. Deprem bölgesi eczacılarımızın sıkıntıları ne yazık ki halen çözülmedi. Eczacıların sorunu dağ gibi büyüyor. Desteğinizi bekliyoruz” diyerek eczacıların sorunlarıyla ilgili detaylı bilgileri içeren dosyayı Genel Başkan Ümit Özdağ’a verdi.

Doç. Dr. Kayıran: Adana pamuğu, bölgenin tarım ve kültür simgesi

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Eczacılık Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Serpil Demirci Kayıran ve Eczacılık Teknolojisi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Umay merve Güven Bölgen ile birlikte Adana Eczacı Odası Yönetimini ziyaret ederek; Beyaz Altın ünvanı ile uzun yıllar Adana’nın simgesi olan Adana Pamuğunun eski önemini yeniden kazanması için hazırladıkları ‘Adana ve Pamuk’ kitabını imzalayarak Başkan Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ’a takdim etti. Doç. Dr. Demirci Kayıran, “Adana pamuğu tekstilden biyoteknolojiye uzanan bir hikaye” Farklı alanlarda duayen olan 10 insan ile birlikte yoğun mesai harcayarak ‘Adana ve Pamuk’ kitabını ortaya çıkardıklarını söyleyen ÇÜ Eczacılık Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Serpil Demirci Kayıran, “Adana Pamuğu’ sadece bir tekstil ürünü değil, bölgemiz tarım kültürü ve tarihi açısından simge durumundadır. Farmasötik Endüstride kullanımı ve Bitkisel Biyoteknoloji önem arzetmektedir. Böylesine önemli bir ürünün toplumumuzda yeniden değer bulması amacıyla yoğun mesai harcayarak kitabımızı hazırladık. Hazırladığımız bu kitap ıhttps://www.researchgate.net/publication/383693290_ADANA_VE_PAMUK linkinden online olarak ücretsiz okunabildiği gibi belli oranda baskısını yaptırıp, size ve ilgili kurumlara ulaştırıyoruz. Amacımız farkındalık yaratmak. Kitabımıza olan yoğun ilgi bizlerin bu konuyu daha da genişletmemize vesile oldu. Farklı detaylarla ele alacağımız yeni kitabımızın çalışmalarına başladık. Tamamlandığında kamuoyuyla paylaşacağız. Ben bu vesile ile araştırmalarımıza, çalışmalarımıza destek veren, katkı koyan her bireye şükranlarımı sunuyorum” diye ifade etti. Ecz. Yalbuzdağ, “’Beyaz Altın Adana Pamuğu’ eski ününe mutlaka kavuşmalı” Adana Eczacı Odası Yönetim Kurulu Üyeleri Ecz. Mehmet Ceyhun Dalkır ve Ecz. Sedat Unul’un hazır bulunduğu ziyarette; Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, “Öncelikle stratejik öneme sahip Adana Pamuğumuzu kitaplaştırarak ölümsüzleştirdiğiniz için size ve emek veren herkese teşekkür ediyorum. Lokman Hekim gibi Dioskorides gibi Adana pamuğuda bölgemizi zenginliğinin yanı sıra kültürel mirasınıda temsil ediyor. Lokman Hekim tüm hastalıkların şifasını bulmuş ve kitaplaştırmıştır. Antik çağın en önemli farmasötik kitabını Dioskorides yazmıştır. Ve değerleri günümüze kadar ışık tutmaktadır. Bu anlamda sizlerin de pamuğun var oluşuna, yeniden canlanmasına verdiğiniz enerjinizi, harcadığınız zamanı çok önemli buluyorum. Bu kitap Adana için büyük kazanç. ’Beyaz Altın Adana Pamuğu’ eski ününe mutlaka kavuşmalı. Ellerinize sağlık” şeklinde konuştu.

