Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Sakarya 8. Olağan İl Kongresi’nde önemli açıklamalarda bulundu. Serdivan Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen kongrede, Türkiye’nin iç ve dış politikalarına dair değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Suriye meselesine de değindi. Türkiye’nin Suriyeli mültecilere kol kanat gererek, kardeşlik hukukunu yerine getirdiğini vurgulayan Erdoğan, "Şimdi bakıyorsunuz birileri çıkıp ileri geri konuşuyor. Ne diyorlar? 'Türkiye'nin Suriye'de ne işi var?' Bunu söyleyenler, tarihini bilmeyenlerdir. Türkiye'nin Suriye'deki varlığı, kültür ve medeniyet değerlerimizle örtüşen bir durumdur" dedi.
Yeni Bir Döneme GiriyoruzErdoğan, Türkiye'nin yeni bir dönem arifesinde olduğunu ifade ederek, "Her şey güllük gülistanlık değil, hala çözmemiz gereken sıkıntılar var, ama biz bu iradeye sahibiz. Türkiye Yüzyılı'nda geçici sancıları geride bırakıp, büyük fırsatlar yakalayacağız" şeklinde konuştu.
Sabredenler Zafere UlaştıCumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefeti eleştirerek, "Birileri sürekli milletimizi umutsuzluk bataklığına sürüklemeye çalışıyor. Ama biz sabrettik ve sabredenler zafere ulaştılar. Bizim için asıl olan, milletimizin ne dediği, ne istediğidir" dedi. Ayrıca, Türkiye'nin 2023 vizyonunun ardından, 2053 ve 2071 vizyonlarına da değinerek, AK Parti'nin bu hedeflere ulaşmada kararlı olduğunu belirtti.
Suriye'deki Varlığımızın GerekliliğiErdoğan, Suriye’deki Türk varlığının gerekliliğine de açıklık getirdi. "Suriyeli kardeşlerimize kol kanat gererek, kardeşlik hukukumuzun gereğini yerine getirdik" diyen Erdoğan, "Şimdi gördünüz mü niçin Suriye'de olduğumuzu?" ifadeleriyle, Türkiye’nin uluslararası alandaki doğru adımlarını savundu.
“Suriye’nin diğer kısımlarını da terör örgütü ve işgalcilerden temizleyerek kardeşlerimizin tamamının yuvalarına dönmeleri için gereken zemini oluşturacağız”Erdoğan, “Suriyeli kardeşlerimiz geçici yönetim oluşturup, düzeni ve güvenliği sağlamaya başladılar. Suriye'de evi, arazisi, akrabası olan misafirlerimiz de yavaş yavaş geri dönüş yoluna geçti. İnşallah Suriye'nin diğer kısımlarını da terör örgütlerinden ve işgalcilerden temizleyerek bu kardeşlerimizin tamamının yuvalarına dönmeleri için gereken zemini oluşturacağız. Birikimiyle, işiyle, kabiliyetleriyle, emeğiyle üretimiyle ülkemize katkı vererek burada olmak isteyenlerin de başımızın üstünde yeri vardır. Suriye'deki devrime şaşı bakanlara, Esad dönemini yüceltenlere, meseleyi başka güçlerin tezgahı seviyesinde indirenlere en güzel cevap Şam'daki yer altı hapishaneleridir. Bunları televizyonlarda izlediniz değil mi? O hapishanelerin halini gördünüz değil mi? Esad bu insanlara nasıl zulmetmiş. O cezaevlerinde girerken 60-70 kilo olan insanlar ne yazık ki çıkarken oradan 30 kiloya düşmüşler. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Ülkemizdeki Suriyelilerin yıllarca neden vatanlarına dönemediklerinin cevabı da o hapishanede ele geçirilen işkence, ölüm ve imha aletleridir. Esad'ın af çağrısına kanıp rejimin kontrol ettiği şehirlere dönenler ise cezaevi denilen ölümhanelerde türlü işkencelere uğradıktan sonra katledilmişlerdir” diye konuştu.
“Esad’ı ziyaret edecekti, Özgür bey ne oldu, niye gitmedin”Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Televizyonlara, gazetelere, sosyal medya mecralarına yansıyan vahşet hikayelerini dinlemeye insanların yüreği dayanmıyor ancak CHP Genel Başkanı Esad'ın kendisinin bile af ilanına prim vererek, son ana kadar bunun reklamını yapmıştır. Oraya gidecekti ya, Esad'ı ziyaret edecekti. Özgür bey ne oldu, niye gitmedin? O ziyareti gerçekleştirseydin. Yıllarca sadece ve sadece Suriyeli, Afgan ve diğer yabancılara düşmanlık üzerinden güya siyaset yapanların artık varlık sebepleri ortadan kalktığına göre bundan sonra millete ne diyeceklerini merak ediyoruz. Azıcık ahlakları, utanma duyguları, insani duyarlılıkları varsa partililerin tabelalarını indirip, siyasete tövbe ederek siyaset öncesi işlerine geri dönerler. Ama biliyoruz ki bunların derdi herhangi bir meseleyi, davayı sahiplenmek değil, konjonktürel sorunlar üzerinden kendilerine bedavadan çıkar dağlamaktır. Ülkenin ve milletin hayrına hiçbir program, proje söylem üretmeyen ve Türk siyasetini zehirleyen bu zihniyeti milletimizin irfanına havale ediyoruz. Bunlar hiçbir zaman millet de karşılık bulamadılar, bundan sonra millet bunlara yüz vermeyecektir. Bazısı cehalet, bazısı lümpen ırkçılık, kimi de mezhepçilik çukurunda debelenmeye devam edecektir. Rabbim ülkemizi bunların eline düşmekten muhafaza eylesin. Bunun için AK Parti Cumhur İttifakı'nın önümüzdeki dönemde de, sonraki dönemlerde de devam etmesi gerektiğini söylüyoruz. Türkiye'nin bu ehil kadroya, güçlü liderliğine, AK Parti ve Cumhur İttifakı vizyonuna ihtiyacı var. AK Parti'nin genel başkanında üyesine kadar tüm mensupları böyle bir vebalin altında olduğunu bir an bile unutmamalıdır. Hepimiz Türkiye'yi hedeflerine ulaştırmakta mükellefiz. Rabbim yolumuzu bahtımızı açık etsin” şeklinde konuştu.