HÜDA PAR Adana İl Başkanlığı, İlkhaber Gazetesi’ni ziyaret etti. Ziyarette HÜDA PAR Genel İdare Kurulu Üyesi Şeyhmus Tanrıkulu, Adana İl Başkanı Fethullah Beyazçiçek, Seyhan İlçe Başkanı Yusuf Özbay ve Yüreğir İlçe Başkanı Yusuf Yaman yer aldı. Görüşme sırasında Türkiye’nin aile yapısı ve nüfus yapısındaki değişimlere değinen Tanrıkulu, Türkiye’nin geleceğinin ciddi bir tehlike altında olduğunu vurguladı. Tanrıkulu, bireyselleşmenin artması ve doğurganlık oranlarının düşmesiyle birlikte Türkiye'nin genç nüfus yapısının hızla yaşlanma riskiyle karşı karşıya kaldığını belirterek, bu durumu engellemeye yönelik çeşitli öneriler sundu.
“Türkiye’nin geleceği çok ciddi tehlike ile karşı karşıya”HÜDA- PAR Genel İdare Kurulu Üyesi Şeyhmus Tanrıkulu Türkiye’nin doğurganlık oranı üzerine değinerek şunları söyledi: “Teknoloji geliştikçe, şehirler büyüdükçe insanlar artık bireysel yaşamaya, bireysel çıkarlarına önem vermeye başlıyor. Aslında toplumun yapımını tehdit eden unsurlardan bir tanesi bu. Bireysellik düşüncesi hakim olduğu zaman kişi kendi menfaatini önce tutar. Geçtiğimiz günlerde TÜİK’in açıklamış olduğu verilerde Türkiye'nin doğurganlık oranı düşmüş. Eğer devlet bunun önlemini almazsa 20 yıl sonra Türkiye’nin genç toplumu tamamen yaşlı olacak. Türkiye’nin geleceği çok ciddi tehlike ile karşı karşıya.”
“Eğitim seviyesi yükseldikçe doğurganlık seviyesi azalıyor”Tanrıkulu, “Bizim Türkiye’nin nüfus politikası ile ilgili önerilerimiz var. 25 Yıl boyunca evli olan kadınlara emeklilik hakkı verilsin. 25 Yıl boyunca kendi ailesine bakmış, çocuklarını yetiştirmiş ve evliliği devam ettirecek şartıyla bu kadınlara emeklilik maaşı bağlansın. Amacımız çalışmayan kadınların kendilerini geçindirecek belli bir gelirleri olsun hem de toplumdaki aile yapımız çekirdek aile yapısına dönüştü. Bunu büyük aile yapısına dönüştürmek ve gençleri evliliğe teşvik etmeyi amaçlıyoruz. Günümüzde evlilik yaşı çok fazla yükseldi. Şu an çocuklu ailelere bakıyoruz çocuk sayısı 1-2 tane. Çalışan kadın mecburen az çocuk doğuracak. Maddi gelir artınca çocuk sayısı da artacak. Eğitim seviyesi yükseldikçe doğurganlık seviyesi azalıyor. Bunları önleyici tedbirler alınmazsa ülkenin doğurganlık seviyesi düşmeye devam edecek” diye ifade etti.
Şeyhmus Tanrıkulu, “Kadınlara pozitif ayrımcılık yapılsın istiyorum. Kadın personel işe 2 saat geç gelsin, 2 saat erken çıksın. Çalışan kadında olsa evde sorumluluğu var. Kadına pozitif ayrımcılık yapılacaksa mesai saatleri gevşetilsin. Gençleri evliliğe özendirmek gerekiyor. Hükümetin pilot bir uygulaması var. Evlenecek olan gençlere faizsiz 150 bin kredi verildi. Bizim yine bir önergemiz, üniversitede evli yurtlar yapılsın. Gençler hem üniversite okusun hem de kaldıkları ev onlara tahsis edilsin. Buna benzer hususlarda adım atılırsa bir aileyi muhafaza edilebilir. Şu an ülkemiz aile yapısında bir çatırdama mevcut. Kadın ve erkek bir birine rakip olarak gösteriliyor o yüzden aradaki saygı azaldı. Günümüzde aile yapısında erkek kadın ilişkisi sonsuza kadar değil arkadaşlık ilişkisine dönüştü. Evlilik bu yüzden basite indirgenmiş bir zihniyet hakim. Bu şekilde devam ederse 20 yıl sonra aile yapısı diye bir şey kalmayacak. Bugün Avrupa da tekli aile yapısı oluşmakta. Örnek vermek gerekirse kadın ve tek çocuk veya erkek çocuk. Biz de ülkemizde tedbir almazsak aile yapımız o yöne gidebilir” dedi.