Turizme "Arap" dopingi

Başta Suriye olmak üzere Ürdün ve Lübnan'dan gelen turist sayısında yaklaşık yüzde 546 oranında artış yaşanırken, aynı dönemde 360 milyon dolar gelir elde edildi Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar, "Türkiye, Ortadoğu'daki turistler için adeta bir 'Cazibe Merkezi' haline geldi" dedi Turizme "Arap" dopingi MERSİN - Ortadoğu'dan gelen Araplar turist sayısının 2010 yılının Ocak-Eylül döneminde yaklaşık 300 bine ulaştığı bildirildi. Komşu ve çevre ülkelerle olan ilişkilerin gelişmesinin yanında vizelerin kaldırılması gibi gelişmeler turizme olumlu yansırken, Türkiye'ye gelen turist sayısındaysa artış yaşandı. İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar, geçmişte Ortadoğu'dan gelen turistlerin, Türkiye'ye girebilmek için kimi zaman 6 saat boyunca Gümrük Kapıları'nda beklemek zorunda kaldığını hatırlatarak, bu nedenle komşu ve çevre ülkelerden Türkiye'ye karayoluyla çok fazla turistin gelmediğinin altını çizdi. Olcar, buna bağlı olarak da zorunlu akraba ziyaretleri olmadığı müddetçe Arapların Mersin veya bölgeye gelmediğini, tercihlerin de genellikle Antalya olarak öne çıktığını vurguladı. Vizelerin kalkmasının aynı zamanda da gümrükte yaşanan sorun ve sıkıntıların aşılmasını sağladığını savunan Olcar, bu durumun ayrıca bölgeye gelen turist sayısının da artmasını sağladığını dile getirdi. "ORTADOĞU'DAN GELEN TURİST SAYISI YÜZDE 546 ORANINDA ARTTI" 2008 yılında Suriye, Ürdün ve Lübnan gibi ülkelerden kente gelen turist sayısının 25 bin olduğunu, bu rakamın vizelerin kaldırılmasının yanı sıra komşu ve çevre ülkelerle olan ilişkilerin gelişmesine bağlı olarak 2009 yılında 55 bine ulaştığı bilgisini de veren Olcar, resmi olmayan rakamlara da göre de 2010 yılının Ocak-Eylül döneminde Ortadoğu'dan Türkiye'ye gelen turist sayısının yaklaşık 300 bine ulaştığını kaydetti. Bu durumun da yüzde 546'lık bir artışı ortaya koyduğunu vurgulayan Numan Olcar, bu artışın Mersin'de de yüzde 200'e ulaştığını belirtti. Olcar, "Bu süreç hala devam ediyor ve önümüzde de henüz oturmuş bir profil de yok. Önümüzdeki yıllarda da bu sayının Mersin'de yüzde 30 veya yüzde 40 oranında artacağını tahmin ediyoruz" dedi. Türkiye'nin, Ortadoğu'da yaşayan insanların rahatlıkla ulaşabileceği en yakın ülke olmasının yanında kültürel yapısı, insanların misafirperverliği gibi konuların da Türkiye'yi bir 'cazibe merkezi' haline getirdiğini savunan Olcar, alışveriş imkanlarının da Arapları cezp ettiğini belirtti. "ARAPLARCA YAPILAN ALIŞVERİŞ MİKTARI DA ARTIŞ GÖSTERDİ" 'Tax free' adı verilen 'vergisiz alışveriş sistemi'nin aynı zamanda da bölgede de uygulandığına dikkat çeken Olcar, 2010 yılı içerisinde Araplarca yapılan alışveriş miktarının arttığını gözlemleyebildiklerini anlattı. Bunun aynı zamanda da bölge ekonomisine 'nakit' olarak sunulan bir katkı olarak ele alınması gerektiğini ifade eden Olcar, Ortadoğu'da gelişmiş bir bankacılık sistemi olmadığı için hala kredi kartlarının kullanılmadığını, bununla birlikte alışveriş merkezlerinde nakit olarak yapılan 700-800 bin dolarlık bir harcamanın söz konusu olduğunu, bunun da yapılan 'vergi iadesi' başvurularında ortaya çıktığı bilgisini de verdi. Olcar, "Telaffuz etmiş olduğumuz rakamlar bölge için hiçbir şey değil. Sadece dikkat edin bu rakam, sadece vergi iadesi alınabilecek ürünlerle ilgili olarak yapılan başvurular sonucu ortaya çıkan bir rakam. Henüz oturmuş bir sistemimiz yok ama sistem oturduğunda bu rakamları çok daha iyi gözlemleme fırsatımız olacak. Bu konuda yapılan harcamalar Mersin ekonomisi başta olmak üzere bölge ekonomisine artı bir değer kazandıracaktır" diye konuştu. "BU YIL TURİZM SEZONU ERKEN AÇILDI VE HALA DA DEVAM EDİYOR" Kente gelen Arap turistlerin en gözde konaklama merkezleri arasında yer alan ve merkez ilçe Mezitli'de faaliyet gösteren Green Tower Suite Otel Genel Müdürü Nebil Kavvasoğlu ise, Ortadoğu'dan gelen turist sayısında yüzde 60 oranında bir artış yaşandığını, bu durumun otellerdeki doluluk oranını da doğrudan etkilediğini vurguladı. Kavvasoğlu, bu yılki turizm sezonunun önceki yıllara göre daha erken başlamasının da bir diğer sevindirici gelişme olduğuna işaret ederek, konuşmasını da şöyle sürdürdü; "Geçtiğimiz dönemlerde Haziran-Temmuz aylarında kente gelen turistler, bu yıl Mayıs ayında gelmeye başladılar ve şuanda da gördüğünüz gibi ekim ayının ortalarında olmamıza rağmen hala otelimiz dolu ve yoğunluk yaşanıyor. Bu yıl oldukça verimli bir sezon yaşadık diyebilirim." "2011 YILINDA GELEN TURİST SAYISINDA CİDDİ BİR ARTIŞ YAŞANACAK" Ortadoğu'dan gelen turistlerin yoğunlukla Suriye, Ürdün ve Lübnan gibi ülke vatandaşlarının oluşturduğunu kaydeden Nebil Kavvasoğlu, söz konusu turistlerin Mersin'i tercih etmelerindeki en önemli nedeninse ulaşım konusunda kentin kendi ülkelerine yakın olması ve Mersin'in tarihsel, kültürel birikimiyle birlikte mevcut turizm potansiyeli olduğunu söyledi. Kavvasoğlu, Mersin'in bir bakıma Ortadoğu'da yaşayanlar için bir 'cazibe merkezi' olduğunu belirterek, deniz, güneş, kum, doğa ve tarihle birlikte alışveriş merkezlerinin Araplar için büyük bir önem taşıdığını, 2011 yılında da gelen turist sayısında çok ciddi bir artış yaşanmasını beklediklerini de sözlerine ekledi.