Fransız sinemasının unutulmaz isimlerinden Alain Delon, 88 yaşında hayata veda etti. Çocuklarının AFP ajansına yaptığı açıklamaya göre Delon, 18 Ağustos Pazar günü Douchy'deki evinde, ailesinin yanında huzur içinde yaşamını yitirdi. Delon’un vefatı, sinema dünyasında derin bir üzüntüyle karşılandı. Aile, bu acı kaybın ardından mahremiyet talebinde bulundu.
Miras Kavgası GündemdeydiSon yıllarda sağlığı giderek kötüleşen Delon, 2019 yılında felç geçirmişti. Bu süreçte, üç çocuğu arasında başlayan miras kavgası sık sık basına yansıdı. Oğulları Anthony ve Alain-Fabien, kız kardeşleri Anouchka’nın babalarını manipüle ettiğini ve sağlık durumunu sakladığını iddia etmişti. Anouchka ise, kardeşlerinin babalarının hayatını tehlikeye attığını öne sürüyordu. Bu anlaşmazlık, taraflar arasında hakaret ve suçlamalarla dolu bir yasal mücadeleye dönüştü.
8 Kasım 1935 tarihinde dünyaya gelen Alain Fabien Maurice Marcel Delon, Avrupa sinemasının en önemli aktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. Delon, 1960’lı ve 1970’li yıllarda seks sembolü olarak tanındı ve sayısız başyapıtta rol aldı. Kariyerinde "Rocco and His Brothers" (1960), "Plein Soleil" (1960), "L'Eclisse" (1962), "The Leopard" (1963), "The Yellow Rolls-Royce" (1965), "Lost Command" (1966) ve "Le Samouraï" (1967) gibi filmlerle büyük beğeni topladı.
Delon, kariyeri boyunca Luchino Visconti, Jean-Luc Godard, Jean-Pierre Melville, Michelangelo Antonioni ve Louis Malle gibi ünlü yönetmenlerle çalıştı. 1999 yılında İsviçre vatandaşlığı aldı. Zorlu bir çocukluk geçiren Delon, anne ve babası çocuk yaşta ayrıldığı için çeşitli zorluklarla karşılaştı.
2006 yılında İstanbul Film Festivali'ne katılması beklenirken, son anda katılamayacağını açıklayarak hayranlarını üzdü. Aynı dönemde yaşadığı kalp sorunları nedeniyle bir tiyatro oyununu da iptal etmek zorunda kaldı. Hayvanlara olan tutkusu ile bilinen Delon, Brigitte Bardot'un federasyonu aracılığıyla Çin Cumhurbaşkanı’na hayvan haklarıyla ilgili bir açık mektup yazdı.
Son olarak 2019 yılında Cannes Film Festivali’nde Fahri Altın Palmiye ödülü ile onurlandırılan Delon, Douchy adlı köydeki evinde üç çocuğu ve hayvanları ile birlikte yaşıyordu.
Alain Delon, yalnızca yakışıklılığı ile değil, aynı zamanda oyunculuk yeteneğiyle de sinema dünyasında derin izler bıraktı. Özellikle Jean-Pierre Melville ile çalıştığı "Le Samouraï" filmi, Delon’un karizmasını ve minimalist oyunculuğunu ölümsüzleştirdi. Delon’un sinema kariyeri boyunca rol aldığı filmler, Fransız ve dünya sineması için birer mihenk taşı olarak kabul ediliyor.