Adana Valiliği himayesinde, TÜYAP Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen 3. Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarı, son gününde de yoğun ilgiyle ziyaretçilerini ağırlıyor. Fuarda el emeği ile ürettiği yüzükleri sergileyen Mehmet Özdil, ürünleri ve fuarın geleceği hakkında önemli bilgiler verdi. Özdil, fuarın gelenekselleşeceğini belirterek tesbih sanatının ve doğal taşlarla yapılan ürünlerin fuarlar sayesinde daha çok gündeme geldiğini vurguladı. Ayrıca, tasarımlarında tarihten ilham aldığını söyleyerek yüzüklerinin sadece estetik değil, derin anlamlar taşıdığını ifade etti.
"Bundan sonra Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarı geleneksel hale gelecek"Tasarımcı Mehmet Özdil, “Çok değerli ustalarla üretim yapıyoruz. Kendim de tasarımcıyım daha çok ürünlerimiz erkek yüzüğünden oluşuyor. Tesbih, madalyon ve doğal taşlarla da ilgileniyoruz. Fuarımızın bu yıldan sonra geleneksel olacağı bildiriliyor. Her yıldan daha fazla üstüne katarak fuarımız ilerliyor. Bizler zaten sanata aşığız burada olmak çok farklı keyif ve heyecan bizim için” şeklinde konuştu.
Özdil konuşmasında tesbih sanatının soyunun tükenmekle karşı karşıya olduğunu belirterek şunları söyledi: “Tesbihin ustalığını buradaki büyük ustalar aslında şunu muhafaza ediyorlar. Devletimiz tesbih sanatını nesli tükenmek üzere olduğu için koruma altına aldı. Tesbih sanatını soyu tükenmiş çam ağacının reçinesi kehribarsa bu soyu tükenmesin ustalar bitmesin, kıymetli Nasır Fidan abimiz vesilesiyle onların büyük emekleri var. Kültürün mirası olan tesbih sanatı bu fuarlar vesilesiyle daha çok gündeme geliyor.”
Kendisine ustaları tarafından hediye edilen paha biçilemez yüzüğün anısını Mehmet Özdil şu cümleleri ile anlattı: “ Bu sanata başladığımız ilk günden bugüne kadar ustalarım, arkadaşlarım bu yüzüğü tasarlarken yüzüğe baktığınızda dünyayı dört elle saran bir yapı görüyorsunuz. Bunun beni temsil ettiğini söyledi. Bende hiçbir zaman satmayacağıma dair söz verdim. Çok üst düzeyde rakamlar teklif ettiler fakat ben satmayacağım için kabul etmedim. Çünkü bir düşüncede bir yüzükte konu olabiliyorsam o yüzüğe benim için paha biçilemez. Bizler günü kurtaran değil zamanı kurtaran işler yapıyoruz. Yüzüklerimizin tasarımlarını tarihimizden aldığımız ilhamla yapıyoruz.”