Adana'nın Tarihi Dini Yapıları: Hem Geçmişi Keşfedin Hem İbadet Edin!
Adana'nın Tarihi Dini Yapıları: Hem Geçmişi Keşfedin Hem İbadet Edin!
Adana'da ziyaretçilerini tarihin derinliklerine taşıyan kiliseler ve camiler, hem mimarisi hem de tarihiyle dikkat çekiyor. Adana'daki bu önemli yapılar hakkında bilmeniz gereken her şey haberimizde!
Oluşturulma Tarihi: 31 Mart 2025, Pazartesi 11:03
Güncellenme Tarihi: 31 Mart 2025, Pazartesi 11:21
Bebekli Kilise
Bebekli Kilise Adana şehrimizin Tepebağ semtinde bulunmaktadır. Saint Paul Church yani Aziz Pavlus Kilisesi ismindeki bu İtalyan Katolik kilisesi, bölge halkının koyduğu isim ile Bebekli Kilise diye tanınmaktadır. Kesin olmamakla birlikte yapılan araştırmalar 1880 ile 1890 yılları arasında yapıldığını göstermektedir.
Sabancı Merkez Camii
1998 yılında hizmet vermeye başlayan Sabancı Merkez Cami toplam 58.900 m2 alan üzerinde kurulmuş olup, 12.900 m2 kapalı alana sahiptir. Sabancı Merkez Cami, konumu itibariyle Adana’da bulunan ana arterlerin, demir yolunun ve Adana’yı çevre il ve ilçelere bağlayan yolların kesim noktasında ve yüksek minareleriyle uzaktan görünüyor olması nedeniyle, şehrin adeta sembolü haline gelmiştir. Cami, 28.500 kişiye sağlayabildiği ibadet imkânı ile Balkanlar’ın ve Ortadoğu’nun en büyük camisi olma özelliğine sahiptir. Seyhan Irmağı kenarında görkemli bir yapıya sahip olan 6 minareli Sabancı Cami'nin 32 metre çapındaki kubbesi sekiz fil ayağı üzerine oturmaktadır. Kubbenin namaz kılınan kottan itibaren yüksekliği 54 metredir. Ana gövdeye bitişik dört minare 99 metre, son cemaat mahallindeki iki minare ise 75 metre yüksekliktedir.
Musevi Havrası
Adana'da ilk sinagog, 1920’li yıllarda, Gaston Mizrahi’nin Adana Başhahamı sıfatıyla kiraladığı bir yapıda faaliyete geçmiş, daha sonra bir başka kiralık mekâna nakledilmiştir.Sinagog 1945'li yılların sonuna doğru Gilodo ve Benyeş ailelerinin bağışlarıyla satın alınan mütevazı bir binaya ve nihayet 1981-83'te, iki katlı ve avlulu bugünkü yerine taşınmıştır. 1985 yılında onarılan bina 2007 yılında, malik varisleri İriz Suryano, Ceyda Karasu ve Eli Benyeş tarafından Beyoğlu Musevi Hahamhanesi Vakfı’na bağışlanmıştır. Yönetimi Neve Şalom Sinagogu Vakfı'na devredilmiş olan sinagog, Temmuz ve Ağustos ayları dışında Şabat (sebt) günleri ibadete açıktır.
MESTANZADE CAMİİ
Mestanzade Mahallesi’ndedir. 1682 yılında Ramazanoğlu soyundan Mestanzade Hacı Mahmut Ağa tarafından yaptırılmıştır. 1948 yılında Helvacı Musa oğlu İsmail tarafından camiye bugünkü minaresi eklenmiştir. Kare plan üzerine kesme taşlardan yapılmış olan caminin üzerini kurşunla kaplı küçük bir kubbe örtmektedir. Kubbe intikali pandantiflerle sağlanmakta olup, dışta köşeler yüksek saçaklarla gizlenmiştir. Kuzey cephede beden duvarlarından hafif çıkıntı yapan cümle kapısının yay kemer üzerinde iki katlı ikinci bir kemer cepheyi süslemektedir. Duvarlarında sivri kemerli ikişer pencere bulunmaktadır. 27 Haziran 1998 depreminde hasar gören cami, 1998-2004 yılları arasında aslına uygun olarak Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce yeniden inşa ettirilmiş ve 2004 yılı içeresinde ibadete açılmıştır.