Yüreğir Belediyesi ve Adana Eczacı Odası, tehlikeli atık ilaçların bertarafı için ortak proje başlatıyor

Yüreğir Belediyesi ve Adana Eczacı Odası, tehlikeli atık ilaçların bertarafı için ortak bir proje başlatma kararı aldı. Proje kapsamında miadı geçmiş veya kullanılmayan ilaçların güvenli bir şekilde toplanması ve bertaraf edilmesi hedefleniyor. Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, Yönetim Kurulu Üyeleri Ecz. Selin Öztanrıöver Solak, Ecz. Melika Şahindal Bayer ve Ecz. Sedat Unul ile birlikte Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı’yı makamında ziyaret ederek proje hakkında bilgi verdi. ECZ. Yalbuzdağ, “Çöpe atılan ilaçlar insan ve çevre sağlığına ciddi zarar veriyor” Miadı dolmuş veya evlerde kullanılmayıp, yarım bırakılmış ilaçların çöpe atılma sonucu; insana, doğaya, çevreye ciddi verdiğini belirten Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ şunları söyledi: “Bu kapsamda diğer ilçe belediyelerimizle başlatmış olduğumuz miadı dolmuş ilaçları toplama projemizi Yüreğir ilçemizde de yaşama geçirmek istiyoruz. Yüreğir’de 131 eczanemiz bulunuyor. Bizler eczanelerimizde miadı geçen ilaçların “Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” hükümlerine göre, Tehlikeli Atık Bertaraf Etme lisansına sahip firmalar tarafından bertaraf edilmesini sağlıyoruz. İlaçların çöpe atılmaması için atık ilaç ve akılcı ilaç kullanımı konularında belediyemiz ile birlikte toplantılar, eğitimler düzenleyebiliriz. Bu eğitimleri Sağlık Meslek Odaları olan Tabip ve Diş Hekimleri Odaları ile beraber de yapabiliriz. Amacımız Yüreğir ilçemizde toplum bilinci yaratmaktır. Bu anlamda her türlü işbirliği yapma arzusundayız.” Demirçalı, “Tehlike yaratan miadı geçmiş veya yarım kalmış ilaçların toplanması için ne gerekiyorsa derhal yapalım” Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı, “Bizimde yapmak istediğim budur. Yüreğir’in buna ihtiyacıda vardır. Zaten bizim STK’lara, meslek odalarına bakışımız pozitiftir. Bizimle çalışmak isteyen, proje üreten herkese kapımız açıktır. Tehlike yaratan miadı geçmiş veya yarım kalmış ilaçların toplanması için ne gerekiyorsa derhal yapalım. Müdürlüklerimiz, Kültür Merkezlerimiz her türlü eğitime müsaittir. Desteğimiz tamdır. Yüreğir her türlü gelişime açık, insan kaynağı fazla olan bir ilçe. Yoksulluk hakim. Bir ailede bir kişi çalışıyor beş kişiye bakıyor. Gençlerimize fırsat verilmesi lazım. Bizler okullarda, camilerde birçok eğitim programları düzenliyoruz. Çok yakın zamanda çocuk trafik eğitim parkını açıyoruz. Temizliğe, hijyene çok önem veriyoruz. Göreve geldiğimizde resmen enkaz devraldık. Gelirimizin çoğu eski borçları ödemeye gidiyor. Çöp toplayan araçların hepsi delik deşikti. Sızan sular çevreye kötü koku yayıp, mikrop bırakarak hastalıklarada davetiye çıkarıyordu. Çok şükür hepsini toparladık. Yüreğir’lininde sağlıklı olması, sağlıklı çevrede yaşaması lazım. Günde dört bin iki yüz kişiye sıcak yemek ulaştırmaya çalışıyoruz. Evde bakım hizmeti veriyoruz. Bizim ilçede mülkiyet problemi olduğu için emlak gelirimiz çok az. Harç gelirlerimiz çok az" şeklinde konuştu.

