İslam'a göre bütün insanların din, can ve mal dokunulmazlığına sahip olduğu vurgulanan hutbede, rahmet elçisi olarak gönderilen Hazreti Muhammed'in savaşın bir ahlak ve hukuku olduğunu tüm dünyaya öğrettiği, savaşta dahi olsa kadınlara, yaşlılara, çocuklara, mabetlere, hatta bitki ve hayvanlara asla zarar verilmemesini emrettiği anımsatıldı.
Hazreti Ömer'in özgürleştirdiği ve barış yurduna dönüştürdüğü Kudüs'te, Filistin'de yine masum canların hayattan koparıldığı vurgulanan hutbede, "Mümin kardeşlerimiz, yerlerinden ve yurtlarından edilmektedir. Dünyanın en tahrip edici bombaları altında masum çocukların, kadınların ve yaşlıların feryatları, vicdanı ve insafı olan herkesi derinden yaralamaktadır." ifadeleri kullanıldı.
Yaklaşık bir asır önce Filistin topraklarında barış ve huzura son verilerek fitne ve zulmün tohumları ekildiği anlatılan hutbede, şunlar kaydedildi:
"İsrail, Müslüman coğrafyanın bağrına saplanan paslı bir hançer gibi işgal ettiği topraklarda Müslümanlara zulmün her çeşidini reva gördü. Barışın yurdu bu topraklara girdiği günden bu yana, uluslararası hukuku ve insan haklarını yok saydı. İnsanlığın en kadim şehirlerinden biri olan ve ilahi dinlerin kutsal kabul ettiği Kudüs'ün saygınlığına halel getirdi. İlk kıblemiz ve kutsal mabedimiz olan Mescid-i Aksa'nın dokunulmazlığını ihlal etti."
- "Gazze'de tarihin en büyük zulmü yaşanmaktadır"
İsrail'in Gazze'yi yıllardır dünyanın en büyük açık hava hapishanesine dönüştürdüğü belirtilen hutbede, şöyle devam edildi:
"İsrail, abluka altına aldığı Gazzeli kardeşlerimizin en temel ihtiyaçlarını temin etmelerine bile engel olmuştur. Kardeşlerimiz yerinden ve yurdundan edilmiştir. Mal ve mülkleri haksız bir şekilde ellerinden alınmıştır. Onlara hiçbir şekilde hayat hakkı tanınmamıştır. Siviller, kadınlar, çocuklar, yaşlılar, topyekun bir halk korkunç silahlarla bombalarla katledilmiştir. Gazze'de bugün tüm dünyanın gözü önünde tarihin en büyük zulmü yaşanmaktadır. Bütün bu baskı ve zulümlerin karşısında Müslümanlara özgürlük mücadelesinde direnmekten başka çare kalmamıştır."
Tarihin, zulümle abat olunamayacağını gösterdiği anlatılan hutbede, şunlar ifade edildi:
"Ümmet-i Muhammed olarak bize düşen, birlik ve beraberlik içinde hareket etmek, kardeşlik hukukumuzu canlı tutmak ve Filistinli kardeşlerimizin haklı mücadelesinde onlara maddi ve manevi destek olmaktır. İşgal edilen topraklarına yeniden kavuşmaları için topyekun gayret göstermektir. Hak ve adalet mücadelesi verirken İslam'ın koyduğu sınırları asla aşmamaktır. Yanlış ve yanıltıcı bilgi ve paylaşımlara itibar etmemektir. Her alanda güçlü olmak ve yeryüzünde adalet ve merhametin teminatı olacak bir medeniyeti yeniden inşa etmek için var gücümüzle çalışmaktır."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Cuma hutbesinde "Filistin ile dayanışma" çağrısı yapıldı
Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan cuma hutbesinde, "Filistin ile dayanışma" çağrısı yapıldı.
"Zulümle Abat Olunmaz" konulu hutbe, cuma vakti Türkiye genelindeki camilerde okundu.
İslam'a göre bütün insanların din, can ve mal dokunulmazlığına sahip olduğu vurgulanan hutbede, rahmet elçisi olarak gönderilen Hazreti Muhammed'in savaşın bir ahlak ve hukuku olduğunu tüm dünyaya öğrettiği, savaşta dahi olsa kadınlara, yaşlılara, çocuklara, mabetlere, hatta bitki ve hayvanlara asla zarar verilmemesini emrettiği anımsatıldı.
