Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği, sezon açılış etkinlikleri kapsamında 12 bin yıl önce kurulan "Şanlıurfa Neolitik Çağ Araştırmaları Projesi: Taş Tepeler"e gezi düzenledi. Dernek üyeleri, Taş Tepeler gezisinde, Sayburç, Çakmak Tepe, Göbeklitepe ve Karahantepe'yi, kazı başkanları Doç. Dr. Eylem Özdoğan ve Doç. Dr. Fatma Şahin'in, Karahantepe'yi de “Taş Tepeler” projesinin Koordinatörü ve Karahantepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul rehberliğinde gezdi.
Katılımcılar, sosyal medyada kazıların durdurulduğu yönünde bilgilerin yer adlığı Göbeklitepe'deki çalışmaların devam ettiğine şahit oldu. Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği grubuna, dünyanın farklı bölgelerinden yaklaşık bin prehistorya uzmanı bilim insanın 4 Kasım 2024 tarihinde Şanlıurfa'da Neolitik dönemi tartışmak üzere toplanacağı bilgisi verildi.
Dünya tarihini değiştiren kahramanlar arasında bir Adanalı: Doç. Dr. Fatma Şahin
Dünya tarihini değiştirebilecek düzeyde öneme sahip SİT alanındaki eserleri gün yüzüne çıkartmak üzere Prof. Dr. Necmi Karul koordinatörlüğünde dünyanın çeşitli yerlerinden seçilmiş bilim insanları kazı çalışmaları devam ederken, her kazının başına dünyadan önemli prehistorya uzmanları atandı.
Bu tepelerin içinde en eski bulgulara sahip olan Çakmak Tepe’deki kazıya başkanlık yapmak üzere ise Çukurova Üniversitesi'nden Doç. Dr. Fatma Şahin seçildi.
Yerleşimden çok uzak, zaman zaman 50 dereceyi aşan sıcakta ekip arkadaşlarıyla çalışan Doç. Dr. Fatma Şahin'e, Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı Dr. Haluk Uygur tarafından, derneğin kitapları hediye edildi. Hediye edilen kitaplar arasında, Dr. Haluk Uygur, Ayşe Ateşoğlu ve Prof. Dr. Hakan Yaman ile birlikte Türkçeye kazandırılan “Kilikya'ya Yolculuk, Kilikya'nın Tanrıları ve Yöneticileri ve Küçük Asya'ya Seyahat” isimli kitaplar yer aldı.
Dr. Uygur, Doç. Dr. Fatma Şahin'in, böylesine önemli bir projede bilgisi ve kararlılığıyla Adana'yı temsil ettiğini ifade ederek, "Bu projede yer alan tüm bilim insanlarına saygı duymamak elde değil. Bölgeyi tüm güçleriyle kazan bilim insanlarının hepsine Altınoran olarak başarılar diliyoruz. Vatanseverlik böyle bir şey olsa gerek" dedi.
Sanat eserlerinin, yapıldıkları dönemin düşünme sistemini günümüze aktaran en önemli iletişim araçları olduğunu söyleyen Dr. Haluk Uygur, "Hele eserlerin ait olduğu dönemde yaygın anlamda kullanıldığı biçimde yazı icat edilmediyse, sanat eserleri bir anlamda yazı haline geliyor. İşte Altınoran olarak bizim gayretimiz, bu yazı dilini öğrenerek dönem insanını anlamaya çalışmak. Tüm gezilerimiz bu amaç doğrultusunda yapılıyor. Unutmamalı ki, geçmişi anlamak, geleceği inşa etmenin ilk adımıdır. Bizce sanatın asıl amacı ise geleceğin inşasına katılmaktır" ifadelerini kullandı.