Eczacı Yalbuzdağ: İlaç Yokluğu sorunu yalnızca eczacıların ve hastaların sorunu olmamalı

Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, ülke genelinde yaşanan ilaç yokluğu sorununa dikkat çekerek, bu durumun yalnızca eczacıların ve hastaların sorunu olmaması gerektiğini, kamu otoritesinin de sorumluluk alması gerektiğini vurguladı. Yalbuzdağ, eczacıların özveriyle çalışarak hastalarına ilaç temin etmekte zorlandığını ifade ederek, "İlacın olmayışı karmaşasını çözecek kamu otoritesidir. Bu sorunla yalnızca eczacılar ve hastalar yüz yüze kalmamalıdır" dedi. “Ülkemizde ilaca erişim sorunu tüm şiddetiyle yaşanıyor” Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, “Bizler Türkiye’nin en ücra köşesinde bile var olan, 30 bin eczanede görev yapan eczacılarız. Sağlığı önceleyen bakış açımızla, vatandaşlarımızın ilaca ve eczacılık hizmetlerine ulaşımı için 7/24 özveriyle çalışıyoruz. Tam da bu hassasiyetle, bugün ülkemizde ilaca erişim alanında yaşanan içler acısı tabloyu, tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermeyi mesleğimizin bir gereği olarak görüyoruz. Bugün, şu an ve şu saatte ülkemizde ilaca erişim sorunu tüm şiddetiyle yaşanıyor” diye ifade etti. “Gerçekten hastaya verceek ilaç yok mu?” Türkiye’de 30 bin eczanede görev yapan eczacıların hastalarına ilaç temin edemediğini belirten Ecz. Yalbuzdağ şunları söyledi: “Elinde reçetesiyle gelen vatandaşlarımızın ilaçlarını bulabilmek için depolara başvuruyoruz. Aldığımız cevap “maalesef yok” oluyor. Neden yok diye sorduğunuzda firmalar depolara ilaç gönderdiğini söylüyor, depolar ise firmadan ilaç gelmiyor diyor. Sonuç? hastasına ilaç bulamayan eczacı, elinde reçetesiyle kala kalan, tedavi olamayan hasta vatandaş. Peki gerçekten ilaç yok mu?” “Eczacıyı hastasıyla sahada ilaçsız bırakanlar için gereğini yapın” Ecz. Yalbuzdağ, “İlacın olmayışı karmaşasını çözecek, bunu tespit edebilecek, bu sorunu çözebilecek kamu otoritesidir. Bu otorite sadece seyrediyor. Eczacı çaresiz, hasta mağdur. Kamu otoritesine bir kez daha sesleniyoruz: İlaç yokları sorunu yalnızca eczacının ve hastanın sorunu olmamalı. Bu işin asli sorumlusu sizlersiniz. Bir süre daha tasarruf edelim deyip, böylesi insani bir sorunu görmezden gelemezsiniz, gelmeyin, İlacın bulunabilirliğini sağlayın. İlacın ekonomik tarafı için devlet olarak üzerinize düşenleri yerine getirin ve de hastanın ilaca erişimi manipüle eden, eczacıyı hastasıyla sahada ilaçsız bırakanlar için gereğini yapın” dedi.

Ecz. Yalbuzdağ: Deprem gerçeği unutulmamalıdır!

