Yaşlarına aldırmadılar, okuma yazma öğrenmeye başladılar
Yaşlarına aldırmadılar, okuma yazma öğrenmeye başladılar
Niğde’de çeşitli nedenlerle okula gidemeyen kadınlar, Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan kursa katılarak okuma yazma öğreniyor.
Haber Giriş Tarihi: 17.01.2024 13:24
Haber Güncellenme Tarihi: 17.01.2024 13:24
Kaynak:
İHA
Okuma yazma bilmedikleri için günlük hayatta yaşadıkları zorlukların üstesinden gelmek için gayret gösteren kadınlar, aldıkları temel eğitimin ardından kimseden destek istemeden işlerini yapabilecek olmanın mutluluğunu yaşıyor. Okuma yazma bilmedikleri için yaşadıkları zorlukları anlatan kursiyerlerden 60 yaşındaki Hanife Yıldızer, okuma yazma bilmediği için cahil dediklerini bu yüzden okumayı çok istediğini anlattı. Yıldızer, "Çocuklara bakmak için annem okula göndermedi beni. Çarşı bilmiyorum, hesap bilmiyorum çok zorlandım böyle. Sonra gözüm açıldı ama evet bakıyorum, herkes okuyor acaba ben de okuyabilir miyim dedim. Bazen söz geldiğinde cahil diyorlar. Ben cahil değilim, niye cahil olayım Kuran okuyorum, cahil olunur mu? Ama gene de cahilsiniz diyorlardı. O yüzden okumayı çok istedim. O yüzden buraya geldi Allah razı olsun. İnşallah öğreneceğiz" dedi.
Halk Eğitim Merkezi’nde öğrendiklerini çocukları ile evde geliştirdiğini söyleyen 30 yaşındaki Seher Kendirli ise, "İki oğlum var onlardan biraz destek alıyorum, onların hikayelerini okuyorum. Yazı yazmalarında yardım ediyorum. Heves ettim. Hastaneye gittiğim zaman kimseye okumuşluğum yok da diyemiyorum. Bir ara da hastanede benim sıram geçmiş anlamadım, sıram geçti de diyemedim geri çıkıp gelmiştim. Yani çok zor. Otobüse binerken hangi otobüse bineceksin karıştırıyorsun" diye konuştu.
Kız çocukları okutulmaz düşüncesi ile okula gönderilmediğini anlatan İnayet Doğar da "Kız çocukları okumaz dediler göndermediler. Küçük yaşta evlendik. İnşallah öğreneceğiz şimdi. Okuması yok diyerek küçümsendik hep. Burada açılınca dedim ben de okuyacağım" dedi.
Okuma yazma bilmediği için çok yerde ezildiğini, kendi işlerini halledemediğini söyleyen 70 yaşındaki Hatice Önce ise, "Köy yerinde kız çocuğu okuyup da ne olacak dediler. Öncelerini bilmiyorlardı böyle bu hallere geleceğimi zamanları. Öyle köy yerinde kız çocuğu okuyup da ne olacak diyorlardı. Okumuşluğum olmadığı için çok yerde eziklik duydum, her yere gidemedim yanımda mutlaka biriyle gidiyordum bana yol göstersin diye. Çok mahcup oluyordum. Çok teşekkür ederim bu açanın öğretmenimizden de çok güzel gösteriyor bize" diye konuştu.
Verdiği eğitimle kendisinin de büyük hayat tecrübesi kazandığını ifade eden Temel Eğitim Programı Öğretmeni Cansu Öztürk, amaçlarının okuma yazma bilmeyenlerin günlük hayatta yardımsız kendilerine yetebilmeleri olduğunu ifade etti. Öztürk, "Benden yaşça büyük insanlara okuma yazma öğretiyorum. Bir insanın kendini özgürce net ve güzel bir şekilde ifade edebilmesi çok önemli. Herhangi bir yere girdiğinde hastane olur, dışarısı olur, bir market olur gittiği yerde kendi işini kendi halledebilmesi çok önemli. Yanında birini götürmeden bir yere rahatça gidebilmesi çok önemli. Biz zaten çok büyük şeyler beklemiyoruz burada yetişkin oldukları için. Sadece kendilerine yetmesini istiyoruz. En azından günlük işlerini halletmek için temel okuma yazma çok önemli" diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Yaşlarına aldırmadılar, okuma yazma öğrenmeye başladılar
Niğde’de çeşitli nedenlerle okula gidemeyen kadınlar, Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan kursa katılarak okuma yazma öğreniyor.
