Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) 29. Dönem 11. Olağan Meclis Toplantısı’na katıldı. ATO Başkanı Gürsel Baran’ın ATO’nun çalışmaları hakkında bilgi verdiği toplantıda ayrıca ATO yönetim kurulu ve meclis üyeleri de yer aldı. Bakan Bolat, burada yaptığı konuşmada Ankara’nın 2022’de 12 milyar doların üzerinde ihracat yaptığını belirterek, “Bu yıl da 8.2 milyar dolar ihracat yaptı. Türkiye’nin ihracatında 4. sırada. Ankara’yı tebrik ediyoruz. ATO ailesini de gönülden kutluyoruz. Bu başarıda işçimizden mühendisimize, sanayicimizden girişimcimize, çiftçimizden emekçilerimize, memurumuzdan esnafımıza varıncaya kadar tüm vatandaşlarımızın katkısı var. Allah hepsinden razı olsun” dedi.
“Dünyada saygın bir dış politika ve bunu uygulayan 21 yıllık yönetimin katkıları da bu başarıda büyük rol oynamıştır” 20 yıldan bu yana siyasi istikrar, güven ortamı ve güçlü ve güvenilir siyasi yönetim olduğunu belirten Bakan Bolat, “Dünyada saygın bir dış politika ve bunu uygulayan 21 yıllık yönetimin katkıları bu başarıda büyük rol oynamıştır. Dünyada da bu anlamda büyük bir saygınlık görmekteyiz Türkiye olarak” diye konuştu.
“Eskiden sadece memur şehri olarak bilinen Ankara, artık hizmet ticareti, bunun yanında imalat sanayii, makine sanayii alanlarında da büyük bir aşama sağladı” Mal ihracatının yanı sıra hizmet ihracatının da önemli olduğunu ifade eden Bakan Bolat, “Ankara bu noktada da önde gidiyor. Sağlık turizminde Türkiye’nin en iyi vilayetlerinin başında geliyor. Diğer hizmetler sektöründe de Ankara'mız büyük atılım yaptı. Savunma sanayiinde ülkemizin kalesi mertebesinde Ankara. Eskiden sadece memur şehri olarak bilinen Ankara, artık hizmet ticareti, bunun yanında imalat sanayii, makine sanayii alanlarında da büyük bir aşama sağladı. Bu da Türkiye'mizin 20 yılda geçirdiği büyük dönüşüme Ankara’nın çok iyi bir şekilde uyum sağladığını ve bu fırsatlardan istifade ettiğini göstermektedir” dedi.
“Orta Vadeli Plan’a göre toplamda 365 milyar dolar döviz geliri kazanacağız inşallah” Bakan Bolat, Türkiye’nin hizmet ihracatında 2022’de 90 milyar dolara ulaştığını ifade ederek, “2002’de 14 buçuk milyar dolardı. Turizmde hava, kara, demiryolu taşımacılığı, sağlık turizmi, eğitim hizmetleri, bilişim ve yazılım ihracatı ile bunları başaracağız. Orta Vadeli Plan’a göre bu yıl 255 milyar dolar mal ihracatı ve yaklaşık 110 milyar dolar da hizmet ihracatı ile toplamda 365 milyar dolar döviz geliri kazanıyoruz inşallah” ifadelerini kullandı.
“Bütün gücümüzle enflasyonla mücadelenin yanında deprem bölgelerinin icrası ve inşası en önemli hedeflerimiz” Esas hedeflerinin enflasyonla mücadele olduğunu aktaran Bakan Bolat, “Önümüzdeki yılın ortalarından itibaren enflasyonun artık hızlı bir şekilde inişe geçmesini sağlamak, gelecek yılı yüzde 33 civarında tamamlamak, bunun yanında yatırım, üretim, istihdam ve ihracat hedeflerimizin gelişmesinden asla vazgeçmedik. Deprem bölgelerinin ayağa kaldırılması, kalıcı konutların tamamlanması ve oradaki ekonomik faaliyetlerin yeniden hızlandırılması, oraların eskisinden çok daha güzel, yaşanabilir, ideal şehirler bakımından ayağa kaldırılması hedefimizden asla vazgeçmedik. Bütün gücümüzle enflasyonla mücadelenin yanında deprem bölgelerinin icrası ve inşası en önemli hedeflerimiz” dedi.