Adana Eczacı Odası (ADEO) Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ ve Yönetim Kurulu Üyeleri Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ı makamında ziyaret ederek olası afetlerde işbirliği içerisinde olmayı arzuladıklarını söylediler. Yalbuzdağ, “Afetlerde ilaç ve sağlık hizmetleri dahil her zaman destek vermeye ve sizlerle işbirliği yapmaya hazırız” Adana Eczacı Odası (ADEO) Genel Sekreteri Ecz. Erdem Kızıltepe, Sayman Ecz. Mehmet Ceyhun Dalkıran, YK Üyeleri Ecz. Elif Özsaydı, Ecz. Selin Öztanrıöver Solak, Ecz. Sedat Unul, Denetleme Kurulu Üyesi Ecz. Çağla Su Tek Uğurlar’ın hazır bulunduğu ziyarette Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’a 'Hayırlı olsun' dileğinde bulunan ADEO Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, yaptığı konuşmada “Asrın Felaketi olarak nitelendirilen, hepimizi derinden etkileyen 6 Şubat depremi sonrasında birlikte hareket etmenin, afet konusunda eğitimli olmanın önemini çok iyi anladık. Meslektaşlarımızla birlikte deprem bölgelerinde halkımızın ilaca erişimini sahra çadırlarımızla 7/24 gönüllü olarak çalışıp, sağladık. Çok acı gördük. Deprem, sel, yangın vb. afetler olacak elbette. Biz eczacı ve sağlık bileşenleri afet gerçeğinin bilincindeyiz. Ancak; halkımızın da afetlere hazır olması için 'Sağlık Günleri' adı altında her türlü eğitimi vermeye, akılcı ilaç kullanımı ve atık ilaç konusunda bilinçlendirmeye, afetlerde ilaç ve sağlık hizmetleri dahil her zaman destek vermeye ve sizlerle işbirliği yapmaya hazırız” diye ifade etti. Karalar, “Sizler gibi sağlık bileşenleri ile omuz omuza olmak bizleri daha da güçlendirir” Adana Eczacı Odası Yönetimine hassasiyetleri için teşekkür eden Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar şu ifadeleri kullandı: “Doğal afetlerde; devlet kurum ve kuruluşları ile belediyemiz Sağlık Daire Başkanlığı, İtfaiye, Fen İşlerimiz anında müdahaleye hazır çalışmaktayız. Daha etkin hareket edebilmek için bünyemizde ‘Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM)’ni kuruyoruz. Sizler gibi sağlık bileşenleri ile omuz omuza olmak bizleri daha da güçlendirir. Afet anında gece gündüz demeden başta ben olmak üzere halkımıza her türlü hizmeti sunma gibi şiarımız var. Sizleri de meslek odalarının önemli bir parçası olarak gördüğümüz için halkımızın afetlere karşı panik yapmadan, daha bilinçli davranmalarını gerektirecek her türlü çalışmada yer alırız. Çünkü birliktelik kültürü her zaman fayda sağlar. Evet deprem gerçeği unutulmamalıdır. Ve buna hazırlıklı olmak sadece devletin, belediyelerin, meslek odalarının, STK’ların değil, toplumun bütün dinamiklerinin görevidir.”

