Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Halk TV'de Türkiye'nin ekonomik durumunu ve milli birliğin korunmasındaki zorlukları İsmail Küçükkaya'ya anlattı. Karalar, son on yılda ekonominin gerilediğini vurgularken, uluslararası arenanın mülteciler üzerinden milli birliği bozmaya çalıştığını ifade etti.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu "Yeni Bir Sabah" programının konuğuydu ve ekonomi ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Karalar, Türkiye'de ekonominin son on yılda geriye gittiğini belirterek, "Uzun süredir kötüye giden bir tablo var. Türkiye'nin dünya ekonomisindeki sıralaması geriledi. Bir ülkenin ekonomisinin iyiye gittiğini gelir dağılımı ve işçilerin durumuyla tanımlarsınız. Eskiden iki çalışan olan bir evde, ev ve araba alma imkanına sahip olunabilirdi kolaylıkla, şimdi iki memurun çalıştığı bir evde bile ev hayali kurulamıyor." dedi.
Karalar: ''Uluslararası arena mülteciler aracılığıyla birliğimizi bozmaya mı çalışıyor?''Karalar, gençlerin iş bulmakta zorlandığını ve ülkede huzursuzluk yaşandığını vurgulayarak, "Türkiye çok değerli gençleri yurtdışına kaçırarak kan kaybediyor." şeklinde konuştu. Ayrıca, Türkiye'nin milli birliğini korumakta başarılı olduğunu ancak uluslararası arenanın mülteciler aracılığıyla bu birliği bozmaya çalıştığını öne sürerek, "Kurtuluş Savaşı'nda hep birlikte mücadele verip yedi düveli yenerek bu toprakları aldık ve Cumhuriyeti kurduk. Sonra bunu hazmedemeyen ülkeler bu milli birliği bozmak için her türlü kargaşayı çıkardılar. Sağcısı solcusu, Türkü Kürdü, Alevisi Sünnisi birbirimize düşürmek için yapmadıkları şey kalmadı. Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini o kadar sağlam atmış ki halkı birbirine düşürme becerisini gösteremediler. Ne Türk Kürde düşman oldu ne Alevisi Sünnisi ne de başka bir farklılık huzur içinde yaşayan bir ülkeydik. Bunun başarılı bir şekilde bozulamaması üzerine uluslararası alanda bu yüksek sayıda göçmenleri getirip milli birliğimizi bozmaya mı çalışıyorlar, bunu soruyorum ve bu konuda endişeleniyorum. Türkiye'nin geleceği açısından çok kaygılanıyorum. Çünkü milli birliğimizi bozamadı hiçbir şey ama şimdi milyonlarca göçmen burada yaşamayan, bu ülkenin kurtuluşunda emek vermemiş insanlar burada benim ortağım olamazlar. Elbette insan haklarına saygılı olalım ama benim ülkemin insanlarının çıkarları öncelikle kendi insanımı düşünmeliyim." ifadelerini kullandı.