Okuma yazma bilmedikleri için günlük hayatta yaşadıkları zorlukların üstesinden gelmek için gayret gösteren kadınlar, aldıkları temel eğitimin ardından kimseden destek istemeden işlerini yapabilecek olmanın mutluluğunu yaşıyor. Okuma yazma bilmedikleri için yaşadıkları zorlukları anlatan kursiyerlerden 60 yaşındaki Hanife Yıldızer, okuma yazma bilmediği için cahil dediklerini bu yüzden okumayı çok istediğini anlattı. Yıldızer, "Çocuklara bakmak için annem okula göndermedi beni. Çarşı bilmiyorum, hesap bilmiyorum çok zorlandım böyle. Sonra gözüm açıldı ama evet bakıyorum, herkes okuyor acaba ben de okuyabilir miyim dedim. Bazen söz geldiğinde cahil diyorlar. Ben cahil değilim, niye cahil olayım Kuran okuyorum, cahil olunur mu? Ama gene de cahilsiniz diyorlardı. O yüzden okumayı çok istedim. O yüzden buraya geldi Allah razı olsun. İnşallah öğreneceğiz" dedi.
Halk Eğitim Merkezi’nde öğrendiklerini çocukları ile evde geliştirdiğini söyleyen 30 yaşındaki Seher Kendirli ise, "İki oğlum var onlardan biraz destek alıyorum, onların hikayelerini okuyorum. Yazı yazmalarında yardım ediyorum. Heves ettim. Hastaneye gittiğim zaman kimseye okumuşluğum yok da diyemiyorum. Bir ara da hastanede benim sıram geçmiş anlamadım, sıram geçti de diyemedim geri çıkıp gelmiştim. Yani çok zor. Otobüse binerken hangi otobüse bineceksin karıştırıyorsun" diye konuştu.
Kız çocukları okutulmaz düşüncesi ile okula gönderilmediğini anlatan İnayet Doğar da "Kız çocukları okumaz dediler göndermediler. Küçük yaşta evlendik. İnşallah öğreneceğiz şimdi. Okuması yok diyerek küçümsendik hep. Burada açılınca dedim ben de okuyacağım" dedi.
Okuma yazma bilmediği için çok yerde ezildiğini, kendi işlerini halledemediğini söyleyen 70 yaşındaki Hatice Önce ise, "Köy yerinde kız çocuğu okuyup da ne olacak dediler. Öncelerini bilmiyorlardı böyle bu hallere geleceğimi zamanları. Öyle köy yerinde kız çocuğu okuyup da ne olacak diyorlardı. Okumuşluğum olmadığı için çok yerde eziklik duydum, her yere gidemedim yanımda mutlaka biriyle gidiyordum bana yol göstersin diye. Çok mahcup oluyordum. Çok teşekkür ederim bu açanın öğretmenimizden de çok güzel gösteriyor bize" diye konuştu.
Verdiği eğitimle kendisinin de büyük hayat tecrübesi kazandığını ifade eden Temel Eğitim Programı Öğretmeni Cansu Öztürk, amaçlarının okuma yazma bilmeyenlerin günlük hayatta yardımsız kendilerine yetebilmeleri olduğunu ifade etti. Öztürk, "Benden yaşça büyük insanlara okuma yazma öğretiyorum. Bir insanın kendini özgürce net ve güzel bir şekilde ifade edebilmesi çok önemli. Herhangi bir yere girdiğinde hastane olur, dışarısı olur, bir market olur gittiği yerde kendi işini kendi halledebilmesi çok önemli. Yanında birini götürmeden bir yere rahatça gidebilmesi çok önemli. Biz zaten çok büyük şeyler beklemiyoruz burada yetişkin oldukları için. Sadece kendilerine yetmesini istiyoruz. En azından günlük işlerini halletmek için temel okuma yazma çok önemli" diye konuştu.
Kaynak: İHA
İzmir'de polislere silahlı saldırı: 2'si ağır 3 polis yaralı
Hatay’da düğünde havaya ateş açan şahıslara operasyon: Adeta cephanelik çıktı
Aladağlar’da kayıp Belaruslu dağcı kız kardeşler 4 gün sonra Kayseri’de bulundu
Adana'da müteahhite saldırı: 4 şüpheli yakalandı
Adana'da 'Bayğara' suç örgütüne yönelik operasyonda 5 şüpheli tutuklandı
SON HABERLER
Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarı tanıtıldı
ASELSAN ve TOBB ETÜ iş birliğiyle geliştirilen Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarı, küresel teknoloji yarışında önemli bir adım olarak tanıtıldı. Bu proje, kriptografi, yapay zeka ve savunma sanayisi gibi alanlarda Türkiye’ye yeni ufuklar açmayı hedefliyor.
Kışa Hazırlık: Dermatoloji Uzmanı Dr. Nalan Kükürt’ten cilt bakımı önerileri
Medline Adana Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Nalan Kükürt, kışın cildimizi korumak için nem, beslenme ve koruma unsurlarına odaklanarak sağlıklı bir cilt için önerilerde bulundu.
KKM hesap bakiyelerindeki düşüş devam ediyor
Kur Korumalı Türk lirası Mevduat ve Katılma Hesapları (KKM) geçen hafta 39 milyar 337 milyon lira azalarak 1 trilyon 250 milyar 245 milyon liraya düştü.