Yalbuzdağ: Olabilecek her türlü küresel tehdite karşı hazırlıklı olmalıyız

Adana Eczacı Odası (ADEO) Yönetimi, artan küresel tehditler ve yaşanabilecek afetlerde; KBRN (Kimyasal, Biyolojik, Radyolojik ve Nükleer) olayları karşısında üyelerine farkındalık eğitimi verdi. Eğitime; Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Savunma Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Tıbbi KBRN Savunma Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selçuk Kılıç, SBÜ Savunma Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Tıbbi KBRN Savunma AD Dr. Öğr. Üyesi Ecz. Neslihan Külahlıoğlu ve SBÜ Gülhane Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Tıbbi KBRN Savunma AD Yüksek Lisans Öğrencisi Ecz. Fatma Cengiz konuşmacı olarak katıldı. ‘KBRN Nedir? KBRN Tehditlerine Genel Bakış’, ‘KBRN Olaylarında Sağlık Profesyonelleri’, ‘Biyolojik Olaylar ve Eczacının Rolü’, ‘Biyolojik savaş ajanları ve biyoterörizm’, ‘Biyolojik ajanlara karşı farmasötik yaklaşım’, ‘Antibiyotikler – antiviraller – aşılar’, ‘Tedavi, izlem ve yönetimi’ konu başlıklarıyla Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Savunma Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Tıbbi KBRN Savunma Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selçuk Kılıç eğitim verdi. ‘Eczacılık Perspektifinden KBRN Olayları’, ‘Eczacıların KBRN Olaylarındaki Rolleri’, ‘Kimyasal Olaylar ve Eczacının Rolü’, ‘Kimyasal savaş ajanları ve tıbbi etkileri’, ‘Kimyasal savaş ajanlarına maruziyette kullanılan antidotlar ve ilaçlar’, ‘Topikal tedavi protokolleri’, ‘Radyolojik ve Nükleer Olaylar ve Eczacının Rolü’, ‘Radyolojik ve Nükleer Olaylar’, ‘Radyasyonun sağlık üzerine etkileri’, ‘Akut Radyasyon Sendromu (ARS)’, ‘Uzun dönem etkileri’, ‘Radyasyondan korunma ve Radyasyon tedavisinde farmasötik müdahaleler’, ‘İnternal radyasyon tedavisinde kullanılan farmasötik ajanlar’, ‘Dekorperasyon/şelatör ajanlar’, ‘Radyoprotektif ve radyomitigatif ajanlar’, ‘KBRN Olayında Eczacılık Uygulaması: Vaka Çalışması’ konu başlığıyla Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Savunma Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Tıbbi KBRN Savunma AD Dr. Öğr. Üyesi Ecz. Neslihan Külahlıoğlu verdiği eğitimde KBRN Koruyucu Kıyafet Ekipman Giyme ve Çıkarmasını gönüllü eczacılarda uyguladı. Yalbuzdağ, “Bu tehditler insana, hayvana, toprağa, çevreye ve atmosfere bile zarar vermektedir” KBRN olayları gibi yıkıcı afetlere karşı koruma ve hazırlıklı olma konusunda eczacı meslektaşlarının farkındalığını arttırma, bilgi düzeyini ve mesleki becerileri geliştirme amacıyla ‘Temel Kimyasal Biyolojik Radyolojik ve Nükleer (KBRN) Farkındalık Eğitimi’ düzenlediklerini belirten Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, yaptığı açılış konuşmasında şunları söyledi: “Stratejik konumu ve sismik aktivitesi nedeniyle KBRN tehditleri önemli bir endişe kaynağıdır. Bu tehditler insana, hayvana, toprağa, çevreye ve atmosfere bile zarar vermektedir. Mesleki gelişimleri meslektaşlarımıza aktaran bir misyonumuz olduğu gibi halk sağlığını ve güvenliğini yakından ilgilendiren çevresel faktörler konusunda da bilgilenmek ve gereğini yapmak zorundayız. Dünyamızda her şey değişiyor. Olabilecek her türlü küresel tehdite karşı hazırlıklı olmalıyız. Pandemide, yaşanan doğal afetlerde bunun en yakın tanığı bizler olduk. Üzülerek söylüyorum yaşanan afetlerden maalesef ders almıyoruz. Bilindiği gibi kirlenen çevreyi temizlemek aslında çok zordur. Bu konuda da yetkilileri göreve davet ediyorum. KBRN eğitimi tüm eczacılara fayda sağlayacaktır. Adana Eczacı Odası olarak bu ve benzeri bilimsel eğitimlerimizi arttırarak sürdüreceğiz. Çünkü yaşadığımız çevre, bu ülke, bu dünya bizim: hepimizin. Lütfen koruyalım. Bu anlamda değerli bilgilerini bizlerle paylaşan Prof. Dr. Selçuk Kılıç’a, Dr. Öğr. Üyesi Ecz. Neslihan Külahlıoğlu’na ve Ecz. Fatma Cengiz hocalarıma Yönetim Kurulum adına minnet ve teşekkürlerimi sunuyorum.” ‘KBRN Olaylarında Eczacıların Yasal Rolü: Etik İkilemler’, ‘Yasal Çerçeveler, Hasta Bakımı ve Toplum Eczacısı ve Halk Sağlığı Dengesi’ konu başlığıyla Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Gülhane Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Tıbbi KBRN Savunma AD Yüksek Lisans Öğrencisi Ecz. Fatma Cengiz eğitim verdi. Eğitim; soru – cevap bölümünün ardından Prof. Dr. Selçuk Kılıç’a, Dr. Öğr. Üyesi Ecz. Neslihan Külahlıoğlu’na ve Ecz. Fatma Cengiz’e ADEO Yöneticileri tarafından teşekkür plaketi verilmesi ile son buldu.

