Çukurova Bölgesi’nde meyve üretimini olumsuz etkileyen en büyük zararlılardan biri olan Akdeniz meyve sineğine karşı yürütülen başarılı mücadele ile ihracatta sıkıntı yaşanmadığı bildirildi.
Narenciye ve meyve üreticilerinin adeta korkulu rüyası olan Akdeniz meyve sineği, ürünlere dalında zarar vererek hem iç tüketimi hem de ihracatı büyük ölçüde etkiliyor. Ürün ve kalite kayıplarını ilaçlama yaparak önlemeye çalışan üreticilerin bahçelerinde yetişen narenciye başta olmak üzere, kayısı, şeftali ve incir gibi çeşitli meyve türlerine zarar veren Akdeniz meyve sineği, özellikle AB ve diğer gelişmiş ülkelere yapılan ihracatta zaman zaman kısıtlamalara yol açıyor. Zararlıyla mücadele etmek için kullanılan pestisitler üretim maliyetlerini artırırken, ihracat aşamasındaki sıkı karantina ve denetim süreçleri ise ürünlerin pazara giriş zamanını geciktiriyor. Akdeniz meyve sineğiyle mücadelede kimyasal, biyoteknik ve kültürel mücadele yöntemleri kullanılırken, çevresel sürdürülebilirliği sağlamak için özellikle kimyasal yöntemlerin mümkün olduğunca sınırlı ve kontrollü yapılması da öneriliyor.
Akdeniz meyve sineğiyle mücadele konusu değerlendirildiAdana Biyolojik Mücadele Enstitüsü Müdürlüğünde de Akdeniz meyve sineğine karşı mücadele konusunda değerlendirme toplantısı yapıldı. Enstitü Müdürü Dr. Miraç Yayla ve Bakanlık Koordinatörü Ahmet Güneş'in turunçgil yetiştiriciliğinde mevcut sorunlar ve çözüm önerileri konularındaki konuşmaları ile başlayan toplantıda, Adana, Osmaniye, Mersin ve Hatay İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube müdürleri ve ziraat mühendisleri yer aldı. Toplantıda, bölgedeki illerdeki turunçgil yetiştiriciliğinde yaşanan sorunlara karşı yeni mücadele döneminde izlenecek yol haritası belirlendi.
Akdeniz meyve sineğinin ülke ekonomisine verdiği kayıplar ve bu zararlıyla mücadele konusunda ilkhaber-gazetesi.com'a değerlendirmelerde bulunan Adana Tarım Platformu Sözcüsü Cahit İncefikir, şunları kaydetti: “Adana genelindeki narenciye ve diğer meyve bahçelerinde Akdeniz meyve sineğine karşı son yıllarda turunçgiller başta olmak üzere kayısı, şeftali, nektarin, erik, ayva, armut, elma, incir, Trabzon hurması ve nar gibi meyve bahçelerinde ciddi mücadeleler yapılıyor. Ürün kalitesini düşürerek ekonomik kayıplara yol açan bu zararlıya karşı kararlılıkla sürdürülen başarılı çalışmalar sayesinde ihracattaki sıkıntı ortadan kalkıyor. Bu günlerde ise hasadı yapılan limonda ihracat devam ediyor.
Tarım ve Orman Müdürlükleri ile üretici birlikleri tarafından da önemli ihracat kalemlerinden biri olan turunçgillerde geri dönüşlerin yaşanmaması için üreticilerimize dönem dönem mücadele konusunda gerekli uyarılarda bulunuluyor.”