Nazlı Pınar Ünlü: İstanbul Sözleşmesi yeniden imzalanmalı

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi Ekim ayı 3. oturumunda, Çukurova Belediye Başkan Yardımcısı Nazlı Pınar Ünlü, Adana'nın kadın cinayetleri istatistiklerine dikkat çekerek, “Adana kadın cinayetlerinde maalesef üst sıralarda yer alıyor” ifadesini kullandı ve İstanbul Sözleşmesi'nin yeniden imzalanması çağrısında bulundu.

Haber Giriş Tarihi: 10.10.2024 16:20
Haber Güncellenme Tarihi: 10.10.2024 16:20

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi Ekim ayı 3. oturumunda, Meclis Üyesi Göktürk Boyvadaoğlu başkanlık etti. Oturumun açılış yoklamasının ardından gündem maddelerine geçilmeden önce, Çukurova Belediye Başkan Yardımcısı Nazlı Pınar Ünlü söz alarak Adana'da meydana gelen kadın cinayetlerine dikkat çekerek açıklamalarda bulundu. Ünlü, “Adana kadın cinayetlerinde maalesef üst sıralarda yer alıyor” dedi.

“Adana maalesef kadın cinayetlerinde üst sıralarda”

Nazlı Pınar Ünlü Adana’da meydana gelen kadın cinayetlerine değinerek şunları söyledi: “Son yıllarda Adana’mız festivaller ve spor şehri olarak anılmaya başlandı. Bu kararlılığımız Altın Koza Film Festivali ile zirveye ulaştı. Bir de madalyanın diğer yüzünü sizinle paylaşmak istiyorum. Adana’mızda maalesef kadın cinayetlerinde de en üst sıralarda yerini aldı. Mart 2022’de Adana’nın Sarıçam ilçesinde Sultan Sarı boğazı kesilerek, mayıs 2023’te Ceyhan’da Derya Şengül silah ile Ağustos 2023’te Çukurova’da 16 yaşındaki Alperen 49 yerinden ve annesi Deniz’de aynı kişi tarafından 39 yerinden bıçaklandı. Eylül 2024’te Yumurtalık’ta Ayşe Dürüst sokak ortasında kafasına parke taşı ile vurularak öldürüldü. Daha ismini sayamacağım pek çok kadın hayattan kesildi.”

“İstanbul Sözleşmesinin yeniden imzalanmasını ve yürürlüğe girmesini istiyoruz”

Nazlı Pınar Ünlü, “2008- 2024 yılları arasında tam 4500 kadın hatta geçtiğimiz Eylül ayında 30 kadın ve 1 çocuk erkekler tarafından öldürüldü. 15 Kadın ile 1 çocuk şüpheli şekilde yaşamını yitirdi.  Yani bu günlere bir anda gelinmedi. Narin’e Sıla bebeğe, tecavüzlere, cinsel istismara, işkenceye adım adım gelindi. İstanbul Sözleşmesinin uygulanmadığı dönemde yöneticilerin sadece iyi niyet temennilerde bulundukları sosyal medya paylaşımları ile katillerin cezasızlıkla, haksız tahrik, iyi hal indirimi ile ödüllendirilmesi ile suçluların ön kapıdan alınıp arka kapıdan salınması ile sistematik şekilde bu olaylar kabul edilmez noktaya gelindi. İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil bu yüzden katledildi.  İstanbul Sözleşmesinin fes edilmesinden 3 yıl geçti. 1809 kadın sadece Ekim ayında 8 kadın öldürüldü. Böylesine önemli bir konuyu kadın cinayetlerini tabii ki geçiştirmiyoruz. Biz kadınlar kadını tarif etmeyen, kadının kendi kendini tariflediği bir yaklaşım ile İstanbul Sözleşmesinin yeniden imzalanmasını ve yürürlüğe girmesini istiyoruz. İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz” diye ifade etti.