Adana Eczacı Odası Başkanı Yalbuzdağ: Eczaneler ekonomik düzensizlikte çok yoruluyor

Adana Eczacı Odası Başkanı Mürsel Yalbuzdağ, Bilimsel Eczacılığın 185. Yılı nedeniyle düzenlenen panelde, Türk Eczacıları Birliği'nin SGK Protokolü konusunda yoğun çalıştığını belirterek, "Bakanlıkla sürekli görüşmeler yapılıyor. Ama artık eczaneler bu ekonomik düzensizlikte çok yoruluyor" dedi. Adana Eczacı Odası (ADEO) Yönetim Kurulu tarafından Bilimsel Eczacılığın 185. Yılı Kutlama Etkinlikleri kapsamında "Eczacılık Mesleğinde Son Gelişmeler" ve "SGK Sağlık Uygulama Tebliği’ndeki Değişiklikler" konulu panel düzenlendi. Adana Eczacı Odası Ali Aysan Toplantı Salonunda düzenlenen panele, TEB Genel Sekreteri Ecz. Ali Erdem, ADEO Kesinti ve İtiraz Komisyon Üyeleri Ecz. Betül Taştepe ve Ecz. F. Tuğçe Dalkır Zeyneloğlu ile Şanlıurfa Eczacı Odası Delegesi Ecz. Mehmet Emin Demirtaş konuşmacı olarak katıldı. Adana Eczacı Odası Başkanı Mürsel Yalbuzdağ, panelin açılışında yaptığı konuşmada, sorunlara değindi. 14 Mayıs Eczacılık Günü kapsamında birçok etkinlik düzenlediklerini söyleyen Yalbuzdağ, "Geçtiğimiz hafta tasarruf tedbirleri açıklandı. Kamuya yeni atamaların olmayacağı artık ortada. Biz eczacıların geleceği ne olacak belli değil. Devletin iki dudağı arasındayız. Türk Eczacıları Birliği yöneticileri, SGK Protokolü konusunda yoğun olarak çalışıyor. Bakanlıkla sürekli görüşmeler yapılıyor. Ama artık eczaneler bu ekonomik düzensizlikte çok yoruluyor. SGK ile sorun yaşayan meslektaşlarımız var. Devletimiz en büyük ortağımız ama vergi yükü çok fazla. Bunun için iyi muhasebe yapmak gerekiyor." dedi. Yalbuzdağ, konuşmasında, "Birçok meslek gurubunda olduğu gibi eczanelerimizde de vergi ve İBAN denetlemeleri başladı. Gelecekte eczacılık nasıl olacak? Dijitalleşme nasıl etkileyecek? Meslek hakkına giden yol için yoğun çabalarımız var. Eczanelerimizi ve meslektaşlarımızı koruma refleksi ile hareket ediyoruz. Her türlü değişiklikleri, uygulamaları paylaşmaya devam edeceğiz." ifadeleri kullandı. Panelde, Adana Eczacı Odası Kesinti ve İtiraz Komisyon Üyeleri Betül Taştepe ve Tuğçe Dalkır Zeyneloğlu, "Kesinti Süreçleri", "Kanser İlaçları", Şanlıurfa Eczacı Odası Delegesi Mehmet Emin Demirtaş "Eczane Sigorta Sözleşmelerinde Yaşanan Problemler", Türk Eczacıları Birliği (TEB) Genel Sekreteri Ecz. Ali Erdem ise "Meslekle İlgili Sorunlar" başlıklı sunumlar gerçekleştirdiler.

#Adana Eczacı Odası