“7 gün 24 saat ihracat konusunda sıkıntılarınızı bize ilettiğinizde anında çözüm için yanınızdayız” Bakan Bolat, ihracat için Ticaret Bakanlığı olarak Dünya Ticaret Örgütü’nün kurallarına uygun bir şekilde tüccarların ihracat pazarlarını arttırmaları için destek verdiklerini ifade ederek, “Sevindirici bir gelişme olarak da önümüzdeki yıl, bakanlığımızın bütçesi de ihracat desteklerimiz de iki katından fazla bir şekilde artırılıyor. Bu da güzel bir gelişme olacak. Biz bakanlık olarak sizlerin yanındayız. 7 gün 24 saat ihracat konusunda sıkıntılarınızı bize ilettiğinizde anında çözüm için yanınızdayız. Ankara'mız 2022 yılında 222 milyon lira ihracat desteklerinden faydalanmış. Bu yıl ilk 8 ayda 356 milyon lira Ankaralı firmalara ihracat desteği verdik. Finansman konusunda ihracatı geliştirme şirketimiz aynı Kredi Garanti Fonu gibi sizlere ihracat kredisi için kefalet veriyor. Bunun yanında da Eximbank kaynakları yüzde 40 artırıldı. Temmuz ayında 70 milyar liralık kredi finansmanı ortaya çıktı. Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve Merkez Bankamız ihracat için finansman noktasında azami desteği sağlıyor” ifadelerini kullandı.
“Sektörlerdeki çürük elmaları ayıklama gayreti içindeyiz” Bakan Bolat, fahiş fiyatlara ilişkin de şunları söyledi: “Koronavirüs süreci ile maskede yaşanan fırsatçılık ile başlayan bazı ürünlerde haksız ticari uygulamalar, fahiş fiyat uygulamaları karşısında da hükümet olarak, bakanlık olarak biz yetkilerimizi kullanarak bütün gücümüzle gayret ediyoruz. Bu noktada fahiş fiyat uygulaması ve haksız ticaret uygulamalarına karşı gereğini yapıyoruz. Denetlemeler ve gerekli muayedeleri kararlılıkla uyguluyoruz. Otomotiv piyasasında haziran ayında göreve geldikten sonra aldığımız tedbirler ile çip krizi ile başlayan süreçteki sıkıntılar çok büyük ölçüde sona erdi. ATO’daki arkadaşlarımızdan da bu konuda büyük destek aldık. Diğer sektörlerde de, emlak piyasasında da sizlerle iş birliği yapıyoruz. Sektördeki çürük elmaları ayıklama gayreti içindeyiz. Bu konuda kanunların, yönetmeliklerin bizlere verdiği yetkileri en hızlı ve titiz bir şekilde kullanıyoruz ve bundan çekinmeyeceğiz. Amacımız ticaret düzgün ve dürüst şekilde yapılsın. Alıcının da, tüketicinin de, satıcının da kazanacağı makul fiyatlarda ve istikrarlı şekilde iç piyasa ortamını sağlamak.”