Hazreti Ömer'in özgürleştirdiği ve barış yurduna dönüştürdüğü Kudüs'te, Filistin'de yine masum canların hayattan koparıldığı vurgulanan hutbede, "Mümin kardeşlerimiz, yerlerinden ve yurtlarından edilmektedir. Dünyanın en tahrip edici bombaları altında masum çocukların, kadınların ve yaşlıların feryatları, vicdanı ve insafı olan herkesi derinden yaralamaktadır." ifadeleri kullanıldı.
Yaklaşık bir asır önce Filistin topraklarında barış ve huzura son verilerek fitne ve zulmün tohumları ekildiği anlatılan hutbede, şunlar kaydedildi:
"İsrail, Müslüman coğrafyanın bağrına saplanan paslı bir hançer gibi işgal ettiği topraklarda Müslümanlara zulmün her çeşidini reva gördü. Barışın yurdu bu topraklara girdiği günden bu yana, uluslararası hukuku ve insan haklarını yok saydı. İnsanlığın en kadim şehirlerinden biri olan ve ilahi dinlerin kutsal kabul ettiği Kudüs'ün saygınlığına halel getirdi. İlk kıblemiz ve kutsal mabedimiz olan Mescid-i Aksa'nın dokunulmazlığını ihlal etti."
- "Gazze'de tarihin en büyük zulmü yaşanmaktadır"
İsrail'in Gazze'yi yıllardır dünyanın en büyük açık hava hapishanesine dönüştürdüğü belirtilen hutbede, şöyle devam edildi:
"İsrail, abluka altına aldığı Gazzeli kardeşlerimizin en temel ihtiyaçlarını temin etmelerine bile engel olmuştur. Kardeşlerimiz yerinden ve yurdundan edilmiştir. Mal ve mülkleri haksız bir şekilde ellerinden alınmıştır. Onlara hiçbir şekilde hayat hakkı tanınmamıştır. Siviller, kadınlar, çocuklar, yaşlılar, topyekun bir halk korkunç silahlarla bombalarla katledilmiştir. Gazze'de bugün tüm dünyanın gözü önünde tarihin en büyük zulmü yaşanmaktadır. Bütün bu baskı ve zulümlerin karşısında Müslümanlara özgürlük mücadelesinde direnmekten başka çare kalmamıştır."
Tarihin, zulümle abat olunamayacağını gösterdiği anlatılan hutbede, şunlar ifade edildi:
"Ümmet-i Muhammed olarak bize düşen, birlik ve beraberlik içinde hareket etmek, kardeşlik hukukumuzu canlı tutmak ve Filistinli kardeşlerimizin haklı mücadelesinde onlara maddi ve manevi destek olmaktır. İşgal edilen topraklarına yeniden kavuşmaları için topyekun gayret göstermektir. Hak ve adalet mücadelesi verirken İslam'ın koyduğu sınırları asla aşmamaktır. Yanlış ve yanıltıcı bilgi ve paylaşımlara itibar etmemektir. Her alanda güçlü olmak ve yeryüzünde adalet ve merhametin teminatı olacak bir medeniyeti yeniden inşa etmek için var gücümüzle çalışmaktır."
Kaynak: Haber Merkezi
Bursa’da okul müdüründen kadın müdür yardımcısının odasına tekmeli saldırı
Ankara'da 'sahte bal' operasyonu: Yüzlerce ton ele geçirildi
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Gaziler Günü mesajı
Toprak: Çocuklarımızın sağlığı bu kadar ucuz mu?
Afşin Elbistan Termik Santrali linyit sahasında göçük meydana geldi
Arda Güler sevgilisi Duru Nayman ile ilk kez kameralar karşısında
Adana’da Gratis mağazalarının önünde uzun kuyruklar oluştu
Deprem bölgesinde kentsel dönüşüm süreci hızlandırılıyor: Bakanlık 7 maddede açıkladı
Eskişehir'de çiftçilere bilgilendirme toplantısı yapıldı
Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar'dan siyasi yasağa tepki
SON HABERLER
CHP tarihi Camii'nin inşaatını durdurdu!
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Öntürk, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Hatay'daki Ulu Camii inşaatını durdurmasına tepki gösterdi.
Erkekleri Koruma Derneği'nden Erkek Hakları İçin Eylem
Erkekleri Koruma Derneği, erkek hakları konusunda farkındalık yaratmak amacıyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önünde eylem düzenledi.
Kadir Aydar: Bu karar Ceyhanlıların gasp edilmesidir
CHP Adana İl Örgütü, Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar’a verilen 2 yıl 1 ay hapis cezası ve siyaset yasağına Ceyhan Belediyesi önünde düzenlenen basın açıklamasıyla tepki gösterdi.