FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in kumpaslardan darbe girişimine uzanan kirli geçmişi

Fetullah Gülen, 1960'lardan itibaren devlet içinde örgütlenerek anayasal düzeni hedef alan FETÖ'nün lideriydi. Gülen'in ölümü, örgütün geçmişindeki karanlık süreci yeniden gündeme getirdi. İşte Fethullah Gülen'in kirli emelleri...

Haber Giriş Tarihi: 22.10.2024 13:20
Haber Güncellenme Tarihi: 22.10.2024 13:20

FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'in vefatı, Türkiye'de geniş yankı buldu. 1999'dan beri ABD'de yaşayan Gülen, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi dahil birçok kumpasın arkasındaki isimdi. Ölüm haberi, onun kirli geçmişi ve FETÖ'nün faaliyetine dair tartışmaları yeniden alevlendirdi.

FETHULLAH GÜLEN KİMDİR?

Fetullah Gülen, 1941 yılında Erzurum’un Pasinler ilçesinde dünyaya geldi. 1960'lardan itibaren İzmir'de dini istismar ederek FETÖ'nün temellerini atan Gülen, 1970'lerde ilk talebelerini yetiştirmeye başladı. Örgütün ilk okulu 1983'te İzmir'de kuruldu ve zamanla Türkiye genelinde eğitim kurumları ile büyüyerek dünya çapında okullar açtı.

PARALEL DEVLET YAPILANMASI

Gülen, 1999 yılında ABD'ye kaçmadan önce Türkiye'de "paralel devlet yapılanması" kurarak, devletin birçok kademesine sızmayı başardı. 1999'da hakkında yürütülen soruşturmalar sonucu yurt dışına kaçan Gülen, ABD'nin Pensilvanya eyaletinde bir çiftlikte yaşamaya başladı. Bu süreçte, FETÖ mensuplarının Türkiye'de yürüttüğü Ergenekon ve Balyoz davaları gibi birçok kumpasın mimarı oldu.

DARBE GİRİŞİMİ

15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi, Gülen'in en büyük eylemlerinden biri olarak tarihe geçti. Darbe girişimi sırasında, Türk Silahlı Kuvvetleri içinde örgüt mensupları tarafından gerçekleştirilen bu hain saldırı, 252 kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı. Gülen, bu süreci ABD'den yönetti ve darbe girişimini organize eden sivil imamların iletişimini sağladı.

ÖLÜMÜ

Gülen'in ölümü sonrası, örgütün geleceği ve liderliğinin kimin eline geçeceği merak ediliyor. Suat Yıldırım ve Mustafa Özcan gibi isimler, olası lider adayları arasında öne çıkıyor.

Gülen, Pensilvanya'da kaldığı süre boyunca, örgütün faaliyetlerini gizlilik içinde yürüttü ve eğitim kurumları, medya organları ile devletin birçok alanına sızmayı sürdürdü. 1999'dan bu yana pek çok dava açılmasına rağmen, ABD yetkilileri Gülen'in iadesi konusunda somut adımlar atmadı.