“Otomotiv piyasasında ikinci elde piyasa fiyatlarında yüzde 10-15 düşüşler var” Bakan Bolat, ikinci el otomotiv piyasasına ilişkin, “İnternetin gelişmesiyle birlikte ilan sitelerinin yaygınlaşması, bazı kişilerin bu ilan sitelerinde fiyat şişirme manipülasyonları maalesef birçok sektörde can yakıyor. Bu ilanlara ilişkin yönetmelikler çıkardık ve sahte ilanlara ilişkin ağır cezai muayedeleri uygulayacağımız yönetmelik değişiklikleri yaptık, bunların neticesini görmeye başladık. Otomotiv piyasasında ikinci elde piyasa fiyatlarında yüzde 10-15 düşüşler var. Birinci elde artık stoklar ortaya çıkartılmak zorunda kalındı, ‘araç yok’ kelimesi artık gündemden büyük ölçekte düştü. Birinci elde de sıfır otomotivde kolay kolay zam yapılamayan bir süreci yaşıyoruz. Gıda ve marketlerle ilgili de yoğun denetimlerimizi yapıyoruz. O konuda da çalışmalarımız devam ediyor. Denetimlerimiz artıyor ve artacak. Tarım ve Orman Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığımız olarak Gıda Fiyat Komitesi çalışmalarına devam ediyor” dedi. ATO Başkanı Baran ise yaptığı konuşmada, uzun zamanda Türkiye’nin ekonomisinde gündemde olmayan enflasyonun tekrar ortaya çıktığını ve ekonominin en önemli sorunu haline geldiğini hatırlatarak, “Reel sektör olarak enflasyonla mücadeleyi önemsiyor ve destekliyoruz. Enflasyon canavarı varlığını sürdürürken büyüyen ve kalkınan ülke örneği yok. Enflasyon her şeyi önünde sürükleyen bir sel misali ekonomilerde tahribat oluşturuyor” dedi. Baran, büyümenin ivmesinin devamının istikrar ve refah açısından önemli olduğunu belirterek, “Bu nedenle büyümenin sürdürülebilir ve kalıcı olmasını sağlamak zorundayız. Bunun için daha çok yatırıma ihtiyacımız var. Yatırım ve üretimi geliştirmek ve sürdürmek için de finansal kaynak ihtiyacımız devam ediyor” diye konuştu. Türkiye’nin coğrafi konum avantajı, dinamik ve esnek üretim yapısıyla küresel ekonominin üreticisi ve tedarikçi olma yönünde güçlü bir aday olarak ön planda yer aldığını aktaran Baran, şunları söyledi: “Bunu sağlayabilmek için de reel sektörün sorunlarını çözmek gerekiyor. İş dünyamızın son dönemde yaşadığı sorunların en başında finansmana erişim geliyor. Finansman ihtiyacı ve enflasyon işletmelerin önünü görmesine engel oluyor. KOBİ kredilerinde yaşanan daralma, sektörleri olumsuz etkiliyor. Büyüme hedefine ulaşmak, istihdamı korumak ve ihracatı geliştirmek için mevcut üretim kapasitesini korumak zorundayız. Yaptığımız toplantılarda Hazine ve Maliye Bakanımız 6 aylık bir süre sonunda krediye erişim sorununun yaşanmayacağını söylemişti. Biz bu sürece bir an önce varmak zorundayız.”
“Enflasyon canavarından kurtulmadan ülkemizde hiçbir kesimin rahat nefes alması mümkün değil” Baran, üyelerin yüksek enflasyon nedeniyle yaşadığı zorlu dönemin de finansman ihtiyacını artırdığını söyleyerek, “Yüksek enflasyon nedeniyle oluşan fiktif karlar işletmelerimizin vergi yükünü artırırken, sermayelerinin erimesine yol açıyor. Bu süreçte 'enflasyon muhasebesi' uygulanması talebini bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Enflasyonla mücadele bugün sadece Türkiye’nin değil, gelişmiş ülkelerin de en önemli konusu. Bu konuda hükümetimizin attığı adımları destekliyoruz. Enflasyon canavarından kurtulmadan ülkemizde hiçbir kesimin rahat nefes alması mümkün değil” değerlendirmesini yaptı. Baran, tüm sektörlerin istihdam edilecek personel konusunda sıkıntı yaşadığına vurgu yaparak, “Bu konuyu Milli Eğitim Bakanımız başta olmak üzere diğer bakanlarımızı da ziyaretlerimizde dile getirdik. Depocudan muhasebeciye, pazarlamacıdan sıvacıya kadar her alanda meslekli çalışana ihtiyacımız var. Gençlerimizin çoğu üniversite eğitim imkanına kavuştuğu için haliyle masa başı işlerde istihdam edilmek istiyor. Bu durum da istihdam piyasası ile iş piyasası arasında bir dengesizlik oluşturuyor” diye konuştu.