Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Marmara Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi'nin 1. ve 2. Etap Eğitim-Öğretim Binaları Açılış Töreni'nde önemli açıklamalarda bulunuldu. Konuşmasında, yabancı ülkelerde Türkiye'ye katılanlara katkıları vurgulayan Erdoğan, bu katkıların siyasete alet edildiğini belirtti. Erdoğan, "Hükümet olarak başarılı ve coşkulu bir şekilde teşvik etmekteyiz. Ancak, köklü mahfiller tarafından körüklenen ırkçı faşizm, bu çabalarımıza sekte vuruyor. Seçimlerde kullanılan nefret dili toplumsal barışı tehdit ediyor" dedi.
Törende Çevre, Şehircilik ve İklim Durumu Bakanı Murat Kurum, İstanbul Valisi Davut Gül ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun da yer aldı.
"12 Milyar Liralık Dev Yatırım"Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış konuşmasında, Marmara Üniversitesi'nde yıllardır devam eden bir başarının sonunda önemli bir aşamaya geldiklerini belirtti. “Marmara Üniversitesi'nin 12 milyar liralık yatırımla hayata geçirilmesi Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi, eğitim ve bilim alanında hedeflerimize biraz daha yaklaşmamızı sağlayacak. Bu külliye, Marmara Denizi'ne hakim konumuyla bilim ve eğitimde fark yaratacak” dedi.
Erdoğan, 1981 yılında Marmara Üniversitesi'nden mezun olduğunu hatırlatarak, üniversiteye olan bağlılığını ve gururunu dile getirdi. “Marmara Üniversitesi'nden 2013 yılında fahri doktor açıklaması, hayatının en anlamlı değerlerinden biridir” şeklinde konuştu.
Erdoğan, Marmara Üniversitesi'nin eğitim özgürlüğünü artırmak için yapılan yatırımların önemine değindi. “Marmara Üniversitesi'ne ait külliyede mühendislik ve eğitim fakülteleri, siyasi bilgiler fakülteleri, hangarlar ve öğrenci merkezleri bulunmaktadır. Bu yatırımlar, Türkiye'nin bilim dünyasında ulaşmada önemli bir adım olacak” dedi.
Irkçılık ve Nefret Söylemine TepkiCumhurbaşkanı Erdoğan, son yıllarda Türkiye'de artan ırkçılık ve yabancı düşmanlığına da değinerek,''Amerika, İngiltere, Almanya, Fransa, Kanada, Avustralya gibi devletler her yıl yabancı öğrencilerden milyarlarca dolar para kazanıyor. Yani ortada bilime, araştırmaya, fikri sermayeye yapılan katkılar yanında ekonomik olarak da çok büyük bir kaynaktan bahsediyoruz. Biz de her yıl binlerce öğrenciyi yurt dışına eğitim için gönderiyoruz. Türkiye'de ise dünyanın 198 farklı ülkesinden yaklaşık 340 bin öğrenci var. Bu öğrencilerin yüzde 95'i kendi imkanlarıyla okuyor yani masraflarının tamamını kendi ceplerinden karşılıyor. Misafir öğrencilerin Türk ekonomisine yıllık katkısı 3 milyar dolar civarında. 2010'ların başında bu rakam yaklaşık 200 milyon dolar seviyesindeydi. Ülkemiz açısından bu tablo eleştirilecek değil, tam aksine alkışlanacak, övünülecek bir durumdur. Hükümet olarak nitelikli, öğrenmeye, araştırmaya hevesli, ülkemizi tanımak, Türk kültürünü ve dilini öğrenmek isteyen başarılı öğrencilerin Türk üniversitelerinde okumasını teşvik ediyoruz. Ancak son yıllarda kökü dışarıda mahfiller tarafından körüklenen ırkçı faşizm ülkemizin bu gayretlerine sekte vurmaya başladı. Siyasette, medyada ve sosyal medyada bu mesele sürekli kaşınıyor. Gönül coğrafyamızdan gelen öğrencilere, turistlere, yatırımcılara karşı tam anlamıyla bir nefret dalgası oluşturulmak isteniyor."
Erdoğan, 14-28 Mayıs seçimlerinde karşısındaki adayın 3-5 oy uğruna ırkçılığın ve yabancı düşmanlığının adeta bayraktarlığını üstlendiğini dile getirerek şöyle konuştu:
"Bırakın sosyal demokrasiyi, temel insani değerlerle bile bağdaşması mümkün olmayan faşizan bir dil kullandı. Muhalefet adayının nefret siyaseti karşısında yanındaki yöresindekiler arasında bir vicdan sahibi de çıkıp tek bir cümle kuramadı. İki hafta boyunca köpürtülen nefret siyasetini sessizce seyrettiler. Bir defa şunun bilinmesini isterim. Ülkemizin bin bir emekle inşa ettiği yumuşak gücüne zarar veren bu ırkçı nefretin, masum olmadığı açıktır. Türkiye'de ırkçılık adı altında çok açık bir Türk düşmanlığı, Müslüman düşmanlığı, topyekun Türkiye düşmanlığı yapılmaktadır. Bunların bir kısmı özellikle öne çıkan bazı şaibeli isimler apaçık bir ihanet içinde Türk düşmanlarının değirmenine su taşımaktadır. Allah'ın izniyle gençlerimizin bu tuzağa düşmesine fırsat vermeyeceğiz."
Gezi Olaylarının Türkiye Ekonomisine EtkileriCumhurbaşkanı Erdoğan, Gezi Olayları'nın Türkiye ekonomisine olan etkilerine dikkat çekti. “Gezi Olayları'nın Türkiye'ye doğrudan maliyeti 1,4 milyar dolardır. Bu olaylar, ekonomimizin en parlak planıyla büyük bir komplo ile karşı karşıya kaldı” dedi. Erdoğan, çok katlı bir senaryonun kalıntısı olduğunu ve bu durumun milletin birlik ve kirliliğe zarar verdiğini vurguladı.
Eğitimdeki Yatırımlar ve Gelecek HedefleriErdoğan, Türkiye'nin eğitim alanındaki gelişmelere de değindi. “2002'de 76 üniversitemiz vardı, bugün bu sayı 208'e yükseldi. Türkiye'nin dört bir yandan üniversiteleri yaygınlaştırdık. Üniversitesi olmayan il bırakmadık ve yükseköğrenim imkanını tüm ülkelere ulaştırdık” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Marmara Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi'nin ülkesinde ve üniversiteye hayırlı olmasını dileyerek, üniversitenin yönetimine, hocalarına ve katılanlara başarılar temennisinde yer aldı.
Törende yer alan diğer organizasyonlarla birlikte sunulmasının ardından Erdoğan, Marmara Üniversitesi'ndeki eğitim ve bilim yatırımlarının, Türkiye'nin ilerlemesi için önemli bir adım olduğunu vurguladı.