Şeyhoğlu Camii
Kayalıbağ mahallesinde bulunan bu eser 1758 yılında inşa edilmiştir. Cami hakkında ayrıntılı bilgi mevcut değildir. Bu eserin güneyinde yer alan odalar medreseyi, güney doğusundakiler ise kütüphaneyi oluşturmaktadır. Kütüphane 1218 h. (1803 m.) de Şeyh Dindari Efendi tarafından yaptırılmıştır.
Ulu Camii
Ulu cami büyüklüğü ve tarihî açısından Adana'nın önemli eserleri arasında gösterilmektedir. Selçuklu, Memlûklu ve Osmanlılar devrine ait mimarî karakterleri üzerinde toplayan bu eserin üç ayrı kitabesinden, ilk defa 1513 yıllarında Ramazan oğlu Halil Bey tarafından inşasına başlandığı, 1541 yılında Halil Bey’in oğlu Piri Mehmet Paşa tarafından bitirilerek ibadete açıldığı anlaşılmaktadır. Esas binanın batı tarafındaki giriş kısmının, Ramazan oğlu Halil Bey’in yaptırdığı bilinmektedir. Giriş kapısının üzerinde kademeli bir sistemle yukarı doğru sivrilen stalâktitli konik çatının Selçuklu mimarisi karakterinde yapılmış olması, XVI. yüzyılda küçük bir beylik halinde bulunan Ramazanoğullar’ının burada önce küçük bir mescit yaptırdığı fakat daha sonra Beyliğin büyümesi ve mescidin yeterli olmaması ile bugünkü esas binanın yapılmış olduğu düşünülmektedir. Bütünüyle 34,50 x 32,50 m ölçüsünde, kareye yakın dikdörtgen. Plânlı olan Ulu Caminin, batı ve doğu yönündeki iki büyük kapısından avluya girilmektedir. Caminin esas ibadet mekânına ilâveten, bölgenin sıcak oluşu ve daha fazla cemaatin ibadet etmesi düşünülerek avlunun bir kısmı ahşap örtü sistemi ile kapatılarak büyük bir son cemaat yeri haline getirilmiştir. Doğu cephedeki avlu kapısında ve caminin esas mekânının cephesinde, siyah ve beyaz mermer levhalar kullanılarak cephe görünüşüne renk katılmıştır. Yarı sivri kemerlerin konturları stalâktit ve bitki motifleri ile süslenmiştir. Enine uzanan dikdörtgen plândaki esas ibadet mekânı, Kıble duvarına paralel konmuş 4 sütun ile iki nef (şahın) teşkil etmekte ve sütunlar hafif sivri kemerlerle birbirine bağlanmaktadır. Kıble duvarında etrafı siyah mermerden yapılmış bir bordürle çevrilen mihrabı ile bilhassa caminin Kıble duvarını kaplayan XVI. ve XVII. yüzyıla ait Çinileri ilk bakışta dikkati çekmektedir. Adana Ulu Camisi, son cemaat mahalli formundaki harimin batısındaki dikine mekânı ile Adana Hasan Ağa Camisi, Adana Kemeraltı Camisi ve Ceyhan Kurtkulağı Köyü Camisi gibi bazı mahalli eserleri etkilemiştir.
Yağ Camii
Eski Belediye Caddesi üstünde Büyük Çarşı semtinde olup, bitişiğindeki medrese ile birlikte bir külliye teşkil etmektedir. Evvelce bir kilise iken, camie çevrilmiş olan bu yapının asıl adı Eski Camidir. Evliya Çelebi Seyahatname ’sinde de Eski Cami diye bahsedilmekte ise de Cami’nin kapısı önünde vaktiyle yağ pazarı kurulmuş olduğundan Yağ Camii adını almıştır. Cami’nin hemen bitişiğinde yer alan medrese kapısı üzerindeki kitabede, eserin 1501 yılında Ramazan oğlu Halil Bey’in emri ile camiye çevrildiği ve bu tarihten 57 yıl sonra da buraya Piri Paşa tarafından medresenin yaptırıldığı okunmaktadır. Minarenin inşası ise kilisenin camiye çevrilişinden 24 yıl sonrasına, yani 1525 yılına rastlamaktadır.
