Mayıs 2022’de çıkarılan Orman Parkları Yönetmeliği'nin, Türkiye’deki orman varlığı üzerinde tehdit oluşturacağı iddia edilerek iptal edilmesi gerektiği belirtildi. Doğa Derneği yetkilileri, uygulamanın özellikle yangına hassas bölgelerde orman yangını riskini daha da artıracağını öne sürdü.
Mayıs 2022’de çıkarılan Orman Parkları Yönetmeliği’yle birlikte orman alanlarında yapılaşmanın önü açıldı. Uzmanların orman içerisindeki faaliyetlerin azaltılması gerektiğini söylemelerine karşın, bazı bölgelerdeki orman parklarıyla birlikte birçok yapı inşa edildi.
Doğa Derneği yetkilileri de, Türkiye’de ormanlık alanların Orman Parkları adı altında yapılaşmaya açılması sürecinin, doğal ekosistemler üzerinde büyük tehditler oluşturduğunu belirtti.
Devlet ormanlarının 20 yıllığına kiralanarak rekreasyon alanlarına dönüştürülmesi amaçlanan uygulamanın, görünüşte halkın doğayla iç içe vakit geçirmesini hedeflese de, ormanlar üzerinde ciddi bir risk oluşturduğunu ifade eden Doğa Derneği yetkilileri, "Söz konusu parklar, özellikle yangına hassas bölgelerde orman yangını riskini daha da artırıyor. Piknik alanları, kamp ateşleri ve insan trafiği, bu alanlarda kontrol edilmesi zor bir yangın riski yaratıyor. Kurulacak tesislerin su ihtiyacının karşılanması için yapılacak altyapı çalışmaları ve bölgenin su kaynaklarının kullanımı ise yerel su kaynakları üzerinde baskı oluşturacak. Tesislerde oluşacak atık su, çöp ve kirlilik orman ekosistemine zarar verecek. Yüksek insan trafiği, gürültü ve ışık kirliliği, yaban hayvanları üzerinde olumsuz etki yapacak" dedi.
Habitatların parçalanmasına neden olan bu projelerin yerel halkın itirazlarına rağmen hayata geçirildiğini bildiren yetkililer, "Örneğin, Kaş’ın Bezirgan Mahallesi’nde yapılan ormanlık alan kiralamaları, yerel halkın ve doğa savunucularının yoğun itirazlarına ve hukuki mücadelelerine rağmen sürdürülüyor. Orman Parkları projelerine olanak sağlayan 28 Mayıs 2022 tarihli Orman Parkları Yönetmeliği acilen iptal edilmeli" diye konuştu.