Yeni Camii
Kuruköprü’den Küçük Saat'e giden Özler Caddesi üzerindedir. Küçük bir camidir. Üç satır halinde sülüs hatla yazılı kitabesinden (1724) yılında Abdürrezzak Antaki adlı Antakyalı bir zengin tarafından yaptırılmıştır. Minaresi de diğer bir kitabesine göre de 1142 H. (1729) tarihinde Abdullah Bin Ali Beşe tarafından minaresi yaptırılmıştır.Bütünüyle dikdörtgen planda olan yapının üzerini, iç mekânda iki paye ve iki sütunun taşıdığı beşerden on kubbe örtmektedir. Paye ve sütunlar mekânı kıbleye paralel iki nefe ayırmakta ve bu destek sistemi sivri kemerlerle birbirine bağlanmaktadır. Gerek plan şeması ve gerekse mekân konstrüksiyonu itibariyle tipik ulu camilere dahil olan eserin beden duvarları ve minaresi, Adana Ulu Cami’inde de olduğu gibi Kahire’deki bazı Memlük yapılarını hatırlatmaktadır.
Ceyhan Ulu Cami
Ceyhan ilçe merkezinde geniş bir meydan ortasında bulunan Ulu Cami, aynı zamanda Abdülkadir Ağa Camii ismiyle de tanınmaktadır. 1285 H. (1868) tarihinde Koban muhacirlerinden Nogaylardan Abdülkadir Ağa tarafından yaptırılmış olan Ceyhan Ulu Camii, önce üç sıra halinde kıble duvarına paralel beşerden, on beş kubbeli tuğla bir yapı iken. 1946 yılında mevcut caminin ihtiyaca yetmemesi neticesinde, kıble yönde genişletilerek iki sıra kubbe daha ilâvesi ile yirmi beş kubbeli hale getirilmiştir.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
İLKHABER-Gazetesi
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Adana'nın Tarihi Dini Yapıları: Hem Geçmişi Keşfedin Hem İbadet Edin!
Adana'da ziyaretçilerini tarihin derinliklerine taşıyan kiliseler ve camiler, hem mimarisi hem de tarihiyle dikkat çekiyor. Adana'daki bu önemli yapılar hakkında bilmeniz gereken her şey haberimizde!
Oluşturulma Tarihi: 31 Mart 2025, Pazartesi 11:03
Güncellenme Tarihi: 31 Mart 2025, Pazartesi 11:21
Bebekli Kilise
Bebekli Kilise Adana şehrimizin Tepebağ semtinde bulunmaktadır. Saint Paul Church yani Aziz Pavlus Kilisesi ismindeki bu İtalyan Katolik kilisesi, bölge halkının koyduğu isim ile Bebekli Kilise diye tanınmaktadır. Kesin olmamakla birlikte yapılan araştırmalar 1880 ile 1890 yılları arasında yapıldığını göstermektedir.
Sabancı Merkez Camii
1998 yılında hizmet vermeye başlayan Sabancı Merkez Cami toplam 58.900 m2 alan üzerinde kurulmuş olup, 12.900 m2 kapalı alana sahiptir. Sabancı Merkez Cami, konumu itibariyle Adana’da bulunan ana arterlerin, demir yolunun ve Adana’yı çevre il ve ilçelere bağlayan yolların kesim noktasında ve yüksek minareleriyle uzaktan görünüyor olması nedeniyle, şehrin adeta sembolü haline gelmiştir. Cami, 28.500 kişiye sağlayabildiği ibadet imkânı ile Balkanlar’ın ve Ortadoğu’nun en büyük camisi olma özelliğine sahiptir. Seyhan Irmağı kenarında görkemli bir yapıya sahip olan 6 minareli Sabancı Cami'nin 32 metre çapındaki kubbesi sekiz fil ayağı üzerine oturmaktadır. Kubbenin namaz kılınan kottan itibaren yüksekliği 54 metredir. Ana gövdeye bitişik dört minare 99 metre, son cemaat mahallindeki iki minare ise 75 metre yüksekliktedir.
Musevi Havrası
Adana'da ilk sinagog, 1920’li yıllarda, Gaston Mizrahi’nin Adana Başhahamı sıfatıyla kiraladığı bir yapıda faaliyete geçmiş, daha sonra bir başka kiralık mekâna nakledilmiştir.Sinagog 1945'li yılların sonuna doğru Gilodo ve Benyeş ailelerinin bağışlarıyla satın alınan mütevazı bir binaya ve nihayet 1981-83'te, iki katlı ve avlulu bugünkü yerine taşınmıştır. 1985 yılında onarılan bina 2007 yılında, malik varisleri İriz Suryano, Ceyda Karasu ve Eli Benyeş tarafından Beyoğlu Musevi Hahamhanesi Vakfı’na bağışlanmıştır. Yönetimi Neve Şalom Sinagogu Vakfı'na devredilmiş olan sinagog, Temmuz ve Ağustos ayları dışında Şabat (sebt) günleri ibadete açıktır.
MESTANZADE CAMİİ
Mestanzade Mahallesi’ndedir. 1682 yılında Ramazanoğlu soyundan Mestanzade Hacı Mahmut Ağa tarafından yaptırılmıştır. 1948 yılında Helvacı Musa oğlu İsmail tarafından camiye bugünkü minaresi eklenmiştir. Kare plan üzerine kesme taşlardan yapılmış olan caminin üzerini kurşunla kaplı küçük bir kubbe örtmektedir. Kubbe intikali pandantiflerle sağlanmakta olup, dışta köşeler yüksek saçaklarla gizlenmiştir. Kuzey cephede beden duvarlarından hafif çıkıntı yapan cümle kapısının yay kemer üzerinde iki katlı ikinci bir kemer cepheyi süslemektedir. Duvarlarında sivri kemerli ikişer pencere bulunmaktadır. 27 Haziran 1998 depreminde hasar gören cami, 1998-2004 yılları arasında aslına uygun olarak Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce yeniden inşa ettirilmiş ve 2004 yılı içeresinde ibadete açılmıştır.
Şeyhoğlu Camii
Kayalıbağ mahallesinde bulunan bu eser 1758 yılında inşa edilmiştir. Cami hakkında ayrıntılı bilgi mevcut değildir. Bu eserin güneyinde yer alan odalar medreseyi, güney doğusundakiler ise kütüphaneyi oluşturmaktadır. Kütüphane 1218 h. (1803 m.) de Şeyh Dindari Efendi tarafından yaptırılmıştır.
Ulu Camii
Ulu cami büyüklüğü ve tarihî açısından Adana'nın önemli eserleri arasında gösterilmektedir. Selçuklu, Memlûklu ve Osmanlılar devrine ait mimarî karakterleri üzerinde toplayan bu eserin üç ayrı kitabesinden, ilk defa 1513 yıllarında Ramazan oğlu Halil Bey tarafından inşasına başlandığı, 1541 yılında Halil Bey’in oğlu Piri Mehmet Paşa tarafından bitirilerek ibadete açıldığı anlaşılmaktadır. Esas binanın batı tarafındaki giriş kısmının, Ramazan oğlu Halil Bey’in yaptırdığı bilinmektedir. Giriş kapısının üzerinde kademeli bir sistemle yukarı doğru sivrilen stalâktitli konik çatının Selçuklu mimarisi karakterinde yapılmış olması, XVI. yüzyılda küçük bir beylik halinde bulunan Ramazanoğullar’ının burada önce küçük bir mescit yaptırdığı fakat daha sonra Beyliğin büyümesi ve mescidin yeterli olmaması ile bugünkü esas binanın yapılmış olduğu düşünülmektedir. Bütünüyle 34,50 x 32,50 m ölçüsünde, kareye yakın dikdörtgen. Plânlı olan Ulu Caminin, batı ve doğu yönündeki iki büyük kapısından avluya girilmektedir. Caminin esas ibadet mekânına ilâveten, bölgenin sıcak oluşu ve daha fazla cemaatin ibadet etmesi düşünülerek avlunun bir kısmı ahşap örtü sistemi ile kapatılarak büyük bir son cemaat yeri haline getirilmiştir. Doğu cephedeki avlu kapısında ve caminin esas mekânının cephesinde, siyah ve beyaz mermer levhalar kullanılarak cephe görünüşüne renk katılmıştır. Yarı sivri kemerlerin konturları stalâktit ve bitki motifleri ile süslenmiştir. Enine uzanan dikdörtgen plândaki esas ibadet mekânı, Kıble duvarına paralel konmuş 4 sütun ile iki nef (şahın) teşkil etmekte ve sütunlar hafif sivri kemerlerle birbirine bağlanmaktadır. Kıble duvarında etrafı siyah mermerden yapılmış bir bordürle çevrilen mihrabı ile bilhassa caminin Kıble duvarını kaplayan XVI. ve XVII. yüzyıla ait Çinileri ilk bakışta dikkati çekmektedir. Adana Ulu Camisi, son cemaat mahalli formundaki harimin batısındaki dikine mekânı ile Adana Hasan Ağa Camisi, Adana Kemeraltı Camisi ve Ceyhan Kurtkulağı Köyü Camisi gibi bazı mahalli eserleri etkilemiştir.
Yağ Camii
Eski Belediye Caddesi üstünde Büyük Çarşı semtinde olup, bitişiğindeki medrese ile birlikte bir külliye teşkil etmektedir. Evvelce bir kilise iken, camie çevrilmiş olan bu yapının asıl adı Eski Camidir. Evliya Çelebi Seyahatname ’sinde de Eski Cami diye bahsedilmekte ise de Cami’nin kapısı önünde vaktiyle yağ pazarı kurulmuş olduğundan Yağ Camii adını almıştır. Cami’nin hemen bitişiğinde yer alan medrese kapısı üzerindeki kitabede, eserin 1501 yılında Ramazan oğlu Halil Bey’in emri ile camiye çevrildiği ve bu tarihten 57 yıl sonra da buraya Piri Paşa tarafından medresenin yaptırıldığı okunmaktadır. Minarenin inşası ise kilisenin camiye çevrilişinden 24 yıl sonrasına, yani 1525 yılına rastlamaktadır.
Yeni Camii
Kuruköprü’den Küçük Saat'e giden Özler Caddesi üzerindedir. Küçük bir camidir. Üç satır halinde sülüs hatla yazılı kitabesinden (1724) yılında Abdürrezzak Antaki adlı Antakyalı bir zengin tarafından yaptırılmıştır. Minaresi de diğer bir kitabesine göre de 1142 H. (1729) tarihinde Abdullah Bin Ali Beşe tarafından minaresi yaptırılmıştır.Bütünüyle dikdörtgen planda olan yapının üzerini, iç mekânda iki paye ve iki sütunun taşıdığı beşerden on kubbe örtmektedir. Paye ve sütunlar mekânı kıbleye paralel iki nefe ayırmakta ve bu destek sistemi sivri kemerlerle birbirine bağlanmaktadır. Gerek plan şeması ve gerekse mekân konstrüksiyonu itibariyle tipik ulu camilere dahil olan eserin beden duvarları ve minaresi, Adana Ulu Cami’inde de olduğu gibi Kahire’deki bazı Memlük yapılarını hatırlatmaktadır.
Ceyhan Ulu Cami
Ceyhan ilçe merkezinde geniş bir meydan ortasında bulunan Ulu Cami, aynı zamanda Abdülkadir Ağa Camii ismiyle de tanınmaktadır. 1285 H. (1868) tarihinde Koban muhacirlerinden Nogaylardan Abdülkadir Ağa tarafından yaptırılmış olan Ceyhan Ulu Camii, önce üç sıra halinde kıble duvarına paralel beşerden, on beş kubbeli tuğla bir yapı iken. 1946 yılında mevcut caminin ihtiyaca yetmemesi neticesinde, kıble yönde genişletilerek iki sıra kubbe daha ilâvesi ile yirmi beş kubbeli hale